Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/606 E. 2018/261 K. 29.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/606 Esas
KARAR NO : 2018/261
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 03/10/2017
KARAR TARİHİ : 29/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: …A.Ş tarafından sigortalanmış … … … plakalı araç ile kazaya sebep olan asıl araç … … … plakalı aracın …/…/… tarihinde kazaya karıştığını, tutulan tutanakta … … … plakalı araç müvekkiline olay tarihinden yaklaşık 1 yıl önce devredilmiş olmasına rağmen kaza yapan asıl araç … … … yerine müvekkilin devralmış olduğu aracın devam eden poliçesinden yararlanmak adına beyanlara istinaden müvekkilin plakasının yazıldığını, müvekkilinin … … … plakalı aracın ocak … yılından bu yana maliki olduğunu, müvekkilinin tarafların trafik kaza tespit tutanağında yapılan usulsüzlükler nedeniyle kasko yenileme işlemlerinde hasarsızlık indiriminden yararlanamadığını, tarafların usulsüz işlemlerinden dolayı oluşan müspet ve menfi zararının taraflardan işleyecek faiziyle tahsilini, kayıtların hatalı olması nedeniyle düzeltilerek yenilenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle;davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının asaya aykırı olduğunu, sigorta şirketinin tutanağı inceleyip belirtilen araçların uyuşup uyuşmadığına bakmadan ödeme yaptığını, bu durumdan kendisinin bir kusurunun bulunmadığını, davanın dava şartı noksanlığından , husumet nedeniyle ve esastan reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle ; dava dilekçesinde bahsedilen kaza tutanağında müvekkilinin dahil olmadığını, müvekkilini bu davadan mesul tutulamayacağını davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …’ ye dava dilekçesi tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Dava; haksız fiilden kaynaklandığı iddia edilen zararın tazmini istemine ilişkin olup; kaza tutanağına sahtecilik yapılmak suretiyle davacının plakasının yazıldığını, bu nedenle davcının aracının hasar kaydı oluştuğunu, bu hasar kaydı nedeniyle de sigorta ve kasko poliçesinde hasarsızlık indiriminden faydalanamayarak zararının oluştuğunu iddia etmektedir.
Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. 6100 Sayılı HMK’nun 114/c maddesi gereğince mahkemelerin görevi dava şartı olup, yasanın 115. maddesi gereğince mahkeme dava şartının bulunup bulunmadığının re’sen araştırmakla yükümlüdür.
Türk Ticaret Kanunun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin 2.fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara” ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Türk Ticaret Kanunun 3. Maddesinde ise, ”Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” düzenlenmiştir.
Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK’nın kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir.
Somut olayda, dava konusu uyuşmazlığın temelinin davacıya daha önce aracını satmış olan davalının karıştığı bir kazada kendi aracının plakası yerine davacıya satıp teslim etmiş olduğu aracın plakasını yazmak suretiyle gerçeğe aykırı tutanak düzenleyerek davacının zarara uğratılmasına ilişkin tazminat davası olduğu, doğrudan doğruya sigorta sözleşmesinden veya ticari bir işten kaynaklanmadığı, davacı ile gerçek kişi davalıların tacir olmadığı, davada husumet vs. Hususların görevli mahkemece değerlendirilmesi gerektiği ve bu nedenlerle davaya konu uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine girdiği nazara alınarak, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2.m.uyarınca davanın usulden reddi ile mahkememizin görevsizliğine ve dosyanın görevli Antalya Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2.mad.uyarınca usulden REDDİNE,
2-Davaya bakmaya Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli OLDUĞUNA,
3-Kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin talep etmesi halinde dosyanın davaya bakmakla görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Taraflarca bu süre içinde istemde bulunulmaması halinde HMK 20/1-son ve 331/2 maddesi gereğince yapılacak işlemin mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
5-Dosyanın süresinde görevli mahkemeye aktarılması durumunda harç ve yargılama giderinin HMK’nın 331/2. Maddesi gereğince görevli mahkemece nazara ALINMASINA,
Dair, davacı vekili ile davalı …’ nın yüzlerine karşı HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.29/03/2018

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı