Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/192 E. 2018/290 K. 10.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/192 Esas
KARAR NO : 2018/290
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/03/2017
KARAR TARİHİ : 10/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin …/…/… günü … … … plakalı kamyonet aracı ile seyir halinde iken davalının kullandığı … … … plakalı aracı ile müvekkilinin aracına çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, tarafların aralarında kaza tespit tutanağı tuttuklarını ve imzaladıklarını, bu tutanağa göre davalı …’nın tam kusurlu olduğunu, ancak sigorta şirketinin bundan başka kaza tespit tutanaklarını inceleyip karar verdiğini, müvekkilini kusurlu olarak gösterdiğini bunun hukuka aykırı olduğunu, davacının sigorta şirketleri nazarında trafik kazası yapma riski yüksek kişiler arasına alındığından, bundan sonraki zorunlu ve ihtiyari trafik sigorta poliçe bedellerinin yüksek olacağını, bu durumun müvekkilini maddi zarara uğratacağını ve mağduriyetine neden olacağını beyan etmekle, meydana gelen trafik kazasında davalının kusurlu olduğunun tespitine, müvekkilinin aracının onarımı için harcadığı işçilik ve parça giderleri için fazlaya ilişkin hakları sakla kalmak kaydıyla şimdilik 500,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle karşı taraftan alınarak müvekkiline ödenmesine, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflarınca gerekli araştırmanın yapıldığını … numaralı ZMSS poliçesi ile sigorta teminatı altına alınan sigortalı …’ya ait … plakalı aracın davacıya ait … plakalı araçla … tarihinde trafik kazasına karıştıklarını, teminat limitinin 31.000,00-TL olduğunu, ancak davayı kabul anlamına gelmediğini, kazanın ardından hasar dosyasının açıldığını, müvekkilinin ancak sigortalının kusuru oranında ve teminat limitine kadar sorumlu tutulabileceğini, meydana gelen kazada davacıya ait araç sürücüsünün %100 kusurlu bulunduğunu, davaya konu kazaya ilişkin müvekkili şirketin sigortalısının kusurlu olduğunun tespit edilmesi halinde müvekkili şirketin ancak ekspertiz raporu ile tespit edilen hasar bedelinden sorumlu tutulabileceğini, meydana gelen kaza sonrasında müvekkili şirketçe davacının aracı üzerinde yapılan eksper çalışmaları kapsamında araçta 654,00-TL hasar oluştuğunun tespit edildiğini, müvekkili şirketin aracın onarımı için anlaşmalı olduğu onarım merkezinde onarılsaydı, belirlenecek bedele göre ödeme yapmakla sorumlu olup hasara ilişkin başkaca sorumluluğunun bulunmadığını, ayrıca 8 iş gününün geçmesi ile müvekkili şirketin temerrüde düştüğünün kabul edilebileceğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davanın mahkeme tarafından kabul edilmesi halinde söz konusu faiz hesabının … tarihinden itibaren yapılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen trafik kazasında davacının kusurlu olduğunu … … … plakalı aracı kaza tarihinde kendisinin kullandığını, kazaya ait fotoğrafların, araçların hasar aldıkları kısımların sigorta eksperi tarafından incelendiğini ve inceleme neticesinde kendisinin hiçbir kusuru olmadığının ortaya çıktığını, kazanın oluşumunda hiçbir kusurunun olmaması ve kazanın davacı tarafın tam kusuru ile gerçekleşmiş olması nedeniyle kimse kendi kusuru nedeniyle hak talep edemeyeceğinden tazminat talebinin ve davanın reddine karar verilmesini, mahkemece yapılacak bilirkişi incelemesinde taleple bağlılık ilkesi gereğince yalnızca işçilik ve parça giderleri hesaplanması gerektiği, başka bir kalem talep edilmemesi nedeniyle aksi bir talep halinde muvaffakatı olmadığını beyan etmekle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; trafik kazası nedeniyle davacının aracında meydana gelen maddi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; kazadaki kusur durumu, davacının aracında meydana gelen hasar bedelinden davalıların sorumlu olup olmadığı hususlarındadır.
Dosya içerisine davacı vekili tarafından kaza tespit tutanağı sureti, olay yeri fotoğrafları ibraz edilmiş, ZMSS poliçesi hasar dosyası getirtilmiş, davaya konu aracın trafik kayıt malikini gösterir belgeler celp edilmiş, bilirkişiden kusur oranına ve hasara ilişkin rapor aldırılmış, davalı tanıklarının beyanları alınmıştır.
Bilirkişi … …/…/… havale tarihli raporunda özetle; davaya konu kaza olayında kaza tespit tutanağına göre; … … … plakalı otomobil sürücüsü …’ nın %100 kusurlu olduğu, … plakalı kamyonet sürücüsü …’ ın kusursuz olduğunu, meydana gelen kaza sonucu … … … plakalı kamyonette 654,50.-TL hasar bedelinin olduğunu bildirdiği anlaşılmıştır.
Davalı tanıklarının … tarihli celsede beyanları alınmış, davalı tanığı … … beyanında kaza mahallinden geçerken kaza yapıldığını gördüğünü, yaralı kimsenin olmadığını, öğrendiği kadarıyla kamyonet durur vaziyetteyken aniden hareket edince …’ nın ona vurduğunu bildiğini beyan etmiştir.
Yine aynı celse davalı tanığı … … beyanında ; eşinin arayıp komşusu olan …’ ın trafik kazası geçirdiğini hastaneye götürüldüğünü söylemesi üzerine hastaneye gittiğini, …’ ın başının sarılı olduğunu gördüğünü, birlikte hastaneden çıkıp kaza mahalline gittiklerini, kaza tespit tutanağını tarafların beyan ettiği şekilde yazdığını, tarafların imzaladıklarını, kamyonetin kendi geliş istikametine göre sağ tarafından sokağa doğru girdiğini, kaza mahalline gittiğinde de bunu gördüğünü beyan etmiştir.
Haksız fillerden kaynaklanan borç ilişkilerinin düzenlendiği 6098 sayılı TBK.nun 49. Maddesinde, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar verenin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu;
6098 sayılı TBK.nun 51/1 maddesinde “Hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği”,
2918 sayılı KTK 85/1 maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesinin bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulacağı”, aynı Kanun’un 3. maddesinde ise işleten tanımı yönünden “araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” düzenlemesine yer verildiği,
2918 sayılı KTK 85/son maddesinde ” işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu”, olduğu,
2918 sayılı KTK 86/2 maddesinde ” sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin, kazanın oluşumunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse hakimin durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebileceği”
2918 sayılı KTK 91/1 maddesinde “İşletenlerin, bu Kanununun 85. maddesinin 1 fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu” bulunduğu,
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının, “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1 maddesinde “sigortacının poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı KTK ya göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği… ” öngörülmüştür.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde; uyuşmazlık noktasının kazanın kaza tespit tutanağında anlatıldığı gibi mi yoksa davalı …’nın iddia ettiği, şekilde davacı sürücünün yolun sağında durur konumda iken aniden “u” dönüşü yapmak için davalının önüne çıkması sırasında davalının sola kaçmasına rağmen kazanın oluşuma engel olmaması şeklinde mi meydana geldiği noktasında toplandığı, taraflarca imzaları kabul edilen ve duruşmada dinlenilen tanık … … tarafından yazı kısımları doldurulan tutanağa göre davalı sürücünün aracın fren mesafesini yolun durumuna, hava şartlarına ayarlamadığından ve şerit ihlali yaptığından dolayı asli tam kusurlu olduğunun tespit edildiği, bilirkişi raporunda da bu durumun tespit edildiği, davalının savunmasını ispat için dinlenen tanıklardan …’in beyanının davalının beyanı ile uyuşmadığı, diğer tanığın da kaza anında görgüye dayalı bir bilgisinin olmadığı gibi kaza sonrasına ilişkin anlatımlarının mahkememizde tereddüte neden olduğu, bu şekilde kazanın tutanakta belirlenen şekilde olmadığına dair ispat külfeti üzerinde olan davalı tarafın ispata elverişli delil ibraz etmediği, açıkça yemin deliline de dayanmadığı, tutanağa göre olduğu kabul edilen kazada nedeni ile davacının aracında 654,50.-TLlik hasar oluştuğu ve bu hasarın tamamının davalı sürücünün kusuruna denk geldiği, davacının davasını ıslah etmeyeceğini beyan ettiği, talep edilen dava değerinin tespit edilen miktarın altında olduğu, meydana gelen bu zararlardan davalıların araç sürücüsü, işleteni ve ZMMS sigortacısı sıfatları ile Borçlar Kanunu, Karayolları Trafik Kanunu ve Sigorta Genel Şartları uyarınca sorumlu oldukları dikkate alınarak maddi tazminat davasının kabulüne karar verilmiştir. Davalı sigorta şirketi davadan önce usulüne uygun şekilde temerrüde düşürülmediğinden, sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren faiz uygulanmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
500,00.-TL hasar bedelinin davalı … … yönünden kaza tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 35,90.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50.-TL harcın davalıdan TAHSİLİNE, hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 632,00.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı asil …’ nın yüzüne karşı, 6100 Sayılı HMK’nun 341/2 maddesi uyarınca dava değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 10/04/2018

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı