Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/222 E. 2018/509 K. 03.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/222 Esas
KARAR NO : 2018/509
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2017
KARAR TARİHİ : 03/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkil şirketçe davalıya satılarak teslim edilen 17 adet irsaliyeli faturalar muhteviyatı emtea bedellerinden kaynaklanan 131.526,77 TL alacağını tahsil edememiş bu alacağın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğünün …/… E sayılı dosyası ile takip yapılarak borçluya 7 örnek ödeme emri gönderilmişse de bu ödeme emrine karşı süresinde itiraz edilerek takibin durdurulduğu, alacağı halen tahsil edemediği için davalı şirketin itirazlarının iptali ile duran takibin devamına, haksız ve kötü niyetli davalı şirketin %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Dava; Faturadan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; Takip tarihi itibariyle borç alacak durumu ihtilaflıdır.
Dosya arasına; davacı vekili tarafından irsaliyeli fatura suretleri ibraz edilmiş, … İcra Dairesinin …/… sayılı icra dosyası getirtilmiş, … Vergi Dairesinden davaya konu faturaların beyan edilip edilmediği sorulmuş, bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün …/… Esas takip sayılı dosyasının incelenmesinde; faturadan ve cari hesaptan kaynaklı 131.526,77.-TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için icra takibine geçildiğ , davalı borçluya ödeme emrinin …/…/… tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin …/…/… tarihli dilekçeyle borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayanıldığından, davacının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi yoluyla rapor hazırlayan mali müşavir bilirkişi …tarafından ibraz edilen …/…/… tarihindeki bilirkişi raporunda sonuç olarak; davalı tarafın davacı tarafa icra takip tarihi itibariyle 131.526,77.-TL bakiye borcu olduğunun tespit edildiği, takip talebinde 131.526,77.-TL asıl alacak talep ettiğini, talebinin yerinde olduğunu, davacı tarafından davalının usulüne uygun olarak temerrüde düştüğüne ilişkin delil dosyaya ibraz edilmediğinden, icra takibi öncesi temerrüt oluşmadığını, temerrüt icra takip tarihi olan … tarihinde oluştuğunu, bu nedenle faiz hesaplaması yapılmadığını, icra takip tarihinden itibaren davacının talepleri doğrultusunda reeskont avans faizi uygulanması gerektği sonuç ve kanaatini bildirdiği anlaşılmıştır.
Davalı şirkete ticari defter ve belgelerini ibraz etmesi için ihtaratlı davetiye çıkartılmış, ancak belirlenen günde davalı şirketin ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2016/4087 esas, 2017/261 karar sayılı içtihadından da açıklandığı şekilde, ticari davalarda yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacağı belirtilmektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı aleyhine başlattığı fatura ve cari hesap ilişkisinden kaynaklı icra takibinin davalının borca itirazı ile durduğu, itirazın iptali için iş bu davanın açıldığı, davalı tarafın cevap dilekçesi ibraz etmediği, icra dosyasında davalı vekilinin borçlu olmadıklarından bahisle asıl borca ve ferilerine itiraz ettiği, davacının usulüne uygun tutulan e-defterlerine göre takip konusu faturaların davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, takip tarihi itibari ile 131.526,77-Tl alacaklı göründüğünün tespit edildiği, defter ibrazından kaçınan davalı karşısında davacının defterlerinin kesin delil niteliğinde olduğu, ayrıca davaya dayanak faturaların davalı tarafından beyan edilip edilmediği ile ilgili olarak Vergi Dairesi’nin cevabi yazısına göre davalının davacının keşide ettiği faturaları BA formlarında beyan ettiği, bu şekilde teslim olgusunun da sübuta erdiği, davanın asıl alacak üzerinden açıldığı, takipte talep edilen işlemiş faiz alacağının dava konusu edilmediği anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
Davalının … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin 131.526,77.-TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
131.526,77.-TL asıl alacağın %20′ si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 8.984,60.-TL nispi karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.588,52.-TL harçtan mahsubu ile eksik 7.396,07.-TL harcın davalıdan TAHSİLİ ile hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 2.083,72.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 13.272,14.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 03/07/2018

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı