Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/3 E. 2018/253 K. 27.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/3 Esas
KARAR NO : 2018/253
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİH İ : 05/01/2015
KARAR TARİHİ : 27/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …/…/… tarihinde müvekkilinin idaresinde … … … plakalı motosiklet ile davalı … … idaresindeki … … … plakalı minibüsün karıştığı kaza sonucunda yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kazadan sonra müvekkilinin hayati tehlike geçirdiğini, basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte olmadığını, vücutta kemik kırığına neden olduğunu ve kırıkların hayat fonksiyonlarını orta derecede etkileyecek nitelikte olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin kazadan önce 1.650,00 TL aylıkla otelde aşçı olarak çalıştığını, iş günücü büyük ölçüde kaybettiğini, bu nedenlerle 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan (davalı sigorta bakımından poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınmasına, müvekkili … için 30.000,00 TL diğer müvekkilleri için ayrı ayrı 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş. cevap dilekçesinde özetle; açılan davaya karşı yetki, görev, husumet ve zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, müvekkili firmanın davaya konu kazada hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, davalının işleten olmadığını, davalı söz konusu aracı hiçbir şekilde kiralamadığını, davacıların varsa zararlarının davalı sigorta şirketinin karşılaması gerektiğini, davacıların açmış oldukları davada talep ettikleri maddi ve manevi tazminatın çok fahiş olduğunu, ayrıca davacıların faiz istemi, faizin başlangıç tarihi ve faiz türünün yasaya aykırı olduğunu bu nedenlerle müvekkili şirket bakımından dayanaksız ve haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kazada çarpma eyleminin davacı tarafından gerçekleştiğini, kaza tespit tutanağında her iki tarafa da kusur ithaf edildiğini, yine kaza tespit tutanağında kendisine ait aracın kanuni hız sınırının altında seyrettiği ve her hangi bir fren izine rastlanmadığını, davacının kask, kolluk ve dizlik takmayarak olabilecek herhangi bir kazaya karşı önlem almadığını, bu nedenlerle hukuki dayanaktan yoksun olan iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde özetle; … … … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, sigortalının kusuru oranında olmak üzere yaralama ve sürekli sakatlık halinde kişi başına azami 268.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, davayı kabul manasında olmadığını, sigortalı davalı sürücünün meydana gelen olaydaki kusur durumunun belirlenmesini, ayrıca aktüer hesabının yapılmasını, müvekkili şirketin manevi tazminat taleplerinden sorumlu olmadığını, bu nedenlerle tüm delillerin toplanmasını, manevi tazminat taleplerinin reddini, poliçe teminatına girmeyen zararların tümünden reddini, davacının davasının ispatı halinde müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise asıl alacak yargılama giderleri ve vekalet ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını faizin yasal faiz ve en erken dava tarihinden başlatılmasını talep ve dava etmiştir.
Dosya içerisine; davacıya ait tedavi evrakları, film ve grafiler getirtilerek geçici ve sürekli iş göremezlik durumuna ilişkin raporlar aldırılmış, kusur durumuna ilişkin raporlar aldırılmış, tarafların sosyal ekonomik durum araştırmaları yaptırılmış, kaza tespit tutanağı, sigorta poliçesi, trafik kayıtları dosyaya sunulmuş, Sgk’dan davacıya gelir bağlanıp bağlanmadığı hususu araştırılmış, aktüer bilirkişiden hesap raporu aldırılmıştır. Ayrıca duruşmada davacı tanığı dinlenmiştir.
Dava; trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeninde dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; Kazadaki kusur durumu kaza nedeniyle davacılardan … … geçici veya sürekli iş göremezlik durumu olup olmadığı, varsa süresi ve oranı uğradığı maddi ve manevi zarar miktarı ile diğer davacıların varsa uğradıkları manevi zarar miktarı ve davalıların zarardan sorumlu olup olmadıkları itilaflıdır.
Davalılardan …A.Ş vekilinin yetki itirazı davacıların ikamet yerinin … oluşu gözetilerek HMK’nın 7. Maddesi uyarınca reddedilmiştir.
Davaya konu kaza olayının …/…/… tarihinde meydana geldiği, davacının sevk ve idaresindeki … … … plakalı motosiklet ile davalı sürücü … … yönetimindeki … … … plakalıminibüsün çarpışması sonucunda davacının yaralandığı dosya içerisindeki kaza tespit tutanağı ve diğer kayıt ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Kaza olayındaki kusur durumuna ilişkin … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen …/…/… tarihli raporda, davalı sürücü … ‘ ın %60, davacı sürücü …’ ın %40 oranında kusurlu oldukları değerlendirilmiştir.
… Adli Tıp Kurumu Başkanlığından aldırılan …/…/… tarihli maluliyet raporuna göre de, davacının yaralanma nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının %60 olduğu, geçici iş göremezlik süresinin de 3 ay olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Davalı …’ nin rapora itirazları nazara alınarak dosya bu kez istanbul Adli Tıp 3. İhtisas Dairesine gönderilerek rapor aldırılmış, …/…/… tarihli raporda davacının yaralanma nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının %60 olduğu, geçici iş göremezlik süresinin de 4 ay olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Aktüer bilirkişi … … tarafından düzenlen …/…/… havale tarihli rapora göre; asgari ücretler üzerinden değerlendirme yapılarak, yapılan hesaplama sonucunda davacının uğramış olduğu geçici iş göremezlik zararının 2.882,41.TL, sürekli iş göremezlik zararının da 341.537,04.-TL olarak hesaplandığı anlaşılmış, mahkememizce raporun denetime elverişli, bilimsel verilere uygun ve gerekçeli oluşu sebebiyle bu rapora itibar edilmiştir.
Davacı vekili …/…/… havale tarihli ıslah dilekçesi ile, belirsiz alacak olarak açmış olduğu dava dilekçesindeki talep sonucuna artırmış ve geçici ve sürekli iş göremezlik zararını 346.126,65.-TL olarak maddi tazminat talebini açıklamış, … için 30.000.- TL, … için 15.000 TL., … için 15.000.- TL ve … için 15.000 .-TL Manevi Tazminatın, kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki Davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmesini talep etmiş, ıslah harcını yatırmış, ıslah dilekçesi davalılara usulünce tebliğ edilmiştir.
Davacı tanıkları …/…/… tarihli celsede beyanları alınmış, davacı tanığı … … beyanında kazadan sonra …’in tedavi süreci olduğunu, hastanelerde yattığını, davaya konu kaza nedeniyle davacı …’ un sinirsel bozuklukları meydana geldiğini, beyan etmiş, yine aynı celsede davacı tanığı … … beyanında; kazanın olduğu gün hastaneye gittiklerinde …’ in hayati tehlikesinin bulunduğunun konuşulduğunu duyduğunu, ailesinin bu kaza nedeniyle perişan halde olduğunu, daha sonra bir yıla yakın tedavi süresinin devam ettiğini, …’ un işe gidemediği günler olduğunu, bakımını ailesinin yaptığını beyan etmiştir.
Haksız fillerden kaynaklanan borç ilişkilerinin düzenlendiği 6098 sayılı TBK.nun 49. Maddesinde, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar verenin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu;
6098 sayılı TBK.nun 51/1 maddesinde “Hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği”,
2918 sayılı KTK 85/1 maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesinin bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşübbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulacağı”, aynı Kanun’un 3. maddesinde ise işleten tanımı yönünden “araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” düzenlemesine yer verildiği,
2918 sayılı KTK 85/son maddesinde ” işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu”, olduğu,
2918 sayılı KTK 86/2 maddesinde ” sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin, kazanın oluşumunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse hakimin durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebileceği”,
2918 sayılı KTK 91/1 maddesinde “İşletenlerin, bu Kanununun 85. maddesinin 1 fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu” bulunduğu,
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın sigortanın kapsamı başlıklı maddesinde “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. ” hükmü öngörülmüştür.
Manevi tazminat, TBK 56. Maddesinde düzenleşmiş olup, “Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarında da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmüne amirdir.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinilmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlenmesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre ve davanın ıslah edilişi de gözetilerek; …/…/… tarihinde, davacının sevk ve idaresindeki … … … plakalı motosiklet ile davalı sürücü … … yönetimindeki … … … plakalı minibüsün çarpışması sonucunda meydana gelen trafik kazasında, davalı sürücü … ‘ ın %60, davacı sürücü …’ ın %40 oranında kusurlu oldukları, davacının kazadan kaynaklı yaralanması nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının %60 olduğu, geçici iş göremezlik süresinin de 4 ay olduğu, davacının geçici iş göremezlik zararının 2.882,41.TL, sürekli iş göremezlik zararının 341.537,04.-TL olarak hesaplandığı,
Ayrıca yukarıda açıklanan TBK’nın “tazminatın belirlenmesi” başlıklı 51. Maddesi yanında “Tazminatın indirilmesi” başlıklı 52. maddesinde ise; zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakimin, tazminatı indirebileceği ya da tamamen kaldırabileceği hususunun düzenlendiği, bu düzenlemeler doğrultusunda, meydana gelen trafik kazasında davacı motosiklet sürücüsünün kask takmadığı, kaza neticesinde kafasından aldığı darbeler nedeni sürekli maluliyetine büyük ölçüde etki eden ve tedavi ile giderilemeyen arıza ağırlık ölçüsünün 57 olan baş arızalarının neden olduğu dosyadaki tutanaklardan anlaşılmış olup, Yargıtay ve Bölge Adliye Mahkemelerinin yerleşik içtihatları doğrultusunda bilirkişi tarafından hesaplanan tazminat miktarları üzerinden (geçici ve sürekli iş göremezliği ile tedavi giderleri yönünden ayrıca) %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmasının somut olaya ve hakkaniyete uygun olacağı,
Davacının geçirdiği ameliyat sayısı, hastanede yattığı gün sayısı, kusur oranları dikkate alındığında, hastaneye gidiş ve gelişleri için yapılan masrafların 300-TL’sinin somut olay bakımından kabul edilebilir ve makul olduğu,
davacının maddi zararlarından haksız fiil sorumlusu davalı sürücüsünün, işleteninin ve aracın ZMS sigortacısının gerek 6098 sayılı TBK. gerek 2918 sayılı KTK ve ZMSS poliçesi genel şartları uyarınca sorumluluklarının bulunduğu,
her ne kadar davalı … … vekili müvekkilinin aracın işleteni olmadığını beyan etmiş ise de … … … plakalı minibüsün davalı … … adına hareket ettiği, trafik kaydına göre araç üzerinde “…” logosunun bulunduğu, davalı …’un cevap dilekçesi ekinde ibraz ettiği kira sözleşmesinden de aracın uzun süreliğine davalı …’a kiralandığının, kalkış ve varış yerlerinin, güzergahının davalı … … tarafından belirlendiği, aracın tek seferlik değil uzun süre kullanılmak üzere davalı şirkete tahsis edildiği, üzerinde reklam amaçlı şirket logosunun bulunduğu, her ne kadar kiralayan şirket ile aralarında yaptıkları sözleşmede meydana gelen kazalardan kiralayan şirketin sorumlu olacağı düzenlenmiş ise de bu iç ilişkide geçerli olup sözleşmenin tarafı olmayan davalıya karşı ileri sürülemeyeceği, Yargıtay içtihatlarında da aracı uzun süreliğine kiralayıp, aracın hareketi ile ilgili karar verme yetkisine sahip olan kişinin işleten sıfatını haiz olduğunun belirtildiği, bu nedenlerle davalının savunmalarına itibar edilmeyeceği,
Davalı sigorta şirketinin davadan önce usulüne uygun şekilde temerrüde düşürülmediğinden dava tarihinden itibaren sorumlu olabileceği, kazaya neden olan aracın ticari araç olması nedeni ile avans faizi talebinin yerinde olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmış olmakla maddi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Manevi tazminat talepleri bakımından ise somut olayın şartları, kazanın meydana geliş şekli, davacının yaralanmasının niteliği, iş güçten mahrum kaldığı süre, tedavi sürcinde kazazedenin kardeşinin, anne ve babasının durumu, tanıkların bu konudaki beyanları, tarafların kusur durumları, tarafların sosyal ve ekonomik koşulları, manevi tazminatın zenginleşme ve yoksullaşma nedeni olmaması, paranın alım gücü dikkate alınmak suretiyle, davacıların kaza nedeniyle duydukları elem, acı ve üzüntünün bir nebze de olsun giderilmesi amacı ile manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile toplam 65.000,00.-TL manevi tazminatın, Borçlar Kanunu’nun haksız fiil hükümleri gereği haksız fiil sorumlusu davalı sürücüden ve Karayolları Trafik Kanunu’nun işletenin sorumluluğuna ilişkin hükümleri gereği araç işleteninden alınmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile;
275.535,56.-TL iş göremezlik tazminatı, 300,00.-Tl yol masrafı, 965,76.-TL tedavi gideri olmak üzere toplam 276.801,32.-TL maddi tazminatın davalılar … … ve … … yönünden kaza tarihinden, davalı … … yönünden dava tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’ a verilmesine,
Davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu tutulmasına,
Fazlaya ilişkin maddi tazminat istemlerinin reddine,
2-Manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile;
Davacı … … için 25.000,00.-TL, davacı … … için 15.000,00.-TL, davacı … … için 15.000,00.-TL, davacı … … için 10.000,00.-TL olmak üzere toplam 65.000,00.-TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … … ve …’ tan alınarak davacılara verilmesine,
Fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin reddine,
3-Maddi tazminat yönünden;
a) Alınması gerekli 18.908,30.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 273,24.-TL ve ıslah ile alınan 1.165,15.-TL harcın mahsubu ile bakiye 17.469,91.-TL harcın davalılar … …, … … ve … …’den TAHSİLİ ile hazineye gelir KAYDINA,
b)Davacı tarafından yatırılan 27,70.-TL başvuru harcı, 273,24.-TL peşin harç ve 1.165,15.-TL ıslah harcının toplamı 1.466,10.-TL’ nin davalılar … …, … … ve … …den alınarak davacıya verilmesine,
c)Davacı tarafından yapılan (davetiye, Atk gideri,müzekkere, bilirkişi gideri olmak üzere) toplam 1.771,50.-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı gözetilerek hesaplanan 1.416,70.-TL’ sinin davalılar … …, … … ve … … den alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
d)Davalı tarafından yapılan 73,70.-TL yargılama giderinden davanın red oranı gözetilerek hesaplanan 14,60.-TL’ nin davacıdan alınarak davalı … …’ ye verilmesine,
e)Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 22.558,08.-TL nispi vekalet ücretinin davalılar … …, … … ve … …den alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
f)Davalılar vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 7.975,79.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ÖDENMESİNE,
g)Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
4-Manevi tazminat davası yönünden ;
a) alınması gerekli 4.440,65.-TL karar ve ilam harcının davalılar … … ve …’ tan alınarak hazineye gelir kaydına,
b)Manevi tazminat yönünden ayrıca bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
c)Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 7.500,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalılar … … ve …’ tan alınarak alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
d)Davalılar vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak ddavalılar … … ve …’a ÖDENMESİNE,
Dair, davacı vekilinin, davalı … … vekilinin ve davalı …’ ın yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 27/03/2018

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı