Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/637 E. 2023/864 K. 28.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/637 Esas
KARAR NO : 2023/864
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 08/02/2007
KARAR TARİHİ : 28/12/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle ; Davalı …’un … tarihinde sevk ve idaresindeki … Plaka sayılı otobüsü ile … ili … ilçesinden düğün alayı götürürken … Kasabası ile … Mahallesi arasındaki yolda aşırı hız nedeniyle virajı alamayarak direksiyon hakimiyetini kaybettiğini, uçuruma düştüğünü, çok sayıda kişinin ve içlerinde müvekkillerinin ağır yaralandığını, açılan kamu davası neticesinde davalının mahkumiyetine karar verildiği, kazaya karışan otobüsün diğer sigorta şirketine sigortalı olduğunu, her iki davalının maddi zarardan sorumlu olduklarını, her üç müvekkilininde kazada ağır şekilde yaralandığını, uzun süre tedavi gördüklerini belirterek her bir müvekkili yönünden ayrı ayrı şimdilik 1.000,00.-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren avans faizi ile her iki davalıdan, her bir müvekkili yönünden ayrı ayrı 10.000,00.-TL manevi tazminatın davalı …’dan olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını belirterek usuli itirazlarını bildirmiş davanın esası yönünden ise müvekkilinin poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, olaya ilişkin belgelerin müvekkiline gönderilmediğinden, davacının olay tarihi itibariyle faiz talebinin yerinde olmadığını, müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, haksız fiile dayalı alacak sebebiyle avans faizi talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddine, diğer davalı asil ise cevap dilekçesinde ; mahkememizin yetkisine itiraz ederek Bucak Mahkemelerinin yetkili olduğunu,ayrıca davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın usül ve esasdan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda … tarih … karar sayılı ilam ile davacılar tarafından açılan maddi ve manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın davacılar vekili ve davalı … şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih, … esas, … karar sayılı ilamı ile somut olay değerlendirildiğinde; kaza … tarihinde gerçekleşmiş, dava … tarihinde açılmıştır. Davaya konu tek taraflı trafik kazası sonucunda aralarında davacıların da bulunduğu pek çok yolcu yaralanmıştır.Davaya konu eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK 459/3 maddesi delaletiyle TCK 102/4 maddesi gerğince ceza zamanşaımı süresi 5 yıl olup uzamış ceza zamanaşımı süresi davanın açılıma tarihinde dolmuştur. Hal böyle olunca, Mahkemece davanın tümden zamanaşmından reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir”. gerekçesiyle karar bozularak dosya mahkememize iade edilmiş, mahkememizce … Esas üzerinden Yargıtay bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiştir. Yapılan yargılama sonucu … Karar sayılı ilam ile davacıların maddi ve tazminat davalarının zaman aşımı sebebiyle ayrı ayrı reddine karar verilmiş, kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas – … Karar sayılı ilamı ile; ” Bu durum karşısında mahkemece; mahkeme ilk hükmünün sadece davalı … şirketi ve davacılar tarafından temyiz edildiği (davalı … tarafından temyiz edilmediği); Dairemizin önceki bozmasının, davalı … şirketinin temyizi incelenerek yapıldığı ve hükmün sadece davalı … şirketi yararına bozulduğu (temyizi bulunmayan davalı … lehine yapılmış bir bozma olmadığı); mahkemenin ilk hükmünü davacılar da temyiz etmiş olmakla birlikte, davacıların temyizinin incelenmediği; ilk hükmü temyiz etmeyen ve lehine bozma bulunmayan davalı …’un “zamanaşımından davanın reddi gerektiği” şeklindeki ilk bozmamızdan yararlandırılamayacağı; mahkeme ilk hükmüne yönelik davacılar temyizinin (özellikle ıslah edilen bölümün zamanaşımından reddinin hatalı olduğuna ilişkin) incelenmemiş olması ve davacılar lehine adı geçen davalı yönünden oluşan usuli kazanılmış hak da dikkate alınıp değerlendirme yapılması gerektiği; davacıların … tarihli ıslah dilekçesinin, davalı …’a … tarihinde tebliğ edildiği ve adı geçen davalının ıslaha karşı zamanaşımı savunmasını yaptığı tarih (zamanaşımı def’inin süresinde olup olmadığı) gözetilerek, davalı …’un hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, ilk hükmü temyiz etmediği için ilk bozmamızdan yararlanamayacak olan davalı …’un da ilk bozmadan yararlandırılmasıyla karar verilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçeleriyle mahkememiz kararının bozularak mahkememize iade edildiği, dosyanın … Esasına kaydedildiği, yargılama sırasında davacı …’ın vefat ettiği, davacı … mirasçıları …’a ve …’a yapılan usulüne uygun tebligata rağmen mirasçıların davayı takip etmemeleri üzerine … tarihli celsede verilen ara karar uyarınca dosyanın tefrik edilerek yukarıda belirtilen esasa kaydedildiği, … tarihli tefrik tensip tutanağı ile taraflarca takip edilmeyen dosyanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
Dava dosyasının taraflarca takip edilmemesi üzerine … tarihinde işlemden kaldırıldığı ve davacı tarafından 3 aylık yasal süre içerisinde davanın yenilenmesi talebinde bulunulmadığı anlaşılmakla, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, yargılama sırasında davacı muris vekilince yapılan ıslah ile arttırılan dava değerine göre davalı … şirketi lehine vekalet ücreti takdir edilmiştir.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-HMK’nun 150/1 maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırıldığı … tarihinden itibaren 3 aylık yasal süre içinde dava yenilenmemiş olduğundan davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli 269,85-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
3-Davalı … şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 17.900,00.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan masrafın kendi üzerlerine BIRAKILMASINA,
5-Artan masraf avansının karar kesinleştiğinde talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde kararın Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili hukuk dairesince incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurma hakkı bulunduğuna dair karar verildi.28/12/2023

Katip …
(E-imzalıdır)

Hakim …
(E-imzalıdır)