Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/771 E. 2018/724 K. 20.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/771 Esas
KARAR NO : 2018/724
BİRLEŞEN DAVA (… ATM’ nin …/… Esas sayılı dosyası )
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 11/12/2017
KARAR TARİHİ : 20/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Ana Dava dosyasında Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: … ‘ nin ortağı iken şirketi devrettiğini, devretteği kişilerin de … yılında tasfiye ettiklerini, şirket adına kayıtlı …plakalı aracta bu devir sırasında işlem gördüğünü ancak eski şirket sahibi olarak bu araca ait tüm vergileri, cezalarının tarafına geldiğini, …’ nin ihyası ile …plakalı aracın tescilinin yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davaya konu …’ nin …tarihinde ticaret sicil kayıtlarına tescil edildiğini, …tarihinde tescili yapılan …tarihli genel kurul kararı ile şirketin tasfiyeye geçmesine karar verildiğini tasfiye memurluğuna …’ un seçildiğini, müdürlüklerine düşen sorumluluk kapsamında tasfiye ve terkin tescili gerçekleştirildiğini, şirketin tasfiyesininin usullere uygun gerçekleştirilmesinde tasfiye memurunun sorumluluğunun bulunduğunu, tasfiye memurunun da hasım olarak gösterilmesi gerektiğini, davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen dosyada Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin eski ortağı olduğu Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicilinde kayıtlı …deki 2000 adet hissesinden 2000 adet hisseye karşılık gelen 50.000,00TL …tarih .. sayılı Ortaklar Kurulu Kararı ve … Noterliğinin …tarihli …yevmiye nolu hisse devir sözleşmesi ile davalı …’a tüm aktif ve pasifiyle, hukuki ve mali yükümlülükleri ile devredildiğini ve müvekkilinin adı geçen şirketle hiçbir ilgili kalmadığını, …tarihinde tescili yapılan …tarih ve … sayılı Genel Kurul Kararı ile şirketin tasfiyesine gidildiğini ve tasfiye memurluğuna davalının seçildiğini, tasfiye memuru davalının ise tasfiye ile ilgili işlemleri yapmak üzere münferiden temsil ve ilzama yetkilendirildiğinin tespit edildiğini, şirketin …tarih ve … sayılı Genel Kurul Kararı ile tasfiyenin sonlandırılmasına karar verildiğini, Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından …tarihinde ise …’nin terkin tescili yapıldığını, tasfiye sırasında şirket adına kayıtlı olan …plakalı aracın sehven tasfiye dışında bırakıldığını, araca bağlı tüm vergi ve ceza borçlarının ise eski şirket ortağı olması nedeniyle müvekkilinden talep edildiğini, şirketin tasfiye haline dönüşmesi için müvekkili asil tarafından … Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyası ile şirketin ihyası için Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü hasım gösterilerek dava açıldığını, … Asliye Ticaret Mahkemesi dosyası ile birleştirilmesini, Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün …sicilinde kayıtlı …’nin …plakalı aracının satış, tescil ve terkin sureti ile tasfiyesini sağlamak amacıyla nakıs kalan tasfiye işlemlerinin yasaya uygun şekilde sonuçlandırılması için şirketin ek tasfiye işlemlerinin sonuçlandırılıncaya kadar ihyasını ve Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğüne tescil ve ilanını talep ve dava etmiştir.
Dava; şirketin ihyası davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; ihya koşullarının oluşup oluşmadığı, tasfiye memuruna da husumetin yöneltilmesinin gerekip gerekmediği hususlarındadır.
Dosya içerisine davacı tarafından ticaret sicil gazetesi nüshaları ibraz edilmiş, ticaret sicil müdürlüğünden şirketin sicil dosyası celp edilmiştir.
Celp edilen sicil kayıtlarına göre; Antalya ticaret Sicilinin …numarasında kayıtlı …’ nin ticaret sicil müdürlüğüne …tarihinde kayıt olduğu, …tarihinde tescili yapılarak tasfiyeye geçtiği ve …tarihinde terkin edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin …sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …, davalının son tasfiye memuru … olduğu, …nin …plakalı aracının satışı, tescili ve terkin sureti ile tasfiyesini sağlamak amacıyla ihyasına karar verilmesi talebiyle açılmış ihya davası olduğu anlaşılmıştır.
Ticaret sicilinden terkin edilen şirketlerin yeniden ihyasının sağlanması amacıyla 6102 Sayılı TTK kapsamında iki farklı yol öngörülmüştür. Buna göre belirli bir tasfiye sürecine giren şirketlerin tasfiye işlemlerinde eksiklik olması halinde TTK’nun 547. maddesi kapsamında sicilden terkin edilen şirketin tekrar sicile kaydedilmesi mümkündür. Örneğin şirkete ait bir mal varlığının bulunması ya da şirketin taraf olduğu derdest davaların varlığı bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Bir diğer yol ise TTK’nun geçici 7. maddesi uyarınca sicilden terkin edilen şirketlerin yeniden tescilidir. Buna göre asgari sermaye miktarına ulaşmayan, adres değişikliğini bildirmeyen şirketlerin re’sen kayıtlardan terkini halinde şirketin faal olması ve gerekli bazı koşulların da gerçekleşmesi halinde tekrar sicile kaydı mümkündür.
6102 Sayılı TTK’nun 545. maddesine göre, “Tasfiyenin sona ermesi üzerine şirkete ait ticaret unvanının sicilden silinmesi tasfiye memurları tarafından sicil müdürlüğünden istenir. İstem üzerine silinme tescil ve ilan edilir.” Aynı Kanunun 547. maddesi, “(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi’nden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemleri yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” hükmünü içermektedir.
6102 Sayılı TTK’nun 224. ve 245/3. maddesi uyarınca üçüncü şahısları veya ortakları zararlandıran tasfiye memurları kusursuz olduklarını ispat etmedikçe zarardan müteselsilen sorumludurlar. Yani tasfiye memurlarının sorumluluğu ispat külfeti ters çevrilmiş bir sorumluluk şeklidir.
Ticari şirketlerin tüzel kişiliği, ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için de, tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır. Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. Buna yönelik düzenlemeye 6762 sayılı TTK hükümlerinde yer verilmemişse de, TTK’nın 1. Maddesi yollaması ile Borçlar Kanunu hükümleri çerçevesinde, hataya dayalı bir hukuki işlemin düzeltilmesine olanak tanınması kaçınılmazdır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 27.01.1999 gün ve 10-1 E; 1 K; 06.06.2007 tarih ve 10-358 E; 337 K. sayılı ilamları bu yöndedir.)
Bu tür davalarda husumet, tasfiye işlerini eksik bırakarak, tasfiyeyi sonra erdiren en son görevdeki tasfiye kurulu üyeleri ile, terkin işlemini yapan yasal hasım Ticaret Sicil Memurluğu’na yöneltilmelidir.
Somut olayda, ihyası talep edilen Antalya ticaret sicilinin …sicil numarasında kayıtlı …’ nin,
… tarihli genel kurul kararı uyarınca tasfiye haline geçtiği ve …tarihli tasfiye kurulunun tasfiyenin tamamlandığını Ticaret Sicile bildirilmesi üzerine …tarihinde sicilden terkin edilerek kaydının silindiği ancak şirket adına kayıtlı …plaka sayılı aracın tasfiye edilmediği, bu araçla ilgili vergi ve idari para cezalarının şirketin eski ortağı ve kurucularından olan davacıya gönderildiği, bu şekilde davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, şirketin üzerine kayıtlı araç varken tasfiyenin tamamlandığından söz edilemeyeceği gibi, tasfiye kurulunun da bu hususu bilmesi gerektiği, bu nedenle davacı tarafından ihya için yapılan yargılama giderlerinden tasfiye memurunun sorumlu olduğu, davalı … Sicil Müdürlüğü’nün ise yasal hasım konumunda olup, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden sicil aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ve birleşen … ATM’ nin …sayılı davasının KABULÜ ile,
Antalya Ticaret Sicilinin …sicil numarasında kayıtlı, …’ nin (…plaka sayılı aracın tasfiyesi için) TTK’ nın 643. Ve 547/1. Maddesi uyarınca İHYASINA, Ticaret Siciline yeniden TESCİLİNE,
2-Son tasfiye memuru … (TC:…)’ un tasfiye memuru olarak ATANMASINA,
3-Karar kesinleştiğinde kararın bir örneğinin göreve başlaması yönünde tasfiye memuru olarak atanana TEBLİĞİNE,
4-Verilen Kararın tescil ve ilanı için karar kesinleştiğinde Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğüne gerekçeli kararın yazı işleri müdürlüğünce GÖNDERİLMESİNE,
5-Ana Dava yönünden; Alınması gerekli 35,90.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,5.-TL harcın davalı tasfiye memuru …’tan TAHSİLİNE, hazineye gelir KAYDINA,
6-Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyası yönünden; Alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 71,80.-TL yargılama giderinin davalı tasfiye memuru …’tan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
8-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalı …’ tan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
9-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tasfiye memuru davalı …’tun yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/11/2018

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı