Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/60 E. 2019/13 K. 08.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/60 Esas
KARAR NO : 2019/13
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 14/01/2015
BİRLEŞEN DOSYA (Antalya 2. ATM’ nin 2018/299 E.2018/403 K. Sayılı dosyası)
DAVA : Ticari Şirket (Ortak olmadığının tespiti)
DAVA TARİHİ : 07/05/2018
KARAR TARİHİ : 08/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortakla olmadığının tespitine İlişkin) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin … yılından beri yukarıda belirtilen adreste ikamet ettiğini ve …-… yılları arasında … Gazetesinde, bu tarihten sonra da … da çalışmış ve oradan da emekli olduğunu, işçi emeklisi olduğunu, davalıların ise gerçek anlamda müvekkilinin hiçbir zaman kuruluşunda ya da daha sonraki aşamalarında ortağı yada temsilcisi bulunmadığı … Şti. İle yine hiç bir zaman tanışmadığını ve bilmediğini, davalı şirket ticaret sicil kaydında ismi geçen kişiler olduğunu, şirket dışındaki diğer davalıların müvekkilinin nüfus kayıt bilgilerini herhangi bir şekilde ele geçiren henüz nerede olduğu bilinmeyen, farklı bir kişiye ait resimle sahte bir nüfus cüzdanı düzenleyen ve bu nüfus cüzdanı ile noterlikler aracılığıyla hisse devir sözleşmesi düzenleyerek … Şti. ‘ nin ortaklarından davalı … … adlı şahsa ait %5 hisseyi müvekkilinin hiçbir ilgisi ve bilgisi olmayan müvekkile devretmiş gibi işlem gerçekleştiren kişiler olduğunu, hisse devir sözleşmesinin altındaki imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin sahtecilik işlemleri nedeniyle mağdur olduğunu, bu nedenlerle sahte evrak ve belgelerle gerçekleştirilen aslında hukuken yok hükmündeki davalı şirket hisselerini konu alan hisse devir sözleşmelerinin iptali ile müvekkilinin söz konusu şirkette ortak olmadığının tespitine, ortaklıktan çıkarma ve çıkma işlemlerinin gerçekleştirilmesine, uğramış olduğu mağduriyetin giderilmesi amacıyla, iş bu davanın ve kararın davalı şirketin bağlı bulunduğu Vergi Dairesi ve Ticaret Sicil Memurluğu başta olmak üzere tüm resmi kurum ve kuruluşlara ihbar edilmesine ve bildirimde bulunulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı gerçek kişiler vekili cevap dilekçesinde; davalı gerçek kişilerin yıllarca inşaat taşeronluğu yapmış kişiler olduğunu, bir süre … ve …’ da taşeron olarak hizmet verdiklerini, ancak bir süre sonra … Şti.’ni kurduklarını, … yılında …’ın biraz rahatsızlanması ve asıl olarak işlerin de durması sonucu şirketin gayrifaal duruma düştüğünü bu nedenle şirketi satmak istediklerini, kendisini … olarak tanıtan bir kişinin şirkete talip olduğunu ve … isimli kişinin ortağının şirketi devralmayı kabul ettiğini kendilerinin gelemeyeceğini …’dan bir isim verirlerse ona şirket hisse devir işlemi için vekaletname gönderilebileceğini söylediğini, bunun üzerine önceki şirketlerinin ön muhasebe görevlisi …’ nin bilgilerini iletip bu kişiye şirket hisse devir vekaletnamesi çıkartılmasını sağladığını, aralarında davacının da olduğu … isimli kişilerin noter aracılığıyla hisse devir sözleşmesi yaparak dava konusu şirketin hisselerini bu kişilerin devrettiklerini, davacının verilen vekaletnamede imzası olmadığını iddia ediyorsa bunda davalı müvekkillerinin bir kusuru ve ilgisinin olmadığını, müvekkillerininde davacı gibi mağdur olduğunu, bu nedenlerle davalı müvekkillerine isnad edilecek bir kusur bulunmadığından davalı müvekkilleri bakımından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirketin cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür .
Birleşen dosyada Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kimlik bilgilerinin başkaları tarafından herhangi bir şekilde ele geçirildiğini, bu bilgilerin kullanılarak farklı bir kişiye ait resimle sahte bir nüfus cüzdanı düzenlendiğini, bu sahte nüfus cüzdanı ile müvekkilinin haberi ve bilgisi olmadan …’ nde … tarih ve … yevmiye numaralı vekaletnamenin düzenlendiğini, yine bu sahte nüfus cüzdanı ve vekaletnamenin kullanılarak müvekkili adına şirket açıldığını, ayrıca hisse devir sözleşmesi düzenlenerek … Şti.’nin ortaklarından … adlı şahsa ait %5 hisseyi müvekkilinin hiçbir bilgisi olmadan müvekkili adına devredildiğini, bu devir işlemiyle ilgili Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde … esas numarası ile dava açıldığını ve bu mahkemece imzaları tasdik eden Beyoğlu … Noterine karşı dava açıp birleştirmek üzere kendilerine süre verildiğinden işbu davayı açtıklarını ve açılan bu davanın Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinde … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir.
Davalı …’ne dava dilekçesi tebliğ edilmiş, verilen cevabi yazıda … noterliklerinin hiçbirinin tüzel kişiliği olmadığını, davacı tarafından açılan davada davalı olarak …’ nin gösterilmesinin hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce davacının davasını işlemi yapan o tarihteki görevli notere yöneltecekken sehven maddi hata sonucu noterliğe karşı yönelttiği, maddi hatanın kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığı ve dürüstlük kurallarına da aykırı olmadığı anlaşılmakla, HMK’ nın 124. Maddesi uyarınca davalı tarafın işlemi yapan noter … olarak değiştirilmesi talebi kabul edilmiştir.
Birleşen dosyada Davalı emekli noter vekili … tarihli cevap dilekçesinde; mahkememiz dosyasındaki somut olayda dava dışı tutulan üçüncü şahsın ve davalılar … ile …’ ün ağır kusuru ile noter yönünden illiyet bağının tam olarak kesildiğini, müvekkilinin herhangi bir hukuki sorumluluğunun bulunmadığını, noterin bir kusurunun olmadığını, illiyet bağının kesildiğini, davanın zamanaşımı ve husumet yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; Sahte vekaletnameye dayalı olarak düzenlendiği iddia olunan hisse devir sözleşmesinin iptali ve davacının şirket ortağı olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Dosya içerisine, davacı vekili tarafından … Müdürlüğünün kayıt örneği ibraz edilmiş, mahkememizce de … Şti’ nin sicil dosyası getirtilmiş, davacı asilin huzurda imza örnekleri alınmış, Antalya CBS’ nin … sor.sayılı dosyası celp edilmiş, davacı asilin imza asıllarının bulunduğu kurumdan imza asılları getirtilerek fizik grafoloji uzmanı bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
… Müdürlüğünce gönderilen sicil dosyası incelendiğinde davalı … Şti.’nin … tarihinde ticaret sicilinden resen terkin edilerek kaydının silindiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekiline davalı şirketin ihyası için dava açması hususunda süre ve yetki verilmiştir. Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı ilamı ile davalı şirketin ihyasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı şirkette pay sahibi görünmesine rağmen bu şirketi tanımadığını, böyle bir şirkete hiç bir zaman ortak olmadığını, birileri tarafından davacının resmi değiştirilerek sahte olarak oluşturulan nüfus cüzdanı ile noterde işlem yapıldığını, imzaların davacıya ait olmadığını, benzer şekilde sahtecilik eylemi nedeni ile hakkında davalar açıldığını iddia ederek eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı devir işleminin tarafı olan kişiler de devir alan kişiyi görmediklerinin, telefonla iletişim kurduklarını, devir alanların …’dan kendilerinin bildirdiği kişi adına düzenlenmiş vekaletname gönderdiklerini ve devir işleminin bu şekilde yapıldığını, davacıyı tanımadıklarını, sahtecilikten haberleri olmadığını beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Davacının müştekisi olduğu Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın … sor. Sayılı dosyasının incelenmesinde davacının ev telefonunun kesilmesi nedeni ile kendi adına faturaları ödenmemiş üç tane telefon hattının alındığından bahisle kendi kimlik bilgilerinin kullananlar hakkında şikayetçi olduğu, dosyanın zamanaşımı nedeni ile … yılında düşürülmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesi’ nin … esas, … karar sayılı ilamının incelenmesinde, dosyamız davacısı …’ın elektrik hırsızlığı suçundan yargılandığı ve aboneliğe ilişkin olarak kullanılan nüfus cüzdanının sahte olduğunun tespit edilmesi nedeniyle beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf davanın esasını, imzası noterlikçe tasdik olunan vekaletname ve imza sirkülerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürmekte ve müvekkili adına olan imzanın sahteliğine dayandırdığından, eldeki dava aynı zamanda 6100 s. HMK 208/4 maddesi anlamında açılmış bir sahtelik davası olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay’ ın yerleşik içtihatlarında da belirtildiği gibi; 6100 s. HMK 204 ve 1512 sayılı Noterlik Kanunu’ nun 82/f. III maddeleri uyarınca noterlikçe onaylanan imza sahteliği sabit oluncaya kadar geçerlidir. Böyle bir imzanın sahteliği iddiası ise sözleşmenin diğer tarafına olduğu kadar sözleşmedeki imzayı onaylayan notere karşı da ileri sürülmüş bir iddia olup sabit görülmesi halinde noterin Noterlik Kanunu’ nun 162. maddesi uyarınca hukuki sorumluluğuna da yol açabileceği gibi noterin savunması bu davanın sonucunu da etkileyebilir. Şu halde onaylı imzanın sahteliği iddiasının bu imzayı onaylayan noterin taraf olmadığı bir davada incelenip hükme bağlanması usul hukuku ilkelerine uygun düşmeyeceğinden, 6100 s. HMK’ nın 208/4. maddesi gereğince resmi bir senetteki yazı veya imzayı inkar eden tarafın bu iddiası, ancak ilgili evraka resmiyet kazandıran kişiyi de taraf göstererek açacağı ayrı bir davada incelenip karara bağlanabileceğinden, mahkememizce ilgili noter hakkında, bu davayla birleştirme istemli olarak ayrı bir dava açmak üzere davacıya mehil verilmiş, açılan dava mahkememizin iş bu dosyası ile birleştirildiğinden taraf teşkilinin sağlandığı anlaşılmıştır.
Davacının davaya konu hisse devir sözleşmesine dayanak olan vekaletnamenin ve imza sirkülerinin düzenlendiği tarihe yakın ıslak imza örnekleri toplanmış ve fizik grafoloji uzmanı bilirkişi …’ ndan imzaların davacıya ait olup olmadığına ilişkin rapor aldırılmıştır. Bilirkişi tarafından düzenlenen … havale tarihli raporda sonuç olarak, tetkike konu, Beyoğlu Noterliğince düzenlenmiş … tarihli, … yevmiye numaralı vekaletname ve … yevmiye numaralı imza beyannamesi üzerinde … adına atılı bulunan imzaların … elinden çıkmadığı kanaatine varıldığı anlaşılmıştır.
Tüm bu delillerden yola çıkılarak davacının davalı şirketin hisselerini davalı şirket ortaklarından devir alan kişi olmadığı, devir işlemine dayanak vekaletnamenin sahte olarak düzenlenen kimlik ile oluşturulduğu, vekaletname ve imza sirkülerindeki imzaların davacıya ait olmadığı sabit olduğundan davanın ve birleşen davanın kabulü ile davacının şirketin hisselerinin devir almadığına, şirket ortağı olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ve birleşen davanın KABULÜ ile;
…nin … tarih, … yevmiye nolu vekaletnamesi ile aynı taihli … yevmiye numaralı imza beyannamesindeki imzaların davacı …’ a ait olmadıklarının tespit edilmesi nedeniyle bu vekaletnamenin geçersizliği ile bu vekaletnameye dayalı düzenlenen Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı, limitet şirket hisse devir sözleşmesinin geçersizliğinin TESPİTİNE,
Davacının, Antalya Ticaret Sicilinin … sırasında kayıtlı, davalı … Şti’ nin ortağı olmadığının TESPİTİNE,
2- Ana Davada ve birleşen davada; alınması gerekli 44,40.x2= 88,80-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 27,70.-TL+39,90 harcın mahsubu ile eksik 25,20.-TL harcın davalılardan TAHSİLİ ile hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 903,00.-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 08/01/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı