Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/238 E. 2023/177 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/238 Esas
KARAR NO : 2023/177
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2014
KARAR TARİHİ : 22/03/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; davalının 2009 Şubat ayından itibaren 4 yıl kadar kiracısı olarak kendisi ile aynı binada oturduğunu, aralarında bir güven ilişkisi bulunduğunu, davalının buna dayanarak oturdukları binanın eski ve depreme dayanıklı olmadığını iddia ederek bakım ve tamir edilmesi gerektiğini söylediğini, tanıdığı birisine bu işi uygun fiyatla yaptıracağını iddia etmesi nedeni ile toplamda 30.000,00.-TL’yi bulan ödemeler yaptığını, binanın iskan ruhsatı olmadığını, bu durumun problem yaratabileceğini, keşif yaptırıp doğalgaz getireceğini ve kat sorununu çözeceğini beyan etmesi üzerine, yine 40.000,00.-TL civarında parayı elden verdiğini, acil ihtiyaç olduğunu söyleyerek farklı günlerde 47.500,00.-TL bankadan para çektirdiğini ve aldığını, ayrıca resmi makamlarla diğer mülk sahiplerine gösterip borçlarını tahsil edeceğini beyan ederek senet yapılması gerektiğini bildirdiğini, bu nedenle davalının hazırladığı bazı senetleri imzalayıp verdiğini, zamanla fiyatların değiştiğini bildirip eski senetleri yırtıp iptal ettiğini söyleyerek yeni senetler aldığını, noter olan eşinin vefatı nedeni ile Noterler Birliği’nde birikmiş paraları ve ölüm yardımı olarak ….-TL aldığını, davalının bunu bildiğini vergisinin kesilmediğini ve maliyede tanıdıkları olduğunu söyleyerek işi uygun şekilde halledeceğini belirttiğini bu nedenle de 10.000,00.-TL verdiğini, … Sitesi’nden ev alabilmek için davalının icradan uygun fiyatla kendisine daire aldığını söylediğini ancak icra masraflarını ödeyemediğini belirttiğini, kendisinin ödemesi halinde ….-TL’ye devredeceğini bildirdiğini, bu sebeple de 55.000,00.-TL verdiğini, …’da bulunan iki adet arsasının satma vaadiyle gerekli masraflar için 15.000,00.-TL aldığını, arsa satım işi uzayınca paranın değerlenmesi için piyasada satılan İtalyan tahvilinin üç ayda kesin olarak parayı ikiye katlayacağına ikna ederek 15.000,00.-TL aldığını zaman zaman davalıdan para istediğini, davalının banka yolu ile borç olarak verilmiş olduğunu notunu düşerek ödemeler yaptığını, zamanla çocuklarının davalıdan kuşkulandığını, onların da ısrarı ile davalının evden çıktığını ve verdiği senetleri icraya koyduğunu, Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında 7.350,00.-TL ve 14.000,00.-TL’lik bonolar nedeni ile arsasına haciz konulduğunu, icra baskısı nedeni ile ödediklerini, icraya vermediği 20.000,00.-TL’lik senedi 30.600,00-TL verilmesi halinde icraya vermeyeceğini belirttiğini bu nedenle arsa satarak ödeme yaptığını, başka senet olmadığını söylediği halde Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında 9.850,00.-TL’lik senet için takip yaptığını, icra baskısı nedeni ile yakınlarının bunu ödediğini, en son olarak Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında 10.000,00.-TL’lik başka bir senedi icraya koyduğunu, senetlerin davalıya serbest irade sonucu verilmediğini beyanla Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasındaki 10.000,00.-TL’lik senet nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespitine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalıya ödemiş olduğu paraların şimdilik 1.000,00.-TL’sinin ödendiği tarihlerden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak tarafına verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında toplamda 5 adet bono tanzim edildiğini, ödünç akdi çerçevesinde tanzim edilen bu bonoların vade günlerinde ödenmeyince icra takibine geçildiğini, … tanzim … vade tarihli 7.350,00.-TL bedelli nakden ibareli … tanzim … vade tarihli 14.000,00.-TL bedelli nakden ibareli iki adet bononun Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takibe geçildiğini, davacı tarafından … tarihinde bu icra dosyasına ve … tanzim … vade tarihli 20.000,00.-TL bedelli senede istinaden 30.600,00.-TL ödemenin yapıldığını, sonrasında … tanzim … vade tarihli 9.850,00.-TL bedelli nakden ibareli bononu vadesinin geldiği ve yine borçlu tarafından ödeme yapılmadığı için Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla takibe geçildiğini ve borçlu tarafından 10.100,00.-TL ödeme yapıldığını, son olarak da … tanzim … vade tarihli 10.000,00.-TL bedelli nakden ibareli bononun da vadesinde ödenmediğin ve Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, davacının ödünç akdi kapsamında müvekkilinden para aldığını, karşılığından bono düzenlendiğini ve vadesinde ödenmeyince icra takibine girişildiğini, davacının iradesinde bir sakatlık olmadığını, haksız kazanç elde etmek için iş bu davayı ikame ettiğini, gerçekten iradesinde bir sakatlık olduğunu düşünseydi diğer iki icra takibine ödeme yapmayacağını, iradesinde sakatlık olsa bile bu hususu zamanaşımından dolayı ileri süremeyeceğini, davacı tarafın davasında kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Mahkememizin … tarih … Sayılı ilamı ile ” Davanın reddine, mahkememizce verilen tedbir infaz edildiğinden takip konusu alacak tutarı olan 10.000,00-TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine ” karar verildiği, bu kararı temyiz yolu ile inceleyen Yargıtay … HD’sinin … Sayılı ilamı ile “… Dava konusunu içerir şekilde Antalya … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dava dosyasında davalı hakkında dolandırıcılık suçundan ceza davası açıldığı, açılan bu davanın derdest olduğu dosya içindeki belgelerden anlaşılmaktadır. Ceza davası sonucunda verilebilecek olan mahkumiyet kararının kesinleşmesi halinde hukuk hakimini bağlayacağı (818 sayılı BK’nun 53., 6098 sayılı TBK’nun 74. maddeleri) düşünülerek, bu ceza davası beklenilip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir…” belirtilerek mahkememizin kararının bozulmasına karar verildiği bu kararı karar düzeltme yolu ile inceleyen Yargıtay … HD’sinin … Sayılı ilamı ile “… Davacı yan, menfi tespit ve istirdat istemli işbu davada, irade sakatlığı yanında haciz baskısı altında mükerrer ödeme yaptığı iddiasına da dayanmış ve ispat zımmında bir takım banka kayıtlarını dosyaya ibraz etmiştir. Mahkemece, sunulan kayıtlarda ödemenin davaya konu senetler için yapıldığı yönünde bir açıklama bulunmadığı gerekçesiyle, bu iddia bakımından da davanın reddine karar verilmiş ise de, sunulan kayıtlar incelendiğinde davacının davalının banka hesabına, … tarihlerinde … tarihli bonoya karşılık yapıldığı açıkça belirtilerek dört kalem halinde toplam 4.950,00 TL ödeme yaptığı görülebilmektedir. Davalı yan, … vade tarihli, 7.350.- TL bedelli ve … vade tarihli, 14.000.- TL bedelli bonolara dayalı olarak davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapmış, davacı, takipten sonra bu bonolara istinaden yaptığı 30.600.- TL ödeme karşılığında … tarihli belgeyle davalı yanca ibra edilmiştir. Davacı yanca haciz baskısı altında ödeme yapılırken, … vade tarihli bonoya istinaden daha önce yapılan 4.950,00 TL’nin mahsup edilmediği anlaşılmaktadır. Belirtilen durum ve davalı yanın, davacı yanca kendisi lehine keşide edilip verilen aynı tarihli başka bir bono bulunduğunu iddia ve ispat edemediği gözetildiğinde, mahkemece mükerrer olarak yapılan 4.950,00 TL ödemenin istirdadına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi doğru değildir. Bu hale göre, Dairemizce, davacı yanın bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabul edilmesi ve mahkemenin kabul şekli itibariyle, hükmün bu nedenle de bozulması gerekirken yazılı şekilde bozulduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile yukarıda belirtilen bozma sebebinin Dairemizin … tarih, … sayılı bozma ilamına (4) numaralı bent şeklinde eklenmesine karar vermek gerekmiştir. ” belirtilerek mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; şüpheli davalı hakkında müşteki davacı aleyhine dolandırıcılık suçundan işlediğinden bahisle kamu davası açıldığı, sanığın beraatine karar verildiği, kararın Antalya BAM … Ceza Dairesinin … Sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava, Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe konu edilen 10.000,00.-TL bedelli bononun hile ile alındığı iddiasına dayalı menfi tespit ve davalı tarafça davacıdan hile ile ve ödünç olarak banka havalesi ve elden nakit olarak alınan ödemelerin istirdadına yönelik alacak davasıdır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, Yargıtay bozma ilamı, karar düzeltme ilamı, ceza dava dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafça takibe konu bononun hile ile alındığı iddiasına dayalı olarak menfi tespit ve istirdat davası açıldığı, Antalya … Asliye Ceza Mahkemesinin … E. Sayılı dava dosyasında davalı hakkında görülen dolandırıcılık suçundan davalının beraatine karar verildiği, karar düzeltme ilamında belirtildiği üzere davacının, Menfi Tespit ve İstirdat istemli işbu davada, irade sakatlığı yanında haciz baskısı altında mükerrer ödeme yaptığı iddiasına da dayandığı ve ispat zımmında bir takım banka kayıtlarını dosyaya ibraz ettiği, sunulan banka kayıtları incelendiğinde davacının, davalının banka hesabına, … tarihlerinde … tarihli bonoya karşılık yapıldığı açıkça belirtilerek beş kalem halinde toplam 5.800,00-TL (her ne kadar Yargıtay Karar Düzeltme ilamında ödemeler arasında … tarihli ödeme belirtilmemiş ise de banka kayıtlarının incelenmesinde … tarihinde de 850,00-TL tutarında ödeme yapıldığı görülmekle, bu bedel de ödemeler arasında dahil edilmiştir.) ödeme yaptığı,
Davalının, … vade tarihli 7.350.- TL bedelli ve … vade tarihli 14.000.- TL bedelli bonolara dayalı olarak davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yaptığı, davacının takipten sonra bu bonolara istinaden yaptığı 30.600.- TL ödeme karşılığında … tarihli belgeyle davalıyı ibra ettiği, davacı tarafca haciz baskısı altında ödeme yapılırken, … vade tarihli bonoya istinaden daha önce yapılan 5.800,00-TL’nin mahsup edilmediği, belirtilen durum ve davalının, davacı tarafça kendisi lehine keşide edilip verilen aynı tarihli başka bir bono bulunduğunu iddia ve ispat etmediği gözetildiğinde, mahkememizce mükerrer olarak yapılan 5.800,00-TL ödemenin davalıdan istirdadına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 800,00 TL’nin …, 850,00 TL’nin …, 850,00 TL’nin …, 1.700,00 TL’nin …, 1.600,00 TL’nin … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan istirdatına,
Davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 396,18-TL harçtan, peşin alınan 187,90-TL peşin harç ve 695,10-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 883,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 486,82-TL’nin istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 25,20-TL ilk dava gideri, 797,85- TL posta gideri olmak üzere toplam 823,05-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 117,28- TL’si ile peşin alınan 396,18-TL harç olmak üzere toplam 513,46-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.800,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesinde Temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça, okunup, usulünce anlatıldı. 22/03/2023

Katip …
(E-İmzalıdır)

Hakim …
(E-İmzalıdır)