Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/322 E. 2019/253 K. 28.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/322
KARAR NO : 2019/253
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/05/2018
KARAR TARİHİ : 28/03/2019

Mahkememizden verilen … tarih …/… Esas – …/… Karar sayılı ilam Antalya BAM … Hukuk Dairesi’nin … tarih …/… Esas – …/… Karar sayılı ilamıyla kaldırılmakla, davanın mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmış olup,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı …’un maliki olduğu sürücü …’un sevk ve idaresinde bulunan … plakalı sigortasız aracın yolun sağında ilerleyen müvekkili …’a … tarihinde asli kusurlu olarak çarpması sonucu yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, sürücü …’un sürücü belgesiz, kazaya karışan aracın ise muayenesiz ve sigortasız olduğunu, kazayla ilgili ceza davasının açıldığını, yargılamanın devam ettiğini, kaza tespit tutanağında sürücü …’un asli kusurlu davacının kusursuz olduğu kanaatine varıldığını, müvekkilinde kaza nedeniyle geçici-kalıcı sakatlık oluştuğunu, maddi tazminat ödenmesi için … Hesabına başvurduklarını ancak davalı … Hesabı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını beyan etmekle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL maddi, 50.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren (… Hesabı yönünden başvuru tarihinden itibaren) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Hesabı yönünden limitler dahilinde maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; görev itirazlarının bulunduğunu, dava konusu kazaya neden olan aracın … Hesabına uygun olmadığından ve KTK’nın 103. Maddesine göre davanın genel mahkeme olan Antalya Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğinden mahkemenin görevsizliğine karar verilmesini, ceza mahkemesinde alınan kusur raporuna ve kaza tespit tutanağına taraflarınca itiraz edildiğini, ortada kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmadığından ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasını, davacının maluliyet durumunun kesinleşmesi gerektiğini, davalının davacının tazminat taleplerini karşılamasının mümkün olmadığını, davalının 1997 doğumlu olduğunu ve özürlü bir genç olduğunu, çalışmadığı için özürlü maaşı aldığını, geçimini bu şekilde idame ettirdiğini beyan etmekle görev itirazının kabulüne mahkemenin görevsizliğini, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Hesabı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kurumlarına başvurduklarını ancak müvekkilinin motor gücü 50 CC’nin altındaki motorlu bisikletler bakımından sorumlu olmadığını, … plakalı aracın 49 CC olduğunu, ZMSS Genel Şartlarının A-3/I maddesinde motorlu bisikletlerin kullanılmasından doğan zararların teminat dışında bırakıldığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla adli tıp rapor aldırılarak tarafların kusur durumlarının belirlenmesi gerektiğini, yine davacının maluliyet oranının belirlenmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla ancak ret tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini beyan etmekle davanın usul ve esasa ilişkin olarak sundukları gerekçeler dikkate alınarak reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’a (vasisine) dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşıldı.
Dosya içerisine; davacı vekili tarafından ifade tutanakları, hastane kayıtları, kaza tespit tutanağı, davalı sigorta şirketine başvuru ve cevabi yazısı ibraz edilmiş, Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası celp edilmiş, Antalya … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası celp edilmiş, davacının tedavi evrakları getirtilmiş, davalı sigorta şirketinden … plakalı araca aiz ZMSS poliçesi ve hasar dosyası getirtilmiş, kusur raporu, adli tıptan maluliyet raporu ve aktüerya raporu aldırılmıştır.
Dava; trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; … plaka sayılı aracın KTK’nın 3. Maddesi kapsamında zorunlu olarak sigortalanıp sigortalanmayacağı, bu nedenlerle … hesabının sigortasız olmasından dolayı sorumlu olup olmayacağı, kazadaki kusur durumu, kaza nedeniyle davacının geçici veya sürekli iş göremezlik halinin oluşup oluşmadığı, varsa uğradığı maddi ve manevi zarar miktarı ve davalıların zarardan sorumlu olup olmadıkları itilaflıdır.
… tarihinde sürücü … yönetimindeki … plakalı motosikletin davacı yaya …’a çarpması sonucunda yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, davalı …’un … plakalı aracın işleten maliki, davalı …’un sürücüsü, diğer davalı sigorta şirketinin ise motosikletin sigortasız olması nedeni ile … Hesabı olduğu dosyadaki trafik kayıt belgelerinden anlaşılmaktadır.
Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen … tarihli rapora göre davacının geçici iş göremezlik sürecinin de 3 ay olduğu, sürekli işgöremezlik halinin %69 olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Makine Mühendisi Bilirkişi… tarafından düzenlenen … tarihli raporda; davalı sürücü …’ un %75 nispetinde, yaya davacı …’un %25 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır
Aktüer bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli rapora göre; davacının geçici iş gücü zararı 2.799,55.-TL, sürekli iş gücü dönemi alacağının …-TL olduğu toplamda gerçek ve nihai alacağının 187.105,93-TL olarak hesaplandığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından mahkememize hitaben verilen … tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 1.000,00-TL’ den 187.105,93-TL’ ye arttırarak ıslah ettiği görülmüş, söz konusu ıslah dilekçesini harçlandırılmış ve dilekçe davalılara usulünce tebliğ edilmiştir.
6098 sayılı TBK.nun 51/1 maddesinde “Hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını gözönüne alarak belirleyeceği”,
2918 sayılı KTK 85/1 maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesinin bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşübbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulacağı”, aynı Kanun’un 3. maddesinde ise işleten tanımı yönünden “araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” düzenlemesine yer verildiği,
2918 sayılı KTK 85/son maddesinde ” işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu”, olduğu,
2918 sayılı KTK 86/2 maddesinde ” sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin, kazanın oluşumunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse hakimin durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebileceği”,
2918 sayılı KTK 91/1 maddesinde “İşletenlerin, bu Kanununun 85. maddesinin 1 fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu” bulunduğu,
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14/b maddesinde “rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için zorunlu sigortalara ilişkin olarak koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların, bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla” … Hesabı oluşturulacağı, öngörülmüştür.
Manevi tazminat, TBK 56. Maddesinde düzenleşmiş olup, “Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarında da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmüne amirdir.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinilmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlenmesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir.
Şeklindeki açıklamalardan sonra; … tarihinde davalı … yönetimindeki … plakalı motosikletin davacı yaya …’a çarptığı, kazada motosiklet sürücüsünün %75 oranında, davacı yayanın %25 oranında kusurlu olduğu, kaza nedeniyle davacının geçici iş gücü zararı 2.799,55.-TL, sürekli iş gücü dönemi alacağının …-TL olarak hesaplandığından ve Trafik Tescil Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabına göre kazaya neden olan motosikletin ZMMS kapsamında olduğu, bu nedenle … hesabının sigortasız trafiğe çıkan … plaka sayılı motosikletin üçüncü kişilere verdiği zararlardan yukarıda anılan 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu uyarınca, davalı sürücü ve işleten malikin de Karayolları Trafik Kanunu gereğince sorumlu oldukları, davalı … hesabının dava tarihinden önce yapılan başvuruyu … tarihinde reddettiği ve bu tarih itibari ile temerrüde düşmüş kabul edileceği, diğer davalıların ise haksız fiil tarihinden itibaren zarardan sorumlu oldukları anlaşılmakla maddi tazminat davasının kabulü;
Davacının yukarıda açıklanan raporlardaki yaralanmalarının niteliği, meydana gelen kazadaki tarafların kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana geliş şekli, davalı malikin kısıtlı, davalı sürücünün belgesiz ve motosikletin sigortasız oluşu, davalı sürücünün sorumluluğunun niteliği ve sonuçları dikkate alınarak, davacılar açısından zenginleşme aracı olarak kullanılmayacak, tazminat yükümlüsü davalılar açısından fakirleşme nedeni olmayacak şekilde, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun olarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde meydana gelen yaralamalı trafik kazası sebebiyle davacıların duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla manevi tazminat davasının kısmen kabul edilmesi şeklinde verilen mahkememizin … Karar sayılı ilamı davalı … Hesabı tarafından istinaf edilmiş, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi Dördüncü Hukuk Dairesinin … Karar sayılı ilamı ile; “2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 6495 sayılı Kanunun 13’üncü maddesiyle değişik 3’üncü maddesinde motorlu bisiklet (moped) “azami hızı saatte 45 km’yi, içten yanmalı motorlu ise silindir hacmi 50 santimetre küpü, elektrik motorlu ise azami sürekli nominal güç çıkışı dört kilovatı geçmeyen iki veya üç tekerlekli taşıtlar ile aynı özelliklere sahip net ağırlığı 350 kg’yi aşmayan dört tekerlekli motorlu taşıtlardır.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı kanunun 103’üncü maddesine göre ise, motorsuz taşıtlar ve motorlu bisiklet sürücülülerinin hukuki sorumluluğu genel hükümlere tabidir. Görülmektedir ki zarara yol açan araç, motorlu bisiklet niteliğinde ise sorumluluk 2918 sayılı Kanun hükümlerine tabi olmayacak, dolayısıyla … Hesabının sorumluluğu da kalmayacaktır. Araç özet bilgilerine göre … plakalı, “mobylette” marka ve 1985 model motorlu bisikletin silindir hacmi 49cc’dir. Net ağırlığı 48 kg ve azami ağırlığı 148 kg’dır. Bu ölçütlere göre araç, motorlu bisiklet niteliğindedir. Ancak araç özet bilgilerinden azami hızının saatte 45km’yi geçip geçmediği anlaşılamamaktadır. Mahkemece bu cihetten herhangi bir inceleme yapılmamıştır. Antalya Emniyet Müdürlüğü’nün…tarihli yazısıyla yetinilmiştir ki, o yazıda kazaya karışan aracın 2918 sayılı Kanuna tabi olmayan motorlu bisiklet niteliğinde olduğu açıklanmıştır. Mahkemece bu çelişki üzerinde de durulmamıştır. Mahkeme, kazaya karışan aracın azami hızının 45km’yi geçip geçmediğini araştırmalıdır. Çünkü aracın azami hızı saatte 45km’yi geçmeyecek olursa, tereddütsüz bir biçimde motorlu bisiklet niteliğinde olacak ve … Hesabına husumet yöneltmenin dayanağı kalmayacaktır. Yani bu cihet dava şartlarından olan “husumete” ilişkindir ve resen de incelenmelidir. Mahkemece, gerekirse kazaya karışan motorsiklet ya da bulunamaması halinde aynı evsaflara sahip muadili başka bir araç üzerinde makine mühendisi ile bilirkişi incelemesi de yapılarak kazaya karışan aracın niteliğinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması ve hasıl olacak sonuca göre uyuşmazlığın sonuçlandırılması için HMK’nın 353/1-a,4 ve 6 maddeleri uyarınca kararın kaldırılması ve dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerekir. Yargıtay … Hukuk Dairesinin ilke ve uygulamaları da aynı minval üzeredir. ( Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 27.11.2017 gün,E.2017/4671 K.2017/10948)
14/05/2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir ve bu şartların ek 2/3 madde ve bendine göre destekten yoksunluk kalma tazminatı hesaplamalarında TRH 2010 yaşam tablosunun esas kullanılması gerekir. Şartların C.11 maddesine göre ise bu genel şartlar 01/06/2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Nitekim Yargıtay 17. Hukuk Dairesi de yeni genel şartların 01/06/2015 tarihinden sonra düzenlenen poliçelerden kaynaklanan dava ve uyuşmazlıklarda uygulanacağını benimsemiştir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, 29/05/2017 gün, 2016/14573 Esas ve 2017/6035 Karar) Kazaya karışan aracın zorunlu trafik sigortası bulunmadığına, dava , salt bu nedenle … Hesabına açıldığına göre, davalı yönünden önemli olan kaza tarihidir. Kaza , 01/06/2015 ten sonra meydana gelmişse , yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uygulanacaktır. Eldeki davanın konusu olan trafik kazası, … tarihinde meydana gelmiştir. Dolayısıyla yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uygulanacaktır” gerekçesi ile mahkememizin kararı kaldırılarak eldeki esasa kaydı yapılmış, yargılamaya devam olunmuştur.
İstinaf ilamı uyarınca davaya konu, … plaka sayılı 1985 model, Mobylet marka … şase numaralı … motor numaralı motosikletin 2918 sayılı kanunun 3. Maddesinde tanımlanan motorlu bisiklet kapsamında kalıp kalmadığı, aynı kanunun 103. Maddesi kapsamında olup olmadığı yönünde, yerinde inceleme yetkisi de verilmek suretiyle makina mühendisi bilirkişi …’den kök ve ek rapor aldırılmış olup; … tarihli ek raporda sonuç olarak; kazaya karışan motorlu bisikletin trafik sigortası yaptırması zorunlu araç olup … Hebasının sorumluluğu kapsamında olduğu, davaya konu aracın sürücü belgesiz sürülmesinin de yasak olduğu, bu aracın teknik özelliklerine göre motosiklet olarak tanımlanması gerektiği, hızının ise 50 km/h üzerinde maksimum 70-80 km/h hız yapabileceğinin belirtildiği anlaşılmıştır.
Aktüer bilirkişi … tarafından biraz edilen … tarihli ve kaza tarihinde geçerli olan TRH 2010 yaşam tablosu dikkate alınarak hazırlanan raporda sonuç olarak, … tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %69 oranında beden gücü kaybı olan …’ un geçici iş göremezlik dönemi alacağının 2.799,55.-TL, sürekli iş göremezlik dönemi alacağının 247.763,05.-TL olmak üzere toplamda 250.562,60.-TL nihai alacağının olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; kazaya neden olan motosikletin hızının saatte 45 km.’yi geçebilecek şekilde olduğu, maksimum 70-80 km/saat hıza ulaşabilecek durumda olduğu, bu hız sınırları dikkate alındığında 2918 sayılı KTK’nın 6495 sayılı Kanunun 13’üncü maddesiyle değişik 3’üncü maddesi kapsamında sayılamayacağı, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası yapılması gerektiği ancak kaza tarihi itibari ile geçerli bir trafik sigortası olmadığından davalı … Hesabına 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14/b maddesi uyarınca husumet yöneltilebileceği ve bozmadan önceki alınan aktüer bilirkişi … tarafından düzenlenen 26/09/2017 tarihli rapor ve usulü kazanılmış haklar kapsamında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Usulü kazanılmış haklar dikkate alınmak suretiyle,
1-Maddi tazminat davasının KABULÜ ile,
187.105,93.-TL ‘ nin davalılar … ve … yönünden … tarihinden, davalı … Hesabı yönünden … tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Davalı … Hesabının kaza tarihindeki trafik sigortası teminat limiti ile sınırlı sorumlu TUTULMASINA,
a-Alınması gerekli 12.781,20.-TL nispi karar ve ilam harcından, peşin olarak alınan 174,20.-TL ve ıslah ile alınan 635,65.-TL olmak üzere toplam 809,85.-TL harcın mahsubu ile eksik 11.971,35.-TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye GELİR KAYDINA,
b-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 2.553,05.-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
c-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 17.176,36.-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
2-Manevi tazminat davası yönünden Mahkememizin … tarih … Karar sayılı ilamı ile verilen karar istinaf edilmeksizin kesinleştiğinden bu hususta yeniden karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/03/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı