Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/155 E. 2018/392 K. 21.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/155 Esas
KARAR NO : 2018/392
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 05/08/2016
KARAR TARİHİ : 21/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili İş Mahkemesine hitaben mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …/…/… tarihli danışmanlık sözleşmesi ile davalı işyerinde çalışmaya başladığını, davalının …/…/… tarihinde keşide ettiği ihtarname ile müvekkilinin kullanımına tahsis ettiği aracın iadesinin istendiğini, ancak müvekkilinin … tarihine kadar davalı iş yerinde çalıştığını, …tarihinde müvekkilinin ihtarname keşide ederek davalıdan ödenmeyen ücretinin ödenmesini ve aracın teslim alınmasını ihtar ettiğini, müvekkilinin aylık 5.000,00 TL ücret aldığını, davalı iş yerinde aralıksız olarak 18 ay çalışmasının bulunduğunu, bu süre içinde müvekkiline 20.000,00 TL ödemenin yapıldığını, yapılan ödemenin müvekkilinin işe başladığı …/…/… tarihinden itibaren …/…/… tarihine kadarki 4 aylık alacağı olarak kabul edildiğini, geri kalan 15 aylk kalan ücret alacaklarının ödenmediğini belirterek 75.000,00 TL ücret alacağının faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiş, … İş Mahkemesinin … tarih ve … Esas – … Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine, kararın istinaf edilmemesi üzerine görevsizlik kararı kesinleşerek dosya mahkememize tevzi edilerek yukarıdaki esas sırasına kaydedilmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özet olarak; şirket yetkilisi …’nın …/…/… tarihinde davalı şirkete ortak olduğunu ve neticeten şirketin tamamını satın aldığını, davacı ile yapılan danışmanlık sözleşmesinden müvekkilinin haberinin olmadığını, şirket kayıtlarına da işlenmediğini, şirket yetkilisinin aracın izinsiz olarak alındığını öğrenmesi üzerine aracın iadesi için davacıya ihtarname çekildiğini, davacının dilekçesine eklediği danışmanlık sözleşmesinin sonradan tanzim edildiğini ve davacının haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, davacının müvekkili şirkete fiilen bağlı sürekli ve sigortalı eleman olarak çalışmadığını, danışmanlık sözleşmesine bakıldığında da, araç kira sözleşmesi, şirketin satış danışmanlığının yapılması vb. Hizmetlerin verilmesine dair karma bir sözleşme yapıldığını, sözleşmede işçi-işveren ilişkisinin bulunmadığını, davacının sözleşme tarihinde …A.Ş. İsimli başka bir şirketin de yöneticisi olduğunu, bu durumun iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığını, müvekkili şirket ile yapıldığı iddia edilen danışmanlık sözleşmesinin iş kanunu hükümlerine göre doğrudan bir hizmet akdi olarak nitelendirilmeyeceğinden davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini beyan ederek davanın usulden veya esastan reddini talep etmiştir.
Dava; danışmanlık sözleşmesi uyarınca ücret alacağının tahsili istemiyle açılan alacak davası niteliğindedir.
Uyuşmazlık; taraflar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda mahkememizin görevi noktasında toplanmaktadır.
4857 Sayılı kanunun 8. Maddesinin 1. Fıkrası uyarınca; “İş sözleşmesi bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. Ücret, iş görme ve bağımlılık iş sözleşmesinin belirleyici ögeleridir.”
6098 sayılı TBK’nın 393. Maddesinde; “Hizmet sözleşmesi işçinin işverene bağımlı olarak belirli veya belirli olmayan süreyle iş görmeyi ve işverenin de ona zamana veya yapılan işe göre ücret ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde tanımlanmıştır.
İş sözleşmesini eser ve vekalet sözleşmelerinden ayıran en önemli ölçüt bağımlılık ilişkisidir. Her 3 sözleşmede iş görme edimini yerine getirenin, iş görülen kişiye karşı ekonomik bağımlılığı vardır.
İş sözleşmesini belirleyen ölçüt hukuki-kişisel bağımlılıktır. Gerçek anlamda hukuki bağımlılık işçinin işin yürütümüne ve iş yerindeki talimatlara uyma yükümlülüğün içerir. İşçi edimini işverenin karar ve talimatları çerçevesinde yerine getirir. İşçinin işverene karşı kişisel bağımlılığı ön plana çıkmaktadır. İş sözleşmesinde bağımlılık unsurunun içeriğini işçinin işverenin talimatlarına göre hareket etmesi ve iş sürecinin ve sonuçlarının işveren tarafından denetlenmesi oluşturmaktadır. İşin işverene ait iş yerinde görülmesi, malzemenin işveren tarafından sağlanması, iş görenin işin görülme tarzı bakımından iş sahibinden talimat alması, işin iş sahibi veya bir yardımcısı tarafından kontrol edilmesi, ücretin ödenme şekli, kişisel bağımlılığın tespitinde dikkate alınacak yardımcı olgulardır. Bu belirtilerin hiçbiri tek başına kesit ölçüt teşkil etmez. Çalışanın iş yerinde kullanılan üretim araçlarına sahip olup olmaması, kar veya zarara katılıp katılmaması, karar verme özgürlüğüne sahip bulunup bulunmaması, bağımlılık unsuru açısından önemlidir.
İş sözleşmesinin varlığı ücretin ödenmesini gerektirir. Oysa vekalet sözleşmesinde ücret, zorunlu bir öge değildir. Vekil kural olarak iş sahibinin talimatları ile bağlı da değildir. Vekil bağımsız olarak iş görür, bütün zamanını tek bir müvekkile özgülemek zorunda olmayan vekil, farklı kişilerle vekalet sözleşmeleri yapabilir. Ekonomik olarak tek bir işverene bağımlı değildir.
Taraflar arasında tarihsiz danışmanlık sözleşmesi imzalanmış olup, sözleşmede davacının danışman olarak, davalının uhdesinde bulunan tüm ürünlerin satışı, uygulaması, proje takipleri ve bu ürünler ile ilgili stok, sipariş, sevkıyat, tahsilat ve benzeri işleri yapım ve yönetilmesi süreçlerinde gerekli danışmanlık hizmetlerini vereceği, danışmanın davalı şirketin tüm faaliyet alanlarında yapmış olduğu işlerinin ket karının %10’unu alacağı, ayrıca danışmana düzenli olarak her ay 5.000,00.-TL ücret ödeneceği, danışmanın yıl içerisinde aldığı bahse konu ücretler kendisine düşen %10 kar payından her hesap yılının son ayını takip eden ay içinde belirlenecek kar payından mahsup edilecek ve ilgili ödemenin yapılacağı, danışmanın bu hizmetleri yerine getirirken kamyonet, forklift ve çift teker kamyoneti davalının kullanımına hazır bulunduracağı ve iş bu sözleşme süresince danışmanın her ne nam ve ad altında olursa olsun davalı şirket dışında hiçbir özel ya da tüzel 3.şahıs ile ortaklık, kar payı sözleşmesi, danışmanlık ve benzeri hiçbir iş ile iştigal etmeyeceğinin, aylık kabile rücu kabul beyan ve taahhüt ettiğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Gerek sözleşmede davacının sözleşme süresince davalıdan başka hiçbir özel ya da tüzel kişiye ortaklık veya danışmanlık ve benzeri hiçbir iş ile iştigal etmeyeceğinin, danışmanlık hizmeti vermeyeceğinin kararlaştırılması, gerekse de yargılama sırasında dinlenen davacı tanıkları … … ve …’in beyanlarından davacının danışman olarak şirketin faaliyet gösterdiği binasında kendisine tahsis edilen oda olduğu, davacının düzenli olarak mesaiye gelip gittiği şeklindeki beyanları göz önüne alındığında iş sözleşmesinin zaman ve ücret bakımından bağımlılık ile iş görme unsurlarının somut olay bakımından gerçekleştiği sonuç ve kanaatine varılmakla, davaya bakmakla İş Mahkemelerinin görevli olduğu mahkememizce değerlendirilmiş, görevin kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece resen değerlendirilmesi gerektiğinden, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava dilekçesinin görev yönünden REDDİNE, mahkememizin görevsizliğine, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde istem olması halinde dosyanın görevli Antalya İş Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede nazara alınmasına,
3-Kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde Antalya İş Mahkemesi’yle olumsuz görev uyuşmazlığı doğacağından, HMK.’nun 21.madde gereğince davaya bakacak mahkemenin belirlenmesi için yargı yeri belirlenmesi talebiyle dosyanın Antalya BAM ilgili dairesine gönderilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/05/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)