Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/451 E. 2018/777 K. 04.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/451 Esas
KARAR NO : 2018/777
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/04/2015
KARAR TARİHİ : 04/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …/…/… tarihinde davalı … sevk ve idaresindeki … … … plakalı … marka araç ile müvvekkilinin sevk ve idaresinde olan … … … plakalı motosikletin çarpışması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı kaza meydana geldiğini, kazaya karışan aracın davalı … şirketi tarafından poliçe ile ZMMS’li olduğunu, davalılardan … adına kayıtlı olduğunu, müvekkilinin kaza sonucu vücudunda kırıkların oluştuğunu, hayati fonksiyonlarını ağır derecede etkileyecek nitelikte olduğu sonucuna varıldığını, müvekkilinin kaza olduğu dönemde özel güvenlik görevlisi olarak çalıştığını ve 1.000,00 TL maaş aldığını, kaza nedeniyle çalışamadığından maddi zorluklar yaşadığını, kaza nedeniyle araç sürücüsü hakkında soruşturma başlatıldığını, fakat müvekkilinin şok nedeniyle şikayetçi olmadığını, bu nedenlerle 10.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile tüm davalılardan alınarak davacıya verilmesine, 50.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi hariç kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kazaya karışan … … … plakalı araç üzerine tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … şirketi cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … … … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde …-… tarihleri arasında …nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, bu poliçede kişi başı sakatlık ve ölüm teminatlarının kaza tarihi itibariyle kişi başına 268.000,00 TL olduğunu, manevi tazminat taleplerinin poliçe teminatına dahil olmadığını, müvekkili şirket sigortalısının dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu alınmasını talep ettiklerini, poliçede sadece davacının maluliyet hallerinin teminat altına alındığını, maluliyet durumunun tespiti için Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesinden rapor alınmasını, davacıların ancak yasal faiz talep edebileceklerini, bu nedenlerle tüm delillerin toplanmasına, manevi tazminat talebi ve dolaylı zararlara ilişkin taleplerin müvekkili şirket yönünden teminat dışı olması nedeniyle reddine, davacının müterafik kusurunun tazminattan indirilmesine, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ettiği gibi yoğun bakımda tedavisi gerektirecek ağır durumunun olmadığını ve herhangi bir iç kanama ihtimaline karşı tedbiren yoğun bakım ünitesinde tutulduğunu, kendisinin motosiklet ehliyeti bulunmamakta olduğunu, ehliyetsiz olarak motosiklet kullandığını, davacının mezkur kural ihlalinden dolayı ceza da kesildiğini, davacının kusurlu eylemleriyle hem zararın doğmasına, hem de zararın artmasına bizzat kendisinin sebep olduğunu, bu nedenle müvekkilinden talep etmiş olduğu maddi tazminatın haksız olduğunu, davacının hastane masraflarını müvekkilinin karşılamak istediğini ancak olay sebebi trafik kazası olduğu için mevzuat gereği hastanece masraf talep edilmediğini, davacı tarafça fahiş tazminat talebinde bulunulduğunu, maddi ve manevi tazminat davalarının zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağını, bu nedenlerle davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya içerisine; davacıya ait tedavi evrakları, film ve grafiler getirtilerek geçici ve sürekli iş göremezlik durumuna ilişkin raporlar aldırılmış, tarafların sosyal ekonomik durum araştırmaları yaptırılmış, kaza tespit tutanağı, sigorta poliçesi, trafik kayıtları dosyaya sunulmuş, Sgk’dan davacıya gelir bağlanıp bağlanmadığı hususu araştırılmıştır.
Dava; trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; kazadaki kusur durumu, kaza nedeniyle davacının geçici ve sürekli iş gücü kaybının olup olmadığı varsa süresi ve oranı, uğradığı maddi ve manevi zarar miktarı ve davalıların zarardan sorumlu olup olmadıkları ihtilaflıdır.
Davaya konu kaza olayının …/…/… tarihinde meydana geldiği, davacı murisin sevk ve idaresindeki … … … plakalı motosiklet ile davalı …’ in kullandığı … … … plakalı otomobilin çarpışması sonucunda davacının yaralandığı dosya içerisindeki kaza tespit tutanağı ve diğer kayıt ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Davalı sürücü …’ in kullandığı kullandığı … … plakalı aracın kayıt malikinin davalılardan … olduğu, aracın davalı … şirketine ZMSS sigortası ile sigortalı olduğu dosyada mevcut poliçe ve trafik kayıtlarından anlaşılmıştır.
Kaza olayındaki kusur durumuna ilişkin … ATK Trafik İhtisas Dairesinden rapor aldırılmış, …/…/… tarihli raporda, davalı sürücü …’ in %100, davacı sürücü …’ ın kusursuz olduğunun değerlendirildiği görülmüştür.
…Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulundan aldırılan …/…/… tarihli maluliyet raporuna göre de, davacının davaya konu yaralanma nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının oranının bulunmadığı, geçici iş göremezlik süresinin de olay tarihinden itibaren 3 aya kadar uzayabileceğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Antalya SGK İl Müdürlüğünden gelen …/…/… tarihli cevabi yazıya göre; davacıya bu kaza olayı nedeniyle rücuya tabi iş göremezlik ödeneği ödenmediğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Yargılama esnasında davacının öldüğü anlaşılmakla mirasçılarının davaya katılmaları sağlanmış ve bu şekilde devam edilmiştir. Ölümü ve mirasçıları gösterir nüfus kayıt örneği dosya arasına alınmıştır.
Haksız fillerden kaynaklanan borç ilişkilerinin düzenlendiği 6098 sayılı TBK.nun 49. Maddesinde, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar verenin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu;
6098 sayılı TBK.nun 51/1 maddesinde “Hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği”,
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan, 2918 sayılı KTK 85/1 maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesinin bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşübbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulacağı”, aynı Kanun’un 3. maddesinde ise işleten tanımı yönünden “araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” düzenlemesine yer verildiği,
2918 sayılı KTK 85/son maddesinde ” işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu”, olduğu,
2918 sayılı KTK 86/2 maddesinde ” sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin, kazanın oluşumunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse hakimin durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebileceği”,
2918 sayılı KTK 91/1 maddesinde “İşletenlerin, bu Kanununun 85. maddesinin 1 fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu” bulunduğu,
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın sigortanın kapsamı başlıklı maddesinde “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. ” hükmü öngörülmüştür.
Bu değerlendirmeler ışığında, davacı murisin …/…/… tarihinde trafik kazası geçirdiği, kaza tarihi itibari ile eski ZMSS genel şartlarının uygulanması gerektiği, kazada %100 kusurun davalı sürücüde olduğu, davacı murisin kaza nedeniyle 3 ay geçici iş göremeyecek şekilde yaralandığı, davacı murisin asgari ücret üzerinde bir gelirinin belgesiyle birlikte ispat edilmediği, bu nedenle kaza tarihi itibari ile geçerli asgari ücret oranları dikkate alındığında (949,07×3=) 2.847,21-TL’lik zararının oluştuğu, bu geçici iş göremezlik süresi boyunca SGK’lı bir çalışması olmadığından rücuya tabi bir ödeme yapılmadığı, davacı murisin bu zararından davalıların yukarıda anılan 6098 sayılı TBK ve 2918 sayılı KTK uyarınca sürücü, işleten ve trafik sigortacısı sıfatlarıyla sorumlu olduğu, her ne kadar ticari faiz talep edilmiş ise de zarara neden olan aracın hususi nitelikte olduğu, ticari olmadığı anlaşıldığından yasal faize hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve maddi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Manevi tazminat ise 6098 sayılı TBK’nın 56. Maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarında da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinilmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlenmesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir.
Bu hususlar dikkate alındığında somut olayın özellikleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının yaralanmasının niteliği, davalı sürücünün kusurunun ağırlığı dikkate alınarak 1.500,00.-TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’ den alınmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile;
2.847,21.-TL maddi tazminatın davalı … yönünden dava tarihi olan 30/04/2015 tarihinden, davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 05/03/2015 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile miras payları oranında davacının mirasçılarına VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin istemlerin REDDİNE,
a-Alınması gerekli 194,50.-TL nispi karar ve ilam harcının, peşin alınan 204,93.-TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 10,43.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı mirasçılara İADESİNE,
b-Davacı tarafından yatırılan 204,93.-TL peşin harç ve 27,70.-TL başvuru harcının toplamı 232,63.-TL’ nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile alınarak miras payları oranında davacının mirasçılarına ÖDENMESİNE,
c-Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere) toplam 437,30.-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı gözetilerek hesaplanan 124,60.-TL’ sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile miras payları oranında davacının mirasçılarına VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
d-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile miras payları oranında davacının mirasçılarına ÖDENMESİNE,
e-Davalılar ayrı ayrı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacı mirasçılardan alınarak davalılara ÖDENMESİNE,
2-Manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile ;
1.500,00.-TL manevi tazminatın 05/03/2015 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’ ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile miras payları oranında davacının mirasçılarına VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin REDDİNE,
a-Manevi tazminat davası yönünden Alınması gerekli 102,45.-TL nispi karar ve ilam harcının davalılar … ve …’ ten müştereken müteselsilen tahsili ile hazineye gelir KAYDINA,
b-Manevi tazminat davası yönünden davacı tarafından sosyal ve ekonomik durum araştırması yönünden yapılan müzekkere masrafı olan toplam 24,00.-TL’ nin davalılar … ve …’ ten müştereken müteselsilen tahsili ile miras payları oranında davacının mirasçılarına VERİLMESİNE,
c-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 1.500,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalılar … ve …’ ten müştereken müteselsilen alınarak miras payları oranında davacının mirasçılarına ÖDENMESİNE,
d-Davalılar … ve … vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 1.500,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacı mirasçılardan alınarak, davalılar … ve …’ e ÖDENMESİNE,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 04/12/2018

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı