Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/203 E. 2018/34 K. 18.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/203 Esas
KARAR NO : 2018/34
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/04/2017
KARAR TARİHİ : 18/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin ticari ilişki içerisinde bulunduğu davalıya fatura karşılığı … sattığnı ve … işçiliği hizmeti sağladığını, buna ilişkin fatura ve davalının imzasını havi sevk irsaliyesi örneğini ibraz ettiklerini, ancak davalının satın almış olduğu malların ve hizmetin bedelini ödemidğini, buna ilişkin davalıy ihtarname gönderildiğini ancak davalının söz konusu malların kendisine teslim edilmediğinden bahisle ihtarnameye cevap verdiğini, bunun üzerine Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ettiğini ve takbin durduğunu davalının kötü niyetli olduğunu beyan etmele itirazın iptaline takibin devamına, davalının asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesinin tebliğ edildiği, davalının cevap dilekçesi sunmadığı anlaşıldı.
Dosya içerisine; davacı vekili tarafından fatura, sevk israliyesi ve ihtarnameler ibraz edilmiş, Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş … Vergi Dairesine yazılan müzekkereye istinaden davaya konu faturanın davalının … dönemine ait … formunda … adet belge karşılığında …-TL (KDV hariç) mal/hizmet alımında bulunduğu belirtilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, rapor aldırılmıştır.
Dava;faturadan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; takibe konu fatura içeriği malların davalıya teslim edilip edilmediği, takip tarihi itibariyle alacak borç durumu ihtliflıdır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine … tarihli …-TL bedelli … adet fatura bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle …-TL asıl alacağa işleyecek %09,75 yasal faiz ile birlikte tahsili için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya … tarihinde tebliğ edildiği, davalının icra takibine … tarihinde itiraz ettiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacının mahkememizde ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mali müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan … tarihli raporda; davacının … yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin kanuni süresinde ve usulüne uygun olarak yapıldığı, taraflar arasında var olan … yılındaki ticari ilişkiye istinaden düzenlenen takip onusu faturanın davacının … yılı ticari defter ve kayıtlarına kanuni süresinde ve usulüne uygun olarak işlendiği, davalı tarafça dosya kapsamına herhangi bir beyanda bulunulmadığı ve ticari defter sunulmadığı, bu şekilde daacının usulüne uygun tutulmuş … yılı ticar idefter kayıtlarına göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle …-TL asıl alacaklı olduğu, davacı tarfça davalıdan takip talebinde …-TL talep edildiği, taleple bağlı kalınması gerektiğinden takibin …-TL asıl alacak miktarı üzerinden devamının gerektiği, davacı tarafça asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık … oranında reeskont avans faizi talep edildiği, tarfların her ikisinin de tacir olması yapılan işin mahiyetinin de ticari olması nedeniyle asıl alacağa … takip tarihinden itibaren yıllık … oranında reeskont avans faizi işletilmesi gerektiği, talep edilen inkar tazminatı miktarı oranı ile diğer talep edilen alacaklarla ilgili takdirin mahkemeye ait olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Davalıya ticari defter ve belgelerini ibraz etmesi için ihtaratlı davetiyenin çıkartıldığı ancak mahkememizce belirlenen inceleme gününde davalı tarafça ticari defter ve belgelerin ibraz edilmediği ve buna dair tutanak tutulduğu görülmüştür.
Davalıya usulüne uygun isticvap davetiyesinin çıkartıldığı ancak duruşma gününde davacının hazır olmadığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK 222/1) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. Elektronik belgeler ise belgenin çıktısı alınarak ve talep edildiğinde incelemeye elverişli şekilde elektronik ortama kaydedilerek mahkemeye ibraz edilir (HMK 219/1). Ticari defterler gibi devamlı kullanılan belgelerin sadece ilgili kısımlarının onaylı örnekleri mahkemeye ibraz edilebilir (HMK 219/2).
İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir (HMK 220/1). Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir (HMK 220/3).
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2016/4087 esas, 2017/261 karar sayılı içtihadından da açıklandığı şekilde, ticari davalarda yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması gerekir. Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir. Aksinin kabulü halinde davacının ticari defterleri tek başına delil niteliği taşımadığından dayanılan böyle bir delilin incelenmesine gerek de olmayacaktır. Karşı taraf ticari defterlerini sunar ise birlikte incelenip değerlendirildiğinden delil olup olmadığı sonucuna göre değerlendirilebilecektir. Karşı taraf ticari defterlerini sunmadığı takdirde ise bu davranışı ile kendi ticari defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu sonucun varlığını kabul etmiş sayılmalıdır. Tacir olup ticari defter tutmak zorunda olan taraf, ticari defterleri bulunmadığını ileri süremeyeceğinden verilen kesin süreye rağmen ibraz etmediği takdirde, belgenin elinde olmadığına dair yemin etmesine gerek olmaksızın HMK 220/3. madde gereğince sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerindeki) kayıtların, karşı taraf defterindeki kayıtlara uygunluğunu mahkeme kabul edebilir. Aksinin kabulü durumunda; karşı tarafın ticari defterlerini sunmaması halinde sunan tarafın muntazam tutulmuş ticari defterlerinin lehe delil olarak kabul edilemeyeceği şeklinde bir sonuç ortaya çıkar ki bu ticari defterleri ve karşı taraf elinde olduğu ileri sürülen belgeleri delil olarak kabul edip sunulmaması halinde sonuçlarını belirleyen HMK’ndaki açık düzenlemelere aykırı bir yorum olacağı belirtilmektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının … tarihli …-TL bedelli … adet fatura muhteviyatının davalıya teslim edilmesine rağmen fatura bedelinin ödenmediğinden bahisle davalı hakkında ilamsız icra takibi başlattığı, davaya cevap vermeyen davalının icra takibine fatura muhteviyatını kabul etmediği, borcu olmadığından bahisle itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu ve itirazın iptali için eldeki davanın ikame edildiği, davacının usulüne uygun tutulan defterlerine göre takip tarihi itibari ile davalıdan …-TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, davalının ise usulüne uygun ihtarata rağmen defterlerini ibraz etmediği, bu durumda yukarıda açıklanan içtihat ve yasal düzenlemeler uyarınca davalının usulüne uygun tutulan defterlerinin davalı açısından aleyhine delil teşkil edeceği, gelen … cevabına göre de taraflar arasında ticari ilişkinin sabit olduğu ancak davaya konu faturanın davalı tarafından … formlarında beyan edilmediği, fatura ve imzalı sevk irsaliyesi ile ilgili davalı tarafa usulüne uygun isticvab davetiyesi çıkarılmasına rağmen isticvaba uymadığı, bu şekilde davacının davasını ispat ettiği, alacağın likit olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile, takibin kaldığı yerden devamına,
…-TL asıl alacağın %20’ne tekabül eden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 1.318,58.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 233,13.-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.085,45.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere,bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 723,43.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.316,36.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/01/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)