Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/538 E. 2018/419 K. 31.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/538 Esas
KARAR NO : 2018/419
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/07/2016
KARAR TARİHİ : 31/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil tarafından davalı hakkında …/…/… tarih … sıra nolu 15.130,00-TL bedelli serbest meslek makbuzu bedelinin tahsili talebi ile … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından icra takibine itiraz edildiğini, icra müdürlüğü tarafından takiplerin durdurulduğunu, davalının ; … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptai ile takibin devamına , haksız ve kötüniyetli itiraz sebebi ile alacağın %20’ ini aşar oranda davalı aleyhine icra inkar tazminatına yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin yerleşim yerinin … olduğunu yetkili mahkemelerin … mahkemeleri olduğunu, davanın itirazın iptali değil menfi tespit davası ile açılması gerektiğini bu sebeple davaya usulden itiraz ettiklerini, müvekkil ile davacı arasında herhangi bir hukuki ilişkinin olmadığını, asıl taraf olan …Şti’ ye davanın ihbarını, davanın reddini takip konusu alacağın %20’ sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
Makbuza konu hizmetin yapılıp teslim edildiği hususları ihtilafsızdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; işin kime teslim edildiği, işi kimin yaptığı, işin bedelinin ödenmesinden davalının mı yoksa dava dışı kiracı … ‘nin mi sorumlu olduğu, …tarihli ibranamenin davalı açsından borcun sona ermesi sebebini teşkil edilip edilmeyeceği hususları, mahkememizin yetkili olup olmadığı hususlarındadır. Ayrıca davalı tarafın icra dairesinin yetkisine de itiraz ettiği görülmüş, bu itirazın deliller ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği, hadise olarak incelenmesi gerektiği anlaşılmış ve yetkiye ilişkin Mahkememizin … tarihli duruşmasında verilen ara karardan dönülmüştür.
Dosya içerisine davalı vekilince sözleşme suretleri ibraz edilmiş, mali müşavir bilirkişiden rapor aldırılmış, … İcra dairesinin …/… sayılı dosyası celp edilmiştir.
… İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından davalı aleyhinde 15.130,00.-TL asıl alacak, 531,00.-TL işlemiş faiz, olmak üzere toplam 15.661,00.-TL alacaktan dolayı ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edilmesi üzerine, borçlu vekili tarafından …/…/… tarihinde icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz edildiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği, yasal süresi içerisinde de eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, Mali Müşavir Bilirkişi … havale tarihli raporunda sonuç olarak; Davacı …’ ın davalı …’ den makbuz bedeli olan 15.130,00.-TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekilinin itirazları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor aldırılmış, Mali Müşavir Bilirkişinin …/…/… tarihli ek raporunda sonuç olarak; Davacının davalıdan makbuz bedeli olan 15.130,00.-TL alacaklı olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır.
Öncelikle usulüne uygun yapılmış bir icra takibi olup olmadığının belirlenmesi için takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığının incelenmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
İİK 67. maddesinde yetkili mahkeme gösterilmemiştir. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi İİK 50. maddesinin yollaması ile HMK genel hükümlerine göre belirlenecektir. HMK 6. maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. HMK 7. maddesine göre ise borçlu birden fazla ise takip, bunlardan birinin yerleşim yeri icra dairesinde yapılabilir. Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesinde ve mahkemesinde de açılabilir.(HMK 10. mad.) TBK 89. maddesine göre para borçlarına ilişkin ifa yeri alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeridir.
Bu kapsamda davalı tarafın “sözleşmenin tarafının kendileri olmadığı, davalının ruhsat sahibi olduğu, rödavans sözleşmesi ile ihbar olunan …’e ruhsatını kiraladığı, ancak resmi işlemlerin ruhsat sahibi adına yapılması gerektiğinden dolayı adının geçtiği, kiralayan … de bu kapsamda ihbar olunan …Şti ile izinlerin alınması konusunda anlaşma yaptığı, davacının yaptığı işin bedelinin ihbar olunan …’a ödendiği” savunması üzerinde durulmuştur.
Davacı asil duruşmada alınan isticvab beyanında, kendisine işin … … tarafından verildiğini, bedelinin ödenmediğini, Orman Kanunu 16. Maddesi uyarınca hizmet faturasının ruhsat sahibi adına kesildiğini beyan etmiştir.
Bu değerlendirmeler kapsamında taraflar arasında doğrudan bir sözleşme olmadığı sabit olmuştur. Yapılan iş Adana ili sınırlarındadır. Davacı taraf yapılan işten yararlananın yani zenginleşenin davalı olduğundan bahisle alacak talebini sadece davalıya yöneltmiştir. Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler kapsamında, HMK 6. maddesine göre genel yetkili icra dairesinin davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri olan Göksun icra dairesi, birden fazla borçlu hakkında takip yapılmadığından HMK 7. Maddesinin uygulanamayacağı, sözleşmenin ifa edileceği yere göre … icra dairesinin yetkili olduğu, TBK’nın 89. Maddesinin sadece karz akitleri bakımından uygulanabileceği anlaşılmakla davalı hakkında yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- İcra Dairesinin yetkisizliği nedeniyle geçerli bir icra takibi bulunmadığından davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90.-TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 312,59.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 276,69.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL. maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 31/05/2018

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı