Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/41 E. 2019/159 K. 26.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/41 Esas
KARAR NO : 2019/159
DAVA : Menfi Tespit (İcra takibinden önce açılan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2018
KARAR TARİHİ : 26/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (İcra takibinden önce açılan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:müvekkilinin … isimli mobilyacının sahibi olduğunu ve uzun zamandır davalı taraf ile mal alış verişlerinin bulunduğunu, … tarihinde 61 adet yatak, 3 adet baza ve 1 adet dolap satın aldığını, toplam bedeli olarak 17.614,80.-TL ye anlaşıldığını, müvekkilinin 7.615,80.-TL yi elden ödediğini, grei kalan 10.000,00.-TL için ise …bank … Şubesine ait … seri nolu 10.000,00.-TL bedelli çekin müvekkil tarafından verildiğini, faturadaki malların karşı tarafça da teslim edildiğini, daha sonra tekrar anlaşarak 30.000,00.-TL değerinde yatak ve baza siparişi verildiğini, karşılığında …bank … Şubesinden … seri nolu 10.000,00.-TL bedelli, … seri nolu,10.000,00.-TL bedelli ve … seri nolu 10.000,00.-TL bedelli 3 adet çek verdiğini, çekleri vermesinden sonra müvekkilinin malların iade edileceği tarihte davalı firmayı aradığını ancak davalı firmanın müvekkili malları teslim edeceği vaadi ile oyaladığını, haricen aldıkları bilgiye göre davalının siparişleri yerine getiremeyeceği bilgisini aldıklarını, çekler ile ilgili ödeme yasağı konulmasını , dava sonuçlanıncaya kadar icra takibi yapmamasına ilişkin tedbir kararı verilmesini müvekkilinin çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Dosya içerisine, … Bankası … Şubesinden davaya konu … seri numaralı çek fotokopisi getirtilmiş, … defterdarlığından davacının yaptığı işletme faaliyeti nedeniyle defter tutma yükümlülüğü olup olmadığı sorulmuş, bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Dava; avans olarak verilen çeklerin malların teslim edilmemesi nedeniyle bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı icra takibinden önce açılan menfi tespit davası niteliğindedir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; çeklerin avans olarak verilip verilmediği, çek karşılığı mal teslimi yapılıp yapılmadığı, davacının çekler nedeniyle davalıya borçlu olup olmadığına ilişkindir.
Davacı vekili dava konusu üç çekten biri olan … seri nolu 10.000,00.-TL bedelli çekin ibraz edilip karşılıksız işlemi gördüğünden kalan … seri nolu, 10.000,00.-TL bedelli ve … seri nolu 10.000-TL bedelli çekler yönünden davalıya ödenmemesi için tedbir talebinde bulunduğu ve mahkememizin … tarihli ara kararı ile teminat karşılığı tedbir konulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
… A.Ş’ ye verilen müzekkere cevabında davacının hesabına tanımlı … seri numaralı çekin … tarihinde … Bankası tarafından takas ortamında ibraz edildiğinin bildirildiği, … Bankası A.Ş … Şubesinden çek suretlerinin gönderilmesinin istenildiği, gelen çek suretinin incelenmesinde; gönderilen … tarihli, … numaralı, 10.000,00.-TL bedelli olup, keşidecinin …, lehtarın … Şti olduğu, lehtarın cirosundan sonra sırasıyla …, … ve …’in cirolarıyla en son … Şti’nin cirolarının olduğu, son hamil tarafından takasa ibraz edildiği ve karşılığı olmadığından karşılıksız işlemi gördüğü anlaşılmıştır. … seri nolu 10.000-TL bedelli çek yönünden tedbir kararının uygulandığı banka cevabından anlaşılmıştır.
… Defterdarlığından gelen müzekkere cevabında, vergi mükellefleri olan davacı …’ nın … Vergi Dairesi Müdürlüğünden … tarihinden itibaren “Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda ev mobilyalarının ve aksesuarlarının perakende ticareti” (Baza, Somya, Karyola, Hasır ve sepetçi söğüdü gibi malzemelerden olanlar hariç) faaliyetinden dolayı kayıtlı mükellefleri olduğu ve faaliyetinin devam ettiği, mükellefin tuttuğu defterin işletme defteri olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere de dayanıldığından tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, belirlenen gün ve saatte davalının ticari defterlerini ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Davacının ibraz edilen defterleri üzerinde inceleme yapılmıştır. Mali Müşavir Bilirkişi … … tarihli raporunda sonuç olarak; davacı ile davalı arasında ticari ilişkinin olduğu, davacı tarafın sunmuş olduğu ticari defter kayıtlarının açılış tasdiklerinin yapıldığı, ticari defterin işletme defteri olması sebebiyle kapanış kaydı yükümlülüğünün olmadığı, davacı ticari defterinde, davalıya ait 1 adet fatura bulunduğu, bu faturanın da dava konusu dışında olduğu ve davalının bu fatura bedelini nakit ve çek yolu ile ödediğini dava dilekçesinde beyan ettiği, dava dışı olup defterde kaydı bulunan bu faturanın görüldüğü, faturanın üzerinde 10.000,00.-TL çek alındığı ibaresi ile birlikte kapalı fatura (tahsilatı yapılmış) şeklinde düzenlenmiş olduğu, ticari defterin işletme defteri olması sebebiyle ticari defterde, davacı tarafından yapılan ödemelere yada davacıya yapılan ödemelere ilişkin bir kaydın yer almadığı, herhangi bir cari hesap bakiyesinin de oluşmadığı, davacının davaya konu davalıya vermiş olduğu üç adet çekin, davalı tarafından davacıya düzenlenmiş bir fatura bulunmaması sebebiyle karşılıksız kaldığı sonuç ve kanaatini bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı çeklerin davalıya avans olarak verildiğini ancak karşılığında mal teslimi yapılmadığını ve bu nedenle çeklerin bedelsiz kaldığını iddia etmiş ise de kural olarak kambiyo senedi olan çek ödeme vasıtası olup, aksi kararlaştırılmadıkça mevcut bir borcun tediyesi amacı ile verildiği yönünde karine olduğu, bu karinenin aksini iddia eden davacının, çeklerin avans olarak verildiğini ve karşılığında mal ya da hizmet alınmadığını yazılı delille ispatlamakla yükümlü olduğu somut olayda davacının bu iddialarını ispat edemediği, her ne kadar davacının incelenen ticari defterlerinde söz konusu çekler kayıtlı değilse de kambiyo senedinin ticari defterlerde kayıtlı olmamasının kambiyo senedini hükümden düşürmeyeceği ve bedelsiz olduğunu göstermeyeceği gibi defter ibrazından kaçınan davalıya karşı bu durumda HMK’nın 222. Ve 220/3. Maddesindeki yaptırımların da işletilemeyeceği, ispat külfetinin halen davacı üzerinde olduğu ve davacı tarafından açıkça yemin deliline de dayanılmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
… tarihli ara karar uyarınca konulan tedbirin karar kesinleştiğinde kaldırılmasına,
2-Alınması gerekli 44,40.-TL nispi karar ve ilam harcının, peşin alınan 512,33.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 467,93.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/02/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı