Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/119 E. 2018/738 K. 22.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/119 Esas
KARAR NO : 2018/738
DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/02/2018
KARAR TARİHİ : 22/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkillerinin murisi …’in …tarihinde vefat ettiğini, vefatından yaklaşık 1 sene önce, …başlangıç tarihli 230.000,00.-TL vefat teminat bedeli iile … numaralı …Poliçesi kapsamında hayatı üzerine … numaralı grup hayat sigorta sertifikası düzenlendiğini, müvekkillerinin davalı şirkete ihtarname göndererek teminat bedelinin kendilerine ödenmesini talep ettiklerini, daalı şirketin poliçenin iptal edildiğinden bahisle ödeme yapmaktan imtina ettiğini, davalı şirkete ait …numaralı sigorta poliçesinden doğan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 230.000,00.-TL’ nin davalı şirketten temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sigorta alacaklarına ilişkin taleplerin 2 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, davacıların tüm taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davacının vefat tarihini kapsayan bir adet poliçesinin bulunduğunu, o poliçeye ilişkin tazminat ödemesinin de yapıldığını, davacıların müvekkili şirketten talep edebileceği alacaklarının olmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
Dava; Davacıların murisinin ölümü nedeniyle, murisin hayat sigortasından kaynaklanan vefat tazminatının ödenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. 6100 Sayılı HMK’nun 114/c maddesi gereğince mahkemelerin görevi dava şartı olup, yasanın 115. maddesi gereğince mahkeme dava şartının bulunup bulunmadığının res’en araştırmakla yükümlüdür.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3. Maddesinin (k) bendinde tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi, 1. Bendinde de tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına yada hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemlerde dahil olmak üzer eher türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmış, anılan kanunun 73. Maddesinde de tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiştir.
Somut olayda, sigorta sözleşmesi davacıların murisi ile davalı …arasında düzenlenmiş olup, davacılar, murisleri ile davalı sigorta şirketi arasında düzenlenen sözleşmeye dayalı olarak talepte bulunmaktadır. Bu nedenle taraflar arasında verasete dayalı ve 6502 Sayılı Kanun kapsamında bir ilişkinin söz konusu olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerektiği nazara alınarak, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2.m.uyarınca davanın usulden reddi ile kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2.mad.uyarınca usulden REDDİNE,
2-Davaya bakmaya Antalya Nöbetçi Tüketici Mahkemesinin görevli OLDUĞUNA,
3-Kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin talep etmesi halinde dosyanın davaya bakmakla görevli Antalya Nöbetçi Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Taraflarca bu süre içinde istemde bulunulmaması halinde HMK 20/1-son ve 331/2 maddesi gereğince yapılacak işlemin mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
5-Dosyanın süresinde görevli mahkemeye aktarılması durumunda harç ve yargılama giderinin HMK’nın 331/2. Maddesi gereğince görevli mahkemece nazara ALINMASINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/11/2018

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı