Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/498 E. 2018/744 K. 26.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/498 Esas
KARAR NO : 2018/744
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/09/2009
KARAR TARİHİ : 26/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememizin …/… Esas sayılı dava dosyasına vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; kendilerinin maliki bulundukları … ada … parsel üzerinde inşaat yapımı için arsa sahipleri ile davalılar müteahhit firma, … şti ve onun müşterek ve müteselsil borçlusu sıfatıyla diğer davalı …’nun sözleşme imzaladıklarını, binanın şu ana kadar genel iskanının da müteahhit firma ve müteselsil borçlu tarafından alınmadığını, ayrıca bu 3 blok inşaatta sözleşmeye aykırı olarak yapılan eksik ve ayıplı imalatlar olduğunu, buna ilişkin … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyasında tespit yaptırdıklarını belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 30.000,00.-TL tazminata hükmolunmasını, bu bedelin 15.000,00.-TL’sinin genel iskan masraflarına karşılık olup, diğer 15.000,00.-TL’sinin ise eksik ve ayıplı işler bedeli olarak talep ettiklerini, bundan başka davalı müteahhit firma tarafından … bloktaki elektrik panosuna kaçak akım koruma şalteri konulmaması nedeniyle … blokta yangın çıkıp sitenin zarar gördüğünü, bu zarara ilişkin olarak da … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırdıklarını, ayrıca yönetim tarafından … ve … blok tesisatlarının da elden geçirtilip ödemeler yapıldığını, harcamaların bütün maliklerce ortak karşılandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00.-TL tazminatın binanın bitirilme tarihi ve yangın tarihi esas alınarak faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili duruşmadaki beyanında davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve ekleri, tapu kayıt örnekleri ve resmi akit belgeleri celp edilmiş, mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişi heyetinden ayrıntılı rapor aldırılmış, … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… ve … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş sayılı tespit dosyaları dosya içerisine celp edilmiştir.
Davacılar … …, … … ve … … yönünden davanın takip edilmeyişi nedeniyle …/…/… tarihli celsede dava müracaata bırakılmış, süresinde yenilenmediğinden bu davacılar yönünden davanın açılmamış sayılması yönünde karar vermek gerekmiştir.
Dosya içerisine celp olunan …tarih ve … yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesinin incelenmesinde; müteahhit yüklenici firma davalı şirket ile arsa sahipleri dava dışı 3.kişiler arasında arsa sahiplerinin maliki oldukları … Mahallesinde bulunan … ada … parsel, … ada … parsel, … ada … parsel sayılı taşınmazlar üzerinde inşaat yapılmasının kararlaştırıldığı, sözleşmeyi diğer davalı …’nun da müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı anlaşılmaktadır.
Davacılar ise gelen tapu belgesi akit tablolarından anlaşılacağı üzere , arsa sahiplerinden daire satın alan kat malikleridir.
Davacıların davada 2 ayrı istemleri söz konusudur. Birincisi; arsa sahibinin halefi olarak eksik ve ayıplı iş bedeli ve genel iskan masraflarını talep etmekte, ikinci olarak da; kat malikleri olarak binada çıkan yangın nedeniyle haksız fiile dayalı olarak uğradıkları zararın tazminini talep etmektedirler. Bu bakımdan taleplerin ayrı ayrı değerlendirilmesi gereklidir.
Davacılar , arsa sahibinin halefi olarak bir kısım istemleri yönünden bu davayı açmış iseler de (genel iskan masrafları, eksik ve ayıplı iş bedeli); arsa sahipleri ile davalı yüklenici arasında yapıldığı bildirilen sözleşmeden kaynaklanan hakların satıcı arsa sahibi tarafından davacılara temlik edilmiş olduğuna dair yazılı bir sözleşme sunulmamıştır. Kaldı ki bu husus açıkça iddia da edilmiş değildir. Oysa BK’nun 163.maddesi gereğince; alacağın temliki kapsamında sözleşmenin doğan şahsi hakkın temliki yazılı biçimde olmadıkça geçerlilik taşımaz. Dolayısıyla davacılar ve davalılar arasında akdi ilişki kurulmadığından ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olduğu bildirilen arsa sahipleri tarafından şahsi haklar yazılı olarak temlik edilmediğinden davacıların davalılardan eksik ve ayıplı iş bedeli, genel iskan masraflarını talep edemeyecekleri sonucuna varılmıştır. Bu nedenle davacıların bu yöndeki istemlerinin reddi gerekmiştir.
Davalılardan …, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicinin müşterek müteselsil kefili sıfatıyla imzalamıştır. Ancak BK’daki kefalete ilişkin hükümler göz önüne alındığında, kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarın gösterilmemesi nedeniyle kefillik geçersizdir. Bu nedenle bu davalı yönünden davacıların davasının reddi gerekmiştir.
Mahallinde …tarihinde keşif yapılmış, keşifte bir kısım tanıklar dinlenmiş bilirkişilerden ayrıntılı rapor aldırılmıştır. Bilirkişiler İnşaat Mühendisi … …, Elektrik Mühendisi …ve hukukçu bilirkişi …tarafından düzenlenen …/…/… tarihli rapora göre; yangın olayının kablo bağlantısının gevşek bırakılması nedenli bir işçilik hatasından kaynaklanmış olabileceği yönünde bir kanaat oluştuğunu, yangın sebebiyle kullanılamaz hale gelen ana pano, pano içi tüm sayaç ve şalt malzemeler, daire kuvveti ve zayıf akım kolon hattı kablolarının yenilenmesi işinin KDV dahil 61.327,79.-TL bedel karşılığı yaptırıldığının faturalardan anlaşıldığı, söz konusu faturaların içeriği ile hasar gören … blokta yapılan işler karşılaştırıldığında fatura miktar ve tutarlarının uyumlu ve doğru olduğunu, bundan başka zarar gören asansör kumanda panoları, elektrik tesisatı yenilenmesi işinin de 5.000,00.-TL bedel karşılığı yapıldığının faturalardan anlaşıldığını, yine fatura makbuz içeriği ile b blokta yapılan işler karşılaştırıldığında miktar ve tutarın uyumlu olduğunu, dolayısıyla yangının meydana geldiği … blokta oluşan hasar nedeniyle yapılan elektrik tesisatı yenileme işleminin toplam KDV dahil 66.327,79.-TL olduğunu belirttikleri anlaşılmıştır.
Gelen tapu kayıtlarının incelenmesinden de davacılardan … …, …, … …, … …, …, …’un ayrı ayrı 180/18.240 arsa payı oranında malik oldukları, … … nolu bağımsız bölüm malikleri olan …ve …’un da 180/18240 hisse arsa payı oranında malik oldukları anlaşılmaktadır. Buna göre; bu davacıların toplam hisselerine düşen arsa payı 1.260/18240 hissedir. Yangın nedeniyle binada oluşan zarar miktarı olarak belirlenen 66.327,79.-TL’den davacıların arsa payı toplamına isabet edecek tutar 4.581,85.-TL olarak resen hesaplanmıştır.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamındaki deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacılar … …, … … ve … … yönünden davanın takip edilmeyişi gözetilerek HMK 150 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, davalı …yönünden kat karşılığı inşaat sözleşmesini kefil olarak imzalamış ise de, kefaletinin geçersizliği nedeniyle sorumlu tutulamayacağı gözetilerek bu davalı yönünden davanın reddine, yine davacıların eksik ve ayıplı iş ve genel iskan masraflarına yönelik taleplerinin de yukarıda belirtildiği şekilde arsa sahipleri tarafından şahsi hakların davacılara temlik edildiği iddia ve ispat olunamadığından bu istemler yönünden davacıların davasının reddine karar vermek gerekmiş, davacıların kat malikleri olduğu binada yangın olayı nedeniyle binanın hasar görmesi sonucu zarara uğradıkları, zararın meydana gelmesinde davalı yüklenici firma …’nin elektrik tesisatını gerektiği gibi yapmaması, kaçak akım koruma şalterinin panoya konulmayışı sebebiyle gerçekleşmesi yüzünden davalı firmanın kusurlu olduğu ve hasardan davacıların arsa paylarına isabet edecek miktar kadar sorumluluğunun bulunduğu, 8 davacı yönünden toplam 1.260/18.240 arsa payına karşılık isabet eden zarar tutarının da 4.581,85.-TL olarak hesaplanması gözetildiğinde bu miktar yönünden davanın kısmen kabulü ile davalı …’nden tahsiline dair verilen kararın davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/…/… tarih ve …/… Esas – …/… Karar sayılı ilamı ile;
“1-Bir kısım davacılar vekilinin davacı … hakkındaki temyiz itirazları yönünden;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle bir kısım davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde davacı …’nun yükleniciden satın alan davacılar arasında sayılmasına göre, davacı … vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Bir kısım davacılar vekilinin kendisi ve diğer davacılar hakkındaki temyiz itirazlarına gelince;
Dava, dava dışı arsa sahiplerinin arsasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir.
Hukuki uyuşmazlığın çözümü için mahkemece, öncelikle tarafların ileri sürdüğü ve savunduğu hususlar çerçevesinde maddi olayın denetime de elverişli olacak şekilde aydınlatılması ve bundan sonra hukukun somut olaya uygulanması gerekmektedir. 6100 sayılı HMK’nın 31/1. maddesi gereğince hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. Kendi adına asaleten, bir kısım davacılar adına vekaleten Av. … … havale tarihli dilekçesinde ve … tarihli duruşmadaki beyanında, müvekkillerinin ve kendisinin bağımsız bölümleri arsa sahiplerinden satın aldığını ileri sürmüş, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ise, bağımsız bölümleri yükleniciden aldıklarını beyan etmiş, mahkemece, iki bağımsız bölüme ait akit tablosunun getirilmesiyle yetinilerek, davacıların arsa sahiplerinden dairelerini satın aldıkları sonucuna varılmıştır. Mahkemece, davalı yükleniciden de açıklama alınıp, dava dışı arsa sahipleri ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümleri de değerlendirilerek, her bir davacıya ait bağımsız bölümün satın alma öncesinde, arsa payı inşaat sözleşmesine göre yükleniciye mi, arsa sahibine mi isabet ettiği, davacıların bağımsız bölümlerini kimden satın aldıkları tereddüte ver verilmeyecek şekilde belirlenip, arsa sahibinden satın alanlar yönünden şimdiki gibi yazılı temlik sözleşmesinin aranması, yükleniciden satın alanlar yönünden ise, Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğu hususunun gözetilmesi ve ayırma kararı verilmesi gerekirken, akit tablolarında arsa sahiplerinden yapılmış görünen satışların, dairelerin arsa sahiplerine isabet ettiğini göstermeyeceği hususu gözardı edilerek, eksik incelemeye dayalı olarak, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.” gerekçesiyle mahkememizce verilen kararın bozulması üzerine dosya mahkememizin …/… Esas sırasına kaydedilmiş, taraf vekillerinden bozma ilamına karşı diyecekleri sorulmuş ve mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuş, mahkememizce …/…/… tarih ve …/… Esas – …/… Karar sayılı kararı ile Davacı … yönünden açılan davanın tefrik edilerek mahkememizin yeni bir esasına kaydedilmesine karar verilmesi üzerine dosya mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dava; dava dışı arsa sahiplerinin arsasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve yapılı işler bedelinin tahsili ve ayrıca kat maliki olarak binada çıkan yangın nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere Davacı … söz konusu bağımsız bölümü arsa sahibinden satın alan konumundadır. Her ne kadar Yargıtay … Hukuk dairesinin “bozma ilamında davacı …’in yükleniciden satın alan davacılar arasında sayılmasına göre” şeklinde ibare yazılmış ise de bunun sehven olduğu aslında davacılar arasında sayılmamasına göre olarak yazılması gerektiği değerlendirilmiştir.
Davada diğer kat maliki davacılarla birlikte eksik ve ayıplı iş bedeli ve ayrıca yangın olayı nedeniyle tazminat talebinde bulunulmuş, eldeki dava mahkememizin … esas sayılı dava dosyasından tefrik edilmiştir. Bu nedenle davacı … yönünden eldeki davada inceleme ve değerlendirme yapılmıştır.
Gelen tapu kayıtlarının incelenmesinden davacı …’nun söz konusu taşınmazda 180/18240 arsa payı oranında malik olduğu anlaşılmaktadır.
Dolayısıyla davacı … arsa sahibinden satın alan kat maliki olduğuna göre mahkememizce bozma öncesinde verilen gerekçeli kararda açıklandığı üzere arsa sahipleri ile davalı yüklenici arasında yapıldığı bildirilen sözleşmeden kaynaklanan hakların satıcı arsa sahibi tarafından davacıya temlik edilmiş olduğuna dair dosyaya yazılı bir sözleşme sunulmadığından bu hususun açıkça iddia da edilmemesi nedeniyle 818 sayılı BK’nın 163. Maddesi gereğince alacağın temliki kapsamında sözleşmeden doğan şahsi hakkın temlikinin yazılı biçimde olmadıkça geçerlilik taşımayacağından davacının davalılardan eksik ve ayıplı iş bedeli ve genel iskan masraflarını talep edemeyeceği açıktır. Bozma öncesinde mahkememizin …/…/… tarihli gerekçeli kararının hüküm 3 – son fıkrası uyarınca da davacıların eksik ve ayıplı iş genel iskan masraf taleplerinin reddine karar verilmiş, Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/… esas, …/… karar sayılı ilamı ile davacı … vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden buna ilişkin hüküm davacı … yönünden bozma ilamı dışında kalıp kesinleşmiştir. Bu nedenle önceki …/…/… tarihli karara hüküm … nolu başlığında eksik ve ayıplı iş genel iskan masraf taleplerinin reddine karar verildiğinden ve bozma ilamı dışında kalıp kesinleştiğinden bu alacak hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. Yine davada davalı olarak gösterilen … dava dışı arsa sahipleriyle davalı yüklenici arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesini yüklenicinin müşterek müteselsil kefili sıfatıyla imzalamış, ancak sözleşmenin incelenmesinde borçlar kanunundaki kefalete ilişkin hükümler göz önüne alındığına, kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarın gösterilmemesi nedeniyle kefilliğinin geçersiz olacağından bu davalı yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının bir diğer talebi olan yangın olayı nedeniyle uğranılan zarar giderimine ilişkin tazminat istemi yönünden ise bozma öncesinde yapılan keşif ve aldırılan bilirkişi heyetinin …tarihli raporunda yangın olayının binanın yapımı sırasındaki işçilik hatasından kaynaklandığı ve yangın nedeniyle davacının da dairesinin bulunduğu oluşan hasar tutarının KDV dahil toplam 66.327,79TL olduğu, davacının arsa payı 180/18240 oranına karşılık gelen zararın ise 654,55TL olarak re’sen yapılan hesaplama sonucunda belirlenmekle, bu tutardan binayı yapın yüklenici davalı şirketin adam çalıştıranın sorumluluğundan kaynaklı olarak sorumlu olacağı, diğer davalı …’nun ise zarara yol açan haksız fiille bir ilgisinin bulunmadığından bu davalı yönünden davanın reddi gerekmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle davacı …’nun dairesini arsa sahibinden satın alması nedeniyle eksik ve ayıplı iş genel iskan masrafı ile ilgili açtığı dava sonucunda verilen mahkememizin …tarih … esas … karar sayılı ilamında bu yöndeki taleplerin reddine karar verildiği, davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine buna ilişkin talebin davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin bozma ilamı dışında kalıp kesinleşmesi nedeniyle eksik ve ayıplı işe ilişkin yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar vermek gerekmiş, ayrıca yangın olayı nedeniyle binadaki oluşan zarar nedeniyle davacının arsa payına isabet eden 654,55TL zarardan davalı şirketin sorumluluğu bulunduğundan bu tutarın davalı şirketten tahsiline karar vermek gerekmiş, diğer davalı …’nun ise davalı yükleniciyle dava dışı arsa sahipleri arasındaki düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicinin müşterek müteselsil kefili sıfatıyla imzalamışsa da kefalet sorumluluk tutarını içermediğinden geçersiz sayılmakla ve ayrıca yangın nedeniyle meydana gelen zarardan dolayı sorumluluğunu gerektiren bir eylemi bulunmadığından bu davalı yönünden davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/…/… tarih ve …/… Esas – …/… Karar sayılı ilamı ile;
1-Davalı … hakkındaki dava, taraf sıfatı bulunmaması sebebiyle reddedilmiş olup, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7/2. maddesi uyarınca tarifenin 2. kısmının 2. bölümünde yazılı miktarları geçememek üzere 3. kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken davalı … yararına daha fazla vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
2-Diğer davalı … yararına hükmedilen vekâlet ücreti yönünden davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; dava açılırken 11 davacı için eksik ve kusurlu imalâtların giderilmesi, iskan masrafları ve yüklenici hatasından doğan yangın nedeniyle yapılan masraflar karşılığı toplam 50.000,00 TL talep edilmiştir. Dava dilekçesinde; her arsa sahibinin ne miktarda talepte bulunduğu belirtilmediği gibi yargılama sürecinde de açıklattırılmamıştır.
Mahkemece davacının arsa payı oranında tazminata hükmedildiğine göre reddolunan kısım üzerinden davalı yüklenici yararına hükmedilecek vekâlet ücretinin de arsa payına göre talep ettiği miktar dikkate alınarak reddolunan kısım üzerinden hesaplanması gerekmektedir.
Bu durumda mahkemece; ilk dava dilekçesinde tüm arsa sahipleri için talep edilen 50.000,00 TL tazminatın davacı …’nun arsa payına isabet eden kısmının ne olduğu hesaplanıp davacı …’in bu miktarda alacak isteminde bulunduğu kabul edilerek kabul ve reddolunan kısımlar üzerinden davacı yüklenici şirket yararına tarifeye göre nispi vekâlet ücreti tayini gerekirken bu husus gözden kaçırılarak ilk dava dilekçesinde belirtilen tazminatın tamamı davacı tarafından talep edilmiş gibi reddolunan kısmı üzerinden davacı aleyhine davalı şirket yararına fazla vekâlet ücretine hükmedilmesi de usul ve yasaya aykırı olmuştur.” gerekçesiyle mahkememizce verilen kararın bozulması üzerine dosya mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Taraf vekillerinden bozma ilamına karşı diyecekleri sorulmuş ve mahkememizce usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Davanın dava dışı arsa sahiplerinin arsasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili ile ayrıca binada çıkan yangın nedeniyle kat maliki olarak uğradıkları zararın tazmini istemine ilişkin olduğu, mahkememizin …/…/… tarihli …/… Esas – …/… Karar sayılı ilamının Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih … -… E-K sayılı kararı ile bozulduğu, mahkememizce bozma ilamına uyularak yeniden …/…/… tarihli ve …/… Esas – …/… Karar sayılı kararının verildiği, bu kararın da davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/…/… gün ve …/…-… E-K sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği anlaşılmakta olup, mahkememizce uyulan Yargıtay … Hukuk Dairesinin bozma ilamında belirtildiği üzere ilk dava dilekçesinde tüm arsa sahipleri için talep edilen 50.000,00.-TL tazminatın davacı …’nun arsa payına isabet eden kısmının (50.000,00.-TLX180/18.240 hesabıyla) 493,42.-TL’ye tekabül ettiği, dolayısıyla davacı …’in talebinin 493,42.-TL olarak hesaplandığı, ancak mahkememizin … tarihli ve …/… Esas – …/… Karar sayılı kararında davacı …’nun arsa payına isabet eden 654,55.-TL’nin faiziyle birlikte davalı …’nden alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği, yani talepten fazlaya hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Her ne kadar talepten fazlaya hükmedilmiş ise de mahkememizin ilgili kararının sadece davacı vekilince temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
Aleyhine hüküm kurulan davalı … vekili mahkememiz kararını temyiz etmemiştir. Dolayısıyla taraflardan birinin hükmü temyiz etmesi halinde ilk kararda hükmedilen miktarın temyiz eden yararına kazanılmış hak oluşturduğunun kabul edilmesi gerekir. Başka bir ifadeyle, temyiz eden lehine verilen bozma ilamına uyan mahkemece temyiz edenin aleyhine yeni bir hüküm verilemez. Bu nedenle mahkememizin …tarihli ve … Esas – … Karar sayılı kararında davacı … lehine hükmedilen 654,55.-TL tutar davacı lehine kazanılmış hak teşkil eder. Dolayısıyla davacının talebinin 493,42.-TL olduğu (50.000,00.-TL’den arsa payı 180/18240 paya tekabül eden) ve buna göre davada reddolunan bir kısım bulunmadığından davalı …lehine takdir olunacak vekalet ücreti bulunmamaktadır. Ayrıca …/…/… tarihli bozma ilamında belirtilen diğer bozma nedeni yönünden davalı … hakkındaki davanın taraf sıfatı bulunmadığından reddedilmesi nedeniyle davalı … lehine karar tarihinde yürürlükteki AAÜT uyarınca 2.180,00.-TL vekalet ücretine hükmedileceği yerde mahkememizce 2.400,00.-TL vekalet ücretine hükmedildiği de anlaşılmakla, bu kısım da düzeltilerek davalı … lehine 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretine hükmedilmiş, ayrıca bozma ilamı dışında kalıp kesinleşen kısımlar yönünden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin … gün ve … Esas – … Karar sayılı ilamının … nolu başlığında verilen bu davacıların fazlaya ilişkin isteminin ayrıca eksik ve ayıplı iş genel iskan masrafı taleplerinin de ayrı ayrı reddine dair hüküm davacı yönünden bozma ilamı dışında kalıp kesinleştiğinden yeniden hüküm kurulmasına YER OLMADIĞINA,
2-Davalı … yönünden davanın REDDİNE,
3-Yangın olayı nedeniyle davacının arsa payına isabet eden 654,55.-TL’nin haksız eylem tarihi olan 11/12/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’nden alınarak davacı …’na ÖDENMESİNE,
4-Alınması gerekli 44,71.-TL nispi karar ve ilam harcının, peşin alınan 675,00.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 630,29.-TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem olması halinde davacıya İADESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin takdiren davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesi uyarınca hesaplanan 654,50.-TL nispi vekalet ücretinin davalı …’nden alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
7-Davalı … vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
8-Davalı … yönünden reddolunan bir kısım bulunmadığından vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
9-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/11/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)