Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/812 E. 2018/337 K. 02.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/812
KARAR NO : 2018/337
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/08/2009
KARAR TARİHİ : 02/05/2018
KARAR TÜRÜ : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği …/…/… tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı borçlular ile müvekkili banka arasında …/…/… tarihli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını ve bu sözleşme uyarınca kredi kullandırıldığını, kredi borcunun geri ödenmemesi nedeniyle borçlulara …/…/… tarihinde ihtarname gönderilerek hesabın kat edildiğini, gönderilen ıhtarname ile 84.215,51 TL nakit alacak ve 24 adet çek yaprağından kaynaklanan 10.440,00 TL gayrinakit alacak talep edildiğini, gönderilen ihtarnameye tüm borçlular adına vekil vasıtasıyla itirazda bulunulduğunu, akabinde alacağın tahsili için … İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyasıyla takip başlattıklarını, davalı borçluların ihtarnameye yönelik itirazlarında hiç borçları olmadığını bildirmelerine karşın, ihtarname ile takip süreci arasında ödemelerde bulundukları gibi takibin açıldığı gün itibariyle de borca mahsuben müvekkili bankaya ödemelerde bulunduklarını, bu ödemelerin …/…/… tarihli 470,00 TL bedelli, …/…/… tarihli 4.300,00 TL bedelli, … tarihli 4.000,00 TL bedelli, … tarihli 4.100,00 TL bedelli, … tarihli 746,00 TL bedelli, … tarihli 7.542,00 TL bedelli, … tarihli 2.980,00 TL bedelli, …tarihli 10.000,00 TL bedelli, … tarihli 6.000,00 TL bedelli ve … tarihli 30.000,00 TL bedelli ödemelerden oluştuğunu, 24 adet çek yaprağından kaynaklanan sorumluluk bedeli tutarının ise süreç içinde iade edilen çeklerin bulunması sebebiyle takip tarihinden sonra 7.050,00 TL’ye kadar indiğini, takip başlatıldıktan sonra borçlular tarafından verilen itiraz dilekçesinde; borcun 40.000,00 TL’lik kısmına itiraz edildiği bildirildiğinden, belirtilen tahsilatların BK 84 gereği borca mahsuplarından sonra bakiye kalan borç miktarı üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerektiğini, borçlular tarafından yapılan itirazın haksız ve kötüniyetli olduğunu bildirmiş ve davalı borçluların … İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyasına yönelik itirazlarının iptali ile takibin devamına, alacağın asgari %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalı borçlulardan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, uygun tebligata rağmen yasal süre içerisinde davaya cevap vermemişlerdir.
… İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyası getirtilip incelendiğinde; davacı banka tarafından, davalı borçlular hakkında 52.004,78 TL nakit alacak aslı, 22.273,49 TL işlemiş faiz ve 1.113,12 TL gider vergisi olmak üzere toplam 75.391,39 TL nakit alacak ve 10.440,00 TL gayrinakit alacak için başlatılmış ilamsız icra takibine ilişkin bulunduğu, nakit alacak aslı için takip tarihinden itibaren yıllık %100 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisinin talep edildiği, davalı borçluların asıl alacağın 40.000,00 TL’lik bölümüne, işlemiş faize, gider vergisine ve gayrinakit alacağa itiraz ettikleri ve takibin süresinde yapılan kısmi itiraz sonucu itiraz eden alacak kalemleri yönünden durduğu görülmüştür.
Davacı banka ile davalı şirket arasında gerçek kişi davalıların kefaletiyle imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi’nin bir örneği, bu sözleşme uyarınca kullandırılan krediye ilişkin belge örnekleri, borçlulara gönderilen ihtarname örneği, borçlular tarafından yapılan ödemelere ilişkin tahsilat makbuzu örnekleri dosyaya katılıp incelenmiş, davacı bankanın takip tarihi itibariyle talep edebileceği nakit alacak aslı ve fer’ileri ve istenebilir gayrinakit alacak miktarının belirlenmesi bakımından dosya ve banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak; emekli bankacı …’den …/…/… tarihli kök rapor ve …/…/…, …/…/… tarihli ek raporlar alınmıştır.
Davalı … hakkında iflasın ertelenmesi istemiyle dava açıldığı, açılan davanın mahkememizin …/… esasına kayıtlandığı anlaşılmakla; anılan dava dosyasının sonucu beklenmiş, davalı şirket hakkındaki bu davada …/…/… tarihli ek kararla iflas kararı verildiği anlaşılmakla; şirket hakkındaki davanın İİK’nun 194/1 maddesi uyarınca ikinci alacaklılar toplantısından 10 gün sonrasına kadar durdurulmasına karar verilmiş, ikinci alacaklılar toplantısının yapılmasından sonra iflas idaresi memurlarına usulen tebligat yapılmış, iflas idare memuru …dosyaya sunduğu …/…/… havale tarihli dilekçesi ile; borçlular tarafından yapılan ödemelerin davacı tarafça tarih ve miktarlar belirtilmek suretiyle dava dilekçesinde açıklandığını, söz konusu ödemelerin …/…/… tarihi itibariyle açılan işbu davadan önce gerçekleştiğini, alınan bilirkişi raporlarında bu rakamların bir kısmının mevcut olduğunu, bir kısım ödemelerin ise dikkate alınmadığını, bilirkişiden dava dilekçesinde belirtilen meblağlara göre ödemeler bazında hesaplama yapılması yönünde ek rapor alınması gerektiğini, icra takibinden iki gün sonra yapılan …/…/… tarihli 30.000,00 TL miktarlı ödemenin bilirkişi raporlarında görünmediğini, bu yönüyle de ek rapor ihtiyacı bulunduğunu bildirmiş ve ek rapor alınmak suretiyle kısmi itirazları çerçevesinde davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Müflis davalı temsilcisinin itirazları değerlendirilmek ve davalı taraflarca kredi borcuna mahsuben …/…/… tarihinde 470,00 TL, …/…/… tarihinde 4.300,00 TL, …/…/… tarihinde 4.000,00 TL, … tarihinde 4.100,00 TL, … tarihinde 746,00 TL, … tarihinde 7.542,00 TL, … tarihinde 2.980,00 TL ve … tarihinde 17.391,23 TL ödendiğinin kabulü halinde; eski BK madde 84 ve TBK 100.maddesi hükmü de gözetilerek, takip tarihi olan …/…/… tarihi itibariyle istenebilir bakiye asıl alacak, işlemiş faiz ve gider vergisi tutarları belirlenmek; takipten sonra … tarihinde yapılan 30.000,00 TL’lik ödeme de aynı yöntemle mahsup edilmek suretiyle itiraz tarihi olan … tarihi itibariyle istenebilir asıl alacak, işlemiş faiz ve gider vergisi tutarları saptanmak ve talep edilebilir gayrinakit alacak miktarı da düzenlenecek rapora yansıtılmak suretiyle ek rapor tanzimi için dosya yeniden aynı bilirkişiye verilmiş ve bilirkişiden …/…/… tarihli ek rapor alınmıştır.
Dava, Genel Kredi Sözleşmesi’nden kaynaklanan banka alacağına ilişkin ilamsız icra takibine yönelik kısmi itirazın iptali istemiyle açılmış davadır.
Davacı banka ile davalı …arasında …/…/… tarihinde 200.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi’nin imzalandığı, diğer davalılar …, …, … ve …’ın 200.000,00 TL limit belirtilmek suretiyle bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, davalı şirkete bu sözleşme uyarınca cari hesap ve kredili mevduat kredilerinin kullandırıldığı, kredilerin geri ödenmesindeki düzensizlik nedeniyle kredi hesaplarının …/…/… tarihi itibariyle kat edildiği, davacı bankanın kat tarihi itibariyle borçlu cari hesap kredisinden 70.921,71 TL ve kredili mevduat hesabından 13.293,80 TL olmak üzere toplam 84.215,51 TL nakit alacak hakkının doğduğu, davalıların …/…/… tarihi itibariyle temerrüde düşürüldükleri ve kat tarihi ile temerrüt tarihi arasında işleyen akdi faiz ve gider vergisiyle birlikte banka alacağının temerrüt tarihi itibariyle 84.475,35 TL’ye ulaştığı, davalı borçlular tarafından yapılan kısmi ödemeler BK 84 ve TBK 100.maddeleri gözetilerek alacaktan mahsup edildiğinde; …/…/… tarihi itibariyle istenebilir nakit alacak miktarının 62.495,37 TL asıl alacak, 1.215,19 TL işlemiş faiz ve 60,76 TL gider vergisi olmak üzere toplam 63.771,32 TL olduğu, istenebilir gayrinakit alacağın ise 4.700,00 TL’den ibaret bulunduğu, takipten sonra yapılan 30.000,00 TL’lik kısmi ödeme de aynı yöntemle mahsup edildiğinde; itiraz tarihi olan …/…/… tarihi itibariyle istenebilir nakit alacak aslının 34.571,92 TL olduğu, davacı bankaca talep edilen temerrüt faizi oranının da sözleşme hükümlerine uygun bulunduğu yapılan yargılama, toplanan deliller ve hüküm kurmaya elverişli …/…/… tarihli ek bilirkişi raporunun içeriğinden anlaşılmış olmakla; davalı borçluların asıl alacağa yönelik itirazlarının yersiz olduğu, işlemiş faiz ve gider vergisine ve gayrinakit alacağa yönelik itirazlarının ise bilirkişi ek raporunda belirlenen miktarları aşan kısım itibariyle haklı olduğu düşünce ve yargısına varılmış ve davanın kısmen kabulü ile davalı borçluların kısmi itirazlarının kısmen iptaline, takibin itirazsız kesinleşen 12.004,78 TL nakit alacak aslı dışında kalan ve itiraza konu olan alacak yönünden 40.000,00 TL nakit asıl alacak, 1.125,19 TL işlemiş faiz ve 60,76 TL gider vergisi ve 4.700,00 TL gayrinakit alacak olmak üzere toplam 45.975,95 TL alacak üzerinden ve nakit alacak aslına takip tarihinden itibaren yıllık %100 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle devamına, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, takip tarihinden sonra …/…/… tarihi itibariyle yapılan 30.000,00 TL’lik ödemenin infazda nazara alınmasına, alacağın likit niteliği gözetilerek haksız itiraz edilen ve dava tarihi itibariyle ödenmemiş bulunan 34.571,92 TL nakit asıl alacağın takdiren %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline dair verilen kararın davacı vekilince …/…/… tarihli temyiz dilekçesi ile temyiz edilmesi sonucu davaya bakan Yargıtay … Hukuk Dairesinin …/../… tarih …/… esas …/… karar sayılı ilamı ile; “…Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … E., … K. sayılı ilamıyla davalı şirketin iflasına karar verilmesiyle bu davalı yönünden kayıt kabul davasına dönüşmüştür.
İİK’nın 235/3. maddesine göre, kayıt kabul davası basit yargılama usulüne tabi olup, diğer davalılar ile ilgili itirazın iptali davası yazılı yargılama usulüne tabidir. Davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı da bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece, davalı şirket yönünden davalı şirket ile ilgili dava tefrik edildikten sonra ayrı bir esasa kaydedildikten sonra, tabi olduğu yargılama usulüne uygun olarak yargılamaya devam edilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden sonuca ulaşılması doğru olmamıştır.
Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
Kabule göre, İİK’nın 195. maddesine göre iflas masasına yazılacak alacakların iflas tarihi itibariyle hesaplanıp, belirlenmesi gerekir. İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacaklar muaccel hale gelir ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masrafları da asıl alacağa eklenerek masaya yazılır. Asıl alacağa iflastan sonra da, faiz işlemeye devam ederse de, bu ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödenir. Kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinilir. Alacağın ödenmesi ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşir ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceği ancak bu aşamada anlaşılabilir.
Mahkemece, davacının kabul edilen alacak miktarı yönünden, yapılan ödemeler de dikkate alınarak iflas tarihine kadar olan faizi de hesaplanıp, işlemiş faizi ile birlikte kaydı gereken toplam alacak miktarının infazı mümkün ve tereddüte yer vermeyecek şekilde bilirkişi aracılığıyla belirlenmesinden sonra, bu miktar üzerinden iflas masasına kayıt kabulüne karar verilmesi gerekirken, iflastan sonra işleyecek faiz miktarının da kayıt ve kabulü ve iflas tarihine kadar olan işlemiş faiz hesabının iflas idaresine bırakılması anlamlarına da gelen, bu nedenle infazda tereddüte yol açacak şekilde HMK’nın 297/2. madde hükmüne ve İİK’nın 195. madde hükmünde yer alan anılan ilkeye aykırı olarak, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır…” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş olup, dava dosyası mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilip davaya devam edilmiştir.
Mahkememiz dosyası bozma ilamı doğrultusunda müflis şirket yönünden rapor tanzim etmek üzere bankacı bilirkişi …’ye tevdi edilerek rapor aldırılmış, bilirkişi …/…/… havale tarihli raporunda; mahkemenin kararı icra takibine yapılan kısmi itiraz dikkate alınarak tarafınca dosyaya sunulan …/…/… tarihli ek raporda ulaşılan sonuca dayanıldığı, raporda … takip tarihi itibariyle 62.495,37.-TL asıl alacak, 1.215,19.-TL işlemiş faiz, 60,76.-TL gider vergisi, 426,12.-TL ihtar gideri olmak üzere toplam 64.197,44.-TL, 4.700,00.-TL gayrinakdi alacak ile birlikte toplam 68.897,44.-TL banka alacağının saptandığını, takip sonrası …/…/… tarihinde yapılan 30.000,00.-TL tahsilatın öncelikle işleyen faizler ve gider vergisi ile ihtar gideri kaleminin BK’nın 84. Maddesine göre mahsubu yapıldığında …/…/… tarihi itibariyle banka alacağının 34.571,92.-TL asıl alacaktan ibaret bulunduğu, … tarihli raporda hesaplama tablosunda açık olduğunu, bu durumda bozma ilamı doğrultusunda, önceki raporda yapılan hesaplama müflis davalı şirketin … iflas tarihine kadar devam ettirilmesi gerektiği, temlik eden banka alacağının … iflas tarihi itibariyle takip masraflarının haricinde 34.571,92.-TL asıl alacak, 78.074,92.-TL işlemiş faiz, 3.903,75.-TL gider vergisi olmak üzere toplam 116.550,59.-TL, 4.700,00.-TL gayrinakdi alacak ile birlikte toplam 121.250,59.-TL olduğunu, davalı kefiller …, …, … ve …’ın 200.000,00.-TL limit dahilinde sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları dikkate alındığında, …/…/… tarihi itibariyle temerrüt halinde bulunan davalı kefillerin her birinin ayrı ayrı ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, asıl borçlu müflis şirket için …/…/… takip tarihi, takip sonrası 09/04/2009 ve … iflas tarihi için yapılan hesaplamanın da davalı kefiler için de aynen geçerli olduğu hususunda görüş ve kanaat bildirmiştir.
Rapora itiraz edilmesi üzerine dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmış bilirkişi …/…/… havale tarihli raporunda; …/…/… tarihli raporda belirtildiği üzere bozma öncesi mahkeme kararı icra takibine kısmi yapıldığı dikkate alınarak taraflarınca dosyaya sunulan …/…/… tarihli ek raporda sonuca dayandığı ve bozma ilamının mahkeme kararına esas bu hesaplamanın müflis davalı şirketin … iflas tarihine kadar devam ettirilmesine ilişkin olduğunu, açılanan nedenlerle bozma sonrası … tarihli raporda … takip tarihi itibariyle hesaplanan toplam 64.197,44 TL toplam alacak esas alınarak takip sonrası … tarihli 30.000,00 TL’lik kısmi ödeme borçtan mahsup edilerek iflas tarihine kadar hesaplama yapılması yoluna gidildiğini, yapılan itirazlarda bozma öncesi dosyaya sunulan ve temlik veren bankanın kayıtları esas alınarak düzenlenen raporların özenle incelenmediğini, dosyaya sunulan … tarihli raporda temlik eden bankanın kat ihtarnamesine ve icra takibine borçlu cari hesap kredisi ve kredili mevduat hesabı kredisinin konu edildiği ve bu kredilere yapılan tahsilatların kredi türlerine göre hesaplara mahsup edildiği belirtilerek davaya konu kredilere yapılan tahsilatlar tablo halinde gösterildiğini, raporda aynı paragrafta taksitli taşıt kredisinin kat ihtarnamesi dışında tutularak akdi ilişkinin devam ettirildiği ve ihtarname sonrası tahsil edildiğinin açıklandığını, bu bağlamda, itirazlarda ileri sürülen takip tarihi öncesinde … tarihinde 10.000,00 TL olarak yapıldığı belirtilen tahsilatın dava ve icra takibine ilişkin iki ayrı kredi türüne mahsup edilmediğinin banka kayıtlarında sabit olduğunu, diğer taraftan 6098 sayılı Borçlar Kanunun 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren akdi ve temerrüt faizine sınır getiren 88. ve 120.maddelerinin ticari vç banka işlemlerinde uygulanmasının mümkün olmadığı yolunda Yüksek Mahkeme 19.Hukuk Dairesinin pek çok emsal kararı bulunuğunu, bu nedenle, hesaplamalarında davalıların temerrüt tarihlerine kadar bankanın sözleşme nedeniyle belirlediği akdi faiz ve temerrüt tarihinden iflas tarihine kadar ise temerrüt faizinin esas alındığını, bu durumda, … tarihli raporda yer alan hesaplamaların geçerli olduğu hususunda rapor tanzim etmiştir.
Rapora karşı yeniden itiraz edilmesi üzerine bu kez yine dosyamız bankacı bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmış bilirkişi …/…/… havale tarihli raporunda ise; davalılar vekilince takip sonrası yapılan ödeme hususunda bozma öncesi de aynı itiraz yapılmış, ara karar uyarınca dosyaya sunulan … tarihli raporda takip sonrasında yapılan iddia konusu 40.000,00 TL ödemeden … tarihinde 23.969,46 TL’nin davaya konu icra takibine esas TK rotatif (borçlu cari hesap kredisine) 6.030,54 TL’nin ise TT 1 (kredili mevduat hesabı) kredisine mahsup edildiği açıklanarak hesaplamanın da, bu iki kredi yönüyle … takip tarihi itibariyle toplam 67.078,92 TL temlik eden banka alacağı olduğunun belirlendiğini, bozma ilamı sonrasında ise bozma ilamı doğrultusunda … tarihli kök raporda ise sayın mahkemenin karara esas aldığı bozma öncesi … tarihli son ek raporumuzda … tarihi itibariyle ulaşılan toplam 64.197,44 TL, esas alınarak takip sonrası davaya konu icra takibine esas kredilere yapılan 30.000,00 TL Ödemenin mahsubuyla iflas tarihine kadar hesaplama yapıldığını, bozma ilamı hesaplamanın içeriği ve uygulanan faiz yönüyle ilgili bulunmadığını, taraf vekillerinin bir türlü anlamak istemediği hususun müflis şirket hesabına yapılan … tarihli 10.000.00 TL ödemenin takibe konu edilmeyen davalı şirketin diğer kredi hesaplarına mahsup edildiği hususu olduğunu, söz konusu edilen ve edilmeyen takip öncesi ve sonrası kısmi ödemelerin varlığı ortada olup, taraflarınca yapılan incelemeyle tüm kısmi ödemeler ilgili hesaplarından mahsup edildiğini, davaya konu icra takibinde asıl alacağı oluşturan kalemler borçlu cari hesap kredisi ve kredili mevduat hesabı kredisi olduğunu, bu durumda … tarihli raporda yer alan hesaplamanın geçerli olduğu hususunda rapora tanzim edilmiştir.
Müflis şirket yönünden dava tefrik edilerek mahkememizce …/… esas sayı olarak kaydedilmiş ve iflas kararı henüz kesinleşmediğinden müflis şirket hakkında karar verilmemiştir.
Davacı banka ile davadan tefrik edilen müflis …arasında …/…/… tarihinde 200.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi’nin imzalandığı, diğer davalılar …, …, … ve …’ın 200.000,00 TL limit belirtilmek suretiyle bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, tefrik edilen müflis şirkete bu sözleşme uyarınca cari hesap ve kredili mevduat kredilerinin kullandırıldığı, kredilerin geri ödenmesindeki düzensizlik nedeniyle kredi hesaplarının …/…/… tarihi itibariyle kat edildiği, davacı bankanın kat tarihi itibariyle borçlu cari hesap kredisinden 70.921,71 TL ve kredili mevduat hesabından 13.293,80 TL olmak üzere toplam 84.215,51 TL nakit alacak hakkının doğduğu, davalıların …/…/… tarihi itibariyle temerrüde düşürüldükleri ve kat tarihi ile temerrüt tarihi arasında işleyen akdi faiz ve gider vergisiyle birlikte banka alacağının temerrüt tarihi itibariyle 84.475,35 TL’ye ulaştığı, davalı borçlular tarafından yapılan kısmi ödemeler BK 84 ve TBK 100.maddeleri gözetilerek alacaktan mahsup edildiğinde; …tarihi itibariyle istenebilir nakit alacak miktarının 62.495,37 TL asıl alacak, 1.215,19 TL işlemiş faiz ve 60,76 TL gider vergisi olmak üzere toplam 63.771,32 TL olduğu, istenebilir gayrinakit alacağın ise 4.700,00 TL’den ibaret bulunduğu, takipten sonra yapılan 30.000,00 TL’lik kısmi ödeme de aynı yöntemle mahsup edildiğinde; itiraz tarihi olan …/…/… tarihi itibariyle istenebilir nakit alacak aslının 34.571,92 TL olduğu, davacı bankaca talep edilen temerrüt faizi oranının da sözleşme hükümlerine uygun bulunduğu yapılan yargılama, toplanan deliller ve hüküm kurmaya elverişli …/…/… tarihli ek bilirkişi raporunun içeriğinden anlaşılmış olmakla; davalı borçluların asıl alacağa yönelik itirazlarının yersiz olduğu, işlemiş faiz ve gider vergisine ve gayrinakit alacağa yönelik itirazlarının ise bilirkişi ek raporunda belirlenen miktarları aşan kısım itibariyle haklı olduğu düşünce ve yargısına varılmış ve davanın kısmen kabulü ile davalı borçluların kısmi itirazlarının kısmen iptaline, takibin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile itirazsız kesinleşen 12.004,78 TL nakit alacak aslı dışında kalan ve itiraza konu olan alacak yönünden 40.000,00 TL nakit asıl alacak, 1.125,19 TL işlemiş faiz ve 60,76 TL gider vergisi ve 4.700,00 TL gayrinakit alacak olmak üzere toplam 45.975,95 TL alacak üzerinden ve nakit alacak aslına takip tarihinden itibaren yıllık %100 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle devamına, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, takip tarihinden sonra …/…/… tarihi itibariyle yapılan 30.000,00 TL’lik ödemenin infazda nazara alınmasına, alacağın likit niteliği gözetilerek haksız itiraz edilen ve dava tarihi itibariyle ödenmemiş bulunan 34.571,92 TL nakit asıl alacağın takdiren %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı borçluların … İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyasına yönelik kısmi itirazlarının KISMEN İPTALİ ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibin itirazsız kesinleşen 12.004,78 TL nakit alacak aslı dışında kalan ve itiraza konu olan alacak yönünden, 40.000,00 TL nakit asıl alacak, 1.215,19 TL işlemiş faiz ve 60,76 TL gider vergisi ve 4.700,00 TL gayri nakit alacak olmak üzere toplam 45.975,95 TL alacak üzerinden ve nakit alacak aslına takip tarihindin itibaren yıllık %100 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle DEVAMINA, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine,
2-Takip tarihinden sonra … tarihi itibariyle yapılan 30.000,00 TL’lik ödemenin ve nakit alacak aslına uygulanacak temerrüt faizi oranının …/…/… tarihinden itibaren yıllık avans faizi oranının iki katını aşamayacağı hususunun infazda nazara alınmasına,
3-Haksız itiraz edilen ve dava tarihi itibariyle ödenmemiş bulunan 34.571,92 TL nakit asıl alacağın takdiren %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Alınması gerekli 3.140,62 TL harçtan peşin olarak alınan 1.164,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.976,12 TL nispi harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
5-Davacı tarafça yapılan harç, tebligat ve bilirkişi giderlerinden ibaret 1.815,60 TL yargılama giderinden, harcın tümünden davalılar sorumlu tutulmak suretiyle davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen 1.561,54 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.407,35 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekilinin yüzlerine karşı ve diğer davalıların yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde, Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 02/05/2018

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)