Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/652 E. 2019/184 K. 04.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/652 Esas
KARAR NO : 2019/184
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 23/10/2017
KARAR TARİHİ : 04/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirkette … tarihi ile … tarihleri arasında çalıştığını, davalının iş sözleşmesinin, müvekkili şirket tarafından mazeretsiz ve izin almadan üst üste işe gelmemesi, işverenin güvenini kötüye kullanması ve sadakatsiz davranış sergilemesi nedeniyle haklı nedenle feshedildiğini, davalının müvekkili şirketteki çalışması boyunca müvekkili tarafından düzenlenen eğitim seminerleri sayesinde optik alanda nitelik ve tecrübe kazandığını, davalının iş ilişkisi sona erdikten sonra (2 yıl geçmeden) …te çalışmaya başlayan davalının “iş sözleşmesinin sona ermesinden itibaren iki (2) yıl boyunca aynı ilde, aynı iş kolunda çalışmama (rekabet etmeme)” yasağını ihlal ettiğini, belirsiz İş Sözleşmesi madde 13 uyarınca, müvekkilinin bu nedenle uğradığı zararlar ile eğitim giderlerinin dışında ayrıca, son aylık brüt ücretinin 6 katı tutarında cezai şart ödemesi gerektiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 10.289,60.-TL ceza-i şartın ve 300,00.-TL eğitim giderinin, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacı işveren ile müvekkili arasında, halihazırda Antalya … İş Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında görülmekte olan dosya mevcut olup bu anlamda iş sözleşmesinin feshi ve dolayısıyla da mezkur dosyadaki haksız rekabetin sona erme nedenini teşkil edecek olan davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, kıcasa özetlemek gerekirse, iş sözleşmesinin davacı işveren tarafından haksız nedenle feshedildiğini, müvekkilinin bizzat amiri …’ın izin formu ile …-…-…-… günlerini kapsar (hak etmiş olduğu) dört günlük izne çıktığını, ancak izinden döndükten sonra anlamsız bir şekilde nerede olduğunun bilinmediğine, mazeretsiz işe gelmediğine ilişkin davacı işveren şirketinin yetkilisinin iddiaları ile karşılaştığını, kaldı ki kendisi ile bu izinli olduğu 4 gün boyunca sürekli telefondan konuşmasına rağmen, kıdem tazminatı ödememek için işçiye müdürü tarafından imzalanarak verilen izin formu için de sahtecilikten şikayet ettiğini ve müdür …’ın beyanında da izinli olduğu ve belgeyi kendisinin imzaladığı beyanında bulunulduğunu, dolayısıyla işverenin salt tazminat ödememek için işçi davalı hakkında asılsız iddialarda bulunduğunu, davacının kıdem tazminatı ödememek adına pek çok işçiye uyguladığı gibi haksız nedenlerle müvekkilinin iş sözleşmesini feshettiğini, sahte tutanaklar tutarak müvekkilinin işe mazeretsiz gelmediği iddialarında bulunduğunu, asılsız kılıflar uydurmaya çalıştığını, müvekkilinin işçilik alacaklarına ilişkin dava sonuçlandığında işbu davaya konu rekabet yasağının zaten davacının haksız feshi ile sona ermiş olduğunun, bu anlamda talep etmiş olduğu cezai şartın önce kanunun açık hükmü sonrasında ise dürüstlük kuralı gereğince talep edilemez olduğunun açıklığa kavuşacağını, öte yandan davacının iddialarını kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacı tarafından müvekkilinin müşteri çevresi veya ticari sırrına vakıf olduğunun açıklanmadığını, müvekkilinin şu anki çalışmasında bu bilgileri ne şekilde kullandığının, davacının önemli bir zararına neden olup olmadığının kanıtlanmadığını, yine davacı işverenin iş sözleşmesini önce haksız nedenle feshetmesi, ardından ise eğitim masraflarını dahi müvekkilinden talep etmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek haksız davanın reddine karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; sözleşme örneği sunulmuş, Antalya … İş Mahkemesinin … Esas – … Karar sayılı kesinleşme şerhli ilam örneği dosya içerisine celp edilmiştir.
Dava; rekabet yasağına aykırılığa dayalı olarak cezai şart ve eğitim gideri alacağının tahsiline ilişkin dava niteliğindedir.
Taraflar arasında belirsiz süreli iş sözleşmesinin bulunduğu, daha sonra bu sözleşmenin davacı işveren tarafından feshedildiği hususu ihtilasız olup, uyuşmazlık fesihle sona eren sözleşme hükümleri uyarınca davalının rekabet yasağını ihlal eden eylemlerinin bulunup bulunmadığı, fesholan sözleşme uyarınca davacının cezai şart ve eğitim gideri alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususlarına ilişkindir.
Davacı ile davalı arasında tarihsiz belirsiz süreli iş sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmenin 13.maddesi eğitim ve çalışma yasağı başlığını taşımakta olup, buna göre; “İşçi, işe girişinde ve iş sözleşmesi süresince masrafları işveren tarafından karşılanan bir hizmet içi mesleki eğitime tabi tutulur. Bu nedenle işçi bu sözleşmenin herhangi bir sebeple sona ermesinden itibaren 2 yıl boyunca aynı il hudutları içerisinde aynı iş kolunda, aynı iştigal konusu ile aynı alanda faaliyet gösteren başka bir işverene ait iş yerinde çalışmayacağını, aksi halde işverenin bu nedenle uğradığı zararların tazmini dışında ve kendisine yapılan eğitim giderlerinin dışında ayrıca fesih tarihindeki son aylık brüt ücretinin 6 katı tutarında işverene cezai tazminat ödemeyi peşinen kabul ve taahhüt eder.”
Antalya … İş Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında davalı işçi tarafından davacı işveren aleyhine feshin haksızlığı ileri sürülerek işçilik alacaklarının tahsili istemiyle dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda mahkemenin … tarih … Esas – … Karar sayılı ilamı ile işveren tarafından feshin haklı nedenlere dayandığı ispat edilemediğinden bahisle davalı işçinin açtığı davanın kabulüne karar verildiği, kararın davacı işveren tarafından istinaf edilmesi üzerine … BAM … Hukuk Dairesinin … tarihli … Esas – … Karar sayılı ilamı ile başvurunun esastan reddine dair kesin olarak karar verildiği ve İş Mahkemesi kararının … tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Buna göre iş akdinin davacı işveren tarafından haksız feshedildiği İş Mahkemesi kararı ile sübuta ermiştir.
6098 sayılı TBK’nın 447.maddesine göre; “Rekabet yasağı işverenin bu yasağın sürdürülmesinde gerçek bir yararının olmadığı belirlenmişse sona erer. Sözleşme haklı bir sebep olmaksızın işveren tarafından veya işverene yüklenebilen bir nedenle işçi tarafından feshedilirse rekabet yasağı sonra erer.” hükmünü amirdir.
Buna göre iş sözleşmesi işveren tarafından haksız olarak veya işçi tarafından haklı sebeplere dayanılarak feshedildiğinde işveren tarafından haksız rekabete dayalı dava açılamayacağı düzenlenmiştir.
Buna göre ve dava dosyasındaki deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki iş akdinin davacı işveren tarafından haksız olarak feshedilmesi nedeniyle davacının sözleşmenin 13.maddesinde düzenlenen tazminata hak kazanmadığı sonuç ve kanaatine varılmakla, sübuta ermeyen davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40.-TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 180,85.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 136,45.-TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem olması halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 04/03/2019

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)