Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/165 E. 2022/408 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/165 Esas
KARAR NO : 2022/408
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 12/03/2018
KARAR TARİHİ : 24/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin merkezi … bulunan bir ticari şirket olduğunu, müvekkili ile davalılardan … arasında … tarihli “…” imzalandığını, bu anlaşmada müvekkili şirket tarafından davalıya …-USD tutarında borç verileceği, bu borcun yıllık faizinin %4 olacağı, borcun … tarihine kadar ödenmesi gerektiği, borcun zamanında ödenmemesi durumunda müvekkilinin günlük %0,1 oranında ceza uygulama hakkının bulunduğu hususlarının düzenlendiğini, tarafların daha sonra … tarihli … Nolu Kredi Sözleşmesi İlave Anlaşması imzalanması suretiyle borcun ödeme tarihini … olarak değiştirdiklerini ancak davalı şirketin günü geçmiş olmasına rağmen borcu ödemediğini, davalı şirketin ortağı ve tek yetkilisi olan ve müvekkili tarafından gönderilen parayı kendi hesabına aktaran davalı …’in, … tarihinde diğer davalı … Şirketinin toplam … hissesinden … tanesini devraldığını, … tarihinde sadece …-TL sermaye ile kurulan … Şirketinin … tarihinde …-TL bedelle betonarme otel binasını ve arsasını satın aldığını, tarafların organik bağ içinde olduklarını ve muvazaalı işlemler yaptıklarını belirterek, …-USD’nin … tarihinden itibaren işleyecek yıllık %4 faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davacının huzurdaki davayı ikame etmek için taraf sıfatını haiz bulunmadığını, sözleşmeden doğan tüm hakların davacı tarafça davalılardan …’a temlik edildiğini, davacı şirketin alacağını dava tarihinden önce temlik ettiğinden davanın aktif husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davacının iddiasına göre davacı ile davalılardan … … tarihli ilave sözleşmenin o tarihte bağlayıcı işlem yapma yetkisini haiz olmayan şirket kurucularından … tarafından imzalandığının anlaşılmakla yetkisiz olarak yapılmış bir anlaşma olduğunu, hiçbir hukuki geçerliliğinin bulunmadığını ve geçersiz olduğunu, ayrıca … tarihinden … yıl sonra yani … tarihinde uyuşmazlığa konu alacağın zaman aşımına uğradığını, davanın … Mahkemelerinde ikame edilemeyeceğini, müvekkili … Şirketinin sözleşmenin tarafı olmadığından davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini savunmuştur.
Diğer davalı … adına usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalı cevap sunmamıştır.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; sözleşme, ilave sözleşme, banka ödeme dekontu, temlik sözleşmesi sunulmuş, davalı şirketlere ait ticaret sicil dosyaları celp edilmiş, grafoloji uzmanı bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Dava; sözleşmeden kaynaklı alacak davası niteliğindedir.
Davacı vekili sözleşme uyarınca müvekkili şirketin davalılardan … Şti hesabına borç para gönderdiğini, ödeme tarihi geçmesine rağmen borcun ödenmediğini, davalı şirketlerin muvazaalı işlemler ile davacı alacağını ödemediklerini, davalılardan … de davalı … Şti yetkilisi olup, muvazaalı işlemler ile davacıyı zarara uğrattığını TTK 553 maddesi gereğince içsel sorumluluğunun olduğun tüzel kişlilik perdesinin kaldırılarak içsel sorumluluk yönüne gidilmesi gerektiğini, bu nedenle tüm davalıların davacı şirkete karşı borç olarak alınan paranın ödenmemesinden dolayı sorumlu olduklarından bahisle eldeki davayı açmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı şirket ile davalı … Şti arasındaki akdi ilişkinin bulunup bulunmadığı, davacının aktif taraf ehliyetinin, davalı … Şti’nin pasif taraf ehliyetlerinin davada olup olmadığı, davacı yabancı uyruklu şirket olup … uyarınca teminat yatırması gerekip gerekmediği, davanın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı, Türk Mahkemelerinin yargı hakkı olup olmadığı, akdi ilişkinin ispatı halinde bundan dolayı davacının davalılardan alacağı olup olmadığı, davalı şirketler arasında organik bağ olup olmadığı, … tarihli davacı ile davalı … arasındaki temlik sözleşmesinin varlığı hususları ihtilaflıdır.
Grafoloji Uzmanı Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli raporda sonuç olarak; tetkike konu … tarihli ilave sözleşme üzerinde bulunan imza ve yazıların bir şahıs eli ürünü olduğunu belirttiği imzaların model alınması suretiyle takliden atıldıkları yönünde görüş ve kanaatte bulunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili, müvekkili ile davalılardan … arasında … tarihli “…” imzalandığını, sözleşme ile, müvekkili şirket tarafından davalıya …-USD tutarında borç verileceği, bu borcun yıllık faizinin %4 olacağı, borcun … tarihine kadar ödenmesi gerektiği, borcun zamanında ödenmemesi durumunda müvekkilinin günlük %0,1 oranında ceza uygulama hakkının bulunduğu hususlarının düzenlendiğini, tarafların daha sonra … tarihli … Nolu Kredi Sözleşmesi İlave Anlaşması imzalanması suretiyle borcun ödeme tarihini … olarak değiştirdiklerini ancak davalı şirketin günü geçmiş olmasına rağmen borcu ödemediğini; davalılardan …’nın hesabına gönderilen …-USD tutarındaki para, hesapta bulunan diğer cüzi tutarla birlikte, … tarihinde şirketin ortağı ve yetkilisi olan …’in şahsi hesabına havale edildiğini; davalı şirketin ortağı ve tek yetkilisi olan ve müvekkili tarafından gönderilen parayı kendi hesabına aktaran davalı …’in, … tarihinde diğer davalı … toplam … hissesinden … tanesini devraldığını, … tarihinde sadece …-TL sermaye ile kurulan … … tarihinde …-TL bedelle betonarme otel binasını ve arsasını satın aldığını, tarafların organik bağ içinde olduklarını ve muvazaalı işlemler yaptıklarını belirterek eldeki davayı ikame etmiştir. Davalılar … ve … vekili ise, davacının davayı ikame etmek için taraf sıfatına haiz bulunmadığını, sözleşmeden doğan tüm hakların davacı tarafça davalılardan …’a temlik edildiğini, davacı şirketin, alacağını dava tarihinden önce temlik sözleşmesi ile davalıya temlik etmesi nedeniyle davanın aktif husumet yokluğundan reddi gerektiğini savunmuştur. Davacı vekiline talep hakkı devir sözleşmesi altında bulunan ve davacıya atfedilen imza konusunda beyanda bulunması için süre verilmiş, ancak davacı taraf verilen süre içerisinde beyanda bulunmadığı gibi … tarihli celsede de davacı vekili, imza konusunda beyanda bulunmayacaklarını beyan etmiştir. Davalı vekilince dosyaya sunulan ve davacı tarafça açıkça imza inkarına uğramayan “… sözleşmesi” başlıklı … tarihli sözleşme ile davacı şirketin davaya konu kredi alacağını davalılardan …’a temlik ettiği, böylece aynı borç ilişkisi ile borçlu olan davalının daha sonra alacağı temlik almak suretiyle alacaklı konumuna geçtiği, alacaklı ve borçlu sıfatının davalıda birleştiği için borcun sona erdiği, dolayısıyla davacının aktif husumetinin bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli …-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan …-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan …-TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalılar … ve … vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2. Maddesi uyarınca hesaplanan …-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekili Av. …’in yüzlerine karşı, davalı … ŞTi’nin yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/05/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır