Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/742 E. 2018/3 K. 09.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/742
KARAR NO : 2018/3
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/10/2016
KARAR TARİHİ: 09/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalı borçlu şirket hakkında açık faturaya dayalı cari hesap bakiye alacağından dolayı Antalya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalı şirket yetkilisinin, müvekkili şirket yetkilisinin kardeşi olmakla iş bu cari hesap ilişkisi içerisindeki borca ilişkin müvekkili tarafından bunca zaman iyi niyet ve kardeşlik nedeniyle beklendiğini, ancak hâlihazırda mevcut ticari hayatta daha fazla bekleme imkanı kalmayan müvekkilinin alacağının icra yoluyla tahsiline gidildiğini, fakat bu defa da davalı borçlu tarafça kötü niyetli olarak yapılan itiraz neticesinde takibin durdurulduğunu belirterek, davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirket yetkilisinin, davacı yan şirketin eski ortağı olup, tarafların 13/06/2011 yılında yaptıkları tutanakla tabiri caizse çerçeve anlaşma ile ortaklıklarını sonlandırdıklarını, süregelen zaman içerisinde tüm paylaşımın yapıldığını, sadece organize sanayide yer alan fabrikaya ait tapu ile davacı şirketin devrinin kaldığını, tarafların ifası yerine gelmeyen şirket ve tapu devri için 21/02/2012 tarihli son bir tutanak daha imzaladıklarını, iş bu davaya konu alacağın 407.278,59.-TL’lik kısmının 30/06/2011 – 31/12/2011 tarihlerini kapsadığını, yine kalan miktarın da peyderpey yıllara yayılarak faturalandırıldığını, bu fatura bedellerinin çerçeve anlaşmasında vaad edilen devir işlemlerinin yapılması ile yerine getirildiğini, taraflar arasında ticari ilişki olmayıp davaya ve takibe konu faturanın hiçbir hukuki – ticari dayanağının olmadığını belirterek, haksız ve kötü niyetli davanın reddi ile %20’den az olmamak üzere tazminata hükmolunması gerektiğini bildirmiştir.
Dava; faturalara dayalı cari hesaptan kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Yargılama devam ederken davacı vekilinin son celse duruşmadaki beyanında; açmış oldukları davadan görmüş oldukları lüzum üzerine feragat ettiklerini, davalı taraftan herhangi bir masraf, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmesi, davalı vekilinin de aynı şekilde feragat uyarınca karar verilmesini, karşı taraftan herhangi bir masraf, vekalet ücreti ve kötü niyet tazminatı taleplerinin olmadığını belirtmesi karşısında, feragatın yargılamaya tek yönlü olarak son veren ve kesin bir hükmün sonuçlarını doğuran taraf işlemlerinden olması durumu gözetilerek, davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90.-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 11.490,21.-TL harcından mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 11.454,31.-TL harcın karar kesinleştikten sonra istem olması halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Taraf vekillerinin karşılıklı olarak vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/01/2018

Başkan …
¸(e-imzalı)
Üye …
¸(e-imzalı)
Üye …
¸(e-imzalı)
Katip …
¸(e-imzalı)