Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/286 E. 2018/739 K. 22.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/286 Esas
KARAR NO : 2018/739
DAVA : Tazminat (destekten yoksun kalma)
DAVA TARİHİ : 15/04/2016
KARAR TARİHİ : 22/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …/…/… tarihinde davalı … yönetimindeki … … … plakalı aracın karşıdan karşıya geçerken maktul …’e çarpması sonucu davaya konu trafik kazasının meydana geldiğini ve müvekkilinin annesi …’ün öldüğünü, davalı hakkında … Asliye Ceza Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasıyla taksirle ölüme neden olma suçlaması ile dava açıldığını, kaza sonrası tutulan trafik kazası tespit tutanağında ve dosyaya sunulan bilirkişi raporlarında davalının asli kusurlu olduğunun belirtildiğini beyan etmekle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı … şirketinin sigorta poliçesi ve maddi tazminattan sorumlu tutulması kaydıyla maktul muris Gül’ün ölümü nedeniyle 75.000,00-TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 1.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, belirlenecek maddi ve manevi tazminat taleplerine kaza tarihi olan …/…/… tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasını, ceza dosyasında kusura ilişkin yapılan tespitin hatalı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte mahkemece tazminat hesaplaması yaptırılması yoluna gidilmesi halinde yerleşik içtihatlar doğrultusunda dosyanın aktüerya bilirkişisine tevdi edilmesine karar verilmesini, davacı tarafça talep edilen manevi tazminat oranı çok fahiş olduğunu beyan etmekle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kaza nedeniyle müvekkili kooperatife hiçbir müracaatta bulunulmadığını, müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe teminatları dahilinde ve poliçe teminat limitiyle sınırlı olmak üzere sorumlu olduğunu, kaza tarihi itibariyle kişi başına sakatlık azami 290.000,00-TL olduğunu, tarafların kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini beyan etmekle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; trafik kazası sonucu davanın murisinin vefatı nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; kazadaki kusur durumu, davacının annesi maktul …’un vefatı nedeniyle varsa talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının ve manevi tazminatın miktarı ve davalıların zarardan sorumlu olup olmadıkları itilaflıdır.
Dosya içerisine; davacıya ait tedavi evrakları, film ve grafiler getirtilerek geçici ve sürekli iş göremezlik durumuna ilişkin raporlar aldırılmış, kusur durumuna ilişkin raporlar aldırılmış, tarafların sosyal ekonomik durum araştırmaları yaptırılmış, kaza tespit tutanağı, sigorta poliçesi, trafik kayıtları dosyaya sunulmuş, Sgk’dan davacıya gelir bağlanıp bağlanmadığı hususu araştırılmış, aktüer bilirkişiden hesap raporu aldırılmış, … ASCM’ nin …/… sayılı dosyası celp edilmiştir.
Davaya konu kaza olayının …tarihinde meydana geldiği, davacının annesi müteveffanın karşıdan karşıya geçmek isterken, davalı … yönetimindeki … … … plakalı aracın çarpması soncunda vefat ettiği dosya içerisindeki kaza tespit tutanağı ve diğer kayıt ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Dosya içerisindeki sigorta poliçesi ve ruhsat kayıtlarından kazaya neden olan … … … plakalı aracın davalılardan … adına trafikte kayıtlı olduğu ve diğer davalı olan sigorta şirketine ZMSS sigorta poliçesiyle sigortalı olduğu anlaşılmakta olup, sigorta poliçesinden sorumluluk limitinin 290.000TL olduğu anlaşılmıştır.
Yine dosya içerisine sunulan belgelerden, davacının ölen …’ un kızı olduğu, davacının … Aile Mahkemesinin …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile velayetinin babası …’ a verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Kaza olayındaki kusur durumunun belirlenmesi bakımından … ATK … İhtisas Diresinden rapor aldırılmış …/…/… tarihli rapora göre, sürücü … sevk ve idaresindeki araçla seyri sırasında mahal özelliklerini de dikkate alarak kontrollü ve tedbir alabilecek vaziyette seyrini sürdürmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediğinden kazanın oluşumunda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranış ile alt düzeyde tali kusurlu olduğu, müteveffa yaya …geçiş yapmadan evvel seyir halinde olan araçların seyir durumlarını yeterince kontrol etmediği, orta refüjün tel ile kapatılmış yaya geçişine uygun olmayan yerden geçiş yaparak kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, ilk geçiş hakkını sanık sürücü sevk ve idaresindeki araca vermediğinden kazanın oluşumunda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı ile asli kusurlu olduğunu bildirdikleri anlaşılmıştır.
Antalya Sgk İl Müdürlüğünün …tarihli cevabi yazısından davacıya ölümlü kaza olayı nedeniyle rücuya tabi gelir bağlanmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
… Asliye Ceza Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, sanığın …, müştekilerin … … ve … … olduğu, dosyadaki rapora göre …’ ın kaza anında alkollü olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Aktüer bilirkişi …tarafından hazırlanan, …/…/… tarihli rapora göre; davacı … için destekten yoksun kalma tazminatının 13.067,67.-TL olarak hesaplandığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili …havale tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini 13.067,67.-TL olarak ıslah etmiş, tamamlama harcını yatırmış, ıslah dilekçesi davalılara usulünce tebliğ edilmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminatı TBK’nın 53. Maddesinde düzenlenmiş olup, teker teker belirtilmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse TBK’nın 53. Maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir. Ancak destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi için öncelikle ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekir. TBK 53. Maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanır. Sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır. Bununla birlikte destekten yoksun kalan kimsenin devamlı ve gerçek bir ihtiyaç içerisinde bulunması gerekir. Genel olarak bakım ihtiyacı, sosyal düzeye uygun olan yaşamın devamını sağlamak için gerekli olan olanaklardan yoksun kalmayı anlatır. Eğer ölenin eylemli olarak baktığı davacı ölüm yüzünden bu bakımın sağladığı yaşama düzeyinin altına düşmüş olursa, ihtiyaç bulunma koşulu gerçekleşmiş sayılır.
Manevi tazminat ise, TBK 56. Maddesinde düzenleşmiş olup, “Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarında da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmüne amirdir.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinilmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlenmesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; …/… tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının annesi …’ ün vefat ettiği, kazanın meydana gelişinde davalı sürücü …’ ın %15 oranında tali kusurlu, müvteveffa yaya …’ ün %85 oranında asli kusurlu oldukları, davacı … doğumlu …’nin desteği olan annesini bu kazada kaydetmesi nedeniyle talep edebileceği maddi tazminatın 13.067,67.-TL olarak hesaplandığı, davalı …’ın haksız fiil sorumlusu sürücü , davalı … şirketinin ise ZMMS sigortacısı sıfatlarıyla meydana gelen zarardan sorumlu oldukları anlaşılmış ve maddi tazminat davasının kabulüne karar verilmiştir.
Manevi tazminat talepleri bakımından ise yukarıda açıklanan genel ilkeler, olayın gece …:… civarında meydana gelmesi, dosyada ve ceza dosyasında mevcut ifade tutanakları incelendiğinde, müteveffanın kardeşinin beyanına göre müteveffanın olay akşamı henüz evdeyken ayakta duramayacak kadar sarhoş olmasına, olay yeri tanığının beyanına göre sallanarak yoldan geçmeye çalışmasına rağmen davalı sürücünün de kazadan sonra durmayarak kaza mahallinden firar etmesi, kazadan sonra kolluk marifetiyle aranmasına rağmen davalı sürücünün uzun bir süre adreslerinden bulunamaması, kazadan yaklaşık 22 buçuk saat sonra alınana kan örneğinde 4 mg/dl ( 4 mg/dl = 0,4 promile tekabül ettiği, Adli Tıp Kurumu … Grup Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı yazısında; zamanla orantılı olarak kan-alkol düzeyindeki azalma ile ilgili yapılan araştırmalarda, kan alkol düzeyinin bir saatte 12-20 mg/dl azaldığı, adli vakalarda, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’nca ortalama olarak kan alkol düzeyinin bir saatte 15 mg/dl (0,15 promil) azaldığının kabul edildiği , buna göre 0,15×22,5+0,4=3,77 promil olması gerektiği) etanol tespit edildiği, davalı sürücünün arkadaşı tanık …’un da davalı sürücünün kendisine alkollü olduğunu söylediğini beyan etmesi, davalı çarptıktan sonra yuvarlanan maktulün üzerinden diğer araçların da geçerek acı bir şekilde hayatını kaybetmesi şeklinde meydana gelen somut olayda, henüz bir yaşında olup anne ve babası boşanmış olması nedeni ile velayeti anneye bırakılan küçük çocuğun bu olay nedeni ile -kaza tarihinde farkındalık duygusu gelişmemiş ise de- zaman içinde yaşayacağı üzüntü, elem ve kederi bir nebze olsun hafifletebilmek amacı ile 40.000,00.-TL manevi tazminatın, haksız fiil sorumlusu araç sürücünden alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat davasının KABULÜ ile;
13.067,67.-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 22/07/2015 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …A.Ş’ den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
a-Alınması gerekli 892,65.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 259,58.-TL ve ıslah ile alınan 206,08.-TL harcın mahsubu ile bakiye 427,00.-TL harcın davalılardan TAHSİLİ ile hazineye gelir KAYDINA,
b-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 1.474,46.-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
c-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
2-Manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile ;
40.000,00.-TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ dan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemlerin reddine,
a-Alınması gerekli 2.732,40.-TL nispi karar ve ilam harcının davalı …’ dan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
b-Davacı tarafından, sosyal ve ekonomik durum araştırması yönünden yapılan 9,00.-TL yargılama giderinin davalı …’ dan alınarak davacıya verilmesine,
c-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 4.750,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalı …’ dan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
d-Davalı … vekille temsil olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 4.200,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/11/2018

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı