Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/217 E. 2019/153 K. 21.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/217 Esas
KARAR NO : 2019/153
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/04/2017
KARAR TARİHİ : 21/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalılardan … Şti arasında genel kredi sözleşmeleri imzalandığını, diğer davalıların da bu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, borcun ödenmemesi üzerine kredi hesabının kat edilerek borçlulara ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine davalılar hakkında Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ihtiyati haciz kararı alındığını, davalılar vekilince ihtiyati hacze itiraz edildiğini, söz konusu itirazın nedeninin borçluların borcu olmadığı yönünde değil, gayri nakdi risklere ihtiyati haciz alınamayacağı ve müvekkillerinin mal kaçırma çabası içinde olmadığı iddiası olduğunu, mahkemece itirazın reddine karar verilmesi üzerine Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, ancak davalılarca itiraz edilmesi sonucu takibin durdurulduğunu belirterek, davalı borçluların haksız itirazının reddi ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ülkede yaşanan ekonomik ve siyasi süreçler sebebiyle ödeme güçlüğü içerisinde olduğunu, bu sebeple davaya konu kredi sözleşmesindeki ödemelerini geciktirdiğini, ancak davacı tarafın takibe giriştiği miktarda müvekkilinin borcu bulunmadığını, bankanın müşterilerine çek karnesi verirken her bir çek yaprağı için belirli tutarda ödeme yapmayı alacaklılara taahhüt etmekte olduğunu, … yılı için bu tutarın 1.290,00.-TL olduğunu, bu tutarın bankanın risk alarak ödemekle yükümlü olduğu tutar olduğunu, davaya konu olayda davacı tarafın müvekkili şirkete çek karnesi tahsis ettiğini, buna ilişkin olarak risk sorumluluğu aldığını, kredi sözleşmelerinde ödeme güçlüğü yaşanması sebebiyle bankanın müvekkilinin kullanmadığı yani keşide etmediği çek yapraklarının sorumluluk miktarını gayri nakdi kredi adı altında icra takibine dahil etmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; Banka Genel Kredi sözleşmesi, kat ihtarnamesi, sözleşme ekleri sunulmuş, Bankacı bilirkişiden banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yapma yetkisi tanınmak suretiyle rapor ve ek rapor aldırılmış, Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası celp edilmiştir.
Dava; Banka Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Davacı banka ile davalılardan … A.Ş arasında … tarihli 200.000,00.-TL limitli … tarihli 350.000,00TL limitli ve … tarihli …-TL limitli olmak üzere Genel Kredi Sözleşmeleri imzalandığı, her sözleşmeyi diğer davalıların müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları hususu ihtilafsız olup, uyuşmazlık; icra takip tarihi itibariyle alacak borç durumuna ilişkindir.
Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı banka tarafından davalı borçlular aleyhinde nakdi alacaktan dolayı 327.525,09.-TL asıl alacak, 6.281,30.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 333.806,39.-TL alacaktan ve ayrıca 60.630,00.-TL çek riski depo talebi ile ilgili olarak ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edilmesi üzerine Borçluların icra dairesinde süresinde verdikleri itiraz dilekçesi ile borcun tamamına itiraz edilerek takibin durdurulduğu ve yasal bir yıllık süre içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli rapora göre; davacı banka ile davalı … A.Ş arasında … tarihli … tarihli ve … tarihli Genel Kredi sözleşmeleri imzalandığı, diğer davalıların müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeleri imzaladıkları, bu kapsamda davalı şirkete çerçeve niteliğindeki Genel Kredi Sözleşmesine dayalı olarak borçlu cari hesap kredisi, kredili mevduat hesabı kredisi ve gayri nakdi çek kredisi kullandırıldığı, gayri nakdi çek kredisi yönünden yapılan değerlendirmeye göre davacı bankanın kat ihtarı ve icra ödeme emrinde … adet çek yaprağı için …-TL depo edilmesinin talep edildiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin … ve … maddesinde yazılı olduğu üzere tazmin edilerek nakde dönüşen çek yapraklarından doğan banka riskinden davalı şirket ve müteselsil kefillerin sorumlu olacağı hususunun tartışmasız olduğunu ancak davacı bankanın depo talebinin henüz nakde dönüşmeyen ve çek kanunu uyarınca bankanın ödeme sorumluluğu nedeniyle doğabilecek nakdi riski karşılamak amaçlı tedbir mahiyetinde olduğunu, takip tarihi itibariyle tazmin edilen çek yapraklarından doğan nakdi bir kredi riski olamayıp, davacı bankanın davalı kefillerden kayıtsız şartsız bir tutarın depo edilmesini talep hakkı bulunmadığını, çek tesellüm makbuzları ve çek ödeme işlemleri raporunun incelenmesinde; davalı şirkete … tarihinde ve … tarihlerinden olmak üzere toplam … a det çek yaprağının teslim edildiğini, söz edilen çek yapraklarından 3 adet çekin ibrazında çek tutarlarının hamillerine ödenerek gayri nakdi çek kredisinde düştüğünü kalan … adet çek yaprağının ise … takip tarihi itibariyle hamillerinin veya davalı şirket yedinde bulunması nedeniyle her biri için … yılı esas sorumluluk tutarı olan 1.290,00.-TL olmak ü zere toplama …-TL bankanın gayri nakdi riskini oluşturduğu anlaşılmakta ise de; Taraflar arasında düzenlenen … tarihli Kredi Sözleşmesinin 17. Maddesi kapsamında tesis edilen gayri nakdi çek kredisinden çek yaprakları karşılığında davacı bankanın depo talep edebileceğine ilişkin açık bir hüküm bulunmadığını, kredi sözleşmesinde nakde dönüşen çek yapraklarına ilişkin hükümlerin yer aldığını belirtmiş davalıların … tarihinde temerrüte düştüklerinin belirlendiğini, nakdi kredi alacağı yönünden yapılan hesaplamaya göre davacı bankanın icra takip tarihi itibariyle borçlu cari hesap kredisi ve kredili mevduat hesap kredisinden dolayı talep sınırları da göz önünde bulundurularak nihai alacağının …-TL asıl alacak, …-TL işlemiş temerrüt faizi olmak üzere toplam …-TL olduğunu, davalı kefillerin söz konusu alacak tutarının kefalet limiti içerisinde kalması nedeniyle diğer davalı asıl borçlu ile birlikte hesaplanan alacaktan sorumluluklarının bulunduğunu, gayri nakdi çek kredisinden depo talebine ilişkin kredi sözleşmesinde borçlu ve kefillerin çek riski nedeniyle depo talebinden sorumlu olacağına dair açık bir hüküm bulunmadığından, davalıların sorumluluğunun bulunmadığını, uygulanacak akdi ve temerrüt faiz oranı hususunda da gerek bankalar yasası uyarınca gerekse sözleşmenin temerrüt faizi başlıklı … Maddesindeki düzenleme göz önüne alındığında yıllık %… talep edilebilir temerrüt faiz oranı olmakla birlikte davacı bankanın borçlu cari hesap kredisi yönüyle %35 olan temerrüt faizi talebiyle bağlı bulunduğunu, Kredili Mevduat hesabı kredisi yönünden ise … Bankası tebliği ile … tarihinden itibaren bankaların faiz belirleme serbestisinin azami sınır getireceğini, buna göre kredili mevduat kredisi hesaplarında tüketici – ticari gerçek kişi- tüzel kişi ayrımı yapılmaksızın banka faiz serbestisine sınır getirilerek azami, akdi ve gecikme faiz oranlarını geçemeyeceği düzenlemesi getirildiğini, bu nedenle kredili mevcudat hesabı yönünden yıllık %… temerrüt faizi oranına tabi bulunduğu bildirilmiş ayrıca takipten sonra dava tarihinden önce … tarihinde borçlu cari hesap kredisine 75.000,00.-TL ve kredili mevduat hesabı kredisine 265,00.-TL ödeme yapıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Taraf vekillerince rapora itiraz edilmesi üzerine bilirkişiden ek rapor aldırılmış, bilirkişi … tarihli ek raporunda; davacı vekilinin çek riski nedeniyle depo talebine ilişkin itirazlarının yersiz olduğunu, sözleşmede depo talebine ilişkin açık hüküm bulunmadığı hususunun tartışmasız olduğunu, takip tarihi itibariyle nakde dönüşen çekler yönüyle talep olmaması nedeniyle kök raporda bu hususa değinilmediğini, bu nedenle kök raporda yapılan hesaplamalara aynen katıldığı yönünde mütalaada bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce bankacı bilirkişinin rapor ve ek raporunun ayrıntılı gerekçeli, denetime elverişli oluşu gözetilerek rapora itibar edilmiştir.
Bankacı bilirkişinin kök raporunda belirttiği üzere takip tarihinden sonra, dava tarihinden önce … tarihinde borçlu cari hesap kredisine 75.000,00.-TL ve kredili mevduat hesap kredisine 265,00.-TL ödeme yapıldığı banka kayıtlarından anlaşılmaktadır. Davacı vekili tarafından davadan önce yapılan bu ödemeler düşülmeksizin eldeki dava açılmıştır. İtirazın iptali davalarında takip tarihindeki borçluluk durumu saptanarak takipten sonra davadan önce yapılan ödemeler yönünden dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek uyuşmazlık çözümlenmelidir. Davacının her şeyden önce davadan önce yapılan bu ödemeleri mahsup ederek dava açması gerekirken bunu yapmamıştır. Ayrıca takipten sonra dava tarihinden sonra ödeme yapılması ve bu ödeme mahsup edilmeksizin dava açılması halinde ödenene kısım için icra inkar tazminatına da hükmolunamayacaktır. Ödenen kısım için maktu vekalet ücretine hükmolunur. Yine bu ödenene kısım yönünden davacı aleyhine İİk’NIN 67/2 maddesine göre de tazminata da hükmedilemez.
Davacı bankanın asıl borçluya ödenen çeklerle ilgili hamiline ödemek zorunda kalacağı sorumluluk bedelleri yönünden kefilden ve asıl borçludan depo talebinde bulunabilmesi için bu konuda taraflar arasında düzenlenen sözleşmede kefilin ve borçlunun sorumluluğuna dair açık hüküm bulunması gereklidir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; Davacı banka ile davalı … A.Ş arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı ve diğer davalıların da sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları anlaşılmakta olup, aldırılan ve mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmelere göre; Davacı bankanın nakdi alacak yönünden icra takip tarihi itibariyle davalılardan taleple bağlılık listesi de gözetilerek …-TL asıl alacak, …-TL işlemiş temerrüt faizi olmak üzere toplam …-TL alacaklı bulunduğu, hüküm altına alınan alacaklara kredili mevduat hesabı kredisinden dolayı yıllık %30,24 temerrüt faizi, borçlu cari hesap kredisinin ise yıllık %35 temerrüt faizine tabi bulunduğu, her ne kadar davacı banka davalılar aleyhinde çek riski nedeniyle depo talebinde bulunmuşsa da taraflar arasındaki sözleşmede depo talebinden sorumluluğa ilişkin açık hüküm bulunmadığından davalıların depo talebi yönünden sorumluluklarının bulunmadığı değerlendirilmiş nakdi alacağa ilişkin olarak takip tarihinden sonra dava tarihinden önce … tarihinde yapılan 75.000,00.-TL’lik ve 265,00.-TL’lik toplam 75.265,00.-TL’lik ödeme düşülmeden davalı tarafça dava açıldığında, 75.265,00.-TL ödeme nedeniyle davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından bu kısım yönünden davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş, ödenen 75.265,00.-TL’lik kısım için icra inkar tazminatına hükmolunamayacağından ve alacağın likit nitelikte oluşu gözetilerek bu ödeme tutarı düşülerek 252.047,30.-TL asıl alacak yönünden icra inkar tazminatına hükmolunmuş ve aşağındaki şekilde karar verilmiştir. (Gayri nakdi çek riski depo talebi maktu harç ve vekalet ücretine tabi oluşu gözetilerek değerlendirme yapılmıştır.)
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça davalılar aleyhine nakdi kredi alacağı yönünden itirazın iptali istemiyle açılan davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı borçluların Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasındaki borca yönelik itirazlarının KISMEN İPTALİNE,
Takibin davalı borçlular yönünden TAHSİLDE TEKERRÜR OLMAMAK ÜZERE 327.312,30.-TL asıl alacak, 6.281,30.-TL işlemiş temerrüt faizi olmak üzere toplam 333.593,60.-TL alacak üzerinden,
Cari hesap kredisinden doğan 322.460,07.-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %35 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi,
Kredili mevduat hesabından doğan 4.852,23.-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %30,24 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Takipten sonra davadan önce … tarihinde yapılan 75.000,00.-TL ve … tarihinde yapılan 265,00.-TL olmak üzere toplam 75.265,00.-TL ödeme nedeniyle bu miktar yönünden davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından, hukuki yarara ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
Takipten sonra davadan önce borçlu cari hesap kredisine ödenen 75.000,00.-TL’nin temerrüt tarihi olan … tarihinden, ödeme tarihi … tarihine kadar yıllık %35 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi, ayrıca kredili mevduat hesabı kredisine ödenen 265,00.-TL alacağa da temerrüt tarihi … tarihinden ödeme tarihi … tarihine kadar yıllık %30,24 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi UYGULANMASINA,
Haksız itiraz edilen …-TL asıl alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE (…-TL asıl alacaktan takipten sonra davadan önce ödenen 75.265,00.-TL düşülerek bulunan kısım üzerinden icra inkar tazminatı takdir edilmiştir.),
2-Davacının çek riski depo talebi ile ilgili gayri nakdi alacak yönünden davasının REDDİNE,
3-Nakdi alacak yönünden alınması gerekli 17.646,42.-TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 5.696,94.-TL harcın mahsubu ile bakiye 11.949,48.-TL harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile Hazine adına gelir KAYDINA (Davacı vekili dava dilekçesinde 394.436,39.-TL değer üzerinden nispi harç yatırmış olup, bunun 5.696,94.-TL’lik kısmı nakdi alacak için, 1.039,05.-TL’sinin de gayri nakdi depo talebi için yatırıldığı değerlendirilerek hesap yapılmıştır.)
4-Gayri nakdi alacak yönünden alınması gerekli 44,40.-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 1.039,05.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 994,65.-TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem olması halinde davacıya İADESİNE,
5-Davacı tarafça yatırılan 5.696,94.-TL peşin harç ve 31,40.-TL başvuru harcının toplamı 5.728,34.-TL’nin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE (Nakdi alacakla ilgili dava kısmen kabul edilmekle harcın tamamından davalılar sorumlu tutularak),
6-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere) toplam 592,20.-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı gözetilerek 388,00.-TL’nin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Fazla kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 21.449,70.-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
8-Davalılar vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2 maddesi uyarınca, davadan önce ödeme nedeniyle usulden reddolunan kısım yönünden hesaplanan 2.725,00.-TL maktu vekalet ücretinin ve reddolunan gayri nakdi alacak yönünden hesaplanan 2.725,00.-TL maktu vekalet ücretinin ayrı ayrı davacıdan alınarak davalılara ÖDENMESİNE,
9-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/02/2019

Başkan …
¸(e-imzalı)
Üye …
¸(e-imzalı)
Üye …
¸(e-imzalı)
Katip …
¸(e-imzalı)