Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/87 E. 2018/481 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/87 Esas
KARAR NO : 2018/481
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/02/2017
KARAR TARİHİ : 28/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Taraflara arasındaki ticari ilişki nedeniyle davacıya 2 adet fatura kesildiğini, malların davalı şirkete imza karşılığı teslim edildiğini, davalı tarafın borcunu ödememesi nedeniyle davalı aleyhine … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının kötüniyetle asıl alacağın tamamına, işlemiş faiz ve ferilerine itiraz ettiğini, takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalının itirazlarının yersiz olduğunu, müvekkili şirketin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalının borcunun tamamını ödemediğini, müvekkilinin ticari defterlerinde bu durumun açık olduğunu, davalının daha önce yaptığı bir takım ödemelerin borcundan düşüldüğünü beyan etmekle 16.001,37-TL için itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davacıya borcunun bulunmadığını, davacıya uzun yıllar nakliye işi yaptığını, ayrıca firmanın temsilcisi olarak buğday ve sair emtianın alım ve teslimini yaptığını, yaptığı iş ve hizmet nedeniyle doğan alacağını ve daha sonra ticarete başlayan oğlu …’e un teslimatı olarak karşıladıklarını, cari hesapta kendisinin alacaklı olduğunu beyan etmekle haksız dava nedeniyle uğradığı ve uğrayacağı maddi ve manevi zararlarla ilgili her türlü dava ve talep hakları saklı tutulmasına davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; cari hesap ilişkisi içerisinde keşide edilen faturaya dayalı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; takip tarihi itibariyle borç alacak durumu ihtilaflıdır.
Dosya içerisine; davacı vekili tarafından irsaliyeli fatura suretleri, cari hesap ekstresi ibraz edilmiş, … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyası celp edilmiş, bilirkişiden rapor ve ek rapor aldırılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyasının incelenmesinde; 14.403,00-TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren asıl alacağın %10,5 oranında avans faizi ile birlikte toplan 16.001,37.-TL’ nin tahsili için icra takibine geçildiği, davalı borçluya ödeme emrinin …/…/… tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin …/…/… tarihli dilekçeyle borca itiraz ettiği, itiraz üzerine eldeki davanın ikame edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, davacının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış mali müşavir bilirkişi … … tarafından ibraz edilen … tarihindeki bilirkişi raporunda sonuç olarak; taraflar arasındaki ticari ilişkinin davacının davalıya mal satışı yapması, davalının da davacıya hizmet satışı yapması şeklinde işleyen mahsuplaşma ile yürüyen cari hesap ilişkisinin bulunduğu, … yılında davacının davalıya 245.879,99-TL’lik mal satışı yaptığı, davalı taraftan davacıya 246.745,87-TL hizmet satışı yapıldığı, … yılı kayıtlarının karşılıklı olarak uyumlu olduğu, … yılında davacı tarafça davalı tarafa herhangi bir mal satışı yapılmadığı, … yılında davacı tarafça davalı taraftan toplamda 28.664,56.-TL hizmet alımı yapıldığı, hizmet alımına ilişkin fatura kayıtlarının tarafların ticari defter kayıtlarında uyumlu olduğu, davacı ticari defter kayıtlarında yer alan nakit ödemelerin davalının kayıtlarında yer almadığı ayrıca davacının defter kayıtlarındaki bir kısım virmanların fatura hesap toplamları ile uyumsuz olduğu, tarafların ticari defter ve kayıtlarına göre …/…/… tarihinden …/…/… tarihine devreden bakiye tutarında 4.506,36.-TL davacı lehine fark bulunduğu, tarafların … yılından … yılına devreden hesap devir bakiyelerinin birbirine uymadığı, öncelikle farkın kaynağının tespit edilmesi gerektiği, sonrasında da nakit ödemelere ilişkin belgelerin kontrolünün yapılması gerektiğinin belirtildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi …’ i …/…/… tarihli ek raporunda sonuç olarak; tarafların birbirine mal alışı ve hizmet satışı yapmak suretiyle cari hesaplarda mahsuplaşma yapıldığı, tarafların tcari defter kayıtlarına göre … tarihinden …/…/… tarihine devreden bakiye tutarında 4.506,36.-TL davacı lehine fark bulunduğu, davacı tarafın kayıtlarında davalıdan … tarihinde 35.350,06.-TL alacak bakiyesi devrettiği, davalı tarafın kayıtlarında davacıya …/…/… tarihi itibariyle 30.843,70.-TL borç bakiyesi devrettiği, aradaki farkın davacının tediye makbuzlarına binaen yapılan ödemelerin davalının defterlerinde kayıtlı olmamasından ve davalı tarafça davacı şirket adına düzenlenen … tarihli … numaralı 1.696,37.-TL tutarlı faturanın davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarında yer almamasından kaynaklandığı, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 14.403,14.-TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ticari defter kayıtlarına göre de davalının davacıya takip tarihi itibariyle 890,20.-TL borçlu olduğu, davacı defterlerindeki tediye makbuzlarının kime nasıl ödendiğine ilişkin bir bilgi edinilemediği, bu şekildeki makbuzların her zaman düzenlenebilme imkanının olduğu, davacının davalıya takip öncesi temerrüde düşürdüğüne dair dosya kapsamında herhangi bir belge bulunmadığından bu asıl alacağa takip tarihiden itibaren reeskont avans faizi işletilmesi gerektiği sonuç ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında davalının davacıya nakliye hizmeti vermesi ve karşılığında da un alması şeklinde işleyen cari hesap ilişkisi bulunduğu, cari hesabın hizmet alımına karşılık mal satımı şeklinde mahsuplaşma ile yürütüldüğünün her iki tarafın usulüne uygun tutulan ticari defterlerinde de takip edildiği, davaya konu olan faturaların her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ancak anılan ticari ilişki çerçevesinde nakliye hizmetine karşılık verilen malların hangi fatura alacağına binaen yapıldığı belli olmadığı, bu durumda 6098 sayılı TBK’nın 100, 101, 102. maddelerinde, kısmî ödemede ve birden çok borçta mahsubun ne şekilde ve hangi sıra ile yapılacağına ilişkin düzenlemelere bakılması gerekeceği, 6098 sayılı TBK’nın 102. madde hükmüne göre, ödemesi yapılan borcun hangi borca ait olduğuna dair borçlu ya da alacaklı tarafından kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı, düzenlenen makbuzda bu yönde açıklık bulunmadığı, birden çok borcun da muaccel olduğu durumlarda ödemenin borçluya karşı ilk olarak takip edilen borç için yapılmış olduğunun kabulü gerekeceği, bu madde hükmüne göre mahkememizce bilirkişi raporunda yer alan, yukarıda içerikleri açıklanan denetime elverişli verilerden yapılan değerlendirmede; takip tarihi itibari ile tarafların ticari defter kayıtları arasında bir kısım farklılıklar bulunduğu, bu farkların bir tanesinin, davacının ticari defterlerinde yer alan tediye makbuzu ile davalıya yapıldığı iddia edilen nakit ödemelere ilişkin olup dayanak makbuzlarda ödemenin davalıya yapıldığında dair ispata elverişli bir yazı imza vs. Bulunmadığı, davalının da alınan beyanında nakit ödeme yapılmadığını belirttiği, tarafların ticari defter kayıtlarında da mahsuplaşma olarak ticari ilişkinin kayıtlı olduğu gibi ayrıca yemin deliline de dayanılmadığı anlaşılmakla tediye makbuzuna dayalı ödemelerin yapıldığı hususunun ispat edilmediği anlaşılmakla bu ödemelerin hesaplamada dikkate alınamayacağı;
Defter kayıtlarındaki farkın diğer sebebi olan davalının ticari defterlerinde kayıtlı olup davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 1.696,37-TL’lik faturaya ilişkin nakliye hizmeti verildiği hususunun da davalı tarafça ispat edilmesi gerektiği ancak bu hususun da ispatına elverişli bir delil ileri sürülmediği (hatta davalının aynı tarihli başka bir hizmet faturasının her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu) bu nedenle bu fatura bedelinin de dikkate alınamayacağı;
Buna göre ispat edilemeyen bu iki kalemin değerlendirilmeye alınmadan, mahkememizce yapılan hesaplamaya göre :
(davacı defter : 14.403,14 – 11.817,27 = 2.585,87 alacak
Davalı defter: 890,20 + 1.696,37 = 2.586,57 borç )
takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 2.585,87.-TL alacaklı olduğu, bu miktarın likit olduğu ve takipten önce davalının usulüne uygun şekilde temerrüde düşürülmediğinden takip öncesi işlemiş faiz isteminin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile; takibin 2.585,87.-TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
2.585,87.-TL asıl alacağın %20′ si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin istemlerin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 176,64.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 193,26.-TL harcın mahsubu ile fazladan yatırılan 16,62.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından alınan 176,64.-TL harç ve 31,40.-TL başvurma harcının toplamı 208,04.-TL’ nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere) toplam 499,00.-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 80,60.-TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına
5-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı asilin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/06/2018

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı