Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/128 Esas
KARAR NO : 2018/752
DAVA : Kal ve Ecrimisil
DAVA TARİHİ : 18/11/2013
KARAR TARİHİ : 27/11/2018
… Sulh Hukuk Mahkemesinin …/…/… tarih, …/… Esas, …/… Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine, … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilen ve … Asliye Hukuk Mahkemesinin… tarih …/… Esas, …/… Karar sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilen, Mahkememizde …/… Esas numarasını alan ve …/… Karar sayılı ilamının Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/…/… tarih …/… Esas … Karar sayılı ilamı ile mahkememizin yargı yeri olarak belirlenmesi üzerine eldeki esasa kaydı yapılan Elatmanın Önlenmesi,Kal ve Ecrimisil davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … Sulh Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; dava konusu …köyü … parsel sayılı taşınmazın, …de kayıtlı olup, mülkiyetinin …ne ait olduğunu, taşınmazın, maliki hazine tarafından … tarihli kullanma izin sözleşmesi ile 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun ve Türk Medeni Kanunun 826 md. uyarınca 31.08.1998 tarihinden başlamak, yapılaşma izni içerecek ve devredilebilir nitelikte olmak üzere bedelsiz olarak bir kamu işletmesi olan Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş kullanımına bırakıldığını, taşınmazın kullanım hakkının 31.08.1998 tarihinden geçerli olmak üzere 30 yıl süre ile Antalya limanının işletmecisi konumundaki davacı müvekkiline devir teslim tutanağı ile bırakıldığını, taşınmazın zilyetliğinin müvekkiline devren teslim edildiğini, ancak davalının taşınmazın bazı bölümlerini işgal ettiğini, bu sebeplerle davanın kabulü ile, haksız el atmanın önlenmesini, davalıya ait tüm yapı ve muhtesatların kal’ine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere … tarihinden İtibaren şimdilik 1.000,00 TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi oranı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi cevap dilekçesinde özetle; taşınmazı kullandıklarını malikin hazine olduğunu ve hazineye de ecrimisil ödediklerini ve bu sebeple haklı zilyet olduklarını, bu nedenle taşınmaz üzerine yapılar yaptıklarını, yapı bedelleri ödenmeden men ve kal istenemeyeceğini, davanın reddini istemiştir.
… Sulh Hukuk Mahkemesinin …/…/… tarih, …/… Esas, …/… Karar sayılı kararı ile, davanını kira sözleşmesinden değil fuzuli işgal iddiasından kaynaklandığı, taraflar arasına yazılı veya sözlü kira sözleşmesi olduğuna dair davacının bir iddiasının bulunmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın HMK’nın 2. Maddesi gereğince Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle dava dilekçesinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle HMK’nın 115/2. Maddesi gereğince usulden reddine, talep halinde dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve kararın kesinleşmesi üzerine dosya … Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi edilmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin …/…/.. tarih, …/… Esas, …/… Karar sayılı kararı ile, davacı ve davalının ticaret kanununda düzenlenen ticari şirketlerden olduğu, davanın konusunun da davalı şirketin ticari işletmesine dahil olan yapılarla ilgili olduğu, TTK’nın 3. Ve 4. Maddeleri gereğince her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının görüleceği mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden usulden reddine, talep halinde dosyanın görevli Antalya Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve bu kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Mahkememizin …/…/… tarih …/… esas, …/… Karar sayılı ilamı ile her ne kadar her iki taraf tacir ise de, uyuşmazlık taşınmaz hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ,kal ve ecrimisil istemine ilişkin olup ,ticari dava niteliğinde bulunmayan davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği nazara alınarak, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği, görevli mahkemenin belirlenmesi açısından Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 10/12/2015 tarih 2015/5894 Esas 12450 Karar sayılı ilamı ile “Somut olayda dava, mülkiyeti …e, irtifak hakkı ise …A.Ş.’ye ait olan çekişmeli taşınmazın 30 yıllığına davacı şirkete kiralandığı ancak bir kısmının davalı şirket tarafından işgal edildiği iddiasıyla açılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık her ne kadar taşınmaz hukukundan doğmuş olsa da tarafların ticari şirket olduğu ve uyuşmazlığın ticari işletmelerine ilişkin bulunduğu anlaşıldığına göre, ihtilafın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 3 ve 4. maddelerine göre asliye ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir” şeklindeki gerekçeyle mahkememiz yargı yeri olarak belirlenerek eldeki esasa kaydı yapılmış, yargılamaya devam olunmuştur.
Dava; Mülkiyet hakkı …ye, irtifak hakkı bedelsiz olarak …ne verilen ve kullanım hakkı 30 yıllığına yine bedelsiz olarak davacı şirkete tahsis edilen taşınmazın bir kısmına davalı şirket tarafından müdahalede bulunulduğu iddiasına dayalı olarak açılmış müdahalenin men’i, Kal ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Dosya içerisine ; tapu kayıtları ve taşınmaza ait krokiler celp edilmiş, mahallinde keşif yapılarak bilirkişi raporu aldırılmış, bilirkişiden ek rapor aldırılmıştır.
Ancak hukuki yarar ve pasif husumet 6100 Sayılı HMK’nın 114/1-d ve h maddesinde düzenlenen dava şartı olup, 115/1. Maddesi gereğince davanın her aşamasında mahkeme tarafından re’sen dikkate alınır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerledirildiğinde; her ne kadar davacı davasını …Şti’ne yöneltmiş ise de dava konusu olan 2.400 m² civarında yerin, …tarafından düzenlenen …tarihli Ecrimisil İhbarnamesi ve buna ilişkin tutulan “Taşınmaz tespit Tutanağı”na göre dava dışı …Şti. Tarafından … yılından itibaren kullanılmaya başlandığı, dosyadaki tüm ecrimisil ihbarnameleri ve tutanakların dava dışı bu şirket adına olduğu,
Yine …yetkilileri tarafından …/…/… tarihli taşınmaz tespit tutanağı ve bunun ekindeki aynı tarihli tutanaklara göre …/…/… tarihinden itibaren dava konusu yerin dava dışı …tarafından kullanıldığının, diğer dava dışı …Şti.’nin iflas ettiğinin, …Şti. Nin herhangi bir kullanımı kalmadığının tespit edildiği,
Dava dışı …Şti., Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … numaralı sicilinde kayıtlı iken, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozma üzerine verilen …/… esas, …/… karar sayılı ilamla şirketin …günü saat … itibariyle iflasına karar verildiği, karar temyiz edilmediğinden …/…/… tarihinde kesinleştiği,
Davalı şirketin kullanımına ilişkin dava tarihinden önce ve sonrasında her hangi bir tespit yapılmadığı, keşifte de kullanım olmadığına ilişkin gözlemlerin yazıldığı, cevap dilekçesi ile ibraz edilen vekaletname ekindeki ticaret sicil tasdiknamesi ve imza sirkülerine göre davalı (isim benzerliği olan ama -nedeni bilinmeyen şekilde- davalı vekili tarafından husumete ilişkin hiç bir beyan ve itirazda bulunulmayan, hatta iflasına karar verilen şirket adına açıklama yapar gibi … ila … yılları arasında kira bedeli ödeyerek haklı zilyet olduklarını beyan eden) şirketin … Ticaret Sicilinin … sırasına …/…/… tarihinde kayıt edildiği, şirket merkezinin … olduğu,
Netice itibariyle davalı şirketin taşınmaza ilişkin ecri misil ihbarnamesi keşide edilen ve kullanan şirket olmadığı, TMK’nın 47. Maddesince kural olarak her tüzel kişiliğin bağımsız mal topluluğu olduğu bu şekilde eldeki davada davalı şirkete yöneltilebilecek bir husumet olmadığı gibi TMK’nın 718. Maddesi gereğince yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere taşınmaz üzerindeki yapıların da mülkiyet kapsamına girdiği, dava konusu yerin mülkiyetinin de hazineye ait olduğu ve yukarıda anılan bedelsiz kullanım hakkı sözleşmeleri ile davacıya verildiği düşünüldüğünde, sözleşme kapsamları ile yasal düzenlemeler uyarınca kal talebi açısından da davacının hukuki yararının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmış ve davanın dava şartları noksanlığından usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Pasif husumet ve hukuki yarara ilişkin dava şartı noksanlığından davanın usulden REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90.-TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 24,30.-TL harçtan mahsubu ile eksik 11,60.-TL harcın davacıdan TAHSİLİ ile hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı, ihbar olunanların yokluğunda HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 27/11/2018
Katip …
E-imzalı
Hakim …
E-imzalı