Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/387 E. 2022/565 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/387 Esas
KARAR NO : 2022/565
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2015
KARAR TARİHİ : 30/06/2022

Antalya … Tüketici Mahkemesinin … tarih, … Esas – … Karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edilen ve eldeki esasa kaydı yapılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; … plakalı aracın ZMSS poliçesinin müvekkili şirketçe düzenlendiğini, … tarihinde dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken direksiyon hâkimiyetini kaybederek kaza yaptığını, aynı araçta yolcu olan …’un malul kaldığını, …’un maluliyeti için önceki ödemesine ek olarak sulh protokolü ile …-TL ek maluliyet tazminatı ödemesi yapıldığını, yapılan bu ödemenin sürücü …’ın alkollü araç kullanması nedeniyle davalı araç malikine rücu hakkı doğduğunu, alacağın tahsili için Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini ve takibin durdurulmasına karar verildiğini beyan etmekle, itirazın iptaline takibin devamına, davalının itirazı nedeniyle %20 tazminata hükmedilmesine karar verilmesini, davalı tarafa ait … plakalı aracın üçüncü kişileri devrinin önlenmesi için araç kaydı üzerine ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu uyuşmazlığın çözümünde Asliye ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, dava konusu trafik kazasının münhasıran alkolün etkisi ile meydana gelmediğinden davacının ödediği tazminatı müvekkilinden rücu etme hakkının olmadığını, somut olayda zarar göreninin müterafik kusuru bulunması nedeniyle belirlenecek tazminat miktarında indirim yapılması gerektiğini, somut olayda hatır taşıması mevcut olduğundan, belirlenecek tazminat miktarında indirim yapılmasını, …un maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu tarafından tespitini, ihtiyati tedbir talebi ile davanın reddine karar verilerek yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; davacı vekilince dava dilekçesi ekinde Poliçe, Kaza Tespit Tutanağı, ödeme belgesi, Üsküdar Devlet Hastanesi Engelli Sağlık Kurulu Raporu, Sulh protokolü, ibraname ve aktüerya raporu tazminat hesabı ibraz edilmiş, davacı …Ş.’ye müzekkere yazılmış, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosya sureti ile Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı ve Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı dosyalarına ait gerekçeli karardan bir suret uyap üzerinden dosyamız arasına alınmış, davalı tanıkları dinlenmiş, dava dışı …’un tedavi gördüğü kurumlardan tedavi evrakları celp edilerek iş göremezlik durumuna ilişkin raporlar, bilirkişi heyetinden kusur raporu ve aktüer bilirkişiden hesap raporu aldırılmıştır.
Dava: itirazın iptali davası niteliğinde olup, ZMSS sigortacısı tarafından 3.şahıslara ödenen tazminatın kendi sigortalısından tahsili için girişmiş olduğu icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
… tarihinde meydana gelen kaza olayında davalıya ait olan … plakalı aracın kaza yapması sonucunda 3.kişilere davacı … tarafından ödeme yapıldığı ihtilafsız olup, uyuşmazlık; sigortalı araç sürücüsünün alkollü olmasının etkisiyle kaza yapıp yapmadığı, davacı tarafça 3.kişiye yapılan ödemenin 3.kişinin gerçek zarar durumu ile uyumlu olup olmadığı, icra takip tarihindeki alacak – borç durumuna ilişkin olup, ayrıca olayda hatır taşıması olup olmadığı hususu da ihtilaflıdır.
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosya suretinin incelenmesinde; mağdurların …, … şüphelinin …, suçun taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma olduğu, Başsavcılığın … soruşturma ve … nolu kararı ile TCK 89/1 maddesi kapsamında kalan takibi şikayete bağlı suçtan şikayet yokluğu nedeniyle, kovuşturma yapmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı … A.Ş. tarafından borçlu … A.Ş. tarafından…-TL asıl alacak, …-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam …-TL alacak, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %9 reeskont faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya … tarihinde tebliğ edildiği, borçlu şirket vekili tarafından verilen itiraz dilekçesi ile borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememize uyap üzerinden gönderilen Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı kararın incelenmesinde; davacının …, davalının … A.Ş. davanın Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat davası olduğu, davanın feragat nedeni ile reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Uyap üzerinden dosyamız arasına alınan Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı gerekçeli kararı, kararın istinaf edilmesi sonucunda Antalya BAM … Hukuk dairesinin … Esas … Karar sayılı karar ilamı ve bozmadan sonra Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas numarasını alan dosyanın gerekçeli kararının incelenmesinde; davacının … A.Ş. davalının … A.Ş., davanın Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan itirazın iptali davası olduğu, mahkemenin … tarih … Esas ve … Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabul ve kısmen reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu trafik kazası olayına ilişkin olarak kaza olayının sırf alkolün etkisiyle meydana gelip gelmediği ve olaydaki kusur durumuna ilişkin bilirkişi heyetinden rapor alınmış, Nöroloji Uzmanı Dr. …, Hukukçu bilirkişi Av. … ve Trafikçi Bilirkişi … tarafından tanzim edilen … tarihli rapora göre; kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü …’ın %100 oranında tamamen kusurlu olduğu, kazaya etken olacak herhangi bir dış etkenin bulunmadığı, dosya içerisindeki veriler göz önüne alındığında, kaza esnasında … promil alkollü olduğu belirlenen sürücü …’ın bu kazayı salt alkol etkişi altında yaptığı, Motorlu Kara Taşıtları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının B.4/d maddesi gereğince, davacı … tarafından 3. kişilere ödenen tazminatın poliçede sigorta ettiren olarak yer alan davalıdan rücuen talep edilebileceği görüş ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Tanık …’ın İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesice alınan beyanında; “Araçta yolcu olarak bulunan … benim arkadaşımdır. Antalyada idik. O gün akşam orada eğlendik ve alkol aldık. Gece dönerken aracı ben kullanıyordum. Antalya’yı bilmediğimiz için ters bir yola girmişiz arkadaşlarım son anda beni uyardılar. Gece olduğu için yolu tam ayırt edemedim. Arkadaşlarım tarafından uyarıldığımda direksiyonu kırdım ve o anda direksiyon hakimiyetini kaybettim ve söz konusu kaza meydana geldi. Araçta … dışıda 1 kişi daha vardı toplamda 3 kişi idik. Araçta bulunan herkes alkollüydü. Benimde alkollü olduğumu hepsi biliyordu zaten hep beraber eğlenip alkol aldık. Benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık …’un İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesice alınan beyanında; “… … ayında akşam saatinde, alkollüydük, araçta … şofördü, onun da bir arkadığı vardı o önde oturuyordu, ben arkada oturuyordum, araçta bulunan herkes alkollüydü, aracı … kullanıyordu, kazanın olduğu anı göremedim o sırada arka koltukta telefonla ilgileniyordum, bir anda kaza oldu ve hepimiz savrulduk, arka koltukta oturduğum için kazanın nasıl olduğunu hiç bir şekilde göremedim, bi an sese kafamı kaldırdım ve sağa sola savrulmuştuk, dedi, bilgim ve görgüm bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Üsküdar Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen … tarihli Engelli Sağlık Kurulu raporunda dava dışı …’un tüm vücut fonksiyon kaybı oranının %18 olduğu anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret mahkemesinden talimat yoluyla maluliyete ilişkin aldırılan Adli Tıp … İhtisas Kurulunun … tarihli raporunda sonuç olarak; dava dışı …’un E cetveline göre %… oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğinin mütalaa edildiği bildirilmiştir.
Maluliyet raporuna davacı vekilinin itirazları ve Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı ilamı dikkate alınarak İstanbul Adli Tıp … Üst Kurulundan rapor aldırılmış aldırılan … tarihli raporda sonuç olarak; … hakkında … tarih ve … dosya numarası ile düzenlenen raporda belirtilen %18 (yüzdeonzekiz) engellilik oranının yürüyüş bozukluğu baz alınarak verildiği, İlgili İhtisas Kurulu tarafından verilen %3.3 (yüzdeüçnoktaüç) maluliyet oranının ise tibia ve fibulanın sekelsiz iyileşmiş kemik kırığı baz alınarak verildiği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle meslek grup numarası 1 kabul olunarak, E cetveline göre %3.3 (yüzdeüçnoktaüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre yapılan değerlendirmede kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, Özürlülük/Engellilik kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, bu nedenle aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği, İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği mütala edilmiştir.
Aktüer bilirkişi … tarafından hazırlanan … tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak; davacının dava dışı …’a tazminat olarak … tarihinde …-TL sonrasında … tarihinde …-TL ödeme yaptığı, eldeki davanın … tarihinde yapılan ödemeye ilişkin olduğu, davacının ilk ödeme yaptığı … tarihine göre yapılan hesaplama neticesinde, …’un geçici ve sürekli iş göremezlik zararının toplamının …-TL olduğunun hesaplandığı, davacı … şirketinin ise …’a aynı tarihte …-TL tazminat ödediği dolayısıyla … tarihli ödemeyle …’un tüm iş göremezlik zararının karşılandığı, bunun bir sonucu olarak, davacının eldeki davaya konu ettiği … tarihli …-TL tutarındaki ödemenin yapıldığı gün itibariyle …’un herhangi bir bakiye zararı bulunmadığından, davaya konu edilen … tarihli …-TL tutarındaki ödemenin tamamının yersiz olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 18/03/2021 tarih, 2020/9716 Esas, 2021/2975 Karar sayılı ilamında, “…2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Yine 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 95. maddesinde “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez.
Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” düzenlemesi yer almaktadır. Ayrıca 2918 sayılı KTK’nun 48. maddesinde, alkollü içki alması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu ifade edilmiştir.
Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin “Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı” başlıklı 97/1. maddesinde, alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra, bu konu ile ilgili olan “b-2” bendinde, alkollü içki almış olarak araç kullandığı tespit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı 0.50 promil üstünde olanların araç kullanamayacakları belirtilmiştir.
Öte yandan, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4.d maddesinde, tazminatı gerektiren olay işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak kendilerine verilen kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa sigortacının sigorta ettirene rücu hakkı olduğu açıklanmıştır.
O halde, hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla, sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez. Üstelik, böyle bir durumda hasarın teminat dışı kaldığının ispat yükü 6762 sayılı TTK’nun 1281. Maddesi (6102 sayılı TTK’nın 1409. maddesi) hükmü gereğince sigortacıya düşmektedir.
Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin belirlenmesi durumunda, oluşan hasar poliçe teminatı dışında kalacağından davanın kabulüne, aksi halinde reddine karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir.” belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; … tarihinde davacı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı, davalı adına kayıtlı ve dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halindeyken tek taraflı trafik kazasının meydana geldiği, kaza sonucunda sigortalı araçta yolcu olarak bulunan …’un yaralandığı, … tarihli raporda, araç sürücüsünün kanında … promil alkol olduğunun tespit edildiği, Trafik bilirkişisi …, Nörolog bilirkişi … ve Hukukçu bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli bilirkişi raporunda, havanın açık zeminin kuru olduğu ve aydınlatmanın olduğu yolda direksiyon hakimiyetini kaybedip kazanın meydana gelmesine neden olan ve kaza anında … promil alkollü olduğu tespit edilen … plakalı araç sürücüsü …’ın alkolün etkisi ile kazayı yaptığı ve kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, dolayısıyla kazanın münhasıran alkolün etkisiyle meydana geldiği, dava konusu olayda sigortalı araç sürüsü … ve yaralanan …’un arkadaş oldukları, birlikte eğlenmek amacıyla buluştukları ve akabinde de söz konusu olayın gerçekleştiği anlaşıldığından ve davalı tarafından cevap dilekçesinde hatır taşıması savunmasında bulunulduğundan, olayda …’un aradaki arkadaşlık ilişkisi nedeniyle hatır için taşındığı, yine yolcu olan dava dışı 3. Kişi …’un alkollü olduğunu bildiği …’ın sürücülüğünü yaptığı araçta yolculuk yapmakla kendi can güvenliğini tehlikeye atması ve sonucunda yaralanması nedeniyle müterafik kusurunun bulunduğu kanaatine varılmış, İstanbul Adli Tıp … üst Kurulu tarafından düzenlenen … tarihli rapora göre; dava dışı yolcu …’un kaza tarihinde yürürlükte bulunan Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uyarınca meslekte kazanma gücü kaybı oranının % … oranında, geçici iş göremezlik süresinin de 9 aya kadar uzayabilecek şekilde yaralandığının anlaşıldığı, Aktüer Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli bilirkişi raporuna göre, dava dışı …’un ilk ödeme tarihi olan … tarihi itibariyle geçici iş göremezlik zararının …-TL, sürekli iş göremezlik zararının …-TL olmak üzere toplam …-TL olarak hesaplandığı, ancak bu hesaba müterafik kusur ve hatır taşıması indiriminin yansıtılmadığı, maddi zarardan %20 oranında müterafik kusur indirimi ve %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği, buna göre denetime elverişli olarak aktüer bilirkişi tarafından hazırlanan raporda tespit edilen …-TL geçici iş göremezlik zararından, …-TL sürekli iş göremezlik zararından önce %20 oranında müterafik kusur indirimi, sonra belirlenen miktardan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapıldığında dava dışı …’un geçici iş göremezlik yönünden …-TL, sürekli iş göremezlik yönünden …-TL olmak üzere toplam …-TL gerçek zararının oluştuğu, davacının dava dışı …’a tazminat olarak … tarihinde …-TL ödeme yaptığı, eldeki davanın … tarihinde yapılan …-TL ödemeye ilişkin olduğu, dolayısıyla … tarihli ödemeyle dava dışı …’un tüm iş göremezlik zararının fazlasıyla karşılandığı, bunun sonucu olarak, davacının eldeki davaya konu ettiği … tarihli …-TL tutarındaki ödemenin yapıldığı gün itibariyle …’un herhangi bir bakiye zararı bulunmadığı, davaya konu edilen … tarihli …-TL tutarındaki ödemenin tamamının yersiz olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş, davalının talebinin bulunmaması, alacağın likit olmaması ve davacının takibinde kötü niyetli oluşu ispatlanamadığından davalı lehine tazminat taktir edilmeyerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartları oluşmadığından davalı lehine tazminat takdirine yer olmadığına,
3-Alınması gerekli …-TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan …-TL harcın mahsubu ile fazladan yatırılan …-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan …-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
6-Adli Tıp Kurumu Başkanlığı İstanbul Adli Tıp … Üst Kurulu tarafından düzenlenen … tarihli, … nolu, …-TL’lik ATK fatura bedelinin davacıdan alınarak Adli Tıp Kurumu Başkanlığına ödenmesine, karar kesinleştiğinde karardan bir suretin İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,
7-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/06/2022

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)