Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/421 E. 2022/515 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2022/421
KARAR NO : 2022/515
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Rödovans Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/06/2022
KARAR TARİHİ: 30/06/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen İTİRAZIN İPTALİ (Rödovans Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Isparta, Eğirdir Akpınar köyü sınırları içerisinde mermer işletme ruhsatına sahip maden ocağına ilişkin ruhsat sahibi olduğunu, borçlu davalı şirket ile ruhsat sahibi alacaklı müvekkili şirket arasında 15/04/2009 rödovans sözleşmesi yapıldığını, taraflar arasında yapılan rödovans sözleşmesi uyarına davalı borçlu şirket rödovansçı olduğundan kurumlara yapılması gereken ödemelerden de sorumlu olduğunu, ancak davalı şirketin kurumlara ödemesi gereken bedelleri ödememiş olduğundan resmi kurumlar tarafından ruhsat sahibi müvekkili şirkete borç bildirimleri gönderildiğini, müvekkili şirketin icra takipleriyle karşı karşıya kalmamak amacıyla cebri icra tehdidi altında bu ödemeleri kurumlara yapmak zorunda kaldığını, yapılan ödemeler davalı şirkete bildirildiği halde davalının ödeme yapmadığını, bu nedenle söz konusu alacağın tahsili amacıyla Antalya Genel İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyasında icra takibine başlanıldığını, davalı şirketin haksız ve kötü niyetle icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu, sözleşmeden kaynaklı olarak borçlu rödovansçı şirket tarafından ilgili kurumlara ödenmesi gereken ancak ödenmeyen harç, teminat, vergi ve diğer bedeller olmak üzere toplamda …TL ruhsat sahibi müvekkili şirket tarafından 06/11/2019 ve 05/11/2020 tarihleri arasında ödeme yapılmak zorunda kalındığını, davalının ilgili ödemeleri yapmamasından dolayı müvekkili şirketçe ihtarnameler gönderildiğini, konuyla ilgili olarak arabuluculuk başvurusu ve görüşmeleri yapılmışsa da taraflar arasında bir anlaşma sağlanamadığını, müvekkilinin mağduriyetinin giderilmesine ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; rödovans sözleşmesinden kaynaklanan alacağın ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın dayanağı 15/04/2009 tarihli “Rödovans Sözleşmesi”dir. Davacı taraf bu sözleşmeden kaynaklanan alacaklarının ödenmediğini iddia etmekte, bu nedenle icra takibine başvurduklarını söylemektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 1/1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması zorunludur.
Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesi uyarınca TTK’nda düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nun 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır. 6335 Sayılı Yasanın 2. Maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nun 5. Maddesinin 3 ve 4 nolu fıkraları değiştirilerek Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki iş bölümü ilişkisi görev ilişkisine dönüştürülmüştür ve görev hususu HMK’nun 114/c maddesi uyarınca dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır.
Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 05/07/2017 Tarih ve 2014/22319 E. 2017/7227 K.sayılı kararında da işaret edildiği üzere 6100 Sayılı HMK’nun “Sulh hukuk mahkemelerinin görevi” başlığı altındaki 4. maddesinde;
“(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,
b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları,
c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları,
ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hakimini görevlendirdiği davaları, görürler.” hükmüne yer verilmiştir.
Rödovans, maden ruhsat sahalarının işletme hakkının özü kendisinde kalması koşuluyla hak sahibi tarafından sözleşme ile gerçek veya tüzel bir kişiye, bir süre tahsis edilmesi olup, kira sözleşmesinin bir türüdür.
HMK.nın 316/1-c maddesi uyarınca ihtiyati haciz istemlerinin incelenmesi basit yargılama usulüne tabi ise de, aynı kanun maddesinden de açıkça anlaşılacağı üzere, basit yargılama usulü sadece ve münhasıran sulh hukuk mahkemesinde değil asliye hukuk ve asliye ticaret mahkemelerinin görev alanına giren pek çok dava ve iş bakımından da uygulanan bir yargılama usulü niteliğindedir. Öte yandan, ihtiyati haciz istemi, mahiyeti gereği, 6100 Sayılı H.M.K.nın 2. maddesinde belirtildiği üzere gerek istemde bulunanın ve gerekse de aleyhine istemde bulunulanın mal varlığı haklarına dair bir “iş” niteliğinde olup aksine bir düzenleme söz konusu olmadığı için bu işler bakımından asıl görevli mahkemenin asliye hukuk ve/veya işin mahiyetine göre asliye ticaret mahkemesidir. Yukarıda belirtilen yasa hükmüne göre kira ilişkisine dayalı uyuşmazlıklarda sulh hukuk mahkemesinin görevlidir. (Emsal; Yargıtay 8. HD.2016/19248 E. 2020/3557 K.- Yargıtay 3.HD. 2019/3386 E. 2019/10213 K., 2017/10276 E. 2019/7797 K., 2017/11960 E. 2019/6982 K., 2017/11591 E. 2019/6607 K.vb.)
Dava konusu uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı açıktır. Yukarıda belirtilen yasa hükmüne göre kira sözleşmesine dayanan uyuşmazlıklarda mahkememizin görevsiz, sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varıldığından davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Açılan davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava dilekçesinin usulden REDDİNE,
6100 sayılı HMK.nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ANTALYA NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
İki haftalık süre içinde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARINA,
6100 sayılı HMK.nun 331.maddesi gereğince harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerin görevli mahkemece, davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise yargılama giderlerinin davanın açıldığı mahkemenin dava dosyası üzerinden KARARA BAĞLANMASINA,
Varsa artan gider avansının dosyasına AKTARILMASINA,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK.nun 345.maddesi gereğince, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/06/2022

KATİP …
(E-imzalıdır)

HAKİM …
(E-imzalıdır)