Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/135 E. 2021/930 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/135 Esas
KARAR NO : 2021/930
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/02/2016
KARAR TARİHİ : 25/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; 28/04/2014 tarihinde davalı … idaresindeki … Plakalı aracı ile dönüş manevrası sırasında müvekkili …’nın idaresindeki … plakalı motosiklete çarptığını, davacının kazadan önceki tarihte sıhhi tesisatçı/doğalgaz tesisatçı ustası (20 yıldır) olarak çalışmakta ve vasıflı bir işçi olması nedeniyle asgari ücretin üzerindeki bir gelirle çalışmakta ve gelir elde etmekte olduğunu, müvekkilinin uğradığı kaza sonucunda vücudunun birçok kısmında kırık ve çatlak oluştuğunu ve bu nedenle yaşamını idam ettirmede önemli ölçüde zorluk yaşar hale geldiğini, müvekkilinin uzun süre hiç çalışamadığını, çalışamadığı evrede çalışsa idi elde etmesi beklenen ve fakat çalışamaması nedeniyle yoksun kaldığı gelirler toplamının davalılardan alınarak müvekkiline verilmesini, ayrıca müvekkilinin kazanın neden olduğu yaralanma nedeniyle uzun süre acı çektiğini, temel gereksinimlerini karşılamakta zorluk yaşadığını, kaza öncesi sağlık durumuna henüz ulaşamadığını, bu nedenlerle 5.000,00.-TL maddi tazminatın (500,00.-TL geçici iş göremezlik ve 4.500,00.-TL sürekli iş göremezlik) sigorta eden yönünden dava tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden ise olay tarihinden itibaren, 100.000,00.-TL manevi tazminatın ise sigorta eden dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen olmak üzere toplam 105.000,00.-TL’nin davalılardan sorumlulukları oranında alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zaman aşımı nedeniyle reddi gerektiğini, kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde … başlangıç ve bitiş tarihli … nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile … adına sigortalı olduğunu, bu poliçedeki kişi başı sakatlık ve ölüm teminatlarının ise kaza tarihi itibariyle kişi başına 268.000,00.-TL ile sınırlı olduğunu, dava konusu kazanın meydana gelmesinde müvekkili şirket sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığını, poliçede sadece davacının sürekli maluliyet hallerinin teminat altına alındığını, geçici maluliyetten kaynaklı maddi tazminat talepleri ve tedavi masrafları bakımından müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, davacının kaza sırasında kask takmadığını, tazminat hesaplaması yapılırsa bu kusur oranında indirim yapılması gerektiğini, kaza olayındaki kusur oranının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi gerektiğini, adli tıptan davacının maluliyetine ilişkin rapor aldırılmasını, hazineye kayıtlı aktüer aracılığıyla tazminat raporunun hazırlanmasını beyan etmekle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı asil … usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamış, … tarihli celse duruşmasındaki beyanında kaza olayında bir kusurunun olmadığını, olay sırasında kullanmış olduğu araç ile giderken gece saat 00:30 sıralarında davacının kullandığı motosiklet ile çarpışmaları sonucunda kazanın meydana geldiğini, davacının yaralandığını, hastaneye kaldırıldığını, gerek hastanede kaldığı süre içerisinde gerekse daha sonraki süreçte davacının tedavisi ile bizzat ilgilendiğini, hastaneye birkaç defa kendi aracıyla taşıdığını, tedavi masraflarını hastanede karşıladığını, ayrıca davacıya kan lazım olduğu zaman da gerek kendi gerekse çevresindeki arkadaşları ile birlikte kan verdiklerini, elinden gelen her türlü maddi manevi yardımda bulunduğunu, ancak daha sonra davacının babasının kendisinden 3.000,00.-TL para istediğini, buna ilişkin şahitlerinin de olduğunu, fakat maddi durumu uygun olmadığı için ödeyemediğini, ancak diğer türlü elimden geldiğince davacının tedavisine yardımcı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı asil … usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamış, … tarihli duruşmadaki beyanında, açılan davayı kabul etmediklerini, kazaya karışan … plakalı aracın kendisine ait olduğunu, Isusu marka toplu taşıma aracı olduğunu, kendisinin toplu taşıma işi yaptığını, kazadan sonra yaralanan davacıya ellerinden geldiğince madden manen ilgilendiklerini, gerek hastanede kaldığı dönemde gerekse evde yattığı dönemde ziyaretlerine gittiğini, ufak tefek masraflarını karşıladığını beyan etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyası celp edilmiş, kaza tutanağı örneği dosyaya sunulmuş, gerçek kişilerin sosyal ekonomik durumları araştırılmış, SGK’dan davacıya rücuya tabi peşin sermaye değerli gelir bağlanıp bağlanmadığı hususu araştırılmış, davalı … şirketinden sigorta poliçesi ve hasar dosyası istenilmiş, Antalya ve İstanbul Doğalgaz Sıhhi Tesisatçılar Kaloriferciler Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Türkiye Devrimci İşçi Sendikası Konf. ve Tes-İş Sendikasının müzekkereye cevap yazıları dosyamız arasına alınmış, davacının tedavi gördüğü kurumlardan tedavi evrakları celp edilerek iş göremezlik durumuna ilişkin raporlar, kusur raporları ve aktüer bilirkişilerden hesap raporları aldırılmıştır.
Dava: trafik kazası ve cismani zarar nedeniyle açılan maddi manevi tazminat davası niteliğindedir.
28/04/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda davacının yaralandığı, davalılardan …’ın kazaya karışan … plakalı aracın sürücüsü olduğu, diğer davalı …’in … plakalı aracın işleten maliki olduğu, davalı … şirketinin de bu aracın ZMSS sigortacısı olduğu, davacıya davalılar tarafından yapılan herhangi bir ödemenin bulunmadığı hususları ihtilafsız olup, kaza olayındaki tarafların kusur durumları, davacının uğramış olduğu gerçek zarar tutarı, manevi tazminat koşullarının bulunup bulunmadığı, davacının davalılardan talep edebileceği alacak bulunup bulunmadığı hususları ihtilaflıdır.
Kazaya karışan … plakalı araç üzerine tensiple ihtiyati tedbir konulmuş, davalı …’in … tarihli dilekçesi ile tedbir konulan araçtan maddi değeri daha yüksek olan … Plakalı aracına tedbir konulmasını, … plakalı araç üzerindeki tedbirin kaldırılmasını talep etmiş, talebin kabulü ile tedbir kararının değiştirilerek … Plakalı araç üzerine tedbir konulmasına karar verilmiştir.
Davalılardan … Sigorta AŞ, davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle ZMSS sigortacısı olup, dosya içerisinde mevcut poliçenin incelenmesinde; söz konusu aracın 10/03/2014 – 10/03/2015 tarihleri arasında ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğu anlaşılmıştır.
Antalya SGK İl Müdürlüğünden gelen 01/03/2016 tarihli cevabi yazıya göre; davacının kaza tarihinde Sosyal Güvenliğe tabi bir kaydı bulunmadığından herhangi bir ödemenin söz konusu olamayacağının bildirildiği anlaşılmıştır.
Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde; katılanın dosyamız davacısı … olduğu, davalı … hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verme suçundan sanık sıfatıyla dava açıldığı, yargılama sırasında mahkemece aldırılan Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının … tarihli raporunda sonuç olarak, yaralanmanın şahsın yaşamını tehlikeye sokmadığı, basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı, vücudunda kemik kırıklarına neden olduğu, duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması ya da yitirilmesi açısından değerlendirme için henüz erken olduğu, olay tarihinden en erken 12 ay sonra şahsın taraflarından muayenesi sonrasına bir yorumda bulunulacağının belirtildiği anlaşılmış, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 16/08/2016 tarihli raporunda ise, şahsın yaralanmasının duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması yada yitirilmesi niteliğinde olmadığının bildirildiği anlaşılmıştır. Mahkemece tarafların kusur oranlarına ilişkin aldırılan 27/06/2015 tarihli bilirkişi raporunda sanık sürücü …’ın asli kusurlu olduğu, katılan sürücü …’nın tali kusurlu olduğu belirtilmiş, mahkemenin … tarih … Esas … Kararıyla sanık …’ın 7 Ay 15 Gün Hapis Cezası ile cezalandırıldığı ve sürücü belgesinin 5 ay süreyle geri alınmasına karar verildiği, kararın istinaf incelemesinden geçerek 26/10/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Kusur oranlarının tespiti için Trafikçi bilirkişi …’nün … tarihli raporunda ve Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesince Karayolları Fen heyetinden aldırılan … tarihli raporda sonuç olarak; … plakalı otobüs sürücüsü …’ın %75 oranında, … Plakalı motosiklet sürücüsü …’nın %25 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Davacı …’nın maluliyet durumuna ilişkin Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen … tarihli rapora göre; yaralanma neticesinde şahsın gerek hastane, gerekse hastane dışında yaralarının iyileşmesi ve mevcut haliyle olağan yaşamına dönebilmesi için ihtiyaç duyduğu süresinin 50 gün olduğu, sürekli iş göremezlik oranın % 6.1 olduğu sonucuna varıldığı bildirilmiş, rapora davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine gönderilmiş, davacının maluliyet durumuna ilişkin aldırılan 17/01/2018 tarihli raporda ve raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi ve kaza tarihinde yürürlükte bulunan ilgili yönetmelik hükümleri gereğince İstanbul Adli Tıp … Üst Kurulundan aldırılan … tarihli raporda sonuç olarak; davacının Gr1 XII(22İa…..10)A %14 E cetveline göre %12,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 28/04/2014 tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğinin mütala edildiği anlaşılmıştır.
Aktüer Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli kök raporunda sonuç olarak; 28/04/2014 tarihindeki trafik kazası sonucu %12,2 oranında sürekli ve 9 ay geçici iş gücü kaybı gelişen davacının geçici iş gücü kaybından kaynaklanan talep edilebilir maddi zararın 13.817,82.-TL, sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan talep edebileceği maddi zararın 180.723,47.-TL olarak hesap edildiği bildirilmiştir.
Aktüer bilirkişiden güncel veriler doğrultusunda ek rapor düzenlenmesi istenilmiş, bilirkişi … tarafından düzenlenen 15/08/2021 tarihli ek raporunda sonuç olarak; geçici iş gücü kaybından kaynaklanan talep edilebilir maddi zararın 13.817,82.-TL, sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan talep edebileceği maddi zararın 234.191,03.-TL olarak hesap edildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin … tarihli faiz türünün değiştirilmesine ilişkin ıslah ve değer artırım dilekçesinde; müvekkili için açmış olduğu 5.000,00.-TL maddi tazminata ilişkin talebini 13.817,82.-TL geçici iş gücü kaybı ve 234.191,03.-TL sürekli iş gücü kaybı olmak üzere toplam 248.008,85.-TL’ye yükselterek avans faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, arttırılan değer üzerinden eksik harcı tamamlamış ve değer artırım dilekçesi davalılara usulünce tebliğ edilmiştir.
Olayda uygulanması gereken zamanaşımı hükümlerinin 2918 sayılı kanun 109/2 maddesi uyarınca uzamış ceza zaman aşımı süresine tabi oluşu, kaza tarihi olan 28/04/2014 tarihinden dava tarihi olan 22/02/2016 tarihine kadar TCK’ da ön görülen 8 yıllık zaman aşımı süresinin dolmayışı ve davanın belirsiz alacak davası olarak açıldığı gözetilerek zamanaşımı itirazına itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 28/04/2014 tarihinde davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı, davalı … adına kayıtlı ve davalı …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı aracın davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklete çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. Üst Kurulunca düzenlenen … tarihli rapora göre; davacının sürekli iş göremezlik oranının %12,2, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabilecek şekilde yaralandığı, Trafikçi bilirkişi …’nün … tarihli raporu ve Karayolları Fen heyeti tarafından düzenlenen 14/10/2019 tarihli rapora göre; … plakalı otobüs sürücüsü davalı …’ın %75 oranında, … Plakalı motosiklet sürücüsü davacı …’nın %25 oranında kusurlu olduğu, aktüer bilirkişi … tarafından düzenlenen 15/08/2021 tarihli ek raporda belirlendiği üzere, davacının olay nedeniyle %25 oranında kusur indirimi sonucunda 13.817,82.-TL geçici iş gücü kaybı, 234.191,03.-TL sürekli iş gücü kaybı olmak üzere toplam 248.008,85.-TL maddi zararının olduğunun hesaplandığı, davacı vekilinin bu miktar üzerinden davasını belirli hale getirdiği, davalıların belirlenen geçici iş göremezlik ve sürekli iş göremezlik tazminatından aracın maliki/sürücüsü ve ZMMS sigortacısı sıfatlarıyla TBK, KTK ve ZMMS genel şartları uyarınca sorumlu oldukları, her ne kadar davalı … şirketi vekili davacının kaza sırasında motosikleti kullanırken kask takmadığı, bu nedenle müterafik kusurunun bulunduğunu ileri sürmüşse de gerek ceza dosyasında kask takılmadığına ilişkin herhangi bir tespitte bulunulmaması, gerekse de davalı tarafın bu hususu ispatlayamayışı sebebiyle, hesaplanan zarardan bu nedenle müterafik kusur indirimi yapılmayarak maddi tazminat davasının kabulüne, Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Tarih, …/… Esas, …/… Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere ıslah yoluyla, dava dilekçesindeki faiz türünün değiştirilmesinin mümkün olması ve zarara neden olan sigortalı aracın ticari araç otobüs olması dikkate alınarak hüküm altına alınan tazminata avans faiz uygulanmıştır.
Davacının manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede; Yargıtay …. Hukuk Dairesinin … T…/… E. …/… K. Sayılı ilamında da belirtildiği üzere BK’nın 47. maddesi hükmüne göre ( 6098 sayılı TBK m. 56 ), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Dosya kapsamından, davacının maluliyet oranı, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, tarafların kusur durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü davacının duyduğu elem ve ızdırap dikkate alınarak davacı yararına zenginleşmeye sebebiyet vermeyecek şekilde davalıları cezalandırmayacak mahiyette davacının elem ve ızdıraplarını dindirecek miktarda davacı için 20.000,00.-TL manevi tazminatın davalılar … ve …’den tahsiline karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının Maddi tazminat davasının KABULÜ İLE;
13.817,82.-TL geçici iş gücü göremezlik, 234.191,03.-TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 248.008,85.-TL maddi tazminatın davalı … şirketinden dava tarihi olan 22/02/2016 tarihinden, davalılar … ve …’den olay tarihi olan 28/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu tutulmasına,
a-Harçlar Kanunu uyarınca maddi tazminat yönünden alınması lazım gelen 16.941,48.-TL harçtan davacı tarafından yatırılan 358,63.-TL peşin harç ve 890,00.-TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 15.692,85.-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye GELİR KAYDINA,
b-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi, ATK fatura giderleri ve harç olmak üzere) toplam 5.752,83.-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
c-Davacı vekille temsil olunduğundan maddi tazminat yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 25.810,61‬.-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
2- Davacının Manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE,
20.000,00.-TL manevi tazminatın davalılar … ve …’den olay tarihi olan 28/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Davacının fazlaya dair manevi tazminat talebinin reddine,
a-Manevi tazminat yönünden alınması gerekli 1.366,2‬0-TL nispi karar ve ilam harcının davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
b-Manevi tazminat yönünden ayrıca bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
c-Manevi tazminat davası yönünden davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya ÖDENMESİNE,
d-Manevi tazminat davası yönünden davalı … vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ret olunan manevi tazminat istemi yönünden hesaplanan 5.100,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya ÖDENMESİNE,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekili, davalılar … ve sigorta vekillerinin yüzlerine karşı, davalı …’ın yokluğunda HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 25/11/2021

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)