Emsal Mahkeme Kararı Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2012/144 E. 2023/12 K. 11.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2012/144
KARAR NO : 2023/12
DAVA : Tapu İptali ve Tescil-Tazminat
DAVA TARİHİ : 02/04/2012
KARAR TARİHİ : 11/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali ve Tescil- Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı …, … ili … İlçesi … Mah. … ada … parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, davalılar … ile … arasında … tarihinde taşınmaz üzerinde inşaat yapılmasına dair düzenleme şeklinde gayrimenkul satış sözleşmesi imzalandığını, … söz konusu sözleşme içeriğinde yer alan “dilerse bir kooperatife dilediği şekil ve şartlarda devredebilir” maddesinden faydalanarak, davalı … ile … tarihinde gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladığını, davacı … üyesi olduğunu ve Antalya … Noterliğinin … tarih ve … nolu düzenleme şeklinde kura çekiliş tutanağı gereğince … İli … İlçesi … Mahallesi … ada … Parsel … Blok … bağımsız bölüm nolu dairenin kendisine isabet ettiğini, müvekkiline … nolu bölüm isabet etmişse de kura çekilişinin … daire üzerinden yapılması ancak uygulamada … dairenin bulunması nedeniyle daire numaralarının kaydığını, müvekkilinin kooperatif üyeliğinden doğan yükümlülüklerine yerine getirdiğini, toplam … TL kooperatif aidatı ödemesi yaptığını, dairelerin bittiğini ancak müvekkiline teslim edilmediğini, müvekkiline isabet eden … nolu bağımsız bölümün kooperatif eski başkan’ın çalışanı olan davalılardan …’e … tarafından muvazalı olarak devredildiği, akabinde … tarihinde davalılardan …’a muvazalı olarak devredildiğini, dolayısı ile her iki alacının da iyi niyetli olduğundan söz edilemeyeceği gibi adlarına yapılan tescilin yolsuz olduğunun da ortada olduğunu bildirerek davamızın kabulü ile Kooperatif üyeliği gereğince müvekkile devredilmesi gereken … İli, … İlçesi, … Mahallesi … Ada … Parsel … Blok … bağımsız bölüm nolu taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek müvekkil adına tescil edilmesine, tapu iptal ve tescil talebimizin kabul edilmemesi halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın tazminat davasına dönüştürülerek şimdilik …-TL tazminatın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkiline husumet yönlendirilmesinin bir dayanağının bulunmadığını, hak iddiasını 5 yıllık zamanaşımı süresi geçirildikten sonra ileri sürdüklerini, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davalının tapudaki kayıtlara güven ilkesi uyarınca dava konusu yerin mülkiyetini satın aldığını, satın alma sürecinde davalı yeri konut kredisi kullanarak aldığını, dosyadaki diğer davalıları ile davacı arasındaki üyelik ilişkisi ve diğer hukuki münasebetlerin davalıya karşı ileri sürülemeyeceğini, bu ilişki de iyiniyetli 3. Kişi konumundaki müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, davacı tarafın, müvekkilinin kooperatif üyesi …’nin çalışanı olduğu iddiasını kabul etmediklerini, davacı taraf, mülkiyet hakkındaki tasarruf yetkisini kullanarak dava konusun diğer davalıya sattığını ve bedelini aldığını, davacı tarafın bedel talebi yönünden vekil edeni de sorumlu tutacak şekilde alacak talebinde bulunmasının bir maddi dayanağının bulunmadığını bildirerek davacının haksız ve kötü niyetli davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın davalı vekil eden kooperatifin eski yöneticilerinden olan … ile bu kişinin çalışanı olan …’e diğer davalı … ile muvazaalı işlemler ile devredildiği, daha sonra zincirleme muvazaalı işlemle davalı …’a devredildiği, tüm bunların davalı …’nun da muvazaalı işlemlere katkısı ile sağlandığı şeklindeki açıklamalar ile açılan davanın, müvekkili ile hiçbir alakasının bulunmadığını ve müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini bildirerek davanın müvekkili yönünden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; aktif ve pasif husumet itirazlarının bulunduğunu, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, dava konusu taşınmazın tapuda kayıtlı maliki olan …’den satın aldığını, taşınmazın evveliyatı ile ilgili davacının iddia ettiği hiçbir bilgi tapu kaydında bulunmadığı gibi … tarafından banka kredisi kullanılarak alınan taşınmazın davacının üyesi olduğu kooperatife ait olduğunun bilinmesinin mümkün olmadığını, davacının iddiasının doğru olmadığını, zira arsa sahibi olan kooperatif tarafından …’e dava konusu bağımsız bölümün satıldığını ancak onun tarafından da kendisine satıldığını, hiçbir zaman davacının üyesi olduğu kooperatifin mülkiyetine geçmediğini, davacının üyesi olduğu kooperatif tarafından kendisine konut tahsis edilemediğini, tazminat talebinin reddinin gerektiğini bildirerek davanın reddi ile yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın müvekkili bakımından haksız ve yersiz olduğunu, davacının bildirmiş olduğu … Ada … parsel … Blok … nolu bağımsız bölümün, yüklenici …’nun, müvekkiline vermiş olduğu muvafakatname başlıklı talimat gereği tapu devri davalılardan …’e devredildiğini, …’nun yüklenici olduğunu, yapmış olduğu inşaatın seviyesine göre hak etmiş olduğu tapuların bildirmiş olduğu kişilere devredildiğini, bu durumun tamamen yüklenicinin talimatı doğrultusunda olduğunu, müvekkilinin davacı …’ın … üyesi olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığını, arsa sahibi müvekkili kooperatif, yüklenici olarak hep …’nu gördüğünü ve onunla muhattap olduğunu, uhdesinde tuttuğu …’den fazla tapu olduğunu, yüklenici ile arsa sahibi kooperatif arasındaki sözleşmeden doğan ihtilafların çözülmeden bu tapuların devri de söz konusu olmayacağını, davacı ile davalılar … arasındaki ihtilaflardan, müvekkil kooperatifin sorumlu olmasının düşünülemeyeceğini bildirerek haksız ve yersiz davanın reddine, yargılama ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce … celsesinde tanıkların dinlenilmesine karar verilmiş olup; dinlenen tanıklar beyanlarında; Davacı tanığı … beyanında: “Davalı …’nin yönetim kurulu başkanı olduğunu bildirdi. Ben, … yılı … ayından bu yana davalı …’nin başkanıyım. Davacı … bizim üyemizdir ve halen üyeliği devam etmektedir. Kendisi biz yönetime geldiğimizden bu yana herhangi bir ödeme yapmamıştır. Önceki dönemlerden az miktarda bir borcu olduğunu biliyorum. Davacının bizim dönemimizde ödeme yapmamasının sebebi, kendisine ait daireyi fiilen teslim alamamış olmasıdır. Davacıya kura zaptı ile düşen daire; … Blok … nolu dairedir. Ancak, tapu tescil işlemi sırasında fiilen yeri değişmeyen bu daire … Blok … nolu daire olarak tescil edilmiştir. Davacının dairesini fiilen ve hukuken teslim alamamasında kooperatifimizin herhangi bir kusuru yoktur. Zira davacıya ait daire, önceki yüklenici … tarafından adı geçenle arsa sahibi …arasındaki ilk sözleşmeye dayalı olarak ve …’nun …’a verdiği bir muvafakatname ile önce davalı …’e ve daha sonra da davalı …’a geçmiştir. Bu işlem kooperatifimize bilgi verilmeden ve bizim onayımız alınmadan yapılmıştır. Davalı …; aslında devir sözleşmesiyle birlikte kooperatifimize devrettiği daireyi hakkı olmadığı halde üçüncü kişiye satmıştır. Bu durum kooperatif olarak bizi de mağdur etmiştir. Davalı … bildiğim kadarıyla eski koop.başkan yardımcılarından …’nin iş ortağı ya da çalışanı konumundadır. Dolayısıyla bu şahıs, dairenin davacı …’a isabet eden bir daire olduğunu bilebilecek durumdadır. Ben o dönemde kooperatifin sadece üyesiydim. Davacıya ait daire ile dava dışı üyemiz … isimli bir başka üyemize ait dairelerin tapuları üçüncü kişiye verilirken … bu daire tapularının verileceğini ve karşılığında bankalardan kredi çekeceğini ve bu kredinin kooperatif işlerinde kullanılacağını söylemekteydi. Nitekim tapular devredildikten sonra kredi çekildiğini de biliyorum. Ayrıca, diğer kooperatif üyelerine açıklama yapılırken … ve … isimli üyelerin kooperatife borçlu olduğu, bu konuda kendileriyle görüşme yapıldığı ve adı geçen üyelerin üyelikten çıkma konusunda taahhütte bulundukları beyan edilmişti. Bu beyanlar, herhangi bir toplantıda ifade edilmiş beyanlar değildir. Söylenti şeklinde gündeme gelen beyanlardır. Benim bilgim de duyuma dayalıdır. Dava konusu daire tapusu …’e devredildikten sonra birçok kişi bu daireyle ilgili olarak kooperatif yönetimini yani beni aramıştı. Daireyi satın almak isteyen herkese; bu daireyle ilgili durumu net bir şekilde aktarmıştım. Dairenin aslında kooperatife ait olması gerektiğini, davacı üyemize düşen bir daire olduğunu, kooperatif olarak şimdilik daire üzerinde hukuken hak sahibi olmadığımızı, ancak şartlar oluştuğunda dairenin kooperatif adına tescili için girişimde bulunacağımızı izah etmiştik. Davalı … da daireyi satın almadan önce beni aramıştı. Tahminimce … ayı içerisinde kendisiyle telefon görüşmesi yapmıştık. Ben, tüm bu anlattıklarımı ona da söylemiştim. Ancak, kendisi bana ”Ben üçüncü kişiyim, bana bir şey olmaz. Konuyu araştırdım ve bu inşaatlardan üç adet daire aldım.” demiştir. Davalı …’i tanımıyorum. Diğer davalı …’le yakınlığı konusunda bir bilgim yoktur. Davalı …’ü de hiç görmedim ve tanımıyorum. Eski kooperatif başkan yardımcısı …’nin çalışanı olduğuna dair bilgim duyuma dayalıdır, dedi. Kooperatifimizce kurulan komisyon; daire satış komisyonudur. Piyasadan borç alma amacıyla kurulmuş herhangi bir komisyon yoktur. Böyle bir komisyonun üyesi de değilim. Davalı … ile kooperatifimiz arasındaki devir sözleşmesi … yılında yapılmış, dava konusu dairenin davalı …’nun muvafakatı ile arsa sahibi … tarafından davalı …’e devir ve satışı ise … yılında gerçekleşmiştir. Bu nedenle benim daireyi satın almak isteyenlerin beni aradıklarını bu kişilere bildirmek gibi bir yükümlülüğüm yoktu. Ayrıca bu konuyla ilgili olarak daha önce karakolda verdiğim ifade vardır. … tarihli ifade tutanağımın bir örneğini katkısı olur düşüncesiyle mahkemenize sunuyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … beyanında: “Ben, davalı … üyesiyim. Davacı da kooperatifimizin üyesidir. Ancak, henüz kendisine ait dairenin tapusunu alamadığı gibi, dairesini fiilen de teslim alamamıştır. Eski yüklenici … aynı zamanda üyesi olduğumuz …’nin üyesi konumundadır. Kendisi arsa sahibi … ile ilk sözleşmeyi yapmış, daha sonra sözleşmedeki yetki ile işi kooperatife devretmiştir. Ancak, kooperatif üyesi olduğu için sözleşme konusu işin yürütülmesinde sürekli etkili olmuştur. Kooperatifimizin yöneticilerini de kendisi seçmiştir. Hukuken başka kişiler yöneticisi olsa bile işleri fiilen … yürütmüştür. Ödemeleri kendisi almıştır, harcamaları da kendisi yapmıştır. Ben, kendi dairemi teslim aldım ve halen oturuyorum. Dairemi teslim almadan önce bir miktar borcum çıkmıştı. O borcumu kapıcısı dairesiyle ilgili tamamlayıcı işleri yapmak suretiyle ödemiştim. … bahçe düzenlemesiyle ilgili eksik işleri gidermem için benimle ücret karşılığı anlaşmış, ancak bu işleri yapmama rağmen tarafıma ödememiştir. Bir de borcum olan parayı da karşılığını yaptığım işlerle ödediğim halde silmemiştir. Böylece beni de mağdur etmiştir. Ben, davacıya ait dairenin birden fazla satış işlemi görmesinin danışıklı bir işlem olduğunu düşünüyorum. Davalı … ile hiç karşılaşmadım. Ancak, …’nun yakın arkadaşı ve eski koop.başkan yardımcısı …’nin çalışanı olduğunu başkalarından duydum. Davalı …’i de tanımıyorum. Kendisi yeni komşumuzdur, ama hiç karşılaşmadık, Ben, kendi dairemin tapusunu alırken, tapu arsa sahibi … adınaydı. Ayrıca bildiğim kadarıyla kooperatife ait dairelerin en az %99’u sahipleri ya da kiracıları tarafından kullanılmaktadır. Koopratifimizin … üyesi vardır. Bildiğim kadarıyla tapusunu alabilenlerin sayısı …-… kişi seviyesindedir,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … beyanında: “Ben, … yılından … yılına kadar davalı … sözde başkanlığını yaptım. … benim yeğenim, yani ablamın oğlu olur. Ben kendisine … yılında bir miktar para vermiştim. Yaklaşık …-… yıl sonra borç verdiğim parayı geri istediğimde; kendisi bu para karşılığı beni kooperatif üyesi yapacağını ve hatta başkan yapacağını ve oradan gelecek aidatlarla beni bir ev sahibi yapacağını söyledi. Ben de bu teklifini kabul ettim. Kendisine güvenmiştim. Böylelikle hem kooperatifin üyesi hem de daha sonra yapılan ilk toplantıda yönetim kurulu başkanı oldum. Ancak, kooperatifin hiçbir işiyle hiçbir dönemde ilgilenmedim. Zira ben özel sektörde işçi olarak çalışıyordum. Kooperatifin tüm işlerini … yürütüyordu. Gerek tutulması gereken defter ve evraklar, gerekse parasal işler tamamıyla onun kontrolündeydi. Bu nedenle kooperatif faaliyetleri hakkında hiçbir bilgim olmamıştır. Davalılar … ve …’ı tanımıyorum. …’ı kooperatifimizin üyesi olması nedeniyle tanıyorum. Dairesini teslim alamadığını ve tapusunu da alamadığını duydum. Ancak, bu daireyle ilgili yaşanan sorunlar hakkında hiçbir bilgim yoktur, ben, yukarıda da açıkladığım gibi sözde yöneticilik yaptım. Bu nedenle … ile üyesi olduğum kooperatif arasındaki devir sözleşmesinin arsa sahibi …’a bildirilip bildirilmediğini bilmiyorum, dedi. Ben, davacı dairesinin ya da bir başka dairenin tapusunu bankadan kooperatif işleri için kredi çekilmesi amacıyla üçüncü kişilere devredildiği konusunda herhangi bir bilgiye sahip değilim,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … beyanında: “Ben, davalı …’nin … yılından bu yana üyesiyim. Davacı … ile … yılında yapılan toplantı sırasında tanışmıştım. Davalı …’nu inşaatın müteahhiti olarak tanıdım. Çünkü kooperatifimizin ayrı bir yönetim kurulu vardı. Ancak bütün işleri … yürütmekteydi. … kooperatifin hem başkanı, hem yöneticisi ve hem de işçisi gibiydi. Ben bu şahsın ayrıca kooperatif üyesi olduğundan haberdar değilim. Davacının, dairesinin üçüncü kişilere satıldığını duydum. Aynı şekilde dava dışı … isimli arkadaşın dairesini de bu kişilere satıldığını duydum. Ben, satış yapılan kişileri tanımıyorum ve satışın ne şekilde gerçekleştiğini de bilmiyorum. Kooperatife borcu olan bazı üyelerimiz; tapunun kendilerine verilmesini ve tapu verildikten sonra kredi çekerek borçlarını ödemelerine imkan tanınmasını istemişlerdir. Birçok üyenin tapusu kendilerine verilmişti. Ancak, … ilçesinde veterinerlik yapan ve bu anlamda …’nden olan … ile hemşehriliği bulunan davacının talebi kabul edilmemiştir ve kendisine tapusu verilmemiştir. Ben, anlattığım bu hususlar dışında bankadan kredi çekme amacıyla tapuların üçüncü kişilere devredildiğine dair bir bilgiye sahip değilim. Davacı …’ın o dönemde kooperatife bir miktar borcu vardı. Tapusunu aldıktan sonra kredi çekerek borcunu ödemek istiyordu. Ancak, kendisine bu imkan tanınmamıştı. Sonradan kayın pederinin yardımıyla borcunu ödediğini duydum. Ancak bu konuda kesin bir bilgim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … beyanında: “Davacı … eşimin kardeşidir. Davalı … kardeşim …’nın da bir dairesi var. Davacı da bu kooperatifin bir üyesiydi. Ben, kardeşime ait dairenin durumunu görmek için sık sık kooperatif inşaatına gidiyorum. Yaklaşık …-… yıl kadar önce yine bu amaçla kooperatif binalarına gittiğimde; davacı …’ın da dairesini görmek istedim. Oradaki görevliden anahtarı talep ettim. Görevli şahıs …’nın dairesinin başkasına satıldığını, bu nedenle daireyi göremeyeceğimi söyledi. Davalı …; hem kooperatifin üyesi hem de kooperatifin tüm işlerinden sorumlu kişi konumundaydı. Bu şahıs aynı zamanda halamın oğludur. Bahsettiğim gelişmeden sonra davalı … ile konuştuk. Dairenin neden satıldığını ve anahtarının bize niçin verilmediğini sorduk. O da bize bu dairenin bankadan kredi çekmek amacıyla tapusunun devredildiğini ve kredi çekildikten sonra tapunun davacıya geri verileceğini söylemişti. Bildiğim kadarıyla bankadan kredi çekilmiş ve kullanılmıştır, ancak davacının tapusu kendisine geri verilmemiştir. İlk satıştan sonra başka bir şahsa daha satış yapıldığını başkalarından duydum. Ben, gerek davalı …’ü gerekse sonradan aynı daireyi satın alan davalı …’i tanımıyorum. Ancak …’in kooperatifin eski yöneticilerinden …’nin yanında çalışan bir eleman olduğunu başkalarından duymuştum. Konuyla ilgili bilgim bundan ibarettir, Ben, yaklaşık 4-5 yıl önce belirttiğim şekilde dairenin satıldığını öğrenince; bu bilgiyi önce eşimle paylaşmıştım, eşim de kardeşi … ile bu konuyu görüşmüştü. …’nın tepkisinin ne olacağını bilemediğim için doğrudan tepki vermemiştim. Ancak, sonraki dönemlerde davacıyla bire bir bu konuyu konuştuğum olmuştu.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … beyanında: “Ben, …’nin bünyesinde kalan 1 adet daireyi yatırım amaçlı olarak satın aldım. Sadece davalı …’i tanıyorum.Gerek davacıyı gerekse davalılar … ve …’nu tanımıyorum. Daha doğrusu davalı … sadece kendi dairemi satın alırken temas kurduğum için şahsen biliyorum, bir yakınlığım yoktur. Gerçek kişi taraflar arasındaki ilişkiler hakkında da ayrıntılı bilgim yoktur. Davalı … teyzemin gelini olmaktadır. Ben, …’in bu daireyi satın alırken bankadan kredi kullandığını biliyorum. Yanlış hatırlamıyorsam çektiği kredi tutarı … TL seviyesindeydi. Miktardan %100 emin olmamakla beraber, aynı bankadan kredi kullandığımız için bu daireyi bankadan çektiği kredi ile satın aldığını biliyorum. Diğer davalı …’ı tanımıyorum. Davalı … bu daireyi benim gibi yatırım amaçlı almıştı. Niyeti bir müddet sonra satıp para kazanmaktı. Ancak bildiğim kadarıyla fazla bir kazanç elde edemeden bu daireyi satmak zorunda kaldı. Kaça sattığını bilmiyorum, sattığı kişiyi de tanımıyorum, davalı … önceleri ev hanımıydı. Bir ara ticarete atılıp bir güvenlik şirketi kurmuştu. Daireyi satın aldığı evrede şirket kurulmuş durumdaydı. Kurduğu işi yürütemediği için yatırım amaçlı olarak aldığı daireyi satmak zorunda kaldı. Şirket de faaliyetsiz kalmış ve sonrasında başkasına devredilmiştir. Bildiğim kadarıyla şirketin adı …Şti.idi. … şirketi devrettikten sonra başkaca bir ticari faaliyet içinde olmadı. Varsa bile ben bilmiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … beyanında: “Ben, …’i arkadaşım …’in karısı olması nedeniyle tanıyorum. … yılı içerisinde davalı …’ün bir daire beğendiğini ve o daireyi satın almak istediğini arkadaşım …’dan öğrendim. Daireye bakmak için de ben, … ve … beraber gittik. Orada muhatap olarak kalabalık bir grup vardı. Daireye bakıp gezdik, beğenildi. Daireyi beğendiler. Oradaki muhataplarıyla fiyatı konuştular. Hatırladığım kadarıyla … TL’yi aşan …-… bin TL seviyesinde bir fiyata anlaşmışlardı. Daha sonra davalı …’ün eşiyle birlikte … … Şubesi’ne giderek kredi çektiklerini ve bu krediyi kullanarak daireyi satın aldıklarını biliyorum. Davalı … bu daireyi satacağını … yılı sonu ya da … yılı başlarında bana söylemişti. Nitekim; bu bilgiyi verdikten kısa bir süre sonra daireyi sattı. Duyduğum kadarıyla daireyi … ya da … bin TL seviyesinde bir bedelle satmıştır. Sattığı kişiyi tanımıyorum. Bildiğim kadarıyla arkadaşım … ve eşi bir güvenlik şirketi işiyle uğraşıyorlardı. Ancak, ben şirketin ortaklık durumunu bilmiyorum. Dairenin satın alındığı evrede güvenlik şirketi faaliyetteydi. Ancak daha sonra bu şirket başkasına devredilmiştir. Bildiğim kadarıyla davalı … şuan için ev hanımı konumundadır. Kocası … da ticaretle uğraşmayı sürdürmektedir. Ancak ne iş yaptığını tam olarak bilmiyorum. …’ın da bir şirketi vardır. Ama şirketin ne iş yaptığını net olarak bilmiyorum. Davalı …’nu sadece bir kez gördüm, şuanda görsem tanımam, … hanım evi satın aldığı anda dairenin içi tam bitmiş değildi. Eksik işlerin davalı tarafından tamamlanıp tamamlanmadığını bilmiyorum. Davalı …’ün bu evde oturup oturmadığını ya da evi kiraya verip vermediğini de bilmiyorum, Ben, … ve kocası …’in davalı … başka daire alıp almadıklarını bilmiyorum. Bilgim sadece bu daireyle sınırlıdır.” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
Mahkememizce verilen … tarihli … nolu ara karar gereğince, Dava konusu olan… ili, … ilçesi, … Mah. … ada … parselde kayıtlı … nolu bağımsız bölümün keşfin incelemesi yapılarak dava tarihi ve davalı … ile davalı …’a yapılan satış tarihleri itibariyle rayiç değerinin belirlenmesi konusunda rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, İnşaat Mühendisi bilirkişi tarafından ibraz edilen … tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Takdiri Sayın Mahkemenizde olmak üzere, dava konusu … İli … İlçesi … Ada … Parsel sayılı taşınmaz üzerinde inşa edilmiş … Sitesi … Blok … Nolu bağımsız bölümün; -… tarihinde … ile … Kooperatifinden davalı …’ e …-TL bedel karşılığında satılmış olduğu, bu tarihte bağımsız bölümün %100 inşaat seviyesi için serbest piyasa alım satım rayiç değerinin …TL, beyan üzerine belirlenmiş eksik işler ile kooperatifin maliklere devretmiş olduğu şekli ile (%85) ise …-TL olduğu, -Davalı …’ in diğer davalı …’ a … tarihinde … TL bedelle satmış olduğu, bu satış tarihinde işe bağımsız bölümün %100 inşaat seviyesi için serbest piyasa alım satım rayiç değerinin …-TL, beyan üzerine belirlenmiş eksik işler ile kooperatifin maliklere devretmiş olduğu şekli ile (%85) ise …-TL olduğu” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce verilen … tarihli … nolu ara karar gereğince, Dosyanın rapor düzenleyen bilirkişiye tevdii ile davalı vekillerinin rapora beyan dilekçeleri de irdelenmek suretiyle ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, İnşaat Mühendisi bilirkişi tarafından ibraz edilen … tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “Dava konusu … İli … İlçesi … Ada … parsel sayılı taşınmaz üzerinde inşa edilmiş … Sitesi … Blok … Nolu bağımsız bölümün için, … tarihli raporda belirlenmiş olan … ve … satış tarihleri için rayiç değerlerinde açıklanan sebepler ve yapılan hesaplamalar sonucunda değişiklik olmadığı” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce verilen … tarihli … nolu ara karar gereğince, davalı … Üyesi olan davacının dava tarihi itibariyle kooperatife yaptığı toplam ödeme tutarının ve bu ödemelerin dava tarihine göre güncellenmiş değerinin ve ödenmemiş aidat borcu varsa asıl alacak ve gecikme faizi itibariyle miktarının belirlenmesi ve ödemelerini eksiksiz yapan herhangi bir üyenin yaptığı toplam ödeme tutarının ve bu ödemenin dava tarihi itibariyle güncellenmiş değerinin tespiti ve belirlenecek bu tutara göre davacının eksik ödemesi olup olmadığının saptanması ayrıca tespit edilecek tutarlara göre davacının talep edebileceği bedelin belirlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, Kooperatif konusunda uzman Mali Müşavir bilirkişi tarafından ibraz edilen … tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Davacının dava tarihi itibariyle davalı … üyesi olduğu, davalı … dava dosyası kapsamındaki kayıtlarına göre, davacı tarafın asıl aidat borcunun …-TL gecikme faizi borcunun da … TL olmak üzere taplam borcunun …-TL olduğu, Yine, davacının düzenli bir ödeme yapan bir üyenin dava tarihi itibariyle güncellenmiş değerine göre, dayacının … – … =…-TL tutarında eksik asıl aidat ödediği, davacıya, davalı; kooperatif tarafından bir daire teslim edilememesi durumunda, Yargıtay içtihatlalı gereği, davacının üyeliği için yapılan ödeme miktarları nazara alınarak, dava tarihi olan … tarihi itibariyle davacının zarar miktarının …-TL olduğu…” kanaat ve sonucuna varılmıştır.
Mahkememizce verilen … tarihli … nolu ara karar gereğince, Dosyanın rapor düzenleyen önceki bilirkişiye tevdii ile taraflarca rapora itiraz edildiğinden, bilirkişiden itirazları karşılayacak şekilde ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, Kooperatif konusunda uzman bilirkişi tarafından ibraz edilen … tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; ” Davacının dava tarihi itibariyle davalı … üyesi olduğu, davalı … dava dosyası kapsamındaki kayıtlarına göre, davacı tarafın asıl aidat borcunun …-TL., gecikme faizi borcunun da …-TL. Olmak üzere toplam borcunun …-TL. Olduğu, yine, davacının düzenli bir ödeme yapan bir üyenin dava tarihi itibariyle güncellenmiş değerine göre, davacının … – … – …-TL tutarında eksik asıl aidat ödediği, davacıya, davalı … tarafından bir daire teslim edilememesi durumunda, Yargıtay içtihatları gereği, davacının üyeliği için yapılan ödeame miktarları nazara alınarak, dava tarihi olan … tarihi itibariyle davacının zarar miktarının …-TL olduğu” kanaat ve sonucuna varılmıştır.
Davacının sunduğu … havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; …-TL olarak açtığı tapu iptali ve tescili davasını, tapu iptal talepleri kabul görmez ise; …-TL arttırarak …-TL’ye yükselttiğini belirtmiş ve ıslah harcının yatırıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce bekletici mesele yapılmasına karar verilen Antalya … Ağır Caza Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında; … tarihinde; davalı …’nun mağdur davacı …’a karşı üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık eyleminin subüta ermesi sebebiyle TCK’nın 158/1-h maddesi gereğince mahkumiyetine karar verildiği ve kararın … tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava; Tapu iptal ve tescil ile terditli olarak tazminat istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı yan; … İli … İlçesi … Mahallesi … ada … parsel … Blok … bağımsız bölüm nolu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini, kabul edilmemesi halinde ise; tazminat talebi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; davaya konu … ili … ilçesi … Mahallesi … ada … parsel sayılı … metre karelik taşınmazın maliki olan …’nin, davalı … ile … tarihli “… Sözleşmesi” başlıklı adi yazılı sözleşme düzenlediği, bu sözleşme gereğince; taşınmaz üzerinde kısmen yapımına başlanmış …,…,… ve … blokların inşaatının … tarihinden itibaren en geç … ay içerisinde yüklenici … tarafından tamamlanması karşılığında … ve … blok dairelerinin ve …, … ve … blok dükkanlarının yüklenici …’na ait olacağı, yüklenici …’nun inşaatı kendisi yapabileceği gibi, dilerse bir kooperatife dilediği şekil ve şartlarda devredebileceğinin öngörüldüğü, davalı …’nun … tarihinde … ile akdettiği; “… Sözleşmesi” başlıklı adi yazılı sözleşme ile yukarıda belirtilen … ile düzenlenen sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüğünü … devrettiği, … ise; tarihsiz … maddelik bir sözleşme ile inşaatın yapım işini bedel mukabili davalı …’nun yetkilisi olduğu … Şti. tarafından üstlenildiği anlaşılmıştır.
… Kooperatifi’nin; Antalya … Noterliği’nin … tarih ve … – … sayılı kura tutanağı ile; davaya konu; … Blok … numaralı dairenin davacı …’a isabet ettiği, daire numarasının … tarih ve … sayılı tadilat projesi sonucunda … Blok … numara olarak değiştirildiği anlaşılmıştır.
Davalı …’nun yüklenici müteahhit sıfatıyla adi yazılı muvafakatname başlıklı tarihsiz belge ile; “… ile … tarihinde yapmış olduğum sözleşme ile kooperatifin … ada … parsel arsasında kat karşılığı yapmış olduğum inşaatta sözleşme gereği adıma yapmış olduğum bağımsız bölümlerden kat karşılığı satış vaadi sözleşmesinin ilgili maddesine göre … ada … parseldeki aşağıda belirttiğim bağımsız bölümleri yine karşısında adı soyadı yazılı kişilere sattığımı, bu bağımsız bölümler üzerimde tüm haklarımı devir ettiğimi, bu konuda kat karşılığı inşaat yaptığım sarsa sahibi … sözleşme gereği şahsıma, üçüncü şahıslara veya tüzel kişilere hiçbir yükümlülüğünün kalmadığını beyan ve ibra ederim. Ayrıca ileride maliye tarafından vergi mevzuatı yönünden bu dairelerin şahsıma veya istediğim kişilere satış ve devirlerinden dolayı arsa sahibi … gelecek her türlü vergi ve cezalarını ödeyeceğimi beyan ve taahhüt ederim.” şeklinde yukarıda ayrıntısı verilen kura tutanağında davacı …’a isabet eden … Blok … Nolu bağımsız bölümü …’e satıldığının belirtildiği, davacı …’ın kooperatif üyeliğine isabet eden ve davalı … ile davalı …’nin yaptıkları sözleşme gereğince kooperatif üyesi davacı …’a devri yapılması gereken … Blok … numaralı daire için, davalı …’nun diğer davalı … yöneticilerine daireyi devralacak kişi olarak …’in gösterildiği ve buna dayalı olarak … yöneticilerinin bu daireyi davalı … tarafından bildirdiği davalı …’e … tarih ve … yevmiye numaralı satış işlemi ile tapuda satışını yapıldığı, davalı … ise; davaya konu taşınmazı … tarihinde diğer davalı …’ a tapu sicil müdürlüğü nezdinde devrettiği anlaşılmıştır.
Antalya … Ağır Caza Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyasında; … tarihinde; davalı …’nun mağdur davacı …’a karşı üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık eyleminin subüta ermesi sebebiyle TCK’nın 158/1-h maddesi gereğince mahkumiyetine karar verildiği ve kararın … tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
… kooperatifleri aidat ödeme yükümlülüğünü yerine getiren ortaklarına kullanılabilir durumdaki bir daire yahut arsa tahsisi ile yükümlüdür. Bir konutun veya arsanın ortağa tahsis edildiğinden söz edilebilmesi için ya kura sonucu konutun tahsisi edilmiş olması ya da konutların genel kurulca belirlenecek esaslar dahilinde ortaklara dağıtılmış olması ve genel kurulun bu dağıtımı açık ve yazılı olarak onaylaması gerekir. Bu ilkeler dışında yönetim kurulu genel kurulun karar veya onayı olmaksızın bir konutu belli bir ortağa tahsisine karar veremez. Tahsis ortağa şahsi hak sağlar. Kooperatifçe bir arsa hissesinin yahut dairesinin geçerli bir tahsis işlemi ile bir ortağa tahsisi halinde tahsis edilen ortağın rızası olmaksızın ortaklığı devam ettiği sürece konutun başka bir ortağa tahsisi mümkün değildir. Ayrıca parasal yükümlülükleri tam olarak yerine getirmeyen ortak kendisine tahsis edilen konutun tapu kaydının adına tescilini de isteyemez. Davalı … elinde davacıya teslim edilmesi mümkün olan daire veya arsa bulunmaması halinde davacıya ödenebilecek tazminatın hesaplanması gerekir. Tahsis işlemi mülkiyeti geçiren bir işlem olmayıp kooperatif ile olan iç ilişkide bir hak bahşeden ve koşulları oluştuğunda kooperatife karşı tapu iptal tescil talebinde bulunma hakkı yanında haksız saldırı olması halinde meni müdahale ve ecrimisil davası açmaya izin veren bir haktır.
Tüm bu açıklanan nedenlerle ve dosya kapsamına göre; davacı yan, davalı …’nin üyesi olduğu, bu konuda davalı … ile aralarında bir ihtilaf bulunmadığı anlaşılmakta olup, yapılan inceleme ve yargılama neticesinde; davacı yanın öncelikli istemi olan tapu iptali ve tescil yönünden; davalılar aleyine açtıkları tapu iptali ve tescil davasının davalı … nezdinde davacı yana tahsisi mümkün bir gayrimenkul bulunmadığı, davalı …’in de davaya konu taşınmazı diğer davalı …’a devrettiği, davalı … ve … yönünden her ne kadar muvazaa iddiasında bulunulmuşsa da; bu davalıların davaya konu taşınmazın davacıya tahsisli taşınmaz olduğunu bildiği ya da bilebilecek durumda olduğuna ilişkin ispata yarar herhangi bir delil sunulmadığı ve taşınmazı tapu kayıtlarına güvenerek iyi niyetle satın almak suretiyle malik oldukları anlaşılmakla, davacı yanın şahsi hakkına karşı ayni hak üstün tutulmak gerektiğinden bu davalılar aleyhine açılan davanın ve davacı yanın tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır.
Davalı … maliki … yönünden yapılan inceleme de ise; arsa maliki … ile davalı … arasında … tarihli “… Sözleşmesi” başlıklı adi yazılı sözleşme düzenlediği, bu sözleşme gereğince; taşınmaz üzerinde kısmen yapımına başlanmış …, …, … ve … blokların inşaatının … tarihinden itibaren en geç … ay içerisinde yüklenici … tarafından tamamlanması karşılığında … ve … blokta bulunan dairelerinin ve …, … ve … blok dükkanlarının yüklenici …’na ait olacağı, yüklenici …’nun inşaatı kendisi yapabileceği gibi, dilerse bir kooperatife dilediği şekil ve şartlarda devredebileceğinin öngörüldüğü; ancak yine aynı sözleşmenin devir ve temlik başlıklı maddesinde; davalı yüklenici …’nun sözleşmeyi devretmesinin yüklenicinin sorumluluklarını ortadan kaldırmayacağının da düzenlendiği, bu kapsamda davalı … maliki …’nin davaya konu taşınmazı, davalı yüklenici tarafından imzalı muvafakatname ile satışı yapıldığı bildirilen diğer davalı …’e tapudan devredilmesi sebebiyle sorumluluk yüklenemeyeceği anlaşılmakla; bu davalı aleyhine açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı yanın tapu iptal ve tescil talebi kabul edilmediğinden ikincil talebi olan tazminat istemine yönelik yapılan incelemede ise; davacı yanın üyeliği sebebiyle yapmış olduğu ödemeler karşılığında, davalı … …nce davacıya kullanılabilir durumdaki bir daire tahsis etme yükümlülüğünü yerine getiremediğinden davacı yanın tazminata hak kazandığı, yine davalı … ise; diğer davalı … maliki … ile düzenlediği … tarihli sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüğünü … devrettiği, … ise; tarihsiz … maddelik bir sözleşme ile inşaatın yapım işini bedel mukabili davalı …’nun yetkilisi olduğu … Şti. tarafından üstlenildiği nazara alındığında; davaya konu taşınmazın kooperatif üyelerine tahsisi gereken dairelerden olduğunu bilmesine rağmen kooperatif üyesi olmayan davalı …’e muvafakatname ile satışını sağlayacak şekilde arsa malikine taşınmazın malikinin davalı … olarak bildirildiği, Antalya … Ağır Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda da bu sebeple mahkumiyetine karar verildiği nazara alındığında; bahse konu haksız eylemi nedeniyle davalı …’nun da davalı … ile birlikte tazminattan sorumlu tutulması gerekmiş olup; dava tarihi itibariyle davacı yanın talep edebileceği tazminatın hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu ile belirlendiği üzere; …-TL olması karşısında bu miktar yönünden davanın kısmen kabulü ile davalılar … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsiline ilişkin, davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda açıklanacağı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-Davacı yanın tapu iptal ve tescil talebinin REDDİNE,
-Davacı yanın davalılar …, … ve … aleyhine açılan davanın REDDİNE,
-…-TL tazminatın ilk …-TL’lik kısmına dava tarihi olan … tarihinden, kalan kısmına ıslah tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan …-TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan …-TL peşin ve …-TL ıslah harcı olmak üzere toplam …-TL’nin mahsubu ile bakiye …-TL nispi karar ve ilam harcının davalılar … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan …-TL (peşin+ıslah) ile başvurma harcı …-TL başvurma harcı olmak üzere toplam …-TL harcın davalılar … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan …-TL’nin davalılar … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin, davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan …-TL’nin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, bakiye kısmın bu davalı üzerine bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı … ve davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kısmen kabul kısmen reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
8-Davalı … ve … kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
9-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne davalı …, davalı … ve davalı … vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile Antalya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/01/2023

Katip …
¸(e-imzalı)

Hakim …
¸(e-imzalı)