Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/284 E. 2019/134 K. 15.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/284
KARAR NO : 2019/134
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 27/04/2018
KARAR TARİHİ : 15/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin zaman zaman yurt dışında çalıştığını, daha sonra da …’ye döndüğünü, e-devlet şifresi ile Uyap’a girince hakkında Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasından haciz konduğundan yeni haberi olduğunu, bunun üzerine icra dosyasında yaptığı incelemede kendisi hakkında … yılında icra takibi başlatıldığını bu dosyanın da halen derdest olduğunu tespit ettiğini, icra dosyasında takip dayanağının … tanzim … vadeli 2.000,00.-TL bedelli alacaklısı: … olan borçluları … ve … olan bono olduğu, bono lehtarının …’ın cirosu olmaksızın davalı …’ın bonoyu icraya koyduğu, yıllık %16 faiz talep ettiğini, bonodaki imzanın müvekkilinin imzasına benzediğini, bilindiği gibi 6102 sayılı TTK.’nın 778. Mad.( Eski TTK.690) maddesinde “poliçenin cirosuna İlişkin 681 – 690 (Eski TTK. 593- 602 ) madde hükümleri niteliğine aykırı düşmedikçe bonolar hakkında da uygulanır. Bu durum dikkate alınınca 6102 sayılı TTK.nun 686. (eskiTTK. 598.) Maddesi hamilin hak sahipliğini hüküm altına almıştır. Bu hükümlere göre bono hamili lehtar değilse bonoyu ciro yoluyla ele geçirmelidir. Ciro yoksa ve ciro silsilesi bozuksa hamil meşru hamil değildir.” şeklinde belirtildiğini, müvekkili hakkında yapılan takibin dayanağı olan bonoda lehtar … iken ciro olmaksızın davalı …’ın bonoyu ele geçirip icra takibi başlattığını, ki bu durumda da kendisinin meşru hamil olmadığını belirterek, bononun meşru hamili olmayan davalıya bono sebebiyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: öncelikle açılan davanın zamanaşımına uğradığını, Antalya … İcra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının … tarihinde açılmış olup, takip kesinleştiğini, aradan neredeyse sekiz yıl geçtikten sonra menfi tespit davası açıldığını ve dava hakkının düştüğünü, yasal dava açma sürelerinin geçtiğini, öncelikle davanın zamanaşımı ve hak düşümü süresinin geçmesi nedeni ile reddine karar verilmesini, müvekkil hakkında açılan menfi tespit davasında davacının davaya konu bononun keşidecisi ve borçlusu olup, keşideci- borçlunun bu şekilde dava açma hakkı olmadığını, davacının bonoyu elinde bulunduran kişiye borcu ödemesi gerektiğini, dava konusu senedin müvekkiline borca karşılık olarak … tarafından verildiğini, ciro silsilesinin bozuk olmasının dahi keşideciyi borçtan kurtarmayacağını, davacının itirazının ancak takip hukukunu ilgilendiren bir konu olduğunu, bu hususta da süresinde dava açılmadığını ve takibin kesinleştiğini, müvekkili tarafından icra takibine konu edildiğini, davacı açısından müvekkilinin meşru hamil olup olmadığının yasal bir ödemi olmadığını, bonoyu ibraz eden kişiye borcu ödemesi gerektiğini, keşidecinin her halükarda borçlu olduğunu, bu nedenle müvekkili hakkında açılan davanın esastan reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın faize yaptığı itirazının da yersiz olduğunu, takip tarihindeki yasal ticari faiz oranı üzerinden icra takibi yapıldığını ve buna göre faiz oranı talep edildiğini, takip talebinde görüldüğü üzere değişen oranlarda faiz talep edildiğini, dolayısı ile faiz oranına itirazda da haksız olunduğunu belirterek davacı tarafın haksız menfi tespit davası nedeni ile asıl alacağın asgari %20’si oranında icra inkar tazminatının karşı taraftan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava: Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibine konu … ödeme tarihli 2.000,00.-TL bedelli senetten dolayı açılan menfi tespit davasıdır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde: davalı alacaklı tarafça, borçlu davacı aleyhinde 2.000,00-TL asıl alacak, 204,55-TL işlemiş faiz, 6,00-TL %0,30 komisyon olmak üzere toplam 2.210,55.-TL alacaktan dolayı kambiyo senetlerine mahsus icra takibine girişildiği anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre: Davacının takibe konu bonoda düzenleyici olduğu ve muhatap alacaklının … olduğu, muhatap/alacaklı …’ın cirosunun bulunmaması sebebi ile bonoda ciro silsilesinde kopukluk oluştuğundan davalı, davaya konu senette yetkili hamil olmadığı, davalının zamanaşımı definde bulunmuşsa da, takip konusu senedin kambiyo niteliğine haiz olmayıp adi senet niteliğinde olduğundan zamanaşımı süresinin TTK’ya göre değil TBK’nin 146.maddesi gereği 10 yıl olduğu, bu sebeple zamanaşımı suresinin dolmadığı anlaşıldığından davacının davasının kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
Davacının Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına konu, borçlunun … tanzim, … vade tarihli, 2.000,00.-TL bedelli bonodan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 150,96.-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 37,75.-TL harcın mahsubu ile bakiye 113,21.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacının bu dava nedeni ile yapmış olduğu posta, tebligat, bilirkişi ücreti ile dava açılış harç toplamından ibaret toplam 129,65.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.210,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/02/2019

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)