Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/362 E. 2023/56 K. 27.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/362 Esas
KARAR NO : 2023/56
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/05/2022
KARAR TARİHİ : 27/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; … … 6358 sayılı kanun ile kurulduğunu ve aynı kanunun 15.maddesiyle tasfiyesi tamamlanarak tüzel kişiliğinin sona erdiğini, aktif ve pasif husumet ehliyetinin müvekkil bakanlığa devrolunduğunu, müvekkil bakanlığın hukuki halefi olduğu … … ile davalı … şirketi arasında … tarihli ve … tarihli sözleşme ve ek protokoller gereği davalı … Şirketinin … , Köprüler ve Kıyı Yapıları yapımı işi yapılması işinin yüklenicisi olduğunu, diğer davalıların ortağı olduğu … şirketi ve … … şirketi ortak girişimi olarak da kendileriyle … tarihli proje yapımı ve danışmanlık hizmet sözleşmesi ve … tarihli ek protokol imzalandığını, sözleşmede karşı tarafın edimlerinin yerine getirilmesinin kontrolünden sorumlu olduğu, yapım işlerinin ağır kusurlu olarak eksik ve hatalı yapılması sonucu hasar meydana geldiğini, müvekkilinin eserden faydalanamadığını, eseri kullanabilmek için yaptığı ve yapacağı masraflara katlanmak zorunda kalındığını, Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosyası ile tespit talep ettiklerini, düzenlenen raporda miktar tespit edilemediğini, müvekkili idare tarafından davaya konu tazminat isteğinin tahsili için arabuluculuk başvurusu yapıldığını, tarafların anlaşamadıklarını belirterek davanın kabulü ile, ….-TL + KDV tazminatın sözleşme gereği, 6183 sayılı kanunla belirlenen güncel faiz oranıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı … Limited Şirketi vekili tarafından mahkememize ibraz edilen cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ettiği hususların gerçek dışı olduğunu, davanın reddinin gerektiğini, mahkemenin yetkisiz olduğunu, davaya konu talebin zaman aşımına uğradığını, davacı idarenin tacir olmadığını, mahkememizin görevsiz olduğunu, bu konuda emsal kararların bulunduğunu, davacının hangi işlerin yanlış, eksik ve hatalı yapıldığına ilişkin iddianın somutlaştırılmaması, savunma hakkının da kısıtlanması neticesine doğurduğunu, davacı tarafın iddialarının yasal dayanaktan yoksun, somut bir delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olduğunu, müvekkil firmanın bahse konu sözleşmeyi … … Genel Sekreterliği ile imzaladığını, sözleşmeye konu işlerin sözleşme ve şartname hükümlerine göre müvekkili tarafından süresinde, eksiksiz olarak yapıldığını, yapılan tüm işlerin geçici ve kesin kabullerinin ilgili mevzuat hükümleri doğrultusunda müvekkil tarafından yapılarak kesin hesaplarının idareye onaylatıldığını, müvekkilinin yapılan işleri sözleşme ve şartnamelere uygun yaptığını, bahse konu yaşanan sorunların oluşma nedeninin sergi alanında yapılan tüm işlerde gerek geçici kabulden sonra, gerekse de kesin kabulden sonra çoğu tesislerin bakımlarının yapılmaması, bakım yapılanların ise usulüne uygun yapılmamasından kaynaklandığını, sergi alanında tesislerde ortaya çıkan veya çıkacak işleri önceden tedbirini alıp engelleyecek, arızaların neden kaynaklandığı veya çözülmesinin nasıl yapılacağı konusunda profesyonel bir ekip bulunmadığını belirterek dava dilekçesinin HMK gereğince zorunlu unsurları taşımaması ve diğer ilk itirazları karşısında davanın usulden reddine, aksi kanaat halinde müvekkili bağlayıcı olan … … Genel Sekreterliği arasında akdedilen sözleşme hükümleri çerçevesinde taraflarına sorumluluk yüklenemeyeceğinden davanın esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … Limited Şirketinin mahkememize ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; davanın zaman aşımına uğradığını, dava konusu uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığını, zaman aşımı süresinin dolduğunu, müvekkili şirketin dava konusu … alanında diğer davalı … şirketi ile iş ortaklığı olarak yer aldığını, pilot ortağında … şirketi olduğunu, davacı tarafın BK 474 gereği işi teslim alır almaz eseri gözden geçirme borcu bulunduğunu, ayıplı ifa var ise bunu yükleniciye bildirmesi gerektiğini, eserin … Ajansı tarafından kesin kabul ile teslim alındığını, müvekkil şirkete sorumluluk yüklenemeyeceğini, müvekkilinin görevinin işin ihale dokümanları, idari ve teknik şartnamelere uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesi olduğunu, eserin yüklenici tarafından ayıplı olarak yapıldığının kabul edilse dahi bu durumda da yasal süresi içinde müvekkil şirkete bildirim yükümlü yerine getirilmediğini, davacı tarafça eser sözleşmesine dayanıldığı takdirde kesin kabul ile yüklenici ve müşavir şirketin sorumluluktan kurtulduğunu belirterek zaman aşımı nedeniyle davanın reddine, müşavir iş ortaklığına dahil müvekkil açısından davanın reddine, yargılama gideri, arabuluculuk ücreti ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … … Anonim Şirketi vekili tarafından mahkememize ibraz edilen cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taleplerin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, mahkememizin yetkisiz ve görevsiz olduğunu, dava konusu alacak taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davanın HMK 107 maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak açıldığının ifade edildiğini, davacı tarafın davasını belirsiz alacak davası olarak ikame etmesinde hukuki yararının bulunmadığını, dava konusu alacak miktarının hangi işten olduğuna dair alacaklarını kalemlendirmesi ve kuruluşlandırması gerektiğini, … tarihinde kesin kabul tutanağının tanzim edildiğini, tespit edilen eksik işlerin tamamlanabilmesi için müvekkile … tarihine dek süre verildiğini, … tarihinde müvekkil tarafından eksik iş listesinde bulunan 8 kalem işi tamamlayarak eksiksiz bir biçimde teslim edildiğini, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun geçici kabul ve kesin kabule ilişkin hukuki sonuçlarını gösterir ve “Eserin Kabulü” başlığını taşıyan 477 numaralı maddesinde ; Eserin açıkça veya örtülü olarak kabulünden sonra, yüklenici her türlü sorumluluktan kurtulur; ancak, onun tarafından kasten gizlenen ve usulüne göre gözden geçirme sırasında fark edilemeyecek olan ayıplar için sorumluluğu devam eder. İş sahibi, gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, eseri kabul etmiş sayılır. Eserdeki ayıp sonradan ortaya çıkarsa işsahibi, gecikmeksizin durumu yükleniciye bildirmek zorundadır; bildirmezse eseri kabul etmiş sayılır….” düzenlemesinin mevcut olduğunu, davacı tarafın var olduğunu iddia ettiği ayıpların gizli ayıp olduğunu, kesin kabulün yapılacağı dönemde gözden geçirmenin yapıldığını, eksik işlerin belirlendiğini, müvekkil tarafından eksik işlerin tamamlanarak kesin kabul tutanağı imzalandığını, müvekkilinin yüklenimi altında bulunan ve teknik şartnamede yazılı her bir kalemi imal ettiğini, gizli ayıp bulunduğu iddia edilen imalatın teslimden sonra bakımının nasıl yapıldığının tespit edilmesi gerektiğini, bakımını kimin yaptığına dair gerekli belgelerin dosyaya sunulması gerektiğini belirterek haksız ve hukuka aykırı davanın usulden ve esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından … tarihli anlaşma tutanağı sureti, … tarihli sözleşme sureti, iş yeri teslim tutanağı suretleri, … tarihli ek sözleşme anlaşma tutanağı sureti, … tarihli “… Alımına Ait Sözleşme Tasarısı” başlıklı sözleşme sureti, deformeye ait resimler, … Havuzu Bakım Sözleşme ve şartnamesi sureti, 2022 yılı … 2016 Bakım Onarım Şartnamesi sureti, bakım onarım periyodik bakım formlarını ibraz etmiştir.
Mahkememizce Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … değişik iş sayılı dosyası, getirtilmiş, incelenmesinde; … Limited Şirketi ve … Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından … Limited Şirketi ve … Anonim Şirketi aleyhine … … ile aralarında imzalanan … tarihli sözleşmesi gereği … …, köprüler ve kıyı yapıları yapılması işinde eksik ve hatalı işlerin tespitinin talep edildiği, mahkemece mahallinde fen, inşaati elektrik, makine mühendisleri ile keşif yapılarak bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış, bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen … tarihli raporda özetle ve sonuç olarak; tespit mahallinde, dosyada mevcut belge ve bilgiler ile yapılan incelemeler sonucunda kabloların dış kılıf izolesinin parçalanmış ve dağılmış oldukları, kabloların izolelerinin deforme oldukları, bu durumda kullanılamaz halde oldukları, havuz tabanına uygulanan membran yalıtım tabakasının havuz boşaltılamadığı için tespitinin yapılamadığının belirtildiği anlaşılmıştır.
Dava, davacı … tarafından davalılar yüklenici … … A.Ş ve denetim görevlileri … Ltd. Şti aleyhine açılmış … tarihli sözleşme ve … tarihli ek protokollerden kaynaklı …, Köprüler ve Kıyı Yapıları yapım işinin eksik, ayıplı ve hatalı yapıldığı iddiası ile açılmış menfi-müspet zararlar ve giderim bedeli alacağının tahsili davasıdır.
Davalı tarafça görev itirazında da bulunulmuş olduğu gibi görev hususu mahkemece her aşamada resen göz önüne alınacak dava şartlarındandır.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4 maddesinde ticari davalar belirlenmiş, 5 madde de ticari davaların Ticaret Mahkemelerinde görüleceği düzenlenerek görevli mahkeme belirlenmiştir. Mahkemelerin görevlerini belirleyen usul hukuku kuralların kamu düzenine ilişkin olup, davaya bakan mahkemece görevli olup olmadığı hususunun kendiliğinden değerlendirilmesi gerekir.
6102 sayılı TTK’nun 4.maddesine göre TTK ve maddede sayılan kanunlarda düzenlenen hususlardan doğan tüm davalar mutlak ticari dava olduğu gibi her iki tarafında tacir olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari davalardır. Somut olayda ise dava Türk Borçlar Kanunununda düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olup, mutlak ticari dava olmadığı gibi davanın taraflarından davacı … tacir olmayıp, davada ticari işletmesi ile ilgili olmadığından nispi ticari dava niteliğinde de olmayıp, davaya bakma görevi genel görevli Asliye Hukuk mahkemelerine ait olmakla mahkememizin görevsizliğine, görevli mahkemenin Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli ANTALYA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Dosyanın gönderilmesi için süresinde başvurulmaz ise HMK 20/2-son ve 331/2. madde gereğince yapılacak işlemin mahkememizce dosya ele alınarak DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Vekalet ücreti yargılama gideri olup (HMK 323/1-ğ) süresinde başvuru halinde görevli mahkemede, başvurulmaz ve mahkememizce dava açılmamış sayılır ise bu kararda hükmedilebileceği (HMK 331/2) için vekalet ücreti TAKDİRİNE YER OLMADIĞINA,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların 6100 sayılı HMK’nun 345 maddesi uyarınca bu gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde kararın Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili hukuk dairesince incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurma haklarının bulunduğuna dair, verilen karar, açıkça okunup, anlatıldı. 27/01/2023

Başkan …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Katip …
(E-İmzalı)