Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/490 E. 2018/77 K. 30.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/490 Esas
KARAR NO : 2018/77
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/06/2016
KARAR TARİHİ : 30/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketlerin arasında imzalanan sözleşme gereğince … isimli gösteride görev yapan dansçıların müvekkil şirket … bünyesinde çalıştığını, gösteriyi müvekkil şirketin 2013-2014 ve 2014-2015 sezonlarında yüksek maliyetlerle orgenize edip sahnelediğini ve gösterinin müvekkil tarafından tanıtımının yapıldığını, ancak davalının izinsiz, haksız ve kötüniyetli olarak kullandığını ve umuma arz edildiğini, müvekkilinin kötülenmesi suretiyle aleyhine beyanlarda bulunulduğunu, rekabet yasağı sözleşmesi gereği rekabet yasağının ihlal edildiğini, buna istinaden Antalya … icra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, haksız itirazın iptaline , takibin devamına, %20’ den az olmamam üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini , yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini vekalet ücretinin tarafına hükmedilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu uyuşmazlıkta mahkememizin görevsiz olduğunu , işçi işveren arasında iş ilişkisinden kaynaklanan davalara bakmakla görevli mahkemenin iş mahkemeleri olduğunu, davacı şirketlerin müvekkil hakkında herhangi bir şekilde likit olmayan ve dayanağı bulunmayan bir alacak için icra takibi başlattığını,icra takibinde ödeme emrinde takibin sebebi belirtilmediğini muacceliyet kazanmadığını, davacılardan … Gayrimenkul Ltd şti’ nin davada ve takipte taraf olma ehliyeti olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafın sunduğu sözleşme ve taahütname başlıklı belgelerde geçen yükümlülükler müvekkil tarafından ihlal edilmediğini, ihlal söz konusu olmadığından herhangi bir cezai şartın veya borcun doğmadığını, davacı tarafın %20 oranında tazminat talebinin haksız olduğunu, davanın görev yönünden usulden reddine, dava şartı olan hukuki yarar yokluğu sebebiyle usulden reddine, davanın husumet yönünden reddine, tüm talepler yönünden esastan reddine karar verilmesini, davacının %20’ den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya içerisine; Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası, Antalya .. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası, Antalya .. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası, Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası celp edilmiş, taraf vekillerince dosyaya taraflar davacı … Şirketi ile dava dışı eser sahiplerinden … arasında yapılmış olan sözleşme ve işbu sözleşmeye istinaden gerçekleştirilen e-posta yazışmaları, taraflar arasında yapılan sözleşme, ihtarname örnekleri, ödemelere dair dekontlar ibraz edilmiştir.
Dava; davalı işçi ile yapılan rekabet yasağı sözleşmesini ihlaline dayanan cezai şart alacağı için başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; mahkememizin görevli olup olmadığı, davalının rekabet yasağına aykırı hareket edip etmediği, davacılardan … Gayrimenkul’ün davada taraf ehliyetine sahip olup olmadığı, davacılardan … Turizm yönünden hukuki menfaatin olup olmadığı, davacının davalılardan cezai şart alacağının oluşup oluşmadığı ve miktarı, takibe dayanak belgenin geçerli olup olmadığı hususları ihtilaflıdır.
Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacilar … Turz. İnş. Eml. … Ltd. Şti. Ve … Gayrimenkul Yatırım ve Yönetim Dan. …. Ltd. Şti. Tarafından davalı … aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu, dosyanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır.
Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacılar … Turz. İnş. Eml. … Ltd. Şti. Ve … Turizm Org. … Ltd. Şti. Tarafından davalılar …aleyhine haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi istemli dava açıldığı, dosyanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde mahkememiz alacaklı davacılar tarafından borçlu davalı hakkında Rekabet Yasağı ve Gizlilik Taahhütnamesinin İhlali Nedeniyle Cezai Şart Bedeline dayalı olarak 5.094,00-TL asıl alacak, 118,07-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.212,07-TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalının icra takibine itiraz etmesi üzerine, icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacılar davalı tarafın iş sözleşmesi ekindeki rekabet yasağı sözleşmesini ihlal ettiğinden bahisle davalının icra takibine yaptığı itirazın iptalini talep etmişlerdir.
Dosyada mübrez sözleşmenin incelenmesinde davacı … Turizm Ltd. Şti. İle davalı arasında … tarihli belirsiz süreli iş sözleşmenin yapıldığı, yapılacak işin animatörlük, maaşın asgari ücret olarak belirlendiği, aynı tarihli “taahhütname” başlıklı belgenin 1. Maddesinde davalının şirketçe sağlanan ve iş yerinde bulunması nedeniyle elde ettiği, ticari önem taşıyan, 3. Şahıslarla paylaşılması halinde şirketin zarar görebileceği her türlü bilgiyi gizlilik içinde tutacağını, bunları en az 3 yıl süreyle hiçbir şekilde 3. Şahıslara iletmeyeceğini, haksız rekabet ortamı yaratacak çalışmalarda bulunmayacağını taahhüt ettiği, yine aynı tarihli “rekabet yasağı-sır saklama yükümü” başlıklı belgenin 1. Maddesinde de ticari sırların saklanması yükümünden, ikinci maddesinde rekabet yasağından ve 3. Maddesinde cezai şarttan bahsedildiği görülmüştür.
Öğretide rekabet yasağı sözleşmesi, işçinin iş ilişkisi içinde işverenin müşterilerine nüfuz etmesi yahut iş sırlarına vakıf olması nedeniyle hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra belirli bir faaliyet alanında belirli bir coğrafi bölgede ve belirli bir zaman dilimi içerisinde işçinin işverenle rekabet teşkil eden davranış içerisine girmesini yasaklayan sözleşmeler olarak tanımlanmaktadır. Rekabet etmeme taahhüdünü içeren bu sözleşmeyle işçi işverene karşı hizmet sözleşmesinin bitiminden sonrasına yönelik olarak menfi bir yükümlülük, bir yapmama borcu altına girmektedir. Başka bir deyişle rekabet yasağı sözleşmesi ile işçinin ekonomik faaliyet özgürlüğüne ve ekonomik geleceğine kısmen dahi olsa sınırlama getirilmektedir(Sabah Altay, Türk Borçlar Kanunun Hükümlerine Göre İşçi ile İşveren Arasında Yapılan Rekabet Yasağı Sözleşmesi, MÜHF-HAD, C.14, sy.3, s.179 vd.).
Rekabet yasağı kaydının geçerli olabilmesi için işçinin, hizmet ilişkisi içinde olduğu işverenin müşteri çevresi ve üretim sırları gibi ticari sırları bilmesi, bunları rakip firmalarla paylaşması ve nüfuz etme imkanının bulunup bulunmaması önem arz etmektedir. Somut olayda mahkemece, davalı işçinin davacı şirkette çalıştığı konum itibariyle davacıya ait ticari sırlara, üretim teknolojisi yada özel üretim biçimi gibi üretim sırlarına ya da müşteri çevresine erişebilme imkanı ve ihtimalinin bulunup bulunmadığının araştırılması gerekirken, hatalı bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın reddi yönünde hüküm kurulmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Çalışma ve Sözleşme Hürriyet başlığı altında düzenlenen 48 ve devamı maddelerinde herkesin dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetine sahip olduğu anayasal teminat altına alınmıştır. 818 sayılı BK’nın 19. maddesinde bir akdin mevzunun, kanunun gösterdiği sınır dairesinde serbestçe tayin olunabilir denilmekle birlikte 20. maddesinde de akdin mevzunun gayrimümkün veya gayri muhik yahut ahlaka (adaba) aykırı olması halinde o akdin batıl olacağı belirtilmiştir.
Sözleşmenin tarafları, sözleşme özgürlüğü ilkesi çerçevesinde sözleşmenin konusunu belirlemede özgür iseler de bu özgürlüğün sınırsız ve sonsuz olduğu söylenemez. 818 sayılı BK’nın 19, 20, 349. maddelerinde bu özgürlüğün sınırları çizmiştir. Sözleşmede öngörülen rekabet yasağı; ancak işçinin iktisadi geleceğinin hakkaniyete muhalif olarak tehlikeye girmesini menedecek surette zaman, yer ve işin nevi noktasından hal icabına göre münasip bir hudut dahilinde şart edilmiş ise geçerlidir.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; davalının imzaladığı hizmet akdinin rekabet yasağına ilişkin maddelerinde bir coğrafi alan sınırlaması bulunmaması, taahhütname başlılı belgede iki yıldan fazla bir süre belirlenmiş olmasının yanında her hangi bir cezai şartın hükmünün bulunmaması, iki yıldan fazla sürmesini gerektirir özel bir durum bulunmaması, “rekabet yasağı-sır saklama yükümü” başlıklı belgede süre şartının bulunmaması, bu durumun animatör olan asgari ücretli davalı işçinin iktisaden mahvına sebep olacak mahiyette olması nedeniyle yukarıda açıklanan çalışma özgürlüğüne, akit serbestisine ilişkin yasal düzenlemelere aykırıdır. Bu nedenle haksız rekabete ilişkin sözleşme hükmünün batıl sayılması gerekmektedir. Nitekim aynı nitelikteki başka bir dosyadan alınan ve dosyamız arasına ibraz edilen Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… esas sayılı dosyadan alınan bilirkişi raporunun da aynı doğrultuda olduğu görülmüştür.
Diğer taraftan davacı tarafın başka yerde sergilenmek suretiyle rekabet yasağının ihlal edildiğini iddia ettiği sahne gösterisinin telif haklarının davacılara ait olmadığı, dava dışı … ile yapılan sözleşme uyarınca dans gösterisinin …-… sezonunda sergilenmesi için temin edildiği, müzik, kareografi ve yönetim koşullarının dava dışı yüklenici …’a ait olduğunun, gösteri grubunun yani çalışanların yüklenicinin çalışanı olup masraflarının işverene ait olduğunun kararlaştırıldığı, sözleşme süresi sona erince yüklenicinin başka bir firma ile anlaşması üzerine gösteri ekibi gösterilerini o firma adına sergilemeye devam ettiği, tüm bu hususlar bir arada gözetildiğinde davacı … Turizm Ltd. Şti. İle davalı arasında imzalanan hizmet aktinde yer alan haksız rekabete ilişkin düzenlemelerin batıl olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla davacı … Turizmin davasının reddine karar verilmiştir.
Diğer davacı … Gayrimenkul Ltd. Şti. İle davalı arasında her hangi bir iş sözleşmesinin bulunmadığı, dava dışı … ile yapılan sözleşmede de davacı …’in taraf olmadığı anlaşılmakla bu davacı yönünden davalıya yöneltilebilecek aktif husumet bulunmadığı kanaatine varılmakla davasının reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … Gayrimenkul Ltd. Şti. Yönünden aktif husumete ilişkin dava şartı noksanlığından HMK’nın 114/1-d 115/2 maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
a)Alınması gerekli 35,90-TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
b) Davalı kendisini vekille temsil ettirdiinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL vekalet ücretinin davacı … Gayrimenkul Ltd. Şti.den alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
2-Davacı … Turizm Ltd. Şti. Yönünden davanın esastan REDDİNE,
Davacıların takipte kötü niyetli olduğu sabit olmadığından davalı lehine tazminat verilmesine yer olmadığına,
a)Alınması gerekli 35,90.-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 62,95.-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırıldığı anlaşılan 27,05.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istem olması halinde davacı tarafa İADESİNE,
b)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
c)Davalı kendisini vekille temsil ettirdiinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL vekalet ücretinin Davacı … Turizm Ltd. Şti.den alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
d)Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/01/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)