Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/190 E. 2019/20 K. 09.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/190
KARAR NO : 2019/20
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 10/03/2016
KARAR TARİHİ : 09/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davalının aralarındaki ilişki nedeniyle müvekkiline borcu olduğunu, söz konusu borç ödenmeyince davalıya Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının herhangi bir borcu olmadığını iddia ederek takibe itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, itirazın hakız ve kötü niyetli olduğunu, takibi sürüncemede bırakmak için yapıldığını belirterek, haksız itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, itiraz eden davalının % 20’den az olmamak üzere tazminat ödemesine mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası ile başlatılmış olan toplamda 14.007,15 TL tutarındaki 3 adet faturadan kaynaklı ödeme emrinin … tarihinde tebliğ alındığını, … tarihinde müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmaması nedeniyle borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, itiraz üzerine işbu itirazın iptali davasının açıldığını, davacı tarafından müvekkili aleyhine toplamda 14.007,15 TL tutarındaki 3 adet faturadan kaynaklı borcunun olduğu iddiası ile icra takibi başlatıldığını, ancak müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, faturaların taraflar arasındaki hukuki ilişkinin ifa aşamasına dair düzenlenen bir belge özelliğini taşıdığını, bu nedenle sadece faturanın tanzim edilmiş olması fatura içeriğinin doğru ve haklı olduğu anlamına gelmediğini, aynı zamanda faturanın muhataba tebliği ve fatura konusu emtianın/hizmetin de yine muhataba teslimi olgularının faturayı tanzim eden tacir tarafından hukuken geçerli deliller aracılığı ile ispatlanması gerektiğini, Nitekim Yargıtay 19. HD bu hususu bir kararında “Dava faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı yan gerek itirazında gerekse davaya cevap dilekçesinde dava konusu faturalara konu malları aldığını kabul etmemiş ve … günlü celsede davalı vekili, malzemelerin müvekkili ya da müvekkilinin eşine teslim edilmediğini ve irsaliyedeki imzaların müvekkili ya da eşine ait olmadığını beyan etmiştir. Somut olayda ispat külfeti davacı yanda olup davacının mal teslimini usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerekir.” kararda da bahsedildiği üzere fatura içerinde yer alan mal/hizmet konusunda teslimin usulüne uygun olarak yapılmış olması gerektiğini, davacının taraf ihtilaf konusu olan faturalarla ilgili olarak herhangi bir mal ve hizmet teslim etmediğini, davacı yanca sunulu faturaların herhangi bir mal ve hizmet teslim edilmeksizin tek taraflı olarak düzenlendiğini, davacı tarafın fatura konusu mal veya hizmetin teslimine dair tevsik edici belge ibraz etmesi gerektiğini, bu konuda Yargıtay 19. HD nin başka bir kararı da şu şekildedir. “Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, ihtilaf konusu dönemde tanzim edilen 6 adet faturanın davalı şirkete tebliğine ilişkin belge bulunmadığı gibi faturalar muhteviyatındaki malların davalı şirkete teslim edildiğine ilişkin delil de mevcut olmadığı, sevk irsaliyelerinde teslim alan kısmı imzasız olduğundan malların davalıya teslim edildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine…” olduğunu belirterek, açıklamalar çerçevesinde kötü niyetle başlatılmış olan borca haklı olarak itiraz edilmesi nedeniyle icra inkâr tazminatına hükmedilemeyeceği de ortada olup, kötü niyetle başlatılan icra takibi nedeniyle davacı aleyhine İİK m. 67/f.2 uyarınca kötüniyet tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava: Antalya .. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde: davacı alacaklı tarafça, borçlu davalı aleyhinde (toplam 14.007,15.-TL bedelli 3 adet fatura) 9.670,00.-TL diğer asıl alacağı, 534,10.-TL işlemiş faiz arası olmak üzere 10.204,10.-TL toplam alacak, 3.041,15.-TL diğer asıl alacağı, 133,85.-TL işlemiş faiz arası olmak üzere toplam 3.175,00.-TL toplam alacak ve 1.296,00.-TL diğer asıl alacağı, 49,59.-TL işlemiş faiz arası olmak üzere toplam 1.345,59.-TL alacak üzerinden ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi üzerine süresinde borçlu vekili tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesi ile borca itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi bakımından … Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmış, bilirkişi … … tarihli raporunda: temerrüt oluşmadığı için davacı tarafından takip öncesi işlemiş faiz talep edemeyeceğin, tarafların tacir olması sebebiyle takip sonrası yıllık % 10.5 ticari faiz hesaplanması gerektiğini, davacının …-…-… yıllarında e-defter mükellefi olduğunu, davacının … yılına ait yevmiye defterinin açılış tasdikinin yasal süreleri içinde yapıtırıldığı, yevmiye defterinin kapanış tasdikinin de yasal süreleri içinde yapıldığı, e defter tutana mükelleflerin yevmiye ve defteri kebir defteri dışında tutmak zorunda oldukları defterleri kağıt ortamında tasdik ettirmek ve tutmak zorunda olduklarını, elektronik defter tutma zorunluluğu olanlar, “…” internet adresinde duyurulan format ve standartlara uygun olarak ve aylık dönemler itibarıyla elektronik defterlerini oluşturmaya ve saklamaya başlayacaklarını, defterlerini elektronik defter biçiminde tutmaya başlayanlar, söz konusu defterlerini kâğıt ortamında tutamayacaklarını, elektronik defler tutma sürecinde hesap döneminin ilk ayının beratının alınması açılış onayı, son ayının beratının alınması ise kapanış onayı yerine geçtiğini, açılış Onayının: 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğine göre Gerçek ve Tüzel kişiler için “Elektronik defter tutma sürecinde hesap döneminin ilk ayının beratının alınması açılış onayı yerine geçecektir. ” hükmü bulunduğunu, berat yükleme süresi, ilgili olduğu ayı takıp eden üçüncü ayın son gününe kadar olduğundan, bu süreler içerisinde yapılan hesap döneminin ilk ayına ait berat yüklemeleri açılış onayı yerine geçeceğini, dolayısı ile … yılı e-defterlerinin açılış tasdik tarihi için son günün, (… deften için beratın alınması için 3 aylık süre dikkate alındığında) … tarihi olduğunu, kapanış onayının: 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğine göre Gerçek ve Tüzel kişiler için “Elektronik defter tutma sürecinde hesap döneminin son ayının beratının alınması kapanış onayı yerine geçecektir.” hükmü bulunduğunu, tüzel kişilerin hesap döneminin son ayına ait elektronik defterlerin beratlan 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğinde yapılan değişikliğe göre kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayın son gününe kadar gönderilmesi gerektiğini, bu süreler içerisinde yapılan hesap döneminin son ayına ait berat yüklemeleri kapanış onayı yerine geçeceğini, tüzel kişiler için e-defter kapanış tasdikinin son gününün ise, yukandaki açıklamalara paralel olarak (Hesap döneminin son ayına ait defterler kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği ayın son gününe kadar) … tarihi olduğunu, gerçek kişilerin hesap döneminin son ayına ait elektronik defterlerin beratlan 1 Sıra No’lu Elektronik Defter Genel Tebliğinde yapılan değişikliğe göre ilgili olduğu ayı takip eden üçüncü ayın son gününe kadar gönderilmesi gerektiğini, bu süreler içerisinde yapılan hesap döneminin son ayına ait berat yüklemeleri kapanış onayı yerine geçeceğini, gerçek kişiler için e-defter kapanış tasdiki son günü ise, yukarıdaki açıklamalara paralel olarak (Aralık ayına ilişkin defterler gelir vergisi beyannamesinin verilme süresinin sonuna kadar) … tarihi olduğunu, cari hesap ekstre ve defter kayıtlarından görüldüğü gibi davacı defterlerinde takip tarihi itibari ile 14.007.15-TL tutarında alacak bakiyesi görüldüğünü, sonuç olarak davacının defter kayıtlarına göre davalıdan takip tarihi itibari ile takip tutarı kadar 14.007.15-TL alacağı bulunduğunu, faturaların irsaliyeli faturalı kesildiğini, teslim alan kısımlarında bir imza bulunduğunu, fakat isim bulunmadığını, davalının temerrüde düşürülmemiş olup takip öncesi işlemiş faiz talep edilemeyeceğini, tarafların tacir olup takip sonrası % 10.5 ticari faiz hesaplanması gerektiğini, …-… formları aylık dönemler halinde verildiğini, firmalar arasındaki alışverişin karşılıklı olarak beyan edildiğini, her firmanın mal satın aldığı firmaların her birinde o ay içinde aldığı malların toplamı tek faturada ya da birden fazla faturada KDV hariç 5.000.00-TL yi geçiyorsa bu firmaları o ay içinde o firmalardan aldığı fotura adetlerini ve tüm bu faturaların o ayki KDV’siz toplamlarını … formuyla maliyeye beyan etmek zorunda olduklarını, aynı şekilde satışlarını da … formuyla maliyeye beyan etmeleri gerektiğini, yani maliye burada mal alanla mal satanın beyanlarına bakarak kayıt dışı satış olup olmadığını kontrol ettiğini, bu davada beyan sınırının sadece … yılı aralık ayında aşıldığını, davalının vergi dairesinden … yılı aralık ayma ait …&… formlarının istenmesinde yarar bulunduğunu, Yargıtay …&… formlarının araştırılması gerektiği hususunda kararlar verdiğini, davalının vergi dairesinden … yılı … ayı … formlarının ibrazı halinde eğer davalı tarafından fatura gösterildiyse faturayı teslim aldığı ve fatura içeriği malları da teslim aldığına karine olacağının yargıtay içtihatlarında görüleceğini, diğer iki faturanın kesildiği … yılı … ve … aylarına ait rakamların beayn sınır atıonda kaldığı için formlarda yer almadığını sonuç olarak davacının defter kayıtlarına göre davalının davacıya 14.007,15.-TL borçlu görüldüğü hususunda görüş ve kanaat bildirmiştir.
Mahkememizce davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi bakımından dosyamız mali müşavir bilirkişi …’e tevdi edilerek rapor aldırılmış bilirkişi … havale tarihli raporunda: taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan faturaların ve muhteviyatı malların davalı şirkete teslim edildiği, dava dosyası kapsamı ve davalı tarafın ticari defterlerine göre, dava konusu alacağın dayanağı olan faturalara istinaden takip tarihi itibariyle davacının, 9.670,00.-TL tutarında çek karşılığı alacağı ve 4.337,15.-TL cari hesap alacağı olmak üzere toplam 14.007,15.-TL. tutarında davalı taraftan asıl alacağının olduğu hususlarında görüş ve kanaat bildirmiştir.
Mahkememizce rapora itiraz edilmesi üzerine yine aynı bilirkişiye dosya tevdi edilerek ek rapor aldırılmış, bilirkişi … havale tarihli ek raporunda: davalı şirketin ilgili … tarihli … sıra nolu, ….-TL bedelli irsaliyeli faturayı teslim alarak herhangi bir itirazda bulunulmadan kabul ederek bağlı olduğu vergi dairesine beyan etmesi nedeniyle, dava konusu alacağın dayanağı olan … tarihli … sıra nolu, …-TL. bedelli irsaliyeli faturanın ve muhteviyatı malların davalı şirkete teslim edildiği, yapılan incelemeler sonucunda, dava dosyasına sunulan kök raporumdaki kanaatin devam ettiği hususlarında görüş ve kanaat bildirmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre: uyuşmazlığın takip tarihi itibari ile bakiye borç/alacak noktasında toplandığı; taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığının sabit olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan faturaların ve muhteviyatı malların davalı şirkete teslim edildiği, … tarih … seri nolu …-TL bedelli irsaliyeli fatura hariç diğer faturaların ve ödemelerin karşılıklı olarak ticari defterlerde kayıtlı olduğu, … tarih … seri nolu …-TL bedelli irsaliyeli faturanın davalı şirket adına … adına isminde bir şahsa teslim edildiği gibi … formları üzerinde yaptırılan incelemede de bu faturanın davalı şirket tarafından alış faturası olarak bağlı bulunduğu vergi dairesine beyan edildiği anlaşılmış; davalı temerrüde düşürülmediğinden davacının takip öncesi işlemiş faiz talebi reddedilmiş ve ispatlanan kısım bakımından ise alacağın likit olduğu sonuç ve kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı borçlunun Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile;
Takibin 14.007,15.-TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ve takip giderleriyle birlikte tahsiline imkan verecek tarzda takibin devamına,
Haksız itiraz edilen 14.007,15.-TL asıl alacağın takdiren % 20’sine tekabül eden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca gerekli 956,82.-TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 178,21.-TL harcın mahsubu ile bakiye 778,61.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
*Davacı tarafından yatırılan 178,21.-TL peşin harç ve 29,20.-TL başvurma harcının toplamı 207,41.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının bu dava nedeni ile yapmış olduğu posta, tebligat, bilirkişi ücreti toplamından ibaret toplam 939,20.-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı gözetilerek hesaplanan 893,43.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
*Fazla kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ve davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/01/2019

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)