Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/346 E. 2018/156 K. 26.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/346 Esas
KARAR NO : 2018/156
DAVA : Tazminat (Haksız Eylemden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/05/2016
KARAR TARİHİ : 26/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Eylemden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; …/…/… tarihinde davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunan ve diğer davalı … … sevk ve idaresindeki … … … plakalı aracın, … … … plakalı arızalanmış motosikletini elle iterek giden müvekkiline arkadan çarparak olay yerinden uzaklaştığını ve müvekkilinin yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kaza sonucu … Sulh Ceza Mahkemesinin …/… esas sayılı dosyasında görülen dava neticesinde alkollü ve asli kusurlu olan davalıya 8 ay hapis cezası verildiğini belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin kalıcı ve geçici iş göremezlik durumunun tespit edilerek, nakdi karşılığı olarak şimdilik 500,00.-TL’nin ve tedavi giderleri için şimdilik 500,00.-TL’nin yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, ayrıca oluşan manevi zararın bir nebze olsun giderilmesi amacıyla şimdilik 10.000,00.-TL’nin yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … … vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davanın olayın gerçekleştiği yer olan … Mahkemelerinde açılması gerektiğini, davacı tarafın taleplerinin zaman aşımına uğradığını, müvekkilinin iddia edildiği gibi davacıya çarpmadığını, olaydan on gün kadar önce müvekkilinin arabasına bir motosikletlinin çarptığını ve aralarındaki uzlaşma sonucu olayın kapatıldığını, davacı tarafın müvekkilinin aracını hiçbir zaman teşhis edemediğini, emniyette alınan ifadesinde kendisine çarpan aracın siyah pikap araba olduğunu söylediğini, ancak müvekkilinin böyle bir aracının olmadığını, istenilen manevi tazminat miktarının da fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … … … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zaman aşımı itirazında bulunmuş, esasa ilişkin olarak da davaya konu … … … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limitleri ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte dava konusu kaza olayındaki tarafların kusur durumunun ve ayrıca davacının daimi sakatlığının bulunup bulunmadığı hususlarının aldırılacak bilirkişi raporları ile tespit edilmesi gerektiğini belirterek müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; kaza tutanağı, sigorta poliçesi, hasar dosyası, ödeme dekontu, makbuz ve ibraname başlıklı belge sunulmuş, … … Müdürlüğünden davacıya peşin sermaye değerli gelir bağlanıp bağlanmadığı hususu ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış, kaza olayındaki kusur durumuna ve davacının maluliyet durumuna ilişkin raporlar aldırılmıştır.
Dava: trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle açılan maddi manevi tazminat davası niteliğindedir.
Davalı … … … vekilinin zaman aşımı itirazının; süresinde yapılmadığından reddine, ayrıca diğer davalı …’ın mahkememizin yetkisine ve zaman aşımına yönelik itirazlarının da; HMK 16 maddesi uyarınca davacının ikametinin … oluşu gözetilerek, ayrıca KTK 109/2 maddesi uyarınca uzamış zaman aşımı hükümleri uygulanması gerektiğinden ve 8 yıllık zaman aşımı süresi dolmadığından yetki ve zaman aşımı itirazlarının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
…/…/… tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralandığı, davalılardan …’ın kazaya neden olan … … … plakalı aracın sürücüsü, diğer davalı sigorta şirketinin de bu aracın ZMSS sigortacısı olduğu ihtilafsızdır.
Kaza olayındaki kusur durumu, davacının geçici veya sürekli iş göremezlik zararının olup olmadığı, manevi tazminat koşullarının bulunup bulunmadığı, davalıların tazmini gereken sorumlulukları bulunup bulunmadığı hususları ihtilaflıdır.
… Müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen …/…/… havale tarihli cevabi yazıya göre; davacıya bu kaza olayı nedeniyle herhangi bir ödeme bulunmadığı ve kaza ile ilgili gelir bağlanmadığı, dolayısıyla peşin sermaye değerinin oluşmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Trafikçi Bilirkişi … … tarafından düzenlenen …/…/… havale tarihli rapora göre; dava konusu kaza olayının meydana gelmesinde … … … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın %70 oranında asli kusurlu, … … … plakalı arızalı motosikleti götüren davacı sürücünün %10 oranında tali kusurlu ve yapım çalışma yapan firmanın kazanın oluşumunda %20 kusurlu olduğu yönünde görüş ve mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
…Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının …/…/… havale tarihli raporuna göre; davacının yaralanma neticesinde yaralarının iyileşmesi ve mevcut haliyle olağan yaşamına dönebilmesi için ihtiyaç duyduğu sürenin 6 ay olduğu, sürekli iş göremezlik oranının %11 olduğu yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili …/…/… havale tarihli beyan dilekçesinde; davalı sigorta şirketi ile yapılan sulh neticesinde …/…/… tarihinde maddi tazminat talebine ilişkin olarak 33.932,04.-TL ödeme yapıldığını, manevi tazminat talebi yönünden davaya diğer davalı … … yönünden devam ettiklerini beyan etmiş, yine davalı … … … vekili …/…/… havale tarihli dilekçesinde davacı tarafa asıl alacak ve ferileriyle birlikte toplam 39.264,98.-TL ödemede bulunulduğunu belirtmiş, dilekçe ekinde 16/12/2016 tarihli Makbuz Ve İbraname başlıklı belge örneği dosyaya sunulmuştur. Davacı vekili …/…/… tarihli beyan dilekçesinde maddi tazminat alacaklarının davalı sigorta şirketi tarafından karşılandığını, buna bağlı yargılama gideri ile mahkeme masrafları konusunda da karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiş, davalılardan …’a karşı manevi tazminat talepleri yönünden davaya devam ettiğini bildirmiş, maddi tazminat yönünden ödeme nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesini isterken, diğer davalı …’ı da ayırmaksızın bu yönde talepte bulunduğundan, davacının maddi tazminat isteminin her iki davalı yönünden konusuz kaldığı davacı talebi ile bağlı kalınarak değerlendirilmiş ve maddi tazminat istemi yönünden dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat TBK 56. Maddesinde düzenleşmiş olup, “Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarında da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmüne amirdir.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinilmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlenmesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; …/…/… tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralandığı, davalılardan …’ın kazaya neden olan … plakalı aracın sürücüsü, diğer davalı sigorta şirketinin de bu aracın ZMSS sigortacısı olduğu, yargılamanın devamı sırasında davalı sigorta şirketi tarafından davacıya maddi tazminat kapsamında ödeme yapıldığı, davacının maddi zararının bu şekilde karşılandığı, bu nedenle davacının maddi tazminat isteminin konusuz kaldığı anlaşılmakla, maddi tazminat yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, yine maddi tazminat yönünden her ne kadar davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet vermişse de, makbuz ve ibraname ve davacı vekilinin beyanları karşısında maddi tazminat istemi yönünden harç ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiş, manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmeye göre de olayın oluş şekli, kaza olayındaki tarafların kusur durumları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları göz önünde bulundurularak, davacının yaralanması nedeniyle duymuş olduğu acı ve üzüntünün bir nebze giderilmesi bakımından davacı lehine 6.000,00.-TL manevi tazminata hükmolunmak gerekmiş ve manevi tazminattan sadece davalı … … yönünden dava açılmakla, bu davalı sorumlu tutularak ve yine dava dilekçesinde faiz başlangıç tarihi belirtilmediğinden hüküm altına alınan alacağa dava tarihinden yasal faiz yürütülerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat talebi yönünden dava konusuz kalmakla esas hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
2-Davacının davalı …’a yönelik manevi tazminat istemi yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile;
6.000,00.-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Davacının fazlaya dair manevi tazminat isteminin REDDİNE,
3-Maddi tazminat istemi yönünden alınması gerekli 35,90.-TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 3,43.-TL harcın mahsubu ile bakiye 32,47.-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir KAYDINA,
4-Manevi tazminat istemi yönünden alınması gerekli 409,86.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 34,15.-TL harcın mahsubu ile bakiye 375,71.-TL harcın davalı …’dan tahsili ile Hazine adına gelir KAYDINA,
5-Davacı tarafından yatırılan 34,15.-TL peşin harç (manevi tazminat istemi yönünden yatırılan) ve 29,20.-TL başvuru harcının toplamı 63,35.-TL’nin davalı …’dan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Maddi tazminat istemi yönünden davacı ve davalılar lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, (Davalılar her ne kadar dava açılmasına sebebiyet vermiş iseler de, davacı taraf konusuz kalan maddi tazminat istemi ile ilgili olarak yargılama gideri talep etmediğinden)
7-Manevi tazminat istemi yönünden davacı vekille temsil olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
8-Davalı … … vekille temsil olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca reddolunan manevi tazminat yönünden hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya ÖDENMESİNE,
9-Davacı tarafından maddi tazminat istemi yönünden yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
Ayrıca manevi tazminat istemi yönünden bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
10-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/02/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)