Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/33 E. 2018/236 K. 21.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/33
KARAR NO : 2018/236
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/01/2017
KARAR TÜRÜ : KISMEN KABUL
KARAR TARİHİ : 21/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili firma ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi kurulmuş olup, …/…/… tarihli … Sıra Numaralı 1.975,79 TL bedelli ve …/…/… tarihli … Sıra Numaralı 1.944,35 TL bedelli faturalardan kaynaklı toplam 3.920,14 TL cari bakiye hesap alacağının tahsil edilemediğini, müvekkili firmanın muhasebe kayıtlarında, davalının borçlu olduğu anlaşıldığından … tarihinde … İcra Müdürlüğümün …/… Esas sayılı dosyasından davalı aleyhine takibe geçildiğini, ancak davalının herhangi bir borcu olmadığından bahisle icra takibine kötü niyetli ve haksız olarak itiraz ettiğini, borçlunun borca itiraz ederek icra sürecini kötü niyetli olarak durdurduğunu ve müvekkili firmanın alacağına kavuşamadığını belirterek davanın kabulüne, borçlunun itirazının iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, borçlunun haksı ve kötü niyetli itirazı nedeniyle % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davalı müvekkili şirketin davaya konu icra takibine dayanak faturalara ilişkin borcu bulunmadığını, aralarında böyle bir ticari ilişki olmadığını, bu faturaların müvekkili şirkete tebliğ edilmediğini, müvekkili şirketin ticari şirketinde olmayan ve cari hesaplarına işlenmemiş faturalar olduğunu, davacı tarafın mahkemeye sunmuş olduğu faturalardan kaynaklı müvekkili şirketle herhangi bir ticari alışverişi bulunmadığını, ticari defterler ve kayıtlar incelendiğinde tüm bu hususların ortaya çıkacağını, tüm bu nedenlerle; davacı tarafın açmış olduğu itirazın iptali davasını kabul etmediklerini, haksız ve hukuka aykırı olmasından dolayı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava: İtirazın iptali davasıdır.
İİK’nın 67.maddesi uyarınca itirazın iptali davası açmak için, borçlunun itirazının alacaklıya ya da vekiline tebliğinden itibaren 1 yıl içerisinde açılması için hak düşürücü süre öngörülmüştür. Somut davada davalıların itirazı davacı vekiline tebliğ edilmemiş olduğundan hak düşürücü sürenin işleyemeye başlamadığı dolayısıyla dava süresinde açıldığı kabul edilerek davanın esastan incelenmesine geçilmiştir.
… İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasının incelenmesinde: davacı alacaklı tarafça, borçlu davalı aleyhinde 3.920,14.-TL diğer, 335,89.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.256,03.-TL alacak üzerinden ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine süresinde borçlu vekili tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesiyle borca ve ferilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
… Müdürlüğüne müzekkere yazılarak …’in davalı şirketin çalışanı olup olmadığı, şirket çalışanı ise hangi tarihler arasında çalıştığı hususunda bilgi verilmesi istenilmiş, kurum tarafından verilen …/…/… tarihli cevabi yazıda; şahsın …/…/…-…/…/… tarihleri arasında sigortalı çalışanı olduğunu gösterir hizmet cetveli, unvan listesi, davalı iş yeri tarafından verilen işe giriş belgeleri gönderilmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi bakımından dosyamız mali müşavir bilirkişi …’e tevdi edilerek rapor aldırılmış aldırılan …/../… havale tarihli rapora göre; taraflar arsında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan faturalar muhteviyatı malların davalı şirkete teslim edildiği, tarafların ticari defterleri ve dava dosyası kapsamına göre, dava konusu alacağın dayanağı olan faturalara istinaden takip tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye 3.920,14.-TL tutarında davalı şirketten alacağının olduğu hususunda görüş ve kanaat bildirmiştir.
Davalı tarafça bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine mahkememizce dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor aldırılmış aldırılan …/…/… havale tarihli ek rapora göre: dava dosyasına sunulan kök raporda belirtildiği gibi davalı şirketin ticari defterlerinde dava konusu alacağın dayanağı olan … tarihli … sıra nolu 1.975,79-TL tutarındaki faturanın davacı şirket adına alacak olarak kayıtlı olduğu ve bu faturaya istinaden takip tarihi itibariyle davalı şirketin bakiye 1.975,79.-TL. tutarında davacı şirkete borcunun kayıtlı olduğunu, yani davalı vekilinin iddiasının aksine dava konusu olan 1.975,79.-TL tutarındaki faturanın davalı tarafından kabul edilerek ticari defterlerine ihtirazi kayıtta bulunmadan işlendiğini, davalı şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan incelemelerde, dava konusu alacağın dayanağı olan … tarihli, … sıra nolu, 1.944,35.-TL bedelli faturanın davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını, davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmayan dava konusu alacağın dayanağı olan … tarihli, … sıra nolu, 1.944,35.-TL bedelli fatura muhteviyatında belirtilen malların teslim edildiği ile ilgili olarak dava dosyasına sevk irsaliyeleri ve araç tartı fişleri ibraz edildiğini, ibraz edilen sevk irsaliyeleri üzerinde yapılan incelemelerde, sevk irsaliyelerinin davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen toplam 126.750 Kg (126,75 ton) miktarındaki kırma kum teslim edildiğini gösteren sevk irsaliyeleri olduğu ve bu sevk irsaliyeleri altında davalı şirket adına teslim alan olarak … … isim ve imzasının olduğunun tespit edildiğini, aynı zamanda bu sevk irsaliyeleri muhteviyatında belirtilen kırma kum miktarlarını teyit eden … … … plaka numaralı araca ait araç tartı fişlerinin de ibraz edildiğini, dava dosyasına sunulan … Müdürlüğünün … tarihli … sayılı yazısı ekindeki sigorta kayıt ve belgeleri üzernde yapılan incelemelerde, ilgili …’ın davalı şirketin … sigorta nolu işyerinde … tarihinde çalışmaya başladığı, … tarihinde işten çıktığı, bu durumda da yukarıda belirtilen sevk irsaliyeleri tarihlerinde ilgili …’ın davalı şirketin sigortalı çalışanı olduğunun anlaşılacağını, bu sevk irsaliyeleri muhteviyatındaki 126,75 ton kırma kum miktarı ile davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmayan … tarihli, … sıra nolu, 1944,35.-TL. bedelli fatura muhteviyatında belirtilen kırma kum miktarının birbirini teyit ettiğini, davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olan dava konusu … tarihli, … sıra nolu, 1.975,79.-TL. bedelli fatura muhteviyatındaki kırma kumlar ile ilgili düzenlenen; araç tartı fişleri üzerinde yapılan incelemelerde, yine araç tartı fişlerinin … … … plakalı araç adına düzenlendiğini, dava dosyasına sunulan …Müdürlüğünün … tarihli, … sayılı yazısı ve ekleri üzerinde yapılan incelemelerde, yukarıda belirtilen sevk irsaliyeleri tarihlerinde ilgili … plakalı aracın … adına kayıtlı olduğunun tespit edildiğini, davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmayan dava konusu alacağın dayanağı olan … tarihli, … sıra nolu, 1944,35.-TL bedelli fatura muhteviyatında belirtilen malların davalı şirket adına hareket eden … plakalı araca teslim edildiği, bu durumun da davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmayan dava konusu alacağın dayanağı olan … tarihli … sıra nolu, 1.944,35.-TL bedelli fatura muhteviyatında belirtilen malların davalı şirkete teslim edildiğini gösterdiği ve davacı şirketin toplam 1.975,79+1.944,35=3.920,14.-TL tutarında davalı şirketten alacağının olduğunun tespit edildiğini, bu bilgilere göre, dava konusu alacağın dayanağı olan faturalar muhteviyatı malların davalı şirket adına hareket eden … plakalı araca ve davalı şirketin sigortalı personeline teslim edildiği ve teslim edilen kırma kumların tamamının aynı birim fiyat üzerinden davalı şirket adına fatura edildiğine ilişkin rapor tanzim etmiştir. Ancak söz konusu bilirkişi raporunda davacı tarafça sunulan … plaka sayılı araca teslim edilen ve teslim alınmayan malzemelere ilişkin olarak söz konusu aracın davalı şirket adına da kayıtlı olmaması ve teslim alan kısmının boş olması nedeni ile bu teslim fişinde yer alan malların davalıya teslim edildiği davacı tarafça ispat edilemediğinden söz konusu 25.100 kg kumun birim fiyati ile çarpılıp %18 KDV eklenmek sureti ile bulunan 385,03 TL yönünden ispatlanamayan davanın reddine, bakiye 3.535,11 TL asıl alacak yönünden davanın kabulüne, ayrıca davalının takipten önce temerrüde düşürülmemiş olması da dikkate alınarak takip öncesi faize yönelik talebin de reddine karar vermek gerekmiştir.
İcra İnkar tazminatı açısından ise; 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunun 67/2 maddesi uyarınca İcra inkar tazminatına hükmedilmesi için öncelikle usulüne uygun olarak geçerli bir icra takibinin yapılması, borçlunun süresi içerinde ödeme emrine itiraz etmesi, itirazın iptali davasının 1 yıllık süre içerisinde açılması ve borçlunun haksızlığına karar verilmesi gerekir. Dosya kapsamında geçerli bir icra takibinin bulunduğu, 7 günlük itiraz süresi içerisinde davalının ödeme emrine itiraz etmiş olduğu ve yine itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Borçlunun haksızlığından kasıt ise alacak miktarının likit yani belirlenebilir olmasıdır. Borçlu şayet alacak miktarını belirlemek için bütün unsurları biliyor ise alacak likit sayılır. Ayrıca borçlunun icra takibine kötü niyetle itiraz etmesi şartı kanunda aranmamıştır. Somut davada alacak faturadan kaynaklanmış olmasına göre alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına, davacının kötüniyetli olarak takip yaptığı davalı tarafça ispat edilemediğinden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibine yapmış olduğu itirazın KISMEN İPTALİ ile, takibin asıl alacak 3.535,11.-TL üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacağın takip tarihinden itibaren yıllık % 9,75 ve değişen oranda işleyecek reeskont faizi uygulanmasına,
Alacak likit olduğundan kabul edilen 3.535,11.-TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Şartları oluşmadığından davalı lehine kötü niyet tazminat takdirine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen 241,48.-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 85,54.-TL harcın mahsubu ile bakiye 155,94.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacının peşin yatırmış olduğu 85,54 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davanın kısmen reddi nedeni ile alınması gerekli 35,90 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacının bu dava nedeni ile yapmış olduğu posta, tebligat, bilirkişi ücreti ile dava açılış harç toplamından ibaret toplam 516,30-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı gözetilerek hesaplanan 366,57.-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca reddedilen dava değeri dikkate alınarak hesaplanan 1.473,24 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/03/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)