Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/106 E. 2023/95 K. 17.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/106 Esas
KARAR NO : 2023/95
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2022
KARAR TARİHİ : 17/02/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı vekili … … Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; Orman Genel Müdür Yardımcısı …, Antalya Orman Bölge Müdürü …, müdür yardımcısı …, şube müdürü …’ın dinlenme tesisi durumuna getirdiği alabalık havuzunun yer ve su kullanım iznini hiçbir gerekçe göstermeden iptal ettiklerini, yerini elinden aldıklarını, 20000 TL vergi adı altında ceza ödettiklerini, Ankara … İl İdare Mahkemesine dava açarak hakim kararı ile yerini geriye aldığını, durumu Antalya Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet ile bildirdiğini, bu şikayet üzerine Antalya … Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldığını, yukarıda isimleri sayılan dört adet Orman Müdürü hakkında Antalya … Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmasıyla Orman Genel Müdür Yardımcısı …, … Orman İşletme Müdürü …’e emir vererek 2012 yılından 2015 yılına kadar süren 5 yıllık yer kullanım vergisini ödenmemiş göstererek 20.000 TL’yi kendisine ödettiklerini, ödediğine dair banka dekontlarının mevcut olduğunu, beş yıl içinde bana borcunu ödemesi için yazı yazılmadığını, davayı açmadan 3 gün önce … Orman İdaresinden … Orman Şefi …’nın kendisine telefon ederek 2021 yılından kalma 6000 TL yer kullanım borcunun olduğunun söylendiğini, 04/06/2021 günü kızı … 16.997,76 TL tutarında 3 adet banka dekontu ile 5078,49 TL tutarındaki borcunun idare tarafından yapılandırılması için dilekçe verdiğini, kızının banka dekontlarını ve dilekçeyi orman evrak kayıt memuru …’a verdiğini, …’ın 16997,76 TL tutarındaki dekontları aldığını ancak 5078,49 TL’nin yapılandırmasını yapmadığını, aradan dört ay geçtiğini, 5078,49 TL’nin üzerine 400 TL gecikme zammı yüklenerek 5901,65 TL ödemesi için yazı yazıldığını, … tarihinde bankaya parayı ödediğini, aynı gün dekontu Orman İdaresine gönderdiğini, kendisine ödetilen 2015 yılından bu yana ödediği 42000 TL’nin bugünkü para değerinin 80000 TL üzerinde olduğunu, bunun kendisine yapılan bir haksızlık olduğunu, bu nedenlerle haksız alınan 42.000 TL’nin enflasyon farkı ile tarafına ödenmesini talep ve dava etmiştir.
… … Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucu … Karar sayılı ilam ile, davanın işletme hakkı devir sözleşmesine dayalı alacak davası olduğu, uyuşmazlığın bu delil bedelinden kaynaklandığı, davacının tacir olup, ticari işletmesi ile ilgili dava olduğu gerekçeleriyle mahkememize yönelik görevsizlik kararı verilmiş, kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi ve davacının başvurusu üzerine dosya mahkememize gönderilmiştir.
Dava, orman kullanım izni sözleşmesinden kaynaklı fazla ödendiği iddia edilen kullanım ücretlerinin iadesini sağlamaya yönelik alacak davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, …nden gelen muhasebe işlem fişleri, ödeme dekontları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacının balık üretim tesisi kurmak için ormanı kullanmak üzere davalı … ile kullanım izni sözleşmesi imzaladığı, davacının bu kullanım karşılığı belirli bir ücret ödediği, dava konusu uyuşmazlığın bu kullanım izni bedellerinden kaynaklandığı anlaşılmıştır.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde ticari davalar belirlenmiş olup, 5. Maddede ticari davalara Ticaret Mahkemelerince bakılacağı düzenlenmiştir. Mahkemelerin görevlerini belirleyen usul hukuku kuralları kamu düzenine ilişkin olup, davaya bakan mahkeme görevli olup olmadığı hususunu kendiliğinden değerlendirmelidir.
Mutlak ticari davalar yanında nisbi ticari davalar da bulunup, TTK’nun 4 maddesi 1 bendine göre, bir davanın nisbi ticari dava sayılabilmesi için her iki tarafın tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir. Maddedeki ticari işletme kavramının neyi ifade ettiği hususunun değerlendirilmesi gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’nın 11. Maddesinde ticari işletmenin tanımı yapılmış olup buna göre; Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir.(1)Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, ibaresi Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir.(2) (2/7/2018 tarih ve 700 sayılı KHK’ nın 192. maddesi ile ikinci fıkrasında yer alan “Bakanlar Kurulunca çıkarılacak kararnamede gösterilir” ibaresi “Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir” şeklinde değiştirilmiştir.)
Aynı yasanın tacir tanımını yapan 12. Maddesine göre; Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir.
Asliye Hukuk Mahkemesince uyuşmazlığın “ticari işletme hakkının devri”nden kaynaklı olduğu, davacının tacir olduğu gerekçeleriyle görevsizlik kararı verilmiş ise de; davacının 85 yaşında olup, tacir olmadığının dosya kapsamından anlaşılabildiği, ortada bir ticari işletmenin bulunmadığı, davalının da tacir sıfatının bulunmadığı konunun genel hükümler çerçevesinde ele alınıp incelenmesi gereken bir konu olduğu, dolayısıyla olayda TTK 4.maddesi anlamında mutlak ve nispi ticari davanın söz konusu olmayıp her ticari işin de ticari dava olmayacağı, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olup mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla, göreve ilişkin dava şartının olayda bulunmaması ve tamamlanmasının da mümkün olmaması sebepleri ile görevsizlik kararı vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
Dava dilekçesinin görev yönünden REDDİNE;
Mahkememizin görevsizliğine, davaya bakmaya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin GÖREVLİ OLDUĞUNA,
Mahkememizce verilen karar, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması halinde; dosyanın Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
Kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde; olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için, dosyanın Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine,
Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede nazara alınmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, tarafların yokluğunda, tarafların 6100 sayılı HMK’nun 345 maddesi uyarınca bu gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde kararın Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili hukuk dairesince incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurma haklarının bulunduğuna dair karar verildi. 17/02/2023

Katip …
(e-imzalı)

Hakim …
(e-imzalı)