Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1222 E. 2018/710 K. 15.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1222 Esas
KARAR NO : 2018/710
DAVA : İtirazın Kaldırılması Ve İflas
DAVA TARİHİ : 01/12/2014
KARAR TARİHİ : 15/11/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın Kaldırılması Ve İflas davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhinde … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası ile iflas yoluyla takip başlatıldığını, daalı yanca …/…/… tarihinde ödeme emrinin tebellüğ edildiğini, gönderilen bu ödeme emrine rağmen borçlunun bugüne kadar herhangi bir ödeme yapmamış olup, ödeme emrine borcumuz yoktur diyerek süresinde itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, davalı tarafça imzalı kıdem/ihbar tazminatı hesaplama formu, fesih bildirim tebligatı ve işçi alacaklarının tasfiyesine ilişkin protokol belgelerinin davalıya ait antetli kağıda yazılmış olup, şirket kaşesi ve yetkilisine ait ıslak imzanın da mevcut olduğunu, ayrıca protokole istinaden davalı tarafından davacı işçiye ödeme yapıldığının da ortada olduğunu belirterek, müvekkilinin alacağının karşılıksız kalmaması için itirazın kaldırılmasını devamen borçlunun iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının mesnetsiz olduğunu, davacı …’ün müvekkili şirkette çalışması hususunda ihtilaf bulunmadığını, ne var ki müvekkili şirketin davacı yana borcu bulunmadığını, zira her ne kadar davacı yanın elinde bulunan belgelerin müvekkili şirket tarafından verildiği iddia olunsa da belgelerin içeriğinin gerçek tutarları yansıtmadığını, ayrıca davacıya ödeme yapıldığını, davacının bu ödemeleri almış olmasına rağmen kötü niyetli olarak icra takibine giriştiğini, ayrıca … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasından iflas erteleme talebinde bulunduklarını, bu dosyanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası celp edilmiş, …/…/… tarihli tasfiyeye ilişkin protokol dosyaya sunulmuştur.
Dava; İİK’nın 155 ve devamı maddeleri uyarınca açılan itirazın kaldırılması ve iflas davası niteliğindedir.
… İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafça borçlu davalı aleyhinde işçi alacakları nedeniyle 52.165,17.TL asıl alacak 3.241,39.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 55.406,56.-TL alacaktan dolayı İİK 155. Maddesi uyarınca iflas yoluyla adi takibe girilişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi üzerine, süresinde borçlu vekili tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesiyle borcun tamamına itiraz edilerek, takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
İİK’nın 155. Maddesine göre ” Borçlu iflas yoluyla takibe tabi şahıslardan olup da alacaklı isterse ödeme emrine 7 gün içinde borç ödenmediği takdirde, alacaklının mahkemeye müracaatla iflas talebinde bulunabileceği ve borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerek kendisinin iflasa tabi kimselerden bulunmadığına dair itirazı varsa bu müddet içinde dilekçe ile icra dairesine bildirmesi lüzumu ve konkordato teklif edilebileceği ilave olunur.
İİK’nın 156. Maddesine göre ” Ödeme emrindeki müddet içinde borçlu tarafından itiraz olunmamışsa alacaklı bir dilekçe ile ticaret mahkemesinde iflas kararı isteyebilir… Borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takip durur ve alacaklı bu itirazın kaldırılmasıyla beraber borçlunun iflasına karar verilmesini bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden isteyebilir. İflas isteme hakkı ödeme emrinin tebliği tarihinden bir sene sonra düşer. “
Davalı şirket hakkında mahkememizin …/…/… tarih ve …/… esas sayılı dosyasında iflas kararı verilmiş, halen iflas kararının kesinleşmediği ve davalı şirket hakkındaki iflasın, iflas idaresince adi tasfiye usulüne göre yürütüldüğü anlaşılmıştır. Davacı vekili son celse beyanında;Davalı müflis şirketin, iflas masasına alacağın tamamını kaydettiklerini, alacağın nizamı alacak olarak kabul şeklinde masaya kabul edilip kesinleştiğini belirtmiştir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; Eldeki davanın İİK’nın 155 ve devamı maddeleri uyarınca alacaklı tarafından açılan itirazın kaldırılması ve iflas davası niteliğinde olduğu, yargılamanın devamı sırasında, davacı vekilinin beyanından anlaşılacağı üzere; davacı tarafça alacağın iflas masasına kesin olarak kabul ettirilip yazıldığı, dolayısıyla davacının dava sonucunda elde edilecek faydayı bu yolla sağlamış olduğu anlaşılmakla eldeki davanın konusuz kaldığı sonuç ve kanaatine varılarak esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, davanın niteliği gereği de taraflar lehine vekalet ücreti verilmesine gerek görülmemiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 35,90.-TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 25,20.-TL harcın mahsubu ile bakiye 10,70.-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davanın niteliği gözetilerek davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davanın niteliği gözetilerek taraflar lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5-Gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile Feri Müdahiller … ve … vekilinin ve Feri Müdahil … … vekilinin yüzlerine karşı, davalının yokluğunda, İİK’nın 164. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 günlük süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/11/2018

Başkan …
¸(e-imzalı)
Üye …
¸(e-imzalı)
Üye …
¸(e-imzalı)
Katip …
¸(e-imzalı)