Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/125 E. 2018/693 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/125 Esas
KARAR NO : 2018/693
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 23/02/2018
KARAR TARİHİ : 08/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …Kooperatifi’nin Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicilinde kayıtlı olduğunu, …tarihinde kayda geçirildiğini …tarihinde tescili yapılarak tasfiyeye geçildiğini ve yasal 1 yıllık süre geçtikten sonra kooperatifin kaydının …tarihinde silindiğini, …Kooperatifi aleyhine tasfiye öncesi devam eden …Asliye Ticaret Mahkemesine müvekkilinin alacağı nedeniyle itirazın iptali davası açılmış ve devam eden …/… esas sayılı dosyasında müvekkili adına bir alacak davası bulunduğunu, davanın yürütülüp sonuçlanmak üzere kooperatifin tasfiye haline dönüşmesi ve tüzel kişiliğinin TTK’nın 224 ve 445. maddeler anlamında Kooperatifin ihyasının gerektiğini, taraflarına …Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasında …Kooperatifi aleyhine yürüyen davanın sonuçlanıp bitirilmesi için ihya davası açılması için mühlet verildiğini beyan etmekle; …tarihli ve …sırasında ticaret sicilde kayıtlı bulunan …tarihinde tasfiyeye başlama tescili yapılıp …/…/… tarihinde sicil kaydı bir yıllık tasfiye süreci sonrası silinen …Kooperatifinin bahsedilen aleyhine açılıp yürüyen …Asliye Ticaret Mahkemesinde …/… esası davası sonuçlanıncaya kadar tasfiyesinin ihyasına masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı …Kooperatifinin …/…/… tarihinde ticaret sicil kayıtlarına tescil edildiğini, …tarihinde tescili yapılan …tarihinde icra edilen genel kurul toplantı tutanağı ile kooperatifin tasfiyeye geçmesine karar verildiğini, tasfiye yönetim kurulu üyeliklerine …, …, …, … ve …’ in seçildiklerini, …tarihinde icra edilen genel kurul toplantı tutanağı ile tasfiyenin sonlandırılmasına karar verildiğini,… tarihinde terkin tescili yapıldığını, kooperatifin tasfiyesinin usullere uygun gerçekleştirilmemesi hususunun tasfiye memurlarının sorumluluğunda bulunduğunu, davanın kabul edilmesi halinde Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün yasal hasım olması nedeniyle alehye yargılama gideri ve vekalet ücretlerine hükmedilmemesine karar verilesini talep etmiştir.
Davalı tasfiye kurulu üyelerinin davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
Dava; tasfiye kurulunun tasfiyenin tamamlandığına dair bildirimi üzerine, sicilden terkin edilen şirketin, devam eden davası olduğundan bahisle açılan şirketin ihyası istemine ilişkindir
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; ihya koşullarının oluşup oluşmadığı, davalılar aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti tayin edilip edilmeyeceği hususlarındadır.
Dosya içerisine; …Kooperatifi’ nin sicil dosyası getirtilmiştir, Mahkememizin …/… esas sayılı dosyası incelenmiştir.
Celp edilen Ticaret Sicil kayıtlarına göre; …Kooperatifi’ nin Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı olduğu, Ticaret Sicil Müdürlüğüne …tarihinde kayıt olduğu, …tarihinde tescili yapılan …tarihli genel kurul kararı uyarınca tasfiyeye geçtiği ve tasfiyenin tamamlandığının bildirilmesi üzerine …tarihinde terkin edilerek kaydının silindiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …, davalının …Koop. Olduğu, davalı kooperatifin eski yöneticisi olan davacının hak ettiği maaşlar ve cebinden yaptığı masraflar nedeniyle davalı kooperatiften alacaklı olduğu iddiası ile açılmış alacak davası olduğu, davanın …tarihinde açıldığı ve halen derdest olduğu anlaşılmıştır.
Ticaret sicilinden terkin edilen şirketlerin yeniden ihyasının sağlanması amacıyla 6102 Sayılı TTK kapsamında iki farklı yol öngörülmüştür. Buna göre belirli bir tasfiye sürecine giren şirketlerin tasfiye işlemlerinde eksiklik olması halinde TTK’nun 547. maddesi kapsamında sicilden terkin edilen şirketin tekrar sicile kaydedilmesi mümkündür. Örneğin şirkete ait bir mal varlığının bulunması ya da şirketin taraf olduğu derdest davaların varlığı bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Bir diğer yol ise TTK’nun geçici 7. maddesi uyarınca sicilden terkin edilen şirketlerin yeniden tescilidir. Buna göre asgari sermaye miktarına ulaşmayan, adres değişikliğini bildirmeyen şirketlerin re’sen kayıtlardan terkini halinde şirketin faal olması ve gerekli bazı koşulların da gerçekleşmesi halinde tekrar sicile kaydı mümkündür.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 98. madde hükmü yollamasıyla dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK’nun 545. maddesine göre, “Tasfiyenin sona ermesi üzerine şirkete ait ticaret unvanının sicilden silinmesi tasfiye memurları tarafından sicil müdürlüğünden istenir. İstem üzerine silinme tescil ve ilan edilir.” Aynı Kanunun 547. maddesi, “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi’nden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemleri yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü içermektedir.
Kooperatifler Kanunu’nun 98.maddesi yollamasıyla olaya uygulanması gereken TTK’nun 224. ve 245/3. maddesi uyarınca üçüncü şahısları veya ortakları zararlandıran tasfiye memurları kusursuz olduklarını ispat etmedikçe zarardan müteselsilen sorumludurlar. Yani tasfiye memurlarının sorumluluğu ispat külfeti ters çevrilmiş bir sorumluluk şeklidir.
Ticaret ortaklıklar gibi, kooperatifin de tüzel kişiliği bulunmaktadır. Kooperatifin tüzel kişiliği, ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için de, tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile kooperatifin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır. Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. Buna yönelik düzenlemeye 6762 sayılı TTK hükümlerinde yer verilmemişse de, TTK’nın 1. Maddesi yollaması ile Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde, hataya dayalı bir hukuki işlemin düzeltilmesine olanak tanınması kaçınılmazdır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 27.01.1999 gün ve 10-1 E; 1 K; 06.06.2007 tarih ve 10-358 E; 337 K. sayılı ilamları bu yöndedir.)
Bu tür davalarda husumet, tasfiye işlerini eksik bırakarak, tasfiyeyi sonra erdiren en son görevdeki tasfiye kurulu üyeleri ile, terkin işlemini yapan yasal hasım Ticaret Sicil Memurluğu’na yöneltilmelidir.
Somut olayda, ihyası talep edilen Antalya ticaret sicilinin …sicil numarasında kayıtlı …Kooperatifi’ nin, …tarihli genel kurul kararı uyarınca tasfiye haline geçtiği ve tasfiye kurulunun tasfiyenin tamamlandığını Ticaret Sicile bildirilmesi üzerine …tarihinde sicilden terkin edilerek kaydının silindiği ancak Mahkememizin …Esas sayılı dosyası ile … tarafından …Koop.’ne karşı …tarihinde açılmış ve tasfiye kararı alınıp, tasfiyenin bittiğine dair bildirim yapılan tarihte de devam etmekte olan dava bulunduğu, kooperatifin devam eden davası varken tasfiyenin tamamlandığından söz edilemeyeceği gibi, tasfiye kurulunun da bu devam eden davayı bilmesi gerektiği, bu nedenle davacı tarafından ihya için yapılan yargılama giderlerinden tasfiye kurulu üyelerinin sorumlu olduğu, davalı … Sicil Müdürlüğü’nün ise yasal hasım konumunda olup, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden sicil aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
Antalya Ticaret Sicilinin …sicil numarasında kayıtlı …KOOPERATİFİ’ nin, TTK’ nın 643. Ve 547/1. Maddesi uyarınca İHYASINA, Ticaret Siciline yeniden TESCİLİNE,
2-Son tasfiye kurulu üyeleri …, …, …, … ve …’ in tasfiye kurulu olarak ATANMALARINA,
3-Karar kesinleştiğinde kararın bir örneğinin göreve başlaması yönünde tasfiye memuru olarak atanan şirket kurulu üyelerine TEBLİĞİNE,
Verilen Kararın tescil ve ilanı için karar kesinleştiğinde Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğüne gerekçeli kararın yazı işleri müdürlüğünce GÖNDERİLMESİNE,
4-Harç peşin alındığından başkaca bir harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, harç olmak üzere) toplam 316,00-TL yargılama giderinin davalılar …Koop.. Tasfiye Kurulu üyeleri …, …, …, …, …’ dan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalılar …Koop.. Tasfiye Kurulu üyeleri …, …, …, …, …’ dan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalılar …, … ve …’ ın yüzüne karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 08/11/2018

Katip …E-imzalı

Hakim …E-imzalı