Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/561 E. 2022/133 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/561 Esas
KARAR NO : 2022/133
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 18/09/2017
KARAR TARİHİ : 15/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … Sicilinde … sicil no. Kurumlar VD. … vergi no ile kayıtlı ve davalı şirketin %20 hisse ortağı olduğunu, diğer ortak … ile müşterek şirketi temsil etme yetkisi olduğunu, müvekkilinin ortaklıktan çıkmak isteğini ve ayrılma akçesinin ödenmesi konusunda Antalya … Noterliğinin … yevmiye nolu ve … tarihli ihtarnamesi ile keşide ederek davalıya tebliğ edildiğini, davalı şirketin de ihtarname göndererek ortaklıktan ayrılma gerekçelerinin soyut olduğunu ancak iki tarafın da mutabık kalarak şirketin aktif ve pasiflerinin gerçekçi değer ve rayiçler baz alınarak ayrılma akçesinin ödeneceğinin belirtildiğini, tarafların şirketin mal varlığı yönünden anlaşma sağlayamadığından belli bir rakamda mutabık kalamadıklarını, şirket harcama ve hesaplarının kontrol altına alınabilmesi için kayyım tayini talep ettiklerini, ayrılma akçesinin belirlendiği anda dava değeri belirlenmek üzere müvekkilinin şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesine, kabul edilmediği takdirde şirketin feshi ve tasfiyesine, müvekkilinin şirket hissesine denk gelen ayrılma akçesinin bilirkişiler tarafından hesaplanarak dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şirketin … yılında kurulduğunu, davacının hissesini … yılında devir sözleşmesi ile sahip olduğunu, davacının iyi niyetli olmadığını, davacının iddia ettiği şirket bilançosunun gerçeği yansıtmadığını, davacının bazı olayları sakladığını ve şirket aleyhine işlem yaptığını belirterek, davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise öncelikle borçlar ödendikten sonra ayrılma akçesinin belirlenerek davacının ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; sözleşme, tapu kayıtları, banka kayıtları, ihtarnameler, SGK dökümleri, vergi dairesi kayıtları maliyet tablosu, mizan, ticari defter ve kayıtlar celp edilmiş, davalı şirkete ait sicil dosyası getirtilmiş, mahallinde keşif yapılmış, bilirkişilerden ayrı ayrı raporlar aldırılmıştır.
Dava; TTK’nın 638. Maddesi gereği açılan … Şti. ortaklığından çıkma ve TTK nın 641. Md. Gereği açılan ayrılma akçesi tahsili istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık; davacının dayandığı sebeplerin ortaklıktan çıkmak için haklı sebep olup olmadığı ve talep edebileceği ayrılma akçesi hususundadır.
Şirketin iki ortaklı şirket olduğu, davacının %20 hisse sahibi dava dışı ortağın da %80 hisse sahibi olduğu hususları ihtilafsızdır.
SMMM Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli raporda sonuç olarak;
Dava dosyası ile davalı tarafın …, …, …, …, … yıllarına ait ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemeler de,
… Şti. şirket ortağı …’ in … tarihinden … tarihine kadar şirket müdürü olduğu, şirketi münferiden temsil ettiği ve şirket ortaklığının da … tarihinden itibaren devam ettiği,
… Şti. şirket ortağı …’ in hisse oranı %20, Sermaye payı … TL olduğu,
… Şti. şirket ortağı …’ in … tarihinden itibaren şirketin ortaklığını ve müdürlüğünü münferiden sürdürdüğü ve hala devam ettiği,
… Şti. şirket ortağı …’ in hisse oranı %80, Sermaye payı … TL olduğu,
Davalı şirketin Türk Ticaret Kanunu’nun 617. Maddesi gereği yapması gereken olağan genel kurul toplantılarını yapmadığı,
Davalı şirketin Türk Ticaret Kanunu’nun 519. Maddenin (c) bendi gereği Pay sahiplerine yüzde beş oranında kâr payı ödenmediği, şirket kuruluşunda itibaren kar dağıtımı yapılmadığı,
Davalı şirket … Şti. Müdürü …’ in şirket kasasından tediye makbuzları ile … tutarda nakit çekim yaptığı, … TL tutarında banka hesaplarından nakit çekim yaptığı,
… hesabına … tarihinde … Bankasından … TL tutarında ödeme yapıldığı,
…-… tarihli Şirket Yetkilisi kaşe ve imzalı mizan da … (…) cari hesabında (… nolu hesapta) … TL lik muhasebe kaydının yapıldığı,
… Otel maliyetinin Şirket Mali Müşavir … kaşe ve imzalı … Geçici Vergi Mizanına göre …- Yapılmakta olan Yatırımlar hesabında … TL olduğu,
…, … ve … tarihli mizanlardaki tutarlar ile elektronik ortamda tutulan defterlerin tutarlarının birbirini tutmadığı, genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uymadığı yönünde mütalaada bulunduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli ek raporda sonuç olarak; kök raporundaki hesaplamaların yerinde olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahallinde keşif yapılmak suretiyle bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış, Harita Mühendisi …, Makine Mühendisi …, Mali Müşavir …, Ziraat Mühendisi …, İnşaat Mühendisi …’dan oluşan bilirkişi heyetinin … havale tarihli raporda sonuç olarak;
…’nin … tarihi itibariyle resmi defter ve belgeleriyle envanter kayıtlarının incelenmesi sonucunda;
…’nin … tarihi itibariyle Öz Kaynaklarının (…) …-TL olduğu,
Davacı şirket ortağı …’ in ödenmemiş sermayesinin bulunduğu, bu sermaye tutarının … TL olduğu, … TL sermayesi karşılığı şirketin %20’sine sahip olduğu, …TL sermaye tutarın ödenmediğinden dolayı hisse oranının %2,47 azaltılarak, %17,53 oranının dikkate alınması gerektiği, çıkan şirket değerinden de hisse oranının %17,53 olacağı, ve buna göre hesaplama yapılması gerektiği,
Öz Kaynaklarının %17,53’ü üzerinden davacının … TL katkı alacağı olduğu yönünde görüş ve kanaatte bulunulduğu anlaşılmıştır.
Serik … Asliye Hukuk Mahkemesi vasıtasıyla aldırılan Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli raporda sonuç olarak;
Kıymet taktiri yapılması istenilen … nolu bağımsız bölümün keşif tarihi olan … yılı itibari ile değeri bayındırlık birim fiyatları piyasa şartları ve yapı yıpranma payı düşüldükten sonra ederinin … nolu bağımsız bölüm ederi …-TL olduğu yönünde görüş ve kanaatte bulunduğu anlaşılmıştır.
… … Asliye Hukuk Mahkemesi vasıtasıyla aldırılan Gayrimenkul Değerleme Uzmanı Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli raporda sonuç olarak;
Dava konusu taşınmaz için çevrede yapılan canlı emsal araştırmaları neticesinde günün ekonomik şartlarına, paranın alım gücüne, enflasyona, hak ve nefaset kurallarına dayanılarak; rapor tarihi itibariyle toplam üst kullanım hakkı değerinin … TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli ek raporda sonuç olarak;
Dava konusu taşınmaz için çevrede yapılan canlı emsal araştırmaları neticesinde günün ekonomik şartlarına, paranın alım gücüne, enflasyona, hak ve nefaset kurallarına dayanılarak; rapor tarihi itibariyle toplam üst kullanım hakkı değerinin … TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli 2.ek raporda sonuç olarak;
Yukarıda gelir yöntemine göre hesaplamada toplam değer: … TL,
Maliyet yöntemine göre %32 yıpranma payı düşülerek yapılan hesaplamada toplam değer … TL,
Ek raporda pandeminin ekonomiye verdiği olumsuzluklar göz önünde bulundurularak yapılan hesaplama ise toplam değer … TL olarak hesaplandığı,
Yukarıda … yılı için yapılan 3 hesaplamanın ortalaması alındığında ise çıkan ortalama değer: … TL + … TL + … TL /3 = … TL olarak hesaplandığı yönünde görüş ve kanaatte bulunulduğu anlaşılmıştır.
Limited şirketlerde ana sözleşmeyle pay sahiplerine şirketten çıkma hakkı verilebileceği gibi bu hakkın kullanılması muayyen şartlara tabi tutulabilir. Ana sözleşmede ortaklıktan çıkma için hüküm bulunsun veya bulunmasın haklı sebeplerin varlığı halinde pay sahibi şirketten çıkarılmasına müsaade edilmesini veya şirketin feshini mahkemeden talep edebilir.
Kanunda ön görülen haklı sebep ise şirketin kuruluşuna mucip olan fiili veya şahsi mülahazaların şirke amacının gerçekleşmesinin imkansız kılacak veya güçleştirecek surette ortadan kalkmış olmasıdır. Diğer bir anlatımla, ortaklığın devamını imkansızlaştıran, çekilmez hale gelen sebepler haklı nedenlerdir. Somut davada davacı vekiline tanık listesini sunmak için usulüne uygun olarak verilen kesin süreye rağmen tanık listesinin sunulmadığı ve ortaklıktan çıkma sebebinin haklı olduğu ispatlanamadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
Mahkememizce tesis edilen ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına,
2-Alınması gerekli …-TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan …-TL harcın mahsubu ile bakiye …-TL harcın davacıdan tahsili ile hazine adına gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/02/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır