Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/301 E. 2019/379 K. 14.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/301
KARAR NO : 2019/379
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/05/2018
KARAR TARİHİ : 14/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin EPDK’ dan lisanslı, sıvılaştırılmış doğal gaz satım iletim ve ticaretini yapan bir şirket olduğunu, davalının işletmesinin doğal gaz ihtiyacının … tarihli satış ve teslim sözleşmesi kapsamında karşılandığını, davalı tarafın sözleşme hükümlerinin taraflara yüklediği sorumluluklara uygun davranmaması ve ticari ilişkiyi sürdürmesi nedeniyle sona erdirildiğini, cari hesap kayıtlarında görülen …-TL borcun kapatılması için davalıya bildirimlerde bulunulduğunu, ödeme yapmaması üzerine Antalya … İcra müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itirazları nedeniyle takibin durduğunu, borçlunun icra müdürlüğüne yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, %20′ den az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Dosya içerisine, davacı vekili tarafından cari hesap dökümü, sözleşme , ihtar ve takip talebi sureti ibraz edilmiş, Antalya … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası celp edilmiş, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Dava; sözleşmeden kaynaklı cari hesap bakiyesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; takip tarihi itibariyle davalının borçlu olup olmadığı hususlarındadır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı …A.Ş tarafından borçlu … adına, 12.073,00.-TL cari hesap bakiye alacağına istinaden 12.073,00.-TL cari hesap bakiye alacağı olmak üzere, alacağa işleyecek yıllık %9 oranında faizi ile birlikte tahsili için icra takibine girişildiği, davalı borçluya ödeme emrinin … tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin … tarihli dilekçeyle borca itiraz ettiği takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, davacının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış mali müşavir bilirkişi … tarafından ibraz edilen … tarihindeki bilirkişi raporunda sonuç olarak; davacı tarafın sunmuş olduğu ticari defter ve kayıtlarının açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğunun anlaşıldığı, …-…-… yılı ticari defterler ve kayıtlara göre davacının davaya konu 12.073,17.-TL tutarında davalıdan alacaklı olduğu, davacının ticari defter kayıtlarında yer alan 12.073,17.-TL alacağına ilişkin olarak icra takibi itibariyle 193,67.-TL faiz alacağının oluştuğu sonuç ve kanaatini bildirdiği anlaşılmıştır.
Davalı şirkete ticari defter ve belgelerini ibraz etmesi için ihtaratlı davetiye çıkartılmış, ancak belirlenen günde davalı şirketin ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … esas, … karar sayılı içtihadından da açıklandığı şekilde, ticari davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacağı belirtilmektedir.
Bu yasal düzenlemeler ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının, taraflar arasında akdedilmiş sıvılaştırılmış doğal gaz satış ve sistem teslim sözleşmesi kapsamında davalıdan faturalı cari hesaba dayalı bakiye alacağının bulunduğu iddiasıyla davalı hakkında icra takibi başlattığı, davalının borcu bulunmadığı yönündeki itirazı üzerine takibin durduğu ve itirazın iptali için eldeki davanın ikame edildiği, davaya cevap vermeyen davalının icra dairesine yaptığı itirazında açıkça ticari ilişkiyi inkar etmemekle birlikte borcu olmadığını beyan ettiği, vergi dairesine yazılan müzekkere cevabına göre davalı işletme esasına göre defter tutmakla yükümlü olduğundan BA-BS bildirim zorunluluğu bulunmadığının anlaşıldığı, tarafların tacir olmaları nedeniyle mahkememizce ticari defterlerin incelenmesine dair ara karar verildiği, davacının incelenen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduklarının ve davaya konu cari hesaba dayalı faturaların kayıtlı olduklarının ve davalı tarafça yapılan bir kısım ödemelerin kayıtlarının bulunduğu ve takip tarihi itibari ile davacının bakiye12.073,00.-TL cari hesap alacağının kayıtlı olduğu, bu miktarın dava değeri ve takibe konu edilen asıl alacak miktarı ile örtüştüğü ayrıca davacının davalı borçluya … tarihinde Antalya … Noterliği vasıtasıyla 12.073,00.-TL cari hesap alacağının ödemesi için ihtarname gönderdiği, bu durumda yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve içtihatlar gereği, soyut itiraz dışından bir delil ibraz etmeyen ve defter ibrazından kaçınan davalı karşısında davacının usulüne uygun tutulan defterlerinin davacı lehine delil teşkil ettiği, bu şekilde davacının iddialarını ispat ettiği sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden DEVAMINA,
…-TL asıl alacağın %20′ sine tekabül eden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 824,70.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 206,18.-TL harcın mahsubu ile bakiye 618,52.-TL harcın davalıdan TAHSİLİ ile, hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 727,08.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 14/05/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı