Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/578 E. 2018/347 K. 07.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/578 Esas
KARAR NO : 2018/347
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/07/2012
KARAR TARİHİ : 07/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirkete aradaki sözleşme ilişkisi uyarınca prefabrik büro işinin yapımını verdiğini, işin bedelinin sözleşmede kararlaştırıldığını ve bugüne kadar toplamda davalı tarafça müvekkiline 66.000,00.-TL ödeme yapıldığını, aradan uzunca bir zaman geçmesine ve müvekkilince karşı yana şifahi süre verilmesine rağmen … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş sayılı tespit dosyasında yaptırılan incelemeden de anlaşılacağı üzere davalı yüklenicinin işin %48,2’lik kısmını ayıplı bir şekilde yerine getirdiğini ve yapılan işin seviyesi itibariyle iş bedelinin bilirkişi raporunda gerekli indirimler de yapılarak gerçek bedelinin 44.840,00.-TL olarak belirlendiğini, davalıya ödenen 66.000,00.-TL göz önüne alındığında müvekkilinin fazla ödemiş olduğu 21.160,00.-TL olduğunu, bu fazla ödenen bedelin tahsili için … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında davalı borçlu hakkında icra takibine geçildiğini, ancak davalı tarafça takibe haksız ve kötü niyetli itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına ve %40’tan az olmamak üzere tazminata hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı/ Karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; karşı taraf ile yapılan …/…/… tarihli sözleşme uyarınca yüklenici olan müvekkilinin sözleşmede kararlaştırılan inşaatın yapılması işini yüklendiğini ve müvekkili tarafından kaba inşaatın bitirildiğini, davacı iş sahibini şu ana kadar müvekkiline 66.000,00.-TL ödeme yaptığını, müvekkiline ek süre verilmeksizin haksız olarak davacının sözleşmeyi feshettiğini, müvekkiline …/…/… tarihli ihtarname gönderilmiş ise de , davacı ile müvekkili arasında daha sonra yapılan mutabakat sonucu işin müvekkili tarafından tamamlanmasının kararlaştırıldığı ve inşaata da bu çerçevece devam edildiğini, fakat inşaatın tamamlanması işinin davacı tarafça engellendiğini, en son aşamada cam çerçevecilerin dahi inşaata sokulmadığını, işin tamamlanmaması ve sözleşmenin gerçekleştirilmesi yönünden temerrüte düşenin davacı iş sahibi olduğunu, buna rağmen müvekkili tarafından işin %68,35’lik kısmının tamamlandığını, … Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyasında yaptırılan tespit ile bu durumun belirlendiğini, şu ana kadar yapılan işin KDV’si ile birlikte toplam tutarının 76.984,00.-TL olup, müvekkiline yapılan 66.000,00.-TL ödeme mahsup edildiğinde ödenmeyen bakiye alacağın 10.984,52.-TL tutarında olduğunu, bunun yanında işin tamamlanamaması sonucunda müvekkilinin 17.250,00.-TL tutarında kar mahrumiyeti zararının olduğunu belirterek davanın reddi ile karşılık davanın kabulüne ve davacı/karşı davalıdan 21.587,60.-TL tazminatın dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; sözleşme, ihtarnameler sunulmuş … Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş ve … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı ve … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyaları celp edilmiş, tarafların tanıkları duruşmada dinlenilmiş, keşif yapılarak bilirkişi heyetinden rapor ve ek raporlar aldırılmıştır.
Ana Dava; eser söyleşmesinden kaynaklanan davacı iş sahibi tarafından davalı yüklenici aleyhine fazla yapılan ödemenin tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali davası olup, karşılık dava ise, yüklenici tarafından açılan bakiye alacak davası niteliğindedir.
Taraflar arasında varlığı ihtilafsız olan … tarihli sözleşmenin konusu davalı yüklenici tarafından davacı iş sahibine prefabrik büro imalatı işi olup, işin sözleşmedeki bedeli KVD dahil 126.000,00.-TL’dir. İşin bedeli götürü bedeli olarak kararlaştırılmıştır. Ayrıca işin sözleşmede kararlaştırılan bedelinden davacı iş sahibi tarafından davalı yükleniciye 66.000,00.-TL ödeme yapıldığı hususu da ihtilafsızdır. Ayrıca işin davacı iş sahibi tarafından tek taraflı olarak feshedildiği de ihtilafsızdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; yapılan işin seviyesi, sözleşmenin gerçekleşmesinde hangi tarafın temerrüte düştüğü, davacı iş sahibinin fesihte haklı olup olmadığı, alacak borç durumuna ilişkindir.
Taraflar arasındaki sözleşme incelendiğinde; prefabrik büro imalat işi olduğu, sözleşmede işin süresiyle ilgili bir hüküm bulunmadığı, ödeme şekli olarak … tarihinde 32.000,00.-TL çekileceği şantiyede çelik başlangıcı durumunda 34.000,00.-TL nakit ve iş bitiminde de 30.000,00’bin TL’den 60.000,00.-TL 2 adet çek olmak üzere toplam 126.000,00.-TL’nin ödeneceği kararlaştırılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafça borçlu davalı aleyhinde 21.160,000.-TL asıl alacak, 471,80.-TL tespit masrafı, 205,81.-TL gider masrafı olmak üzere toplam 21.837,61.-TL alacaktan dolayı ilamsız icra takibine girişildiği ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine süresinde borçlu vekili tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesiyle borcun tamamına itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş sayılı tespit dosyasının incelenmesinde; davalı yüklenici tarafından yaptırılan tespit sonucunda inşaat mühendisi bilirkişinin düzenlendiği …/…/… tarihli rapora göre, imalatın seviyesinin % 68,35 oranında olduğunun belirlendiği anlaşılmıştır.
… Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.iş sayılı tespit dosyasının incelenmesinde; İş sahibi davacı tarafından işin mevcut seviyesinin tespitinin yapıldığı, inşaat mühendisi bilirkişinin …/…/… tarihli raporuna göre; yapılan işin seviyesinin % 48,2 olup, imalat bedelinin de 44.840,00.-TL olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Dosyaya celp edilen .. .noterliğinin …/…/… tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davacı iş sahibi tarafından davalı yükleniciye hitaben düzenlendiği, fazla yapılan ödemenin iadesinin istenildiği ve sözleşmenin feshedildiğinin ve bundan sonra kalan kısmın iş sahibi tarafından yaptırılacağının ihtar edildiği anlaşılmıştır.
Davalı yüklenici tarafından bu ihtara karşılık düzenlenen … Noterliğinin …/…/… tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamenin incelenmesinde; davacı iş sahibinin akdin devamı boyunca işin yapımına engel olunduğu inşaatın sık sık durdurulduğu, malzemelerin montajının engellendiğini, iş sahibinin kötü niyetli olduğunu, işin büyük bölümünün tamamlandığını, bu nedenlerle iş sahibinin sözleşmeyi feshetme hakkının olmadığını ve kendilerine eksik ödenen bedelin ödenmesinin ihtar edildiği anlaşılmıştır.
Davalı tanığı … duruşmadaki beyanında; davalı ile aralarında taşeronluk sözleşmesi yaptıklarını ve davacıya ait prefabrik büro işinin alüminyum dış cephe doğrama işini yapmayı üstlendiklerini ancak imalatları yapıp yerinde monte etmek için elemanlarıyla birlikte iş yerine gittiklerinde buradaki görevlinin kendilerini engellediğini, mühendisin geleceğini söyleyerek içeri girmelerine engel olunduğunu, ertesi gün de aynı şekilde gittiklerinde yine montaj işlerinin yapmalarının engellendiğini, bu yaptıkları imalatları prefabrik büroda bıraktıklarını sonradan malzemelerin başkaları tarafından inşaata taşınıp kullanıldığını öğrendiklerini belirttiği görülmüştür.
Davalı tanığı … … beyanında; kendisinin davalının yanında bir dönem elektrik kaynakçısı olarak çalıştığını, davacı firma ile aralarındaki anlaşma uyarınca prefabrik büro yapım işini davalının üzerine aldığını, bu büronun yapımı esnasında kendisinin de inşaatta çalıştığını, fakat sonradan bir takım anlaşmazlıklar olması nedeniyle inşaatın tamamen bitirilemediğini, kaba işlerinin bitirildiğini, davacı firma yetkilisi …’in iş yaparken kendilerine müdahale ederek işi yapmamalarını … ile görüşeceğini belirterek kendilerin engellediğini davalıdan farklı isteklerinin bulunduğunu söylemiştir.
Davalı tanığı … … beyanında; taraflar arasındaki sözleşmenin detaylarını bildiğini, iş görüşmelerine davalı … ile birlikte gittiklerini, yaptıkları tetkikler sonucunda prefabrik büronun su basmanı atılması için beton içine demirlerin atılması gerektiğini, davacı firma yetkilisine söylediklerini, bu kişinin kendi mimarlarıyla yaptığı görüşme sonucu onların tavsiyesi üzerine demir atılmadan betonun dökülmesini istediğini, bu konuda gerekli ikazları yapmalarına rağmen şirket yetkilisinin bu konuda ısrarcı olduğunu bunun üzerine de su basman temelinin davacının isteği doğrultusunda yapıldığını,i ancak bir süre sonra iç dolgusu yapılırken yaklaşık 1 hafta sonra betonda çatlamalar ve dökülmeler oluşmaya başladığını bunun üzerine kendi mimarlarının gelip inceleme yaptıklarını ve sonuçta demir atılmadan bu işin olmayacağı kanaatine vardıklarını, bundan sonra yeni bir su basman kalıbının ayrıca döküldüğünü, tüm bu işlemlerin doğal olarak zaman ve maddiyat olarak zarar verdiğini, yaklaşık yeni kalıp atılmasından dolayı 15 günlük bir gecikme olduğunu, daha sonra çatı kaplamasını gerçekleştirdiklerini, bunda herhangi bir sorun olmadığını fakat teknik olarak OSB diye tabir ettikleri şeyleri döşedikten sonra çatıların üzerine döşedikleri şıngıl renk seçimi için birkaç gün davacının renk seçmesini beklediklerini, daha sonra alüminyum doğramalara geçtiklerinde kendilerinden sürme serisi olarak istenilmesi üzerine bu şekilde gerçekleştirdiklerini, daha sonra bunların montaj işi için gittiklerinde davacı firmanın mimarlarının kendi monte ettikleri alüminyum malzemelerden farklı malzemeler kullanılmasını istemeleri üzerine montaj işlerini yapmalarına engel olunduğunu bunun üzerine malzemeleri orada bıraktıklarını ve montaj işini yapamadıklarını, daha sonra keşif için gittiklerinde malzemelerin yerine monte edildiğini gördüklerini, tüm bu yaşanana gecikmelerin sebebinin davacı şirket yetkililerinin sözleşme hükümlerine uygun olmayan isteklerinden kaynaklandığını, ancak tüm bunlara rağmen inşaatın büyük bir bölümünün tamamlandığını söylemiştir.
Davalı tanığı …’da beyanında; diğer tanıklarda benzer beyanda bulunmuş, işin tamamının bitirilemeden davacı iş sahibinin engellemeleri nedeniyle işin yarım kaldığını, işin büyük bölümünün tamamlandığını söylediği görülmüş yine tanık …’da benzer beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı İrfan Yılmaz duruşmadaki beyanında; inşaat mühendisi olduğunu, davacı firma yetkililerinin talebi üzerine imalatı kararlaştırılan prefabrik büro işinin kademe kademe kontrolünün tarafınca yapıldığını, bu amaçla yanında çalışan bir elemanı tam gün mesai yapacak şekilde şantiye alanında görevlendirdiğini, kendisinin de inşaatın ilerleyişine göre iş sahasına zaman zaman uğradığını, bu safhada yapılan imalatlarda bir kısım eksiklikler ve hatalı uygulamalar tespit etmeleri üzerine davalı firmayı bu hususta uyardıklarını, buna rağmen davalı tarafın kendi bildikleri doğrultuda iş yapmaya devam ettiklerini, bunun üzerine davacı firmayı bilgilendirmeleri üzerine davacı firma yetkililerinin davalı tarafa gerekli ihtarda bulunduklarını ve işi kendi bildikleri doğrultuda yaptıklarını ve akabinde de işi yapmayacaklarını söyleyerek şantiyeyi terk ettiklerini, beyan etmiştir.
Davacı tanığı … beyanında; …’ın inşaat firmasında teknik eleman olarak çalıştığını, patronunun sözlü talimatı uyarınca taraflar arasındaki anlaşmaya konu prefabik büro inşaatının yapım aşamasında kontrolör görevini yürütmek üzere şantiye alanında çalıştığını, işin başında su basman seviyesindeyken hatalı uygulamaların başladığını, tüm aşamalarda davalı firmanın yapmış olduğu hatalı ve eksik uygulamaları tespit edip, kendilerin uyarmalarına rağmen uyarılara kulak vermediklerini, sözleşmede kararlaştırılan birçok şeyi yerine getirmeyip eksik uygulama yaptıklarını belirtmiştir.
Mahallinde … tarihinde keşif yapılmış, bilirkişiler … …, … … ve …’dan rapor aldırılmış, …/…/… tarihli rapora göre; sözleşmeye konu yapının bitip kullanılmaya başlanıldığı, yüklenici firma tarafından yapılan imalat oranını % 56,90 olduğu bu orana karşılık gelen imalat tutarının KDV hariç 58.789,08.-TL olduğu, geriye kalan imalatların davacı iş sahibi tarafından yapıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporuna her iki taraf vekilinin itirazı üzerine …/…/… tarihli heyetten ek rapor aldırılmış, ek rapora göre, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … … D.İş dosyasına tespit edilen ayıplı ve eksik işlerin giderilmesi gereken eksik ve ayıplar olup, bu imalatlardaki eksik ve ayıpların giderilmesinin gerektiği, bu hususta tespit edilen 6.650,000.-TL maliyet bedelinin tespit tarihi itibariyle makul bir değerlendirme olduğu kanaatinde olduklarını, bu husustaki davacı vekilinin itirazlarının yersiz olduğunu, yüklenici firma tarafından yapılan imalat tutarının % 56,90 olduğu bu oran karşılık gelen imalat tutarının KDV hariç 58.789,08.-TL olduğu, mahkemece su basman betonunun 10 cm kalınlığında fazla yapıldığının kabul edilmesi halinde davalının hak edişine 3.972,60.-TL ilave edilmesi gerektiğini, su basman betonunun önünde yapılan 5 m2 teras alanından dolayı davalının hak edişine 1.030,50.-TL ilave edilmesi gerektiğini belirttikleri görülmüştür.
Bilirkişilerden KDV dahil iş bedeli 126.000,00.-TL’ye göre işin saptanan fiziki gerçekleşme oranının tespiti bakımından 2. Kez ek rapor aldırılmış, …/…/… tarihli ek rapora göre; yapılan imalat tutarının % 18 KDV eklenmek suretiyle 69.371,11.-TL olduğunu ve bu tutarın işin sözleşme bedeli olan 126.000,00.-TL’ye oranlanması sonucunda işin fiziki gerçekleşme oranının % 55,06’ya tekabül ettiğinin mütala edildiği anlaşılmıştır.
Taraflara arasındaki sözleşmenin ifa ile sonuçlanmadığı, iş sahibi davacı tarafından feshedildiği anlaşılmakta olup, işin aldırılan bilirkişi raporlarında da belirlendiği üzere fiziki gerçekleşme oranı % 55,06 olup işin tamamlanmadığı, davacı iş sahibinin dinlenen davalı yüklenici taraf tanıklarının beyanlarından da anlaşılacağı üzere davalı elemanlarını iş yerine almadığı, işin tamamlanmasına engel olduğu, dolayısıyla BK’nın 81. Maddesi gereğince işin yapılacağı yerin işin yapılmasına elverişli ve sorunsuz olarak yükleniciye teslim etmesinin öncelikli ifası gereken borcu gereği oluşu da gözetildiğinden iş sahibi davacının öncelikli edimini gereği gibi ifa etmediğinden kusurlu olduğu değerlendirilmiştir. Davalı yüklenici de tespit dosyasında aldırılan ve gerekse yargılama esnasında keşfen aldırılan bilirkişi raporlarında da belirlendiği üzere işi tamamlamamış, eksik ve ayıplı imalatlar yapmış, dolayısıyla işin yapımında gerekli özeni göstermeyerek sözleşme hükümlerine aykırı davranmış olmakla kusurludur.
Sözleşmenin ifa ile sonuçlanması taraflatın birbirlerine güven duymalarıyla olanaklıdır. İki tarafta ortak kusurlarıyla aralarındaki sözleşmenin tamamen ifa olunmasını imkansızlaştırmışlardır. Bu nedenle işin mahkemece tasfiye edilmesi gereklidir. Tasfiyeden amaç tarafların karşılıklı olarak birbirlerinin mal varlıklarını geçirdikleri değerlerin iadesini sağlamak suretiyle, mal varlıklarını sözleşme tarihindeki duruma döndürmektir .
Buna göre ana davadaki istem yönünden yapılan değerlendirmeye gelince davacı iş sahibi 66.000,00.-TL ödeme yaptığına göre ve işin fiziki gerçekleşme oranının bilirkişi raporlarında da tespit edildiği üzere % 55,06 olup, miktarının da 69,371,11.-TL olduğu göz önünde alındığında, davacı iş sahibinin davalı yükleniciyi fazla ödeme yapması söz konusu olmadığından ana davadaki isteğin reddine karar vermek gerekmiş, karşılık dava yönünden davacı yüklenicinin belirlenen imalat tutarına göre ödenen 66.000,00.-TL düşüldüğünde davacıdan 3.371,11.-TL daha alacağının bulunduğu anlaşılmakla, bu miktar yönünden karşılık davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; ana dava yönünden davanın reddine, karşılık dava yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/…/… tarih ve …/… Esas – …/… Karar sayılı ilamı ile; “Somut dosya kapsamından olayda işin tamamlanmadığı anlaşılmakta olup davalı-karşı davacı savunmasında şantiyeye sokulmadığını bu nedenle işi tamamlayamadığını açıklamıştır. Davalı-karşı davacının işi bu nedenle terk etmesinden sonra davacı-karşı davalı tarafından mahkemede tespit yaptırılarak işin tamamlama oranının belirlendiği anlaşılmakta olup davalı-karşı davacı bu tespitten sonra işe devam ettiğini yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Bu durumda imalatın fiziki oranının davacı-karşı davalı tarafından yaptırılan tespit dosyasında belirlenen orana göre kabulü gerekir.
Taraflar arasında düzenlendiği ihtilafsız olan sözleşmede imalatın bedeli KDV dahil 126.000,00 TL olarak kararlaştırılmıştır. Bu haliyle sözleşmedeki bedel 6098 Sayılı TBK’nın 480. maddesinde tanımlanan götürü bedeldir. Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin saptanması yada iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerekmektedir. Davacı- davalının yaptırdığı tespit dosyasında sözleşme fiyatlarına göre değil piyasa fiyatlarına göre bedel belirlenip daha sonra oran kurulmuş, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda da Çevre Bakanlığı bina seviye tespit puanlamasına göre hesaplama yapılıp eksik imalatlarda tamamlanmış gibi değerlendirilmeye alınmıştır. Bu hali ile yapılmış bulunan hesaplamalar açıklanan ilkeye uygun olmadığından yapılması gereken iş yeniden seçilecek bilirkişiden açıklanan ilkeye uygun olarak davacı-karşı davalının tespit dosyasındaki fiziki imalat oranının esas alınmak suretiyle yukarıda açıklanan ilkelere göre hesaplama yapılmak suretiyle rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Açıklanan bu gerekçe kararın bozulması uygun bulunmuştur.” gerekçesiyle mahkememizce verilen kararın bozulması üzerine dosya mahkememizin yukarıdaki esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, bozma ilamında belirtilen hususlara ilişkin bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Bilirkişi … … tarafından düzenlenen …/…/… tarihli rapora göre; taraflar arasında düzenlenen kdv dahil 126.000,00.-TL götürü bedelli sözleşmeye istinaden davalı-karşı davacının yükümlendiği işe başlamış olduğu, işi belirli bir seviyeye kadar getirdikten sonra tamamlayamadığı ve geciktirdiği, bunun üzerine davacı-karşı davalının yaptırdığı tespitte işin ayıplı olarak gerçekleştirilen imalat oranının %48,20 olduğunun anlaşıldığını, buna göre yapılan hesaplama sonucunda davalı-karşı davacı yüklenicinin yaptığı iş bedelinin kdv 52.892,09.-TL olup, işveren tarafından ihtilafsız olan ödeme miktarının da 66.000,00.-TL olduğu dikkate alındığında davacı-karşı davalı işverenin yüklenicinin yaptığı işten ötürü toplamda kdv dahil 13.107,91.-TL fazla ödemesinin bulunduğunun mütalaa edildiği bildirilmiştir.
Bilirkişinin raporunun gerekçeli, ayrıntılı ve hükmüne uyulan Yargıtay … Hukuk Dairesinin bozma ilamında belirtilen hususlara uygun olarak düzenlenmesi nedeniyle mahkememizce rapora itibar edilmiştir.
Davalı-karşı davacının vekili …/…/… tarihli vekillikten çekilme dilekçesi vermiş, vekillikten çekilme dilekçesi davalı-karşı davacı asıla tebliğ edilmiş, …/…/… tarihli celsede karşı dava yönünden dava takipsiz bırakıldığından HMK 150 maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 3 aylık süre içerisinde davalı-karşı davacı tarafça karşı davası yenilenmediğinden HMK 150. Maddesi uyarınca işlem yapılmak gerekmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre ve Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere; davalı-karşı davacı yüklenici tarafından işin tamamlanma oranının, davacı-karşı davalı tarafça yaptırılan tespitte %48,20 olarak bilirkişi tarafından tespit edildiği, taraflar arasındaki sözleşmede imalat bedelinin kdv dahil 126.000,00.-TL götürü bedel olarak kararlaştırıldığı ve davacı-karşı davalı iş sahibi tarafından 66.000,00.-TL davalı yükleniciye ödeme yaptığı da göz önüne alındığında, davacı iş sahibi tarafından davalı yüklenicinin yaptığı imalatlara karşılık toplam 13.107,91.-TL tutarında fazla ödemesinin bulunduğu, dolayısıyla söz konusu fazla ödemeyi davalı yükleniciden talep etmekte haklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmış, sonuç olarak ana dava yönünden davalı borçlunun … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasındaki borca yönelik itirazının kısmen kısmen iptaline, takibin 13.107,91.-TL alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle devamına karar vermek gerekmiş, uyuşmazlık konusu alacak yargılama sonucunda belirlendiğinden alacağın likit nitelikte olmayışlı gözetilerek davacının icra inkar tazminat talebi reddedilmiş, davalı-karşı davacının açmış olduğu karşılık davanın ise; dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren yasal süresi içinde yenilenmediğinden, karşı dava yönünden açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Karşı davanın HMK 150 Maddesi uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı borçlunun … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasındaki borca yönelik itirazının KISMEN İPTALİNE,
Takibin 13.107,91.-TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %17,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Davacının fazlaya ilişkin isteminin REDDİNE,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Ana dava yönünden alınması gerekli 895,40.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 215,20.-TL harcın mahsubu ile bakiye 680,20.-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine adına gelir KAYDINA,
4-Ana dava yönünden davacı tarafından yatırılan 215,20.-TL peşin harç, 21,15.-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 236,35.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Ana dava yönünden davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi ve keşif gideri olmak üzere) toplam 1.050,20.-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı gözetilerek hesaplanan 630,10.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Fazla kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Ana dava yönünden davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
7-Ana dava yönünden davalı istifa etmiş olsa da vekille temsil edilmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 2.180,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
8-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
9-Karşı dava yönünden alınması gerekli 35,90.-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 320,60.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 284,70.-TL harcın istem olması halinde hükmün kesinleşmesine müteakip davalı-karşı davacıya İADESİNE,
10-Karşı dava yönünden davalı-karşı davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
11-Karşı dava yönünden davacı-karşı davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/1 maddesi uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya ÖDENMESİNE,
12-Karşı dava yönünden yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip karşı davacıya İADESİNE,
Dair, davacı/karşı davalı vekilinin yüzüne karşı, davalı/karşı davacının yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 07/05/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)