Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/660 E. 2019/346 K. 29.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/660 Esas
KARAR NO : 2019/346
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 27/01/2014
BİRLEŞEN DAVA (Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/170 E. – 2015/899 K.)
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 06/02/2015
KARAR TARİHİ : 29/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında … tarihli sözleşme ile … İlçesindeki tatil köyünün sahasının yapım ve çimlendirme işi akdedildiğini, müvekkilinin işi bitirdiğini ancak bazı eksiklikler iddiası ile sözleşmenin … tarihinde haksız şekilde davalı yanca feshedildiğini, bu arada sözleşme gereğince müvekkiline ödenmesi gereken bedelden 25.000,00.-TL’sinin ödendiğini, kalan bölümün ödenmemesi nedeniyle Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı tazminat davası açıldığını, bu sözleşmenin bedelinin …-TL olduğunu ve sözleşmenin 7.maddesine göre müvekkilince alınan çekler karşılığı …-TL’lik teminat çeki verileceği ve bu çekin … tarihinde iade edileceğinin yazıldığını, davalı tarafın alacaklı olmadığı aksine borçlu olduğu halde ve teminata dayalı çekler bankaya ibraz edilmediği halde çeki işbu sözleşmeyi bilen ve işin yapıldığı yerde ve diğer turistik tesislerde davalı … ile birlikte çalışan ve olayı bilen …’a ciro ettiğini, bu kişinin de çeki bankaya ibraz ettiğini belirterek, davalı yedindeki teminat çekinin bu niteliğinin saptanmasına, borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin diğer davalı turizm işletmesi sahibi … ile ticari ilişkisi bulunduğunu, bu bağlamda müvekkili şirketin …’tan mevcut konaklamalar ve gelecekteki konaklatmalara baplı olarak alacakları bulunduğunu, söz konusu çekin ticari ilişkiden doğan alacaklara istinaden … tarafından cirolanarak müvekkiline verildiğini, müvekkili şirketin söz konusu kambiyo senedinde iyi niyetli 3.kişi konumunda olduğunu, çekin teminat çeki ibaresinin müvekkilini bağlayan bir şart olmadığını belirterek, davanın reddi ile kötü niyet tazminatına hükmolunmasını istemiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Mahkememiz dosyası ile birleştirilen Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı ile … Köyündeki saha yapım ve çimlendirme işi konusunda sözleşme imzaladıklarını, bir kısım işlerinin yapıldığını, bu işler karşılığında …TL ödeme yapıldığını, … tarihinde …TL’lik çek, … tarihinde …TL’lik çek ve …TL tarihinde KDV de ödendiğini, çekler yabancı banka çeki olduğu için tahsil edilmediğini, davalı tarafından da ödenmediğini, … yılında davalı …’un sözleşmeyi feshettiğini, … tarihinde de iş ilişkilerinin kesildiğini, bu nedenlerle de …TL alacağı olduğunu, beyan etmiş, davalıdan …TL’nin dava tarihinden itibaren ticari avans faiziyle birlikte tazmin ve tahsiline haksız işlem nedeniyle icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, dosya içerisine; … tarihli sözleşme, çek örneği sunulmuş, Manavgat … Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası celp edilmiş, talimat yoluyla mahallinde keşif yapılarak, bilirkişilerden rapor aldırılmış, ayrıca dosya üzerinden de ayrıntılı bilirkişi raporları aldırılmıştır.
Dava; teminat çeki iddiasıyla icra takibinden önce açılan menfi tespit davasıdır.
Birleşen dava ise; eser sözleşmesinden kaynaklanan davacı yüklenici tarafından iş sahibine karşı, bakiye alacağın tahsiline ilişkin açılan alacak davası niteliğindedir.
Davalı … vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde mahkememizin yetkisine itiraz ederek, … Mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürmüş ancak davaya konu çekte keşide yerinin ve ödeme yerinin Antalya oluşu gözetilerek, yetki itirazı reddedilmiştir.
Her iki dava da yüklenici tarafından iş sahibine karşı açılmış olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık; eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmaktadır.
Taraflar arasında … tarihli eser sözleşmesi niteliğindeki sözleşme ilişkisinin varlığı, iş tamamlanmadan sözleşmenin davalı iş sahibi tarafından feshedildiği, davalı iş sahibi tarafından davacıya sözleşme hükümleri uyarınca 25.000,00.-TL ödeme yapılıp başkaca ödeme yapılmadığı hususları ile asıl davanın konusunu teşkil eden çekin teminat çeki olarak yüklenici tarafından davalı iş sahibine verildiği hususları ihtilafsızdır.
Asıl dava ve birleşen dava yönünden taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı yüklenicinin yapmış olduğu (sözleşmenin feshedildiği tarihte kadarki) imalat bedelinin tutarı, ödenmeyen bakiye alacağının bulunup bulunmadığı, asıl dava konusu teminat çekinin neyin teminatı olarak verildiği, bu teminat çekinin bedelsiz kalıp kalmadığı, davacının bu teminat çekinden dolayı davalılara borcu bulunup bulunmadığı, davalılardan … Şti’nin hamil olarak bu çeki davacının zararına olacak şekilde bile bile kötü niyetle iktisap edip etmediği hususlarına ilişkindir.
Asıl davanın konusunu teşkil eden çek örneğinin incelenmesinde; keşidecisinin davacı şirket olup, lehtarının davalılardan … olduğu, onun cirosu ile diğer davalı … Şti’ne ciro edildiği, …bank … Şubesine ait … keşide tarihli ve 93.500,00.-TL bedelli yasal unsurları haiz çek niteliğinde olduğu, çekin arka yüzünde futbol sahası tadilat sözleşmesi teminat çekidir ibaresinin yazılı olduğu anlaşılmıştır.
… tarihli sözleşmenin 2.maddesinde işin konusu açıklanmış, “… mevkinde bulunan … Köyüne ait … metre ölçülerinde futbol sahasının zemin tadilatının kaliteli şekilde yapılarak yeniden çimlendirilmesi işidir. Saha yapımı ve çimlendirme sonrası da tüm takip işlerinin standartlar çerçevesinde yapılmasıdır.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Sözleşmenin 6.maddesinde sözleşme bedeli …-TL olarak belirlenmiş, yine ödemeler ve fatura kesilmesi başlığını taşıyan sözleşmenin 7.maddesine göre; … tarihli …-TL, … tarihli …-TL, … tarihli …-TL ve … tarihli …-TL bedelli sıralı çeklerin davacı yükleniciye verileceği, davacı yüklenici firma bu çekler karşılığında davalı işverene teminat çeki vereceği, … tarihinde teminat çekinin yüklenici firmaya iade edileceği ve teminat çeki tutarının …-TL olarak verileceği kararlaştırılmıştır.
Sözleşmenin 7.maddesinde belirtilen toplam …-TL tutarında 4 adet sıralı çekin davalı iş sahibi tarafından davacı yükleniciye verildiği, yine buna karşılık davacı yüklenici tarafından davanın da konusunu teşkil eden …-TL bedelli çekin teminat çeki olarak verildiği ve bu çeklerden sadece …-TL’nin davacıya ödendiği, kalan bakiye bedelin ödenmediği hususu her iki tarafın da kabulündedir.
Söz konusu sözleşmedeki maddedeki düzenleme göz önüne alındığında asıl davaya konu edilen …-TL bedelli teminat çekinin iş sahibi davalı tarafından davacıya ödeme olarak verilen çeklere karşılık, bir nevi sözleşmenin teminatı olarak verildiği anlaşılmaktadır. İşin tamamlanmasından önce davalı tarafça sözleşme ilişkisinin feshedildiği, bu kapsamda davalı iş sahibi tarafından Manavgat … Asliye Hukuk Mahkemesinde tespit yaptırıldığı ve işin başka bir firmaya verildiği anlaşılmaktadır. Sözleşmede işin bedeli …-TL götürü bedel olarak kararlaştırılmıştır. Ancak birleşen dava da aynı sözleşmeye dayalı olarak açılmış olmasına rağmen, birleşen davada davacı vekili sözleşmede iş bedelinin …-TL olarak yazılı olmasına rağmen kendisini sınırlayarak işlerin yapım bedelinin …-TL olduğunu belirtmiştir. Dolayısıyla birleşen dava yönünden inceleme ve değerlendirme yapılırken taleple bağlı kalınarak, işin bedeli …-TL olarak birleşen davada değerlendirme yapılmıştır.
Davalı … tarihli duruşmadaki isticvap beyanında; sözleşme ilişkisini kabul etmiş, ancak davacının üstlendiği işleri gereği gibi yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmeyi feshettiklerini, yüklenici davacıya sıralı 4 adet toplam …-TL bedelli çek verip, bunun karşılığında da davaya konu teminat çekini davacıdan aldığını, çeklerle ilgili bir kısım ödemelerin taraflarınca yapıldığını, davacının sözleşme gereği üstlendiği işleri yerine getirmediği için teminat şartının gerçekleşmediğini belirtmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi marifetiyle mahallinde keşif yaptırılmış ve Bilirkişi … tarafından düzenlenen … tarihli rapora göre; eksik ve ayıplı imalat bedeli olarak 31.350,00.-TL bedel tespit edildiğinin hesaplandığı anlaşılmıştır.
Raporun hükme esas alınamayacak nitelikte oluşu gözetilerek görülen lüzum üzerine dosya üzerinden bilirkişiler … ve …’dan oluşturulan heyetten aldırılan … havale tarihli rapora göre; yüklenici firmanın üzerine düşen işin %90’ını yerine getirdiğinin mütalaa edildiği anlaşılmış, mahkememizce görülen lüzum üzerine bilirkişilerden özellikle … yılında sözleşmenin feshedildiği ve akabinde davalı iş sahibi tarafından Manavgat … Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığından, tespit dosyasındaki bilirkişi raporundaki değerlendirmeler gözetilerek davacı yüklenici tarafından gerçekleştirilen imalatın işin tamamına göre fiziki oranı bulunarak, bulunacak bu oranın da götürü bedele uygulanmak suretiyle imalat bedelinin hesaplanması konusunda ek rapor düzenlemeleri istenmiş, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen … tarihli rapora göre; yüklenici firmanın işin %90’ını yerine getirdiğinden ve davacı vekilince iş bedeli …-TL olarak belirtilerek kendisini sınırlandırdığı gözetildiğinde fiziki oranlama kuralı uyarınca davacı yüklenici tarafından …-TL tutarında imalat bedeline hak kazanıldığını, bundan yapılan …-TL ödeme düşüldüğünde davacının …-TL alacaklı bulunduğunun belirlendiğinin bildirildiği görülmüştür.
Bilirkişi heyeti tarafından alınan gerek kök rapor, gerekse ek rapor hüküm kurmaya elverişli nitelikte görülmeyip, dosyadaki verilerle de uyumlu olmadığından ve taraflarca da itiraz edilmekle, bir kez de aynı usul ve esaslara göre yapılan imalat bedelinin fiziki oranlama kuralına göre belirlenmesi için …’ya talimat yazılarak Ziraat Mühendisi Bilirkişi …’den … tarihli rapor aldırılmış, bilirkişinin söz konusu raporunda sözleşmede yer alan yükümlülüklerin bir çoğunun yüklenici tarafından yerine getirilmiş olmakla birlikte yapılan teknik uygulamalardaki eksiklikler ve bakım işinin kontrolü yapılmamasından dolayı işveren tarafından istenen hususların tam olarak sağlanamadığını, imalat işinin fiziki oranının %53 olarak tespit edildiğini ve imalat bedelinin de …-TL olduğunu bildirdiği görülmüştür.
Mahkememizce bu raporun da bilimsel verilere ve dosya kapsamına uygun olmaması, Yargıtay’ın içtihatlarında belirtilen götürü bedelli işlerdeki fiziki oranlama kuralına uygun bir hesaplama içermediğinden, yeniden dosya üzerinden rapor aldırılmış, en son aldırılan Ziraat Mühendisi … tarafından düzenlenen … tarihli rapora göre özetle; sahada yapılan ve yapılmayan işler ile ilgili yapılan değerlendirme sonucuna göre yüklenici olan davacının çim saha ile ilgili işlerin %90’ını yaptığı, bakım aşamasında işverenin sorumluluğunda olan sulama sisteminin tavsiye edildiği şekliyle dengeli ve düzenli çalıştırılmaması, salma sulamadan kaynaklanan göllenme nedeniyle zeminin yer yer çökerek bu bölgedeki çimin ölmesi nedeniyle ekilen çimin çıkmadığı, birleşen dava dosyasında işin bedeli 88.500,00.-TL kabul edilerek, işin %90’ınının da yapıldığından fiziki oranlama ilkesi uyarınca …-TL’lik iş yapıldığının mütalaa edildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce en son aldırılan bilirkişi raporunun denetime elverişli, ayrıntılı oluşu gözetilerek hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık sözleşme tarihine göre uygulanması gerekli 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.
Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de buna karşılık bir bedel ödemeyi üstlendiği, taraflara karşılıklı haklar ve borçlar yükleyen bir iş görme akdi olup, yazılı şekle tabi değildir. Eser sözleşmesinin niteliği gereği yüklenici sonucu garanti etmektedir.
Sözleşmede iş bedeli götürü olarak kararlaştırılmış olup, götürü bedelli işlerde sözleşmede KDV’ye ilişkin hüküm yoksa KDV iş bedeline dahildir. Davaya konu sözleşmenin 6.maddesinde sözleşme bedeli …-TL olarak kararlaştırılmış, olup KDV’ye ilişkin bir açıklama bulunmadığından, KDV’nin iş bedeline dahil olduğu değerlendirilmiştir. Götürü bedelli işlerde imalat hesabı yapılırken fiziki oranlama kuralı gereğince yüklenicinin işten el çektiği tarihteki mevcut imalatının varsa nefaset farkları da düşülerek tüm işe olan fiziki oranının hesaplatılıp, bu oran götürü bedele uygulanarak hesaplanan davacı alacağından, davalının ödemeleri ve irat kaydedilen teminatı gözetilerek kesin hesap çıkarılarak, sonucuna uygun hüküm kurulacağı kabul edilmektedir.
6102 TTK’nın 818.maddesi yollamasıyla çeklerde de uygulanması gereken TTK 687.maddesine göre; senedin bedelsizliğinden kaynaklanan şahsi defilerin hamile karşı ileri sürülebilmesi için, hamilin bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olmasının ve bunun da ispatlanmasının gerekiği düzenlenmiştir. Davalılardan … Şti dava konusu çeki ciro yoluyla hamil olmuştur. Davalı … Şti’nin çeki kötü niyetle iktisap ettiğine dair dosya içerisinde yeterli ve inandırıcı delil bulunmamaktadır.
Dava konusu olayda davalı iş sahibi TBK’nın 97.maddesi uyarınca kendi edimi olan ödeme edimini ifa etmeyerek ve davacıyı da temerrüte düşürmeden akdi feshettiğinden kusurlu olduğu mahkememizce değerlendirilmiştir. İş bedelinden sadece …-TL davacı yükleniciye ödeme yapmış olup, gerçekleştirilen imalat bedeli göz önüne alındığında davacı yüklenicinin halen davalıdan alacaklı durumda olduğu görülmektedir.
Dava konusu olayda davacı yüklenici tarafından bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere fiziki oranlama kuralı gereğince işin %90’lık kısmının sözleşmenin feshedildiği tarih itibariyle yapıldığı ve her ne kadar sözleşmede iş bedeli …-TL olarak yazılı ise de, birleşen davada davacı vekilinin iş bedelinin …-TL olduğunu söylemesi, bu suretle kendisini sınırladığından …-TL’lik bedel, tamamlanma oranı %10’a oranlandığında buna karşılık gelen imalat bedelinin …-TL olduğu anlaşılmaktadır. Davalı iş sahibi tarafından …-TL ödenmiş olup, bu bedel imalat bedeli …-TL’den düşüldüğünde davacı yüklenicinin birleşen davada talep edebileceği alacak tutarı …-TL olarak bulunmaktadır. Dolayısıyla birleşen dava yönünden davanın …-TL’lik kısım yönünden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Asıl dava yönünden yapılan değerlendirmeye göre de; asıl davadaki uyuşmazlığın eser sözleşmesi ilişkisi uyarınca davacı yüklenicinin, davalıya teminat çeki olarak verdiği çekten dolayı menfi tespit istemine ilişkin olduğu, söz konusu teminat çekinin iş sahibi davalı tarafça sözleşme kurulduğunda davacı yükleniciye verilen 4 adet toplam …-TL bedelli ödeme yerine kain olmak üzere verilen çeklere karşılık davacı yüklenici tarafından davalı iş sahibine verildiği, dolayısıyla sözleşmenin teminatı olarak yüklenici tarafından verildiğinin kabulü gerektiği, davalının da sözleşmeyi iş tamamlamadan feshetmesi karşısında davalının sözleşmeye bağlı, yani aynen ifaya bağlı talepte bulunma hakkı kalmadığı, davalı iş sahibinin TBK’nın 97.maddesi uyarınca kendi edimi olan ödeme edimini ifa etmeyerek davacıyı temerrüte düşürmeden akdi feshetmekte kusurlu olduğu, halen davacı yüklenicinin davalı iş sahibinden alacaklı durumda bulunduğu, bu nedenle davacının akdi ilişkinin tarafı olan davalı …’a bu teminat çeki nedeniyle borcunun bulunmadığı değerlendirilmekle, adı geçen davalı yönünden davacının menfi tespit talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş, diğer davalı … Şti’nin çekte hamil konumunda oluşu, çeki ciro yoluyla hamil olması, çeki kötü niyetle iktisap ettiğine dair dosyada yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı da gözetilerek onun yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiş, davalı … tarafından davacıya karşı girişilen bir icra takibinin bulunmayışı gözetilerek davacının bu davalı hakkındaki kötü niyet tazminatı talebi reddedilmiş, bundan başkaca davalı … Şti’nin tazminat talebinin ise ortada girişilen bir icra takibi ve buna bağlı tedbir kararı da bulunmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça davalılardan … Şti hakkında açılan davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafından davalı … aleyhine açılan davanın KABULÜ ile;
…bank … Şubesine ait … çek nolu … keşide tarihli …-TL bedelli 1 adet çekten dolayı davacının adı geçen davalıya borçlu bulunmadığının TESPİTİNE,
Davacının koşulları gerçekleşmeyen tazminat talebinin REDDİNE,
Davalı … Şti’nin koşulları bulunmayan tazminat talebinin REDDİNE,
a) Ana dava yönünden alınması gerekli 6.386,98.-TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.596,75.-YL harcın mahsubu ile bakiye 4.790,23.-TL harcın davalı …’dan tahsili ile Hazine adına gelir KAYDINA,
b) Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi gideri ve harç olmak üzere) toplam 4.506,10.-TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
c) Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 10.230,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
d) Davalı … Şti vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 10.230,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya ÖDENMESİNE,
3-Birleşen Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile;
54.650,00.-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyeek avans faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
Davacının fazlaya dair isteminin REDDİNE,
a) Birleşen dava yönünden alınması gerekli 3.733,14.-TL nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.084,43.-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.648,71.-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine adına gelir KAYDINA,
b) Davacı tarafça yatırılan 1.084,43.-TL peşin harç, 27,70.-TL başvuru harcının toplamı 1.112,13.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE (Dava kısmen kabul edilmekle, harcın tamamından davalı sorumlu tutularak),
c) Birleşen davada davacı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
d) Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 6.361,50.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
e) Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 2.725,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
4-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/04/2019

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)