Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/697 E. 2018/246 K. 26.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/697 Esas
KARAR NO : 2018/246
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/09/2016
KARAR TARİHİ : 26/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında …/…/… tarihinde imzalanan ıskarta ürün sözleşmesi ile birlikte aralarında meyve – sebze alım ticareti yapmakta olduklarını, davalının önceden kalan borç bakiyesi ile birlikte …/…/… tarihinden itibaren sözleşmede belirtilen ürünleri almamaya başladığını, davalı – borçluya ulaşma ve borcunu ödemesi için tüm çabalarına rağmen borcun ödenmediğini, davalı borçlu aleyhinde … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine girişildiğini, ancak davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, davalı borçlunun itirazlarının haksız ve yersiz olduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin tacir olmayıp Ticaret Sicilinde de kaydı bulunmadığını, bu nedenle mahkememizin davaya bakmakla görevli olmadığını belirtmiş, esasa ilişkin olarak da; davada ispat yükünün davacı taraf üzerinde olduğunu, davacının ticari şirket olup bilanço esasına tabi olduğunu, müvekkiline yapmış olduğunu iddia ettiği borcun kaynağı olan satışlarla ilgili olarak söz konusu dönem içerisinde maliyeye BA BS formları vermiş olması gerektiğini, ayrıca davacı tarafın tanık dinletme talebine de muvafakat etmediklerini belirterek, davanın reddi ile %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; sözleşme, tutanak, kantar fişleri sunulmuş, … Dairesinden, … Odasından gelen yazı cevapları dosyaya celp edilmiş, … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyası celp edilmiştir.
Dava; itirazın iptali davası niteliğindedir.
… İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafça borçlu davalı aleyhinde 78.258,58.-TL asıl alacaktan dolayı ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi üzerine süresinde borçlu vekili tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesiyle borcun tamamına itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı taraf iddiasında; davalı ile aralarında …/…/… tarihli ıskarta ürün satış sözleşmesi yapıldığını, davalının önceden kalan borç bakiyesi ile birlikte sözleşmede kararlaştırılan ürünleri almadığını, bundan dolayı icra takip tarihi itibariyle davalının kendisine borcu olduğunu ileri sürmektedir.
Davalının görev itirazının mahkememizce yerinde görülmeyerek reddine karar verilmiştir.
Davalı taraf süresinde davaya cevap vermemiş, ancak süresinden sonra verdiği cevap dilekçesinde davacının dayandığı ıskarta ürün satış sözleşmesine doğrudan itiraz etmeyerek ispat yükünün davacı tarafın üzerinde olduğunu, alacağın varlığını ispatlamakla davacı tarafın yükümlü olduğunu, kendilerinin davacıya borcu bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Uyuşmazlık; icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan ıskarta ürün satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağının bulunup bulunmadığı hususuna ilişkindir.
Davacı taraf iddiasının ispatı bakımından ticari defterlere, faturalara, tanık beyanlarına ve yemin deliline dayanmış ise de, …/…/… tarihli celsede verilen lesin mehile rağmen davacı taraf ticari defterlerini ibraz etmemiştir. Ayrıca delil olarak dosyaya sunmuş olduğu kantar fişleri davalının teslim almış olduğu mallara ilişkin olup, uyuşmazlık davacının varlığını ileri sürdüğü sözleşme uyarınca teslim alınmayan mallara ilişkin olduğundan, söz konusu kantar fişlerinin sonuca etkili olarak görülmediğinden, bu fişlerdeki kayıtlara mahkememizce itibar edilmemiştir.
Yine davacı tarafça delil olarak dayanılan tutanak başlıklı belgeler de, davalı tarafın imzasını içermeyen tek taraflı belge niteliğinde olduğundan alacağın varlığını ispat için elverişli olarak değerlendirilmemiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmış olmakla, …/…/… tarihli celsede yemin teklif hakkı davacıya hatırlatılmış, yemin deliline dayanması üzerine davalı adına meşruhatlı yemin davetiyesi tebliğ edilmiş, davalı asıl …/…/… tarihli celsede alınan yeminli beyanında; davacı ile aralarında sözleşme ilişkisinin olmadığını, davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, sözleşmenin altındaki imzanın da kendisine ait olmadığını belirtmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; her ne kadar davacı taraf davalı ile aralarında ıskarta ürün satış sözleşmesi bulunduğunu ve bu sözleşme uyarınca davalıdan alacaklı olduğunu ileri sürerek ilamsız icra takibine girişmiş ve borçlu davalının itirazı üzerine eldeki davayı açmış ise de, davacı taraf icra takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olduğunu usulüne uygun delillerle ispatlayamadığından ve davalı tarafın yeminli beyanında davacının iddialarını inkar etmesi karşısında davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. Ayrıca davalının kötü niyet tazminat talebinin de, davacının takibinde kötü niyetli oluşu ispat edilemediğinden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
Davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90.-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 945,18.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 909,28.-TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem olması halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 8.958,40.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/03/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)