Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2012/40 E. 2018/598 K. 20.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2012/40 Esas
KARAR NO : 2018/598
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 03/02/2012
BİRLEŞEN DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2016
KARAR TARİHİ : 20/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili firma ile davalı firma arasında ticari ilişki olduğunu, … tarihli sözleşme ile müvekkilinin … İli … İlçesi … ada … parsel üzerinde bulunan …konut şantiyesinde; kalıp malzemesi ile birlikte malzeme +işçilik, demir işçiliği, dış cephe kaba ve kaba, dış şebeke bağlantısı, yüzme havuzu gibi birçok işin yapılmasını üstlendiğini, müvekkil tüm edimlerini yerine getirmiş olmasına rağmen, davalı şirket …Şti. edimini yerine getirmediğini, müvekkil tarafından sözleşme çerçevesinde yapılan bu işlerin … Sulh Hukuk Mahkemesi nezdinde …/… D.İş dosyası ile tespit edilmiş olduğunu, çekilen ihtarnamelere binaen borcunu ödemediğini, bu nedenle müvekkilinin ifa ettiği edimleri içerir faturalara dayanılarak davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü …/… E. Sayılı icra dosyası ile takip başlatmış olduğunu, borçlu davalı şirket … tarihinde borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, bu nedenle eldeki işbu davanın açılmış olduğunu, açıklanan nedenlerle icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına alacağın %40′ dan az olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmektedir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında …/…/… tarihinde “Daire Karşılığı Sözleşme” başlıktı …(Eser) Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme uyarınca müvekkilin müteahhitliğini yaptığı …ada … parsel üzerindeki …Blok inşaatın Kalıp-beton-şap-sıva işlerini taşeron olarak davalı yapımını üstlenmiş olduğunu, ilk başlarda edimlerini ifa eden davacının zamanla malzemelerdeki kaliteyi düşürmüş ve ayıplı ve eksik imalat yapmaya başlamış olduğunu, daha ilerleyen zamanlarda …’den itibaren inşaattaki tüm işlerini durdurduğunu, ekonomik kriz nedeni ile taşeronluğuna üstlendiği işi yapamayacağını ve inşaata … yılında 1 işçi dahi göndermediğini, müvekkil bu nedenle … Noterliği … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile sözleşmeden kaynaklanan edimlerin ifası, işe başlaması, eksik işlerin tamamlaması, ayıplı işlerin ayıbının giderilmesinin ihtar edildiğini, 10 günlük süre içerisinde davacı taraf işe başlamadığı gibi … Noterliğinin …/…/… tarih ve … yevmiye nolu karşı karşı ihtarı ile hiçbir alacağı ve hak edişi yokken afaki karşı alacak talebinde bulunduğunu ve yine … Noterliği … tarih ve … yevmiye nolu ihtarı ile de geçmişe yönelik bedelsiz ve konusuz geriye yönelik fatura keserek fatura gönderdiğini, müvekkile gönderilen …/…/… tarih ve … seri nolu 49.999,00 TL ile …/…/… tarih ve … seri nolu 442.500,00 TL bedelli 2 adet faturayı iade ettiği gibi yapılan işlere karşı daha fazla ödeme yaptığını, … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyası ile tespite gidildiğini, tespit raporunda; davacının iş bu toplam imalatına karşılık 150.000*4(daire)=600.000,00 TL +779.460,32 TL’de normal ödemesinin mevcut olduğunu, ayrıca davacı … müvekkili olan firmadan 182.120,00 TL bedelli çeşitli inşaat malzemeleri aldığını ve karşılığını nakden ödemesi gerekirken ödemediğini, böylece toplam ödeme miktar 1.561.580,32TL olduğunu, ayrıca sözleşme uyarınca davacının ödemediği SSK primlerinin müvekkilce ödendiği de göz önüne alındığında müvekkilin mağduriyeti ortada olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili … Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından … ili … İlçesi … Mah. … ada … parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılan inşaatın Taşeronluk Sözleşmesi ile taşeronluğunun üstlenildiğini, müvekkili tarafından davalının yapacağı iş karşılığında almış olduğu mallar toplamı 182.120,95.-TL’nin iade edilmemesi üzerine başlatılan … İcra Müdürlüğünün …/… esasında yapılan takibe itirazın iptali ile tazminata karar verilmesini talep etmiş, ayrıca davalı tarafça sözleşme uyarınca yapılması gereken edimlerin yerine getirilmediğini, işçilerin SGK primlerinin dahi ödenmediğini, yapılan işlerin de eksik ve ayıplı olduğunu belirterek davalıya ihtarname gönderildiğini, eksik ve ayıplı işler nedeniyle … Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş E.-K. Sayılı dosyası üzerinde tespit yaptırıldığını, ancak davalı tarafça eksik ve ayıplı yapılan işler nedeniyle fatura düzenlendiği gibi faturayı takibe konu ettiğini, müvekkili tarafından takibe itiraz edilmesi üzerine davalı tarafça … Asliye Ticaret Mahkemesinin …esasında dava açıldığını belirterek hukuki ve fiili irtibat bulunan dava dosyası ile bu davanın birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas …Karar sayılı kararı ile Mahkememizin …/… Esas sayılı dosyası ile birleştirildiği anlaşıldı.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, sözleşme ve ekleri, projeler, ihtarnameler sunulmuş, … Sulh Hukuk Mahkemesinin …D.İş sayılı dosyası getirtilmiş, … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı, yine … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyaları getirtilmiş, metraj cetvelleri, hak ediş belgeleri, tutanaklar dosyaya sunulmuş, tarafların ticari kayıt ve defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor aldırılmış, mahallinde bilirkişiler eşliğinde keşif yapılarak raporlar aldırılmış, keşifte davacının tanıkları dinlenilmiştir.
Asıl dava; taraflar arasındaki yazılı eser sözleşmesi uyarınca davacı yüklenici tarafından iş sahibi davalı aleyhine bakiye imalat bedelinin tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Birleşen dava ise; iş sahibi davacı tarafından yüklenici davalı aleyhine feshe dayalı olarak malzeme bedelinin tahsili için girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki gerek asıl dava gerekse birleşen davada …/…/… tarihli taşeron sözleşmesinin varlığı, bu sözleşmenin davalı tarafça tek taraflı olarak feshedildiği hususları ihtilafsız olup, gerek asıl davada gerekse birleşen davada uyuşmazlık feshin geriye veya ileriye etkili sonuç doğurup doğurmadığı, iş sahibi tarafından yükleniciye gerçekleştirilen imalat uyarınca ne kadar ödeme yapıldığı, yüklenici davacının yapmış olduğu imalat nedeniyle davalı iş sahibinden icra takip tarihi itibarile talep edebileceği bakiye alacak bulunup bulunmadığı, birleşen dava yönünden de iş sahibi davacının davalı yükleniciye ödeme yerine geçmek üzere ne miktar malzeme teslim ettiği, bundan dolayı icra takip tarihi itibariyle yükleniciden malzeme bedelini geri istemekte haklı olup olmadığı, alacak – borç durumlarına ilişkindir.
… İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; asıl davanın davacısı yüklenici tarafından davalı iş sahibi aleyhinde faturalara dayalı alacak nedeniyle 398.059,69.-TL asıl alacaktan dolayı ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi üzerine süresinde borçlu vekili tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesiyle borcun tamamına itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; birleşen davacı iş sahibi tarafından davalı borçlu yüklenici aleyhine 182.120,95.-TL asıl alacak, 64.618,01.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 246.738,96.-TL alacaktan dolayı ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi üzerine süresinde borçlu vekili tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesiyle borcun tamamına itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında varlığı ihtilafsız olan ve iş sahibi davalı tarafından sonradan feshedilen …/…/… tarihli daire karşılığı sözleşme başlıklı sözleşmenin incelenmesinde; asıl davanın davacısı yüklenici şirket tarafından davalı işverenin uhdesinde bulunan …konut şantiyesinin bir kısım işlerinin yüklenildiği, işin bedelinin sözleşmenin 6. Maddesinde birim fiyat esasına göre belirlendiği, yine sözleşmenin 7. Maddesi ödemeler başlığını taşımakta olup, buna göre; “1 nolu hak ediş olarak … ayında yapılacak olan hak ediş bedelinin %60’ı daire karşılığı sayılacak, %40’ı 30/06/2009 – …/…/… arası sıralı çek olarak verilecektir. … ayından itibaren her ay düzenli olarak yapılacak olan hak edişin %60’ının daire fiyatına karşılık gelmesi halinde hak ediş bedelinin %60’ı daire karşılığı sayılacak, %40’ı 7 ay vadeli sıralı çek olarak ödenecektir. Hak ediş bedelinin %60’ı daire fiyatına karşılık gelene kadar hak ediş yapılmayacaktır. Şayet taşeron firma iş bu sözleşmeden kaynaklanan edimlerini hiç ya da gereği gibi ifa etmediği takdirde hak edişlerinin tamamı ceza ve eksik imalat kesintisi olarak kabul edilecektir. Taşeron firma bu hususu gayrıkâbili rücu olmak kaydıyla kabul etmiştir…..
Taşeron işin toplam tutarının %60’ını daire karşılığı almıştır. Taşeron hak edişe göre hak ettiği dairenin özellikleri sözleşme ekinde belirtilmiş olup, daire başı 150.000,00.-TL olarak sayılacaktır….”
Sözleşmenin 11. Maddesi işin feshi başlığını taşımakta olup, buna göre; “Taşeronun sözleşme kurallarına uymaması ve müteahhit firmanın talebi doğrultusunda işi yapmaması halinde müteahhit tarafından sözleşme tek taraflı olarak feshedilebilir.”
Sözleşmenin 14. Maddesi taşeronun kusuru başlığını taşımakta olup, buna göre; “Aşağıda belirtilen haller taşeronun kusuru sayılır:
a) Taşeronun gayriihtiyari veya hileli iflas etmesi,
b) Tasfiyeye girişmesi,
c) Taşeron mallarına haciz konması nedeniyle taahhüdünü yerine getiremeyecek duruma düşmesi,
d) Bu sözleşmede yer alan hükümler dışında taşeronun taahhüdünden vazgeçmesi veya taahhüdünü şartname ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi,
Yukarıda kusur sayılan durumların müteahhitçe herhangi birinin belgelenmesi halinde müteahhit, taşerona 10 gün süreli bir ihbarname göndererek sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedeceğini bildirir. 10 günlük ihbar süresi sonunda aynı durumun devam etmesi durumunda ayrıca protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın müteahhit sözleşmeyi bozmak hak ve yetkisine sahip olur. Sözleşmenin bozulması halinde taşeronun yaptığı imalatlar karşısındaki eder, müteahhit firma adına gelir kaydedilir.” hükmünü amirdir.
Davalı tarafça sözleşmenin 14. Maddesinde belirtilen prosedüre uygun şekilde önce noterden ihtarname gönderilip daha sonra da fesih ihbarnamesi gönderilmek suretiyle sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiği hususu uyuşmazlık konusu değildir.
Taraflar arasında davalı iş sahibi tarafından yapılan ödemelerin tutarına ilişkin de ihtilaf mevcuttur.
Davacı yüklenici, davalı iş sahibi tarafından sözleşme konusu işler nedeniyle nakit ödeme, çek ve mal teslimi suretiyle toplamda 640.000,00.-TL ödeme yapıldığını beyan etmekte, davacı …/…/… tarihli duruşmadaki isticvaben alınan beyanında ise; bu ödemenin 340.000,00.-TL’lik kısmının davalı iş sahibinden alınan malzeme bedeli olduğunu beyan ettiği görülürken, davalı taraf ise davacıya 4 adet 600.000,00.-TL değerinde daire tapusu verdiğini, ayrıca nakit olarak 779.460,00.-TL ödeme yaptığını ve 182.120,00.-TL’lik de malzeme verdiğini savunmaktadır. Yapılan ödemeler ihtilaflıdır.
Davacı taraf inceleme için ticari defter ve kayıtlarını sunmamış, davacı vekili …/…/… tarihli beyan dilekçesinde; müvekkiline ait ticari defterlerin kayıp olduğundan sunulmasının imkansız olduğunu bildirmiştir.
Davalı iş sahibine ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde inceleme yaptırılarak rapor aldırılmış, SMMM …tarafından düzenlenen …/…/… tarihli rapora göre; davalının incelenen …,… ve …yıllarına ait yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin yapılmadığı, defter kayıtlarında davalı şirket tarafından davacıya toplam 1.562.075,13.-TL tutarında mal teslimi ve çek teslimi yapıldığının kayıtlı olduğunu, ayrıca davacının davalı şirketten aldığı inşaat malzemeleri toplam bedellerinin 182.614,81.-TL olarak tespit edildiğini, davalının ticari defterlerinde davacı adına yapıldığı kayıtlı olan ödemelerin toplam 1.379.460,32.-TL tutarında olduğunu, bu ödeme kayıtları içerisinde 600.000,00.-TL tutarında davacıya teslim edildiği iddia edilen 4 adet daire karşılığı bedelin de dahil olduğunu, ayrıca tevsik edici belgeleri bulunan ödemelerin de 444.257,51.-TL tutarında olduğunu, diğer ödeme belgelerinin tevsik edici belgelerinin olmadığının mütalaa edildiği anlaşılmıştır.
Davalının defterleri usulüne uygun tutulmadığından kendisi aleyhine delil teşkil edici özelliğe sahiptir.
Davalının defterlerinde tevsik edici belgesi olan ödemeler 444.257,51.-TL olarak belirlenmiş olup, ayrıca bunun dışında 4 adet daire tapusunun (toplam 600.000,00.-TL) verildiği anlaşılmaktadır. Ancak bu 4 adet daire tapusunun davacı yükleniciye yapılan iş karşılığı ödeme olarak verilip verilmediği hususu ihtilaflıdır.
Davalı vekili aşamalardaki savunmalarında söz konusu daire tapularının taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre davacı yüklenicinin gösterdiği 3.kişilere arsa sahipleri tarafından tapuda devredildiğini ileri sürmektedir.
Dosyaya celp edilen … ada … parsel taşınmaz üzerinde bulunan…blok … – … – … ve … blok … nolu bağımsız bölümlere ait tapu kayıtları incelendiğinde; davacı yüklenici adına tapuda kayıtlı olmadıkları anlaşılmıştır. Bununla ilgili olarak davalı vekilince dosyaya sunulan …/…/… tarihli belgenin incelenmesinde; davacı … Firmasına ait imzanın bulunduğu ve sözleşme kapsamındaki ve dışındaki işler karşılığı davalı iş sahibinden 600.000,00.-TL değerinde 4 adet dairenin alındığı, buna ilişkin hesap özeti niteliğinde düzenlendiği anlaşılmakta olup, bununla ilgili davacı yüklenici isticvap edilmiş, …tarihli celsede davacı bu belgeyle ilgili ifadesinde; belgeninaltındaki imzanın kendisine ait olduğunu, söz konusu belgenin kesin bir hesap görme belgesi olmadığını, aradaki ilişkinin devam ettiği süreç içerisinde davalı ile düzenlenen bir belge olduğunu, sözü edilen 4 adet dairenin kendisine teslim edilmediği gibi kendisi tarafından gösterilen 3.kişilere de verilmediğini beyan ettiği görülmüştür.
Gerek davacı yüklenicinin isticvaben alınan beyanında …tarihli belge altındaki imzayı kabul edişi, gerekse sözleşmenin 7. Maddesi gereği işin toplam tutarının %60’ının daire karşılığı alındığının yazılı olması karşısında 600.000,00.-TL bedelli 4 adet daire tapusunun davacı yükleniciye yapılan ödeme kapsamında olduğu mahkememizce değerlendirilmiştir.
Davalı vekiline …tarihli celsede ödemeleri ile ilgili olarak davacının kabulünde olan 340.000,00.-TL malzeme teslimi ve incelenen ticari defterlerde tevsik edici belgesi olan 444.257,51.-TL’lik ödeme tutarlarının üzerinde ödeme yaptığı iddiası bakımından davacı yükleniciye karşı yemin deliline dayanıp dayanmayacağı hususunda mehil verilmiş, davalı vekili …tarihli dilekçesinde bu hususta davacıya yemin teklif etmediklerini bildirmiştir. Dolayısıyla sözü edilen ödemelerin dışında fazla ödeme yaptığı savunmasını davalı taraf kesin ve yazılı delillerle ispat edememiştir.
Davacı yüklenici tarafça yapılan imalat tutarının tespiti bakımından 3 kez keşif yapılmış, mahkememizce itibar edilen …tarihli bilirkişiler …, … …, … … ve … … tarafından düzenlenen rapora göre; sözleşme kapsamında yapılan imalatların kdv de dahil edilerek eksik ve ayıplı işler mahsup edilmiş haliyle 1.478.750,00.-TL olup, ayrıca davacının temizlik ve tamirat işleri için harcadığı bedelin 5.490,00.-TL olduğu, yine davacı tarafından sözleşme dışı işler olarak yapılan imalatın da kdv dahil 80.347,38.-TL olarak hesaplandığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Yapılan keşif sonucu mahkememizce itibar edilen bilirkişi kurulunun raporuna göre, davacı yüklenicinin gerek sözleşme kapsamında, gerekse sözleşme dışı yapmış olduğu imalat kapsamında hak etmiş olduğu imalat bedeli 1.564.587,38.-TL olup, bundan davalı iş sahibi tarafından yapılan ödemeler (600.000,00.-TL değerinde 4 adet tapu devri ve 444.257,51.-TL tevsik edici belgesi olan ödemeler) düşüldüğünde davacının asıl dava yönünden davalı iş sahibinden icra takip tarihi itibariyle 520.329,87.-TL tutarında alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Her ne kadar davalı iş sahibi tarafından sözü geçen ödemelerden başka malzeme bedeli olarak verilen ödeme yerine geçen miktarlar da bulunup her ne kadar davalı taraf bunun daha az miktarda olduğunu belirtmekte ise de, davacının davalıdan malzeme bedeli olarak 340.000,00.-TL tutarında malzeme aldığını ikrar etmesi karşısında bu tutar davalının davacıya yapmış olduğu ödeme olarak kabul edilmiştir.
Ancak davalı iş sahibinin yani mahsup itirazında bulunmakta olan tarafın aleyhine açılan davadaki savunmasında mahsup itirazına konu itirazları açıklamış olsa da bu alacaklara ilişkin ayrı bir dava açmış ise, aleyhine açılan davada mahsubu istemediği ve kendi adına açmış olduğu davada alacağının ayrıca hükme bağlanmasını istediği şeklinde yorum yapılması gerektiği Yargıtay içtihatlarıyla benimsendiğinden söz konusu 340.000,00.-TL tutarındaki ödeme asıl davada değerlendirilmemiş ve iş sahibi tarafından açılan birleşen dava yönünden değerlendirmeye esas alınmıştır.
Eser sözleşmesinde işin iş sahibi tarafından reddedilemeyecek oranda tamamlanmış olması halinde sözleşmenin tek taraflı olarak ve geriye etkili olacak şekilde feshedilmesi mümkün değildir. Zira, bu halde fesheden tarafın sübjektif iyi niyet kurallarına uygun davrandığından söz edilemez. Sözleşmenin bu halde feshi durumunda fesih ileriye etkili sonuç doğuracağından, yüklenici fesih tarihine kadar yaptığı imalatın bedelini, iş sahibi de yapılan imalatın teslimini talep edebilecektir.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında …tarihli eser sözleşmesi niteliğinde ilişkinin kurulduğu, daha sonra bu sözleşmenin 14.maddesindeki prosedüre uygun şekilde iş sahibi davalı tarafından tek taraflı olarak feshedildiği, fesih tarihine kadar davacı yüklenici tarafından sözleşme kapsamında yapılan imalatlar gözetildiğinde iş sahibi tarafından reddedilemeyecek oranda tamamlanmış olduğunun anlaşıldığı, bu nedenle davalı iş sahibi tarafından yapılan feshin ileriye etkili sonuç doğuracağı, bu kapsamda asıl dava yönünden yapılan inceleme ve değerlendirmeye göre davacı yüklenicinin gerek sözleşme kapsamında, gerekse sözleşme haricinde yapmış olduğu imalat tutarının icra takip tarihi itibariyle kdv dahil olmak üzere 1.564.587,38.-TL olduğu, davalı tarafından ödeme olarak davacıya 340.000,00.-TL’lik malzeme verildiği, ayrıca toplam 600.000,00.-TL değerinde 4 adet tapunun devredildiği ve nakit ve çekle olmak üzere de 444.257,51.-TL’lik ödeme yapıldığı (toplam 1.384.257,51.-TL tutarında), yapılan bu ödemelerden 1.044.257,51.-TL’lik ödemenin asıl dava içerisinde toplam 1.564.587,38.-TL imalat tutarından düşülmesi ile asıl davada davacı yüklenicinin icra takip tarihi itibariyle 520.329,87.-TL alacaklı olduğu, icra takip tarihindeki taleple bağlılık ilkesi gereğince talep edilen miktar daha düşük olduğundan asıl dava yönünden davanın kabulüne, davalı borçlunun itirazının iptaline ve takibin aynen devamına karar vermek gerekmiş, birleşen dava ile ilgili olarak yapılan değerlendirmeye göre ise; birleşen davacı iş sahibi tarafından mahsup itirazına konu olabilecek hususa ilişkin ayrı bir dava açılması sebebiyle birleşen davalı yüklenici tarafça kabul edilen 340.000,00.-TL’lik malzeme bedeli asıl davada mahsuba konu edilmeyerek, birleşen davada iş sahibinin icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak olarak belirlenmiş, taleple bağlılık ilkesi gereğince … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyasında 182.120,95.-TL asıl alacak talep edilmekle, asıl alacak tutarı 182.120,95.-TL olarak kabul edilerek, belirlenen bu asıl alacak tutarına temerrüt tarihi olarak …/…/… başlangıç tarihi kabul edilerek, icra takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarı mahkememizce yapılan resen hesaplamaya göre 64.542,82.-TL olarak hesaplanmış ve birleşen davada neticeten davanın kısmen kabulü ile, davalı borçlunun itirazının kısmen iptaline karar vermek gerekmiş, ayrıca gerek asıl dava gerekse birleşen davada alacak likit nitelikte olmadığından davacı tarafların icra inkar tazminatı talepleri reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl dava yönünden davanın KABULÜ ile,
Davalı borçlunun … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasındaki borca yönelik itirazının İPTALİNE, takibin aynen DEVAMINA,
Davacının icra inkar tazminat talebinin reddine,
Asıl dava yönünden;
a) Alınması gerekli 27.191,45-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 3.921,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 23.270,45-TL harcın davalıdan TAHSİLİNE, hazineye gelir KAYDINA,
b) Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunana AAÜT uyarınca hesaplanan 29.833,50-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
c) Davacı tarafından yapılan (davetiye, müzekkere, bilirkişi, keşif gideri ve harç olmak üzere) toplam 5.100,15.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
d) Asıl davada davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
2-Birleşen dava yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı borçlunun … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasındaki borca yönelik itirazının KISMEN İPTALİ ile,
Takibin 182.120,95.-TL asıl alacak ve 64.542,82.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 246.663,77.-TL alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 13,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
Davacının fazlaya dair isteminin reddine,
Davacının icra inkar tazminat talebinin reddine,
Birleşen dava yönünden;
a) Alınması gerekli 16.849,60-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 2.980,67-TL harcın mahsubu ile bakiye 13.868,93-TL harcın birleşen davalıdan TAHSİLİNE, hazineye gelir KAYDINA,
b) Davacı tarafından yatırılan 2.980,67.-TL peşin harç, 29,20.-TL başvuru harcının toplamı 3.009,87.-TL’nin birleşen davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
c) Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 20.749,80-TL nispi vekalet ücretinin birleşen davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
d) Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2 maddesi uyarınca davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 76,00-TL nispi vekalet ücretinin birleşen davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
e) Birleşen davada yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
3-Gerek asıl davada gerekse birleşen davada gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesine müteakip davacı taraflara İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, HMK 345. Maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/09/2018

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı