Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/45 E. 2019/339 K. 26.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/45
KARAR NO : 2019/339
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/04/2014
KARAR TARİHİ : 26/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; … günü müvekkili …’ın … caddesinden … bulvarına doğru geçiş üstünlüğü kendisine ait olan yolda … kavşağında … plakalı motosikleti normal bir şekilde seyir halinde iken, davalı …’nin ehliyeti olmaksızın kullandığı kendi idaresindeki … plaka sayılı otomobil ile yan yoldan yol çıkışındaki dur levhasına aldırmaksızın hızla çıkarak müvekkilin motosikletine çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası oluştuğunu, kazaya sebebiyet verenin … olduğunu ve kazanın oluşumunda tam kusurlu olduğunu, davalı … Şti’nin de aracı işleten ve araç maliki sıfatıyla ve ehliyetsiz bir kişiye aracı teslim etmiş olmaktan dolayı kusura iştirak eden konumunda olduğunu müvekkilinin kazanın oluşumunda hiçbir kusuru bulunmadığını, davalı …’ye kazaya sebebiyet vermekten, davalı … Ltd. de aracı işleten ve araç maliki sıfatıyla dava kapsamındaki tüm maddi-manevi zararlar ile tedavi giderlerinden sorumlu olduklarını, … sigorta acentesinin bağlı olduğu sigorta şirketi olarak , acente de poliçeyi düzenleyen sıfatı ile poliçe limiti dahilindeki …’ın maddi zararlarından sorumlu olduklarını, oluşan bu kaza sonucunda müvekkilinin ağır ve ölümcül bir şekilde yaralandığını, 2 ay yoğun bakımda bilinci kapalı durumda … hastanesinde tedavi gördüğünü, … Fakültesinde 2-3 kez ameliyat olduğunu, ardından … Hastanesinde 2 kez gözden anjiyo olduğunu, SGK tarafından müvekkili hakkında maaş bağlama kararında müvekkilindeki iş görmezlik derecesini 036,00 olarak belirlendiğini, müvekkilinin bu kaza sonucunda hem fiziksel ve hemde ruhsal olarak ağır bir travma geçirdiğini, halen konuşma bozukluğu ile sağ gözünde dışarıya doğru çıkıklık, görme kaybı ve kanlanma olduğunu, aynca çeneye takılan platin dolayısıyla konuşmakla ve yemek yerken zorlandığını, çok ağır hareket ettiğini, kaza tarihine kadar aylık …-TL maaş ile sigortalı olarak çalışmakta olduğu işinden bu kaza nedeniyle işine son verildiğini, müvekkilinin, kazanın vücut ve ruh sağlığında oluşturduğu hasar nedeniyle uzun süre 3 yıl net çalışamadığını, bu nedenle kazancı da olmadığını, 3 yıldan sonra birkaç yerde iş denemesi yapmış ise de fazla çalışamadığını, işten çıkmak zorunda kaldığını, en son … sonunda özel bir şirkette çalışmaya başladığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin uğradığı ve uğraması muhtemel maddi zararları için, tüm davalılardan şimdilik müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları için …-TL maddi tazminat talep ettiklerini, müvekkili …’ın … yaşında evlenme çağında biri olduğunu, bu kaza nedeniyle 2 ay bilinci tamamen kapalı durumda acil serviste yattığını ve ağır ameliyatlar geçirdiğini, özellikle yüzünde görünüm bozukluğu oluştuğunu, gözünde görme kaybı olduğunu ve bir gözü dışarıya doğru çıkık durumda olduğunu, kazadan sonra hareket yeteneğinin yavaşladığını, tek başına evden dışarı çıkamadığını bu durumun müvekkilinde psikolojik olarak da ağır bir travma etkisi yarattığını, kendine ve geleceğine dair güveni ve ümitleri ciddi derecede azaldığını, işbu kaza nedeniyle uğradığı telafisi güç manevi zararları oluştuğunu, ayrıca bu sakatlıktan dolayı müvekkilinin askere de gidemediğini belirtmiş olup açıklanan nedenlerle mahkemece resen göz önüne alınacak nedenlerle davalı … şirketleri dışındaki davalılar … ve … Şti’nin müştereken ve müteselsilen …-TL manevi tazminat ödemelerine ve davanın talepleri doğrultusunda kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin yaptığı ödeme sonucu ibra edildiğini, fahişlik söz konusu olmadığından ibranamenin iptalinin talep edilemeyeceğini, ilgili kaza nedeniyle hesaplanan tüm tazminatın davacıya ödendiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun kalmadığını, müvekkil şirketin sorumluluğunu yerine getirdiğini, davacı yana ödeme yapıldığını, davaya konu talep bakımından ibra edildiğini, davadan önce davacı tarafın müvekkil şirkete vaki başvurusu üzerine … no’lu hasar dosyası açıldığını ve iş bu hasar dosyası kapsamında, aktüerler Siciline Kayıtlı aktüerden alınan rapor doğrultusunda belirlenen, …-TL ibraname karşılığında … tarihinde davacıya ödeme yapıldığını, bu meyanda davaya konu talepler bakımından, davacı başvurusuna müteakip davacı tarafından kayıtsız ve şartsız ibra edilmiş olan müvekkili şirket açısından davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde …-… başlangıç ve bitiş tarihli …/… no’lu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, bu poliçedeki kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatının ise kaza tarihi itibariyle kişi başına …-TL olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatı dışında olduğunu, müvekkili sigorta şirketin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, bu hususun yargıtay içtihatlarıyla da sabit olduğunu, dolayısı ile tüm dosyanın ve savcılık evraklarının da eklenerek Adli Tıp Kurumundan kusur raporu alınması gerektiğini, poliçede sadece davacının maluliyet hallerinin teminat altına alındığını, bu nedenle müvekkili şirketin sorumluluğundan bahsedilmesi için davacının sürekli sakatlığının adli tıp kurumu … ihtisas dairesi’nden alınacak rapor ile ispatlanması gerektiğini, davacının maluliyet durumu ve sürekli sakatlık oranının Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’nden alınacak rapor ile tespit edilmesi gerektiğini belirterek açıklanan nedenlerle haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar adına dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edildiği ancak davalıların davaya cevap vermedikleri görülmüştür.
Dava; Haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
… tarihinde davacı …, sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklet ile … Caddesini takiben … nolu sokak istikametinden … Bulvarı yönüne doğru seyirle olay mahalli dörtlü kavşağa geldiğinde, seyir istikametine göre sağ taraftan, kavşakta kesişen yollardan … nolu sokağı takiben gelerek kavşak alanına giriş yapan davalı … yönetimindeki … plaka sayılı kamyonet ile kavşak alanında çarpışması neticesinde davacının %28 oranında maluliyet oluşacak şekilde yaralandığı, meydana gelen kazada … ATK Trafik İhtisas Dairesi raporuna göre davalı sürücü …’nin %70 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin … tarih … Esas ve … sayılı kararında ” dava dışı sürücü …’un sevk ve idaresinde bulunan motorsiklette yolcu olduğu, yolculuğu esnasında koruyucu mahiyette kask takmadığı, kaza esnasında başından da yaralandığı, ölü muayene tutanağında ölüm sebebinin genel beden travmasına bağlı kafa kemik kırığı ile kaburga kırığının yarattığı komplikasyon olarak tespit edildiği, bu itibarla desteğin ölüm sebebi de gözetildiğinde yolculuk esnasında kask takmamak suretiyle müterafik kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre mahkemece, BK’nun 44. maddesi (TBK 52. md) uyarınca maddi tazminattan makul oranda hakkaniyete uygun indirim gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması,” gerektiği belirtilmektedir.
İstanbul ATK …İhtisas Kurulunun … tarih ve … sayılı raporunda kaza tarihinde motosiklet kullanan davacıda oluşan maluliyetin baş ve boyun bölgesinden kaynaklandığı belirtilmiş olup, davacıda meydana gelen yaralanma da kask takmamış olması nedeni ile yaralanması nedeni ile müterafik kusurlu olması nedeni ile aktüer bilirkişi raporlarında hesaplanan tazminatlardan %25 oranında indirim yapılmıştır.
Haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse TBK’nın 53. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Ancak bu tazminata hükmedilebilmesi için öncelikle ölen ile desteğinden yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir. Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. TBK’nın 56. Maddesine göre de ölüm halinde zarar görenin ve ölenin yakınlarına da uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verilebilir.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Taktir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarınını belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir.
Somut davada tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza nedeni ile davacıda meydana gelen maluliyet oranı, tarafların kusur durumları ve davacının da söz konusu kazada kask takmamış olması nedeni ile müterafik kusurlu olması nedeni ile davacı lehine …- TL manevi tazminat takdir edilmiş, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Hükmedilen tazminatlar açısından; Davalı sürücü … ve davalı işleten … Şti aleyhine hükmedilen maddi ve manevi tazminatlar açısından kaza tarihinde temerrüt gerçekleşmiş olmakla kaza tarihinden itibaren, davalı … şirketi yönünden ise ödeme yapıldıktan sonra karşılanmayan baki zararlar açısından davacı tarafından sigorta şirketine başvuru yapılmadığından dava tarihinden itibaren, faiz türü olarak da davacının talebi doğrultusunda yasal faize hükmedilerek mahkememizce verilen karar;
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … tarihli, … esas- … karar sayılı kararı ile ” Dava dilekçesindeki açıklamalara göre, davacı zarar gören, 6098 sayılı TBK uyarınca haksız fiil ika eden olarak davalı sürücü … ile 2918 sayılı KTK ve 6102 sayılı TTK uyarınca davalı sürücünün eylemlerinden işleten ve ZMMS sigortacısı olarak sorumlu olan davalılar …Şti ve …den maddi ve manevi zararlarının karşılanmasını talep etmektedir. Dava, iş mevzuatına dayalı olarak açılmadığı gibi işveren veya işveren temsilcisine karşı da açılmamıştır. Zarara sebebiyet veren olay aynı zamanda iş kazası olsa bile zarar görenin yukarıda zikredilen mevzuat uyarınca sorumlu kişiler aleyhine dava açmasına engel değildir. Hal böyle olunca davalı … şirketinin davanın iş kazası olup olmadığına ilişkin mahkemece araştırma ve inceleme yapılmadığına yönelik istinafı yerinde değildir.
Ancak,
2-)HMK 353/1-a,6 madde ve bendi uyarınca mahkemece, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması ilk derece mahkemesi kararının mutlak kaldırılması sebeplerindendir. Somut olayda, davalı tarafça ileri sürülmüş olmasına rağmen davacıya SGK tarafından herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılmamış, ödeme yapılmış ise bunun rücuya tabi olup olmadığı değerlendirilmemiş, rücu edilebilecek kısım ile ilgili aktüerya bilirkişisinden rapor alınmamıştır. Bu delil HMK 353/1-a,6 madde ve bendi uyarınca toplanmamış delil niteliğindedir. Buna ilişkin davalı … şirketinin istinafı haklı ve yerinde olup kabulü gerekir.
Kabule göre de,
3-)Davacı araç sürücüsünün kaza sırasında kaskının takılı olmadığı benimsendiğine göre, yerleşik Yargıtay uygulamaları uyarınca müterafik kusur sebebiyle yapılacak indirimin % 20 oranını geçemeyeceği gözetilmeksizin % 25 oranı üzerinden müterafik kusur indirimi yapılmış olması doğru değildir.
4-)Açıklanan tüm bu sebeplerle, davacı vekilinin müterafik kusura ilişkin istinafı ile davalı vekilinin SGK ödemesine ilişkin istinafının kabulüne, davalı vekilinin davaya konu kazanın iş kazası olduğuna ilişkin istinafının reddine, karar şekline göre davacının ve davalının sair istinaf itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmelidir. “gerekçesi ile kaldırılarak mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı kapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
… Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacının geçirmiş olduğu, kaza nedeniyle rücuya tabi gelir bağlanıp bağlanmadığı hususu sorulmuş, dosya Bilirkişi … tevdi edilerek ek rapor aldırılmış rapora itirazlar üzerine yeniden 2.ek rapor aldırılmıştır.
… havale tarihli … Müdürlüğünden gelen yazı cevabında; …’ın … tarihli iş kazası nedeniyle ile meslekte kazanma gücü kaybı oranı %36 geldiği ilgiliye sürekli iş göremezlik gelirinin bağlandığı, gelir bağlama karar örneği, rapor ve tespit formu, ilk peşin sermaye değer tablosu, geçici iş göremezlik ödeme belgelerinin ve inceleme teftiş raporunun kararının yazı ekinde gönderildiği anlaşılmıştır.
… havale tarihli Aktüerya Bilirkişi … tarafından sunulan bilirkişi ek raporunda sonuç olarak; … tarihinde meydana gleen trafik kazası sonucu %28 oranında beden gücü kaybı olan …’ın geçici işgöremezlik dönemi alacağının …TL olduğu, sürekli iş göremezlik dönemi alacağının … TL olduğu, toplamda gerçek ve nihai alacağının …TL olduğu, müterafik kusur nedeniyle indirim yapılmasının mahkemenin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Aktüerya Bilirkişi … tarafından sunulan bilirkişi 2.ek raporunda sonuç olarak; … tarihinde meydana gleen trafik kazası sonucu %28 oranında beden gücü kaybı olan …’ın geçici işgöremezlik dönemi alacağının ödemeler nedeniyle bulunmadığı, sürekli iş görememezlik dönemi alacağının … TL olduğu(geçici iş göremezlik dönemi için fazla ödenen …-TL’nin mahsup edilmesi halinde ise …-TL sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; … tarihinde davacı …, sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklet ile … Caddesi’ni takiben … nolu sokak istikametinden … Bulvarı yönüne doğru seyirle olay mahalli dörtlü kavşağa geldiğinde, seyir istikametine göre sağ taraftan, kavşakta kesişen yollardan … nolu sokağı takiben gelerek kavşak alanına giriş yapan davalı … yönetimindeki … plaka sayılı kamyonet ile kavşak alanında çarpışması neticesinde davacının %28 oranında maluliyet oluşacak şekilde yaralandığı, meydana gelen kazada … ATK Trafik İhtisas Dairesi raporuna göre davalı sürücü …’nin %70 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı doğrultusunda … Müdürlüğünden davacıya rücuya tabi gelir bağlanıp bağlanmadığı, herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı hususları sorularak ilgili belgeler celp edilmiş, gelen belgeler doğrultusunda dosya bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmıştır.
… ATK …İhtisas Kurulu’nun … tarih ve … sayılı raporunda kaza tarihinde motorsiklet kullanan davacıda oluşan maluliyetin baş ve boyun bölgesinden kaynaklandığı belirtilmiş olup, davacıda meydana gelen yaralanma da kask takmamış olması nedeni ile yaralanması nedeni ile müterafik kusurlu olması nedeni ile aktüer bilirkişi raporlarında hesaplanan tazminatlardan %20 oranında indirim yapılmıştır.
Haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse TBK’nın 53. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Ancak bu tazminata hükmedilebilmesi için öncelikle ölen ile desteğinden yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir. Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimse devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunmalıdır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır. TBK’nın 56. Maddesine göre de ölüm halinde zarar görenin ve ölenin yakınlarına da uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verilebilir.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Taktir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarınını belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir.
Somut davada tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kaza nedeni ile davacıda meydana gelen maluliyet oranı, tarafların kusur durumları ve davacının da söz konusu kazada kask takmamış olması nedeni ile müterafik kusurlu olması nedeni ile davacı lehine …- TL manevi tazminat takdir edilmiş, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Hükmedilen tazminatlar açısından; Davalı sürücü … ve davalı işleten … Şti aleyhine hükmedilen maddi ve manevi tazminatlar açısından kaza tarihinde temerrüt gerçekleşmiş olmakla kaza tarihinden itibaren, davalı … şirketi yönünden ise ödeme yapıldıktan sonra karşılanmayan baki zararlar açısından davacı tarafından sigorta şirketine başvuru yapılmadığından dava tarihinden itibaren, faiz türü olarak da davacının talebi doğrultusunda yasal faize hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile;
…-TL sürekli iş göremezlik tazminatının sigorta şirketi yönünde poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere davalı … şirketi tarafından, davacıya yapılan maluliyet ödemesi tarihi olan … tarihi itibariyle, Davalı … ve davalı … Şti. yönünde ise haksız fiil tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Sürekli iş göremezlik tazminatının fazlaya ilişkin ve geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin taleplerin reddine,
2- Manevi tazminat yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile;
…-TL manevi tazminatın, haksız fiil tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ve davalı … Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden; Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 7.205,30 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 102,50 TL ile 410,50 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 6.692,30.-TL harcın davalı … ve davalı … Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden; Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 1.366,20 TL harcın davalılar … ve … Şti müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 102,50.-TL peşin harç, 25,20.-TL başvuru harcı, olmak üzere toplam 127,70.-TL harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 1.723,50 -TL yargılama giderinin kısmen kabul oranı olan %76’sına tekabül eden 1.309,86 TL yargılama giderinin tüm davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından bozma sonrası yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere) toplam 1.129,30.-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.343,42.-TL’sinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
*Bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 11.188,36 TL vekalet ücretinin davalı … ve davalı … Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Davalı …vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
10-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 2.725,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve … Şti’den müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekili, davalı … vekili ve davalı asil …’nin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/04/2019

Katip …
e- imzalıdır

Hakim …
e- imzalıdır