Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/868 E. 2022/255 K. 23.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/868
KARAR NO : 2022/255
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 09/12/2016
KARAR TARİHİ : 23/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili firma ile davalı arasında … isimli ürünün … adet alımı şartı ile … tarihli bayilik sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin akdedildiği dönemde, davalı firmaca bu ürün için … bölgesinde yaklaşık 40 hastanın bu ürünü beklediğinin ve bu hastaların ürünün satışı için müvekkili firmaya yönlendirileceğinin ve 1 ay içinde müvekkili firmaca 30 adet ürünün satılacağının belirtildiğini, ancak sözleşme akdedilmesinden sonra, müvekkili firma tarafından yapılan görüşmeler ve hastane çalışmalarının ardından, davalının belirttiği gibi herhangi bir müşteri portföyünün olmadığının ortaya çıktığını, bunun üzerine müvekkili firma tarafından … tarihinde iade faturaları düzenlenerek ürünlerin davalıya iade edilmek istendiğini, ancak bu talebin davalı firmaca kabul görmediğini, … yılının … ayı içerisinde sözleşmeye konu Ürünün … belgeleri ile ilgili sorun olma ihtimalinin ortaya çıktığını ve ürünün satışının durdurulması gerektiği hususunun müvekkiline bildirildiğini, bu konuda da davalıya bilgi verildiğini, ancak yine davalı tarafça Türkiye dağıtıcılığında yetkili olan …’in iade kabul etmediği gerekçesiyle iade taleplerinin reddedildiğini, ürünlerin son kullanma tarihi olan … ayının geçmesinin ardından müvekkil firmaca … tarihinde tekrar iade faturası düzenlendiğini, kargoya verilen ürünlerin kabul edilmediğini, tüm bunlarla birlikte ürünün Türkiye’ye getirilmesini sağlayan genel dağıtıcı asıl firma olan … firmasının dahi ürünlerin iade alınması taleplerini kabul etmesine rağmen, davalı tarafça iade taleplerinin reddedildiğini, müvekkili firmanın bu süreçte sözleşme konusu ürünlerin piyasaya göre oldukça fahiş bedellerle satın aldığını, çıkış fiyatı …TL olan ürünün müvekkili firmaya … TL’ye verildiğinin öğrenildiğini, müvekkili şirkete, davalı firmaca her ne kadar Antalya … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile sözleşmenin feshedildiğini bildirmiş ise de, … tarihli bayilik sözleşmesi nedeniyle müvekkilinin mağdur duruma düştüğünün açık olduğunu, nitekim bu zararların tazmini için Kadıköy … Noterliğinin … tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ürünlerin iadesinin kabulü ile müvekkilinin uğramış olduğu zararın tazmininin davalıdan talep edildiğini, ancak işbu dava tarihi itibariyle müvekkili şirkete herhangi bir dönüş yapılmadığını beyanla, sözleşme ediminin yerine getirilmemesi nedeniyle müvekkili şirketin uğramış olduğu … TL maddi zararın ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının iddialarının aksine sözleşmenin … tarihinde değil … tarihinde yapıldığını, sözleşmenin 5.1. maddesi uyarınca sözleşmenin 1 yıl için taraflar arasında geçerli olacağının kararlaştırıldığını, bu 1 yıllık sürenin son gününün … tarihi olduğunu, müvekkilinin 1 yıllık sürenin sonunda sözleşmenin 5.1. maddesi uyarınca sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedilmesi yönünde karar aldığını ve Antalya … Noterliğinin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmenin sona erme tarihi olan … tarihinden sonra sözleşmenin yenilenmeyeceğinin davacı tarafa bildirdiğini, davacı tarafın cevabi ihtarnamesi ile ürünlerin iadesinin kabul edilmesi ve …TL’nin kendilerine ödenmesini talep ettiğini, davacının ihtarnamede zarar bedelini net olarak bildirmesine rağmen bu davayı kısmi olarak açmasının mümkün olmadığını, davacı şirketin basiretli tacir gibi hareket yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davacı şirketin dava dilekçesinde sözleşme tarihinde kendisine hazır müşteri bulunduğunun bildirildiğini, ancak sonra müşteri portföyünün bulunmadığının öğrenildiğini, bunun üzerine ürünlerin müvekkiline iade edilmek istendiğini, ancak bu talebin kabul edilmediği yönünden beyanlarının kabul edilemeyeceğini, sözleşmenin yapıldığı tarihte davacının sözleşme konusu ürünlerin piyasada satılıp satılmayacağının bizzat araştırması gerektiğini, bu araştırma yapılmaksızın akdetmiş olduğu sözleşme sonrası piyasaya satış yapamadığı gerekçesi ile müvekkilinin sorumluluğunu talep etmesinin hukuken mümkün olmadığını, ürünlerin … sertifikasında sorun olmadığını, davacı tarafın buna ilişkin herhangi bir belge sunmadığını, sadece ihtimalden bahsettiğini, ürünlerin son kullanma tarihinin geçmesinin ürünleri bekleten davacı yanda olduğunu, davacının dava dilekçesinde ürünlerin fahiş fiyatlarla kendilerine satıldığını belirttiklerini, bu iddialarını kabul etmemekle birlikte, bayilik sözleşmesi incelendiğinde, sözleşme ekinde, bayi ürün alış ve satış fiyatlarının belirlendiği ve bunun davacı şirket tarafından imzalandığının görüleceğini, davacı tarafça sözleşme serbestisi sınırları içerisinde kabul edilerek imza altına alınan ürün bedellerine işbu safhada fahiş oldukları gerekçesiyle itirazda bulunulmasının hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafın sözleşmenin başından beri basiretsiz hareket etmesinin sonuçlarını müvekkiline yükleyerek malların iadesini gerçekleştirmeye çalıştığını, bunun yapamayınca da haksız ve kötü niyetli olarak bu davayı açma yoluna gittiğini beyanla, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava: Taraflar arasında yapılmış olan … tarihli bayilik sözleşmesi gereğince davalının edimlerini yerine getirmemiş olması nedenine dayalı açılmış olan zararın tazmini davası olduğu tespit edildi.
Mahkememizce davalının ticari defter ve kayıtları incelenerek rapor aldırılmış, Mali Müşavir bilirkişi … … tarihli raporunda: dava dosyası ile davalı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan incelemelerde, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi gereğince dava konusu olan 30 adet … adlı ürünün sözleşmede belirlenen …-TL. tutarındaki birim fiyat üzerinden davalı tarafından davacı şirkete teslim edildiği, bu ürünlerin bedelleri ile ilgili olarak davalının davacı adına … tarihli, …-TL. tutarında fatura düzenlendiği ve bu fatura bedelinin tamamı davalı tarafından … tarihli çek ile davacı şirketten tahsil edildiği, davalı tarafından davacı şirkete teslim edilen dava konusu ürünlerin kullanıcılarına teslim edilmeden son kullanım tarihinin geçtiği, son kullanım tarihi geçen ürünlerin iadesi ithalatçı firma tarafından bayii davacı şirketten talep edildiği, ancak taraflar arasında düzenlenmiş bayilik sözleşmesinde son kulanım tarihi dolan ürünlerin iade edileceği ile bir hükmün olmadığı, bütün bu bilgiler karşısında, davacı şirketin dava konusu olan ürünler gereğince davalı taraftan bir alacak talep etmesinin yerinde olup olmadığı hususunda takdirin mahkeme ait olduğu hususlarında görüş ve kanaat bildirmiştir.
Mahkememiz dosyası Kalp Damar ve Göğüs Cerrahisi Uzmanı bilirkişi Doç Dr. …’e tevdi edilerek rapor aldırılmış, aldırılan … tarihli rapora göre: … firması ,bayilik ön koşulu olarak satın aldığı tibbi bir ürün olan … belli bir süre zarfında satamamış ve bu arada ürünleri son kullanma tarihlerinin dolmasından dolayı iade etme,yurt dışı firmanında aynı ürünü yeniden üretmeme kararı gibi konularda imzaladıkları bayilik sözleşmesindeki eksiklikler nedeni ile ticari anlamda riskli bir duruma düşmüşlerdir.Bu riskli durumun değerlendirmesi tibbi bilirkişi olarak benim görev alanım dışındadır.Dava dosyasında ürün ile ilgili hastane ve özellikle Dermatoloji(Cildiye) uzmanları ile ilgili herhangi bir çalışma-ürün tanımı çalışması olup olmadığına dair bir belge mevcut değildir.Dava dosyasındaki bilgiler eşliğinde; adı geçen … adlı ürünlerin satılamadan son kullanma tarihlerinin dolduğu,ürünleri yurt dışında üreten firmanın da bu ürünü artık üretmeme kararı aldığı hususunda görüş ve kanaat bildirmiştir.
Davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi bakımından dosyamız İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilerek davalı tarafın ticari defter kayıtları Mali Müşavir bilirkişi … tarafından incelenerek rapor düzenlenmiş olup, düzenlenen … tarihli rapora göre: davacının incelenen … yılı ticari defterlerinin kendi adına delil vasfına haiz olduğu, davacının davaya konu ürünleri, sözleşmede belirtilen …- TL birim fiyattan satın alarak ürünleri teslim aldığı, davacının ticari defterlerinde, davalının düzenlediği … tarih … nolu …- TL+ KDV = …- TL tutarındaki faturanın kayıtlı olduğu, fatura bedelinin … vadeli çek ile ödendiği, ödeme belgesinin sehven unutularak kayıtlara alınmadığı, davaya konu ürünlerin ithalatçısı tarafından davacı talebi üzerine verilen … tarihli yazıda ürünlerin son kullanma tarihlerinin bitmek üzere olduğundan iade edilmesi konusunda görüş bildirildiği, davacının, davalı şirket tarafından taahhüt edildiği iddia edilen müşteri portföyünün bulunmadığı ve ürünlerin son kullanım tarihlerinin geçmesi gerekçeleri ile düzenlemiş olduğu iade faturaların davalı şirket tarafından kabul edilmediği, taraflar arasındaki düzenlenen bayilik sözleşmesinde, davalının ürünlerin satışı ile ilgili olarak müşteri portföyü taahhüdü ile satılmayan ve son kullanma tarihleri geçen ürünlerin geri alınacağına dair bir madde bulunmadığı, mahkeme tarafından davacının …- TL zarar talebinin haklı bulunması ve faiz ödenmesi hususunda hüküm kurulması halinde davacının dava tarihi itibariyle talep edebileceği faiz tutarının takdiri Sayın Mahkemenizin olmak üzere … TL olduğu, davacı tarafından, … tarihinde satın alınan 30 adet davaya konu ürünün satılamayarak iade talebinde bulunulması ve ürünlerin … ayında son kullanma tarihlerinin geçmesi nedeniyle iade edilmek istenerek, davacı taraftan bir alacak talep edilmesi hususunun mahkemenin takdirinde olduğu hususlarında görüş ve kanaat bildirmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre: davaya konu ürünlerin ithalatçısı tarafından, davacı talebi üzerine, ürünlerin son kullanma tarihlerinin bitmek üzere olduğundan iade edilmesi konusunda görüş bildirildiği belirtilmiş ise de; davacı taraf sözleşmeyi ayakta tuttuğu, taraflar arasındaki düzenlenen bayilik sözleşmesinde, davalının ürünlerin satışı ile ilgili olarak müşteri portföyü taahhüdü ile satılmayan ve son kullanma tarihleri geçen ürünlerin geri alınacağına dair bir madde bulunmadığı (Emsal karak: Yargıtay 19 Hukuk Dairesi 06/05/2010 Tarihli 2010/3846 E. 2010/5634 K. Sayılı ilamı ) ve ayrıca davalı şirket tarafından taahhüt edildiği iddia edilen müşteri portföyünün bulunmadığı ve davacı tarafın ürünlerin son kullanım tarihlerinin geçmesi gerekçeleri ile düzenlemiş olduğu iade faturaların davalı şirket tarafından kabul edilmediğinden, davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Sair hususların gerekçeli kararda belirtilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması lazım gelen …-TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan …TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan … TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacıya iadesine,
4-Davacının bu dava nedeni ile yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan … TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/03/2022

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)