Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/324 E. 2022/726 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/324
KARAR NO : 2022/726
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 16/05/2018
KARAR TARİHİ : 01/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin icra takibi yapıldığı sırada cezaevinde hükümlü olmasından dolayı icra takibi tebligatları o dönemde vasisi olan … yılında boşanmış olduğu eski eşi …’a yapıldığını, müvekkilinin aleyhine başlatılan icra takibinden haberi dahi olmadığını, takibin dayanağı olan …TL lik bir senet yapıldığını, müvekkilinin imzaladığı bu senedin vade ve keşide tarihlerinin boş bırakıldığını, … tarafından doldurulduğunu, Borç miktarını da …’ın isteği ve tehditleri üzerine … TL olarak kendi el yazısı ile doldurduğunu, Müvekkilinin ne … ile ne de kardeşi davalı … ile hiçbir alışverişi olmadığını, hiçbir şekilde aralarında ticari bir ilişkiden kaynaklı alacak verecek ilişkisi olmadığını, takibe dayanak olan senedin karşılığında mal ve hizmet alımı gerçekleşmediğini, Antalya … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası ile başlatılan takip neticesinde müvekkilini taşınmazlarına haciz konulduğunu, Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosya alacağının tamamının takipten sonra işlemiş ve işleyecek faiz vs. feri alacakları içerir herhangi bir borçlarının olmadığının tespitini, davalının %20 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
Dava; icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; senedin muvazaalı olarak alınıp alınmadığı, senet dolayısıyla davacının davalıya borçlu olup olmadığı hususlarındadır.
Davacı, arada temel ilişki olmadığı, muvazaalı olarak senedin alındığı iddiasında dayanmaktadır.
Dosya içerisine, … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyası Antalya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası, Antalya … ASCM’ nin … E. Sayılı dosyası ve … E. Sayılı dosyasının bir sureti celp edilmiş, Antalya Ceza İnfaz Kurumu Cumhuriyet Savcılığından davalının Cezaevine giriş-çıkış tarihleri sorulmuştur.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine, … tanzim ve … vade tarihli …-TL bedelli bonoya istinaden; …-TL asıl alacak, …-TL işlemiş faiz, …-TL komisyon olmak üzere toplam …-TL alacağın, asıl alacağa işleyecek yıllık %… faizi ile birlikte tahsili için … tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine girişildiği anlaşılmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyası Uyap üzerinden celp edilmiştir.
Antalya … ASCM’ nin … E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; katılanın davacı …, sanıkların …, … ve davalı … ‘ ın olduğu, sanıklar üzerine atılı suçların dolandırıcılık ve açığa atılan imzanın kötüye kullanılması olduğu, ceza davasının konusunun işbu davaya konu bono olduğu, Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin işbu dava nedeniyle … E. … K. Sayılı hükmü ile ağır ceza mahkemesine görevsizlik kararı verildiği, Antalya … Ağır Ceza Mahkemesinin ise … E.- … K. Sayılı kararı ile görevli mahkemenin Antalya … Asliye Ceza Mahkemesi olduğunu belirterek karşı görevsizlik kararı verildiği ve sonrasında istinaf mahkemesinin verdiği karar ile yargılamaya Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … E sayılı dosyası üzerinden devam edildiği ve yapılan yargılama sonucunda tüm sanıkların açığa atılan imzayı kötüye kullanma suçundan beraat ettiği, ancak; tüm sanıkların işbu davamıza konu senet ile alakalı olarak; tüm sanıkların işbu davamızda davacı olan katılanın ceza evinden çıkmasına yardımcı olacaklarını söyleyerek boş imzalı senet almak ve bu senedi sanıklardan işbu davamızda davalı olan sanık … lehine …-TL alacaklı gösterip icraya koymak suretiyle dolandırıcılık suçu işlediklerinden dolayı mahkumiyetlerine karar verildiği ve suç tarihinin ise … olarak gösterildiği, beraat kararlarının istinaf edilmeden kesinleştiği, dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinin istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu md.36’da “Taraflardan biri, diğerinin aldatması sonucu bir sözleşme yapmışsa, yanılması esaslı olmasa bile, sözleşmeyle bağlı değildir.
Üçüncü bir kişinin aldatması sonucu bir sözleşme yapan taraf, sözleşmenin yapıldığı sırada karşı tarafın aldatmayı bilmesi veya bilecek durumda olması hâlinde, sözleşmeyle bağlı değildir ”
Ve yine aynı kanun md.39’da “Yanılma veya aldatma sebebiyle ya da korkutulma sonucunda sözleşme yapan taraf, yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirmez veya verdiği şeyi geri istemezse, sözleşmeyi onamış sayılır. ” denilmiştir.
Davacının cezaevine giriş ve çıkış tarihleri incelendiğinde; ceza evine … tarihinde girdiği ve … tarihinde firar ettiği ve sonrasında … tarihinde kapalı ceza infaz kurumuna tekrar alındığı ve … tarihinde açık ceza infaz kurumuna nakledildiği ve böylelikle kesinleşen mahkumiyet hükümlerine konu suç tarihi olan … tarihinde davacının kapalı ceza infaz kurumunda bulunduğu anlaşılmıştır. Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacının davaya konu bonodan ilk olarak haberdar olduğu tarihin … olduğu hususu, bu tarihte bulunduğu ceza infaz kurumundan icra dosyasına yazdığı dilekçeden anlaşılmıştır. Davamızın tarihinin … olduğu ve böylelikle davanın T.B.K.md.39’da düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalının ceza mahkemesi kararıyla sabit olan dolandırıcılık suçunu oluşturan hileli eylemi ile davacıdan imza haricindeki diğer kısımları boş olarak alınan bonoyu takibe koyduğu ve iradesi hile ile fesada uğrayan davacının bonodan dolayı borcu olmadığı ve davalının icra takibine girişirken kötü niyetli olarak hareket ettiği anlaşılmakla; davanın kabulüne ve davalı aleyhine %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davacının Antalya …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasına esas olan … keşide tarihli … vade tarihli … TL’lik bonodan dolayı davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
İcra takibindeki asıl alacak olan … TL’nin %20 oranındaki kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli …-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan …-TL harcın mahsubu ile bakiye …-TL harcın davalıdan TAHSİLİ ile Hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere ve harç olmak üzere) toplam …-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan …-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.01/11/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı