Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/153 E. 2022/462 K. 15.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2022/153
KARAR NO : 2022/462
DAVA : ALACAK (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücu)
DAVA TARİHİ : 20/03/2020
KARAR TARİHİ: 15/06/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen ALACAK (Kefalet Sözleşmesi Kaynaklı Rücu) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava dışı şirket …Limited Şirketi’nin Ve …Limited Şirketi’nin …Bankası …’dan kullanmış olduğu kredi borcuna müşterek / müteselsil olarak kefil olduğunu ve diğer müşterek / müteselsil kefilin ise davalı … olduğunu, müvekkilinin söz konusu kefilliği sebebi ile icra tehdidi altında alacaklı bankaya ödeme yapmak zorunda kaldığını fakat müvekkilinin kendi kefalet sorumluluğunu aşan miktarda ödeme yaptığını, dolayısı ile davacı müvekkilinin yapmış olduğu ödemenin aşan miktarının diğer müşterek ve müteselsil kefil olan …tarafından davacı müvekkile ödenmesi gerektiğini, ödenmesi gereken tutarın bilirkişi tarafından tespit edilmesi gerektiğini, şimdilik dava değerini 6.500,00 TL olarak belirlediklerini, yargılama sırasında artırılmak üzere, şimdilik, 6.500,00 TL alacağın, müvekkilinin bankaya ödeme yaptığı tarihlerden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilip müvekkiline ödenmesine ve yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevabında; söz konusu alacak davasını kabul etmediklerini, söz konusu alacak davasının kısmi dava olarak açılamayacağını, davacının bankaya ödemiş bulunduğu miktarın net belli olması gerektiğini, davanın bu yönüyle reddinin gerektiğini, davaya konu borçla ilgili olarak Antalya 8.İcra Müdürlüğünün …E. Ve …E.sayılı dosyalarından icra takibi yapıldığını, … sayılı takip ipoteğin paraya çevrilmesi ile ilgili bir takip olduğunu, müvekkilinin borçlu olduğu dosyada ipotek bulunduğunu, söz konusu borçta öncelikle ipotek satışından arta kalan borçla ilgili müvekkiline başvuru yapılması gerektiğini, davacı alacaklının ödeme yaparken müvekkiline hiçbir bilgi vermediğini, müvekkilinin söz konusu borca 12.08.2009 tarihinde kefil olduğunu söz konusu borcun müvekkili açısından zamanaşımına uğradığını, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davaya konu borcun ticari bir işten kaynaklı olup görevli mahkemenin ticaret mahkemeleri olup davanın ticaret mahkemelerinde görülmesi gerektiğini,

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Uyuşmazlık; kefaletten kaynaklanan borcun, kefalet limitinden fazla ödenmesi nedeniyle ödenen fazla miktarın diğer kefilden rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davacı taraf dava dışı asıl borçlu şirketlere davalı ile beraber müşterek/ müteselsil olarak kefil olduğunu belirterek, sorumluluğundan fazla ödediği bedellerin davalıdan rücuen tahsilini talep etmektedir.
Davalı taraf, dava dışı asıl borçluya davacı ile birlikte kefil olduklarını kabul etmekle beraber sorumluluklarının davacının verdiği ipoteğin miktarını aşan kısımla sınırlı olduğunu savunmaktadır.
Dava dışı …Limited Şirketi ile …Limited Şirketi’nin …Bankası …’dan kredi kullandıkları, davacı ve davalının da bu kredilere müşterek / müteselsil olarak kefil oldukları hususlarında tartışma bulunmamaktadır.
Antalya 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nden … E.dosyası, Antalya 8.İcra Dairesi’nden … ve … sayılı icra takip dosyaları getirtilmiştir.
Dava dışı …Ltd. Şti ile …Ltd.Şti. Nin …’tan kullanmış olduğu kredilere davacı … ile davalı …’ın müteselsil kefil olarak sorumlu oldukları kredi sözleşmesi örneğinden anlaşılmaktadır. Esasen bu konuda zaten tartışma da yoktur.
Bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere; Antalya 8.İcra Dairesinin …sayılı dosyasında, 06.01.2010 tarihinde alacaklı …tarafından borçlu …Ltd.Şti. aleyhine 96.399,50-TI Asıl alacak, 16.981,60-TL faiz, 269,14-TL İhtar Masrafı ve 849,07-TL BSMV olmak üzere toplam 114.499,31-TL üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı, …sayılı dosyasında da yine aynı tarihte alacaklı …alacaklı tarafından borçlular … ve …adına 96.399,50-TI Asıl alacak, 16.981,60-TL faiz, 269,14-TL İhtar Masrafı ve 849,07-TL BSMV olmak üzere toplam 114.499.31-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı ve davalının …Dokuma Şubesi ile dava dışı asıl kredi borçlusu …Ltd.Şti. Arasında 17.03.2008 tarihli 300.000,00-7TL limitli “Kredi Genel Sözleşmesi” ile “Bireysel Ürün ve Hizmet Paket Sözleşmesi” imzalanmıştır.
Davacı ve davalının Kredi Genel Sözleşmesinde müşterek borçlu ve müteselsil sıfatıyla imzaladıkları ve kefil olunan miktarın 300.000.00-TL olduğu ancak dava dışı asıl kredi borçlusu …Ltd.Şti. arasında 17.03.2008 tarihli 300.000,00-TL limitli “Kredi Genel Sözleşmesi” ve 17.03.2008 tarihli “Bireysel Ürün ve Hizmet Paket Sözleşmesinde davacı ve davalının müşterek borçlu ve müteselsil olarak kefillerin imzalarının bulunduğu ancak kefil olunan miktarın yazılmadığı, … Dokuma Şubesince kredi genel sözleşmesine dayalı olarak dava dışı …Ltd.Şti.. nin …Kredi hesap numarası ile 80.000,00-TL tutarında taksitli işletme kredi kullandırıldığı, kredi taksidi için en son 14.04.2009 tarihinde ödeme yapıldığı ve kalan anapara bakiyesinin 71.047,64-TL olduğu, … Dokuma Şubesince kredi genel sözleşmesine dayalı olarak dava dışı …Ltd.Şti.nin …Kredi hesap numarası ile 100.000,00-TL, tutarında taksitli işletme kredi kullandırıldığı, kredi taksidi için en son 13.03.2009 tarihinde ödeme yapıldığı ve kalan anapara bakiyesinin 88.463,87-TL olduğu, dava dosyasında bulunan taksit ödemelerini gösterir hesap dökümünden tespit edilmiştir. Davacının icra takibi nedeniyle toplamda 131.735,50-TL ödeme yaptığı anlaşılmıştır.
Sorun, müşterek-müteselsil kefil konumunda olan ve dava dışı şirketlerin borcuna bu sıfatla yapılan ödemeler nedeniyle tarafların sorumlu olduğu miktar ve davacının bu nedenle davalıdan rücu edebileceği bir bedelin olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Yargıtay’ın, özellikle 3.Hukuk Dairesinin içtihatlarında da işaret edildiği üzere; Türk Borçlar Kanununun 587/2.maddesinin ikinci fıkrası (Mülga Borçlar Kanunun 488/2), asıl borçlu ile birlikte teselsül halinde, kefiller arasında da teselsülü kabul etmiştir. Burada kanuni teselsülün varlığı sözkonusudur. Maddede bu husus “Borçluyla birlikte veya kendi aralarında müteselsil kefil olarak yükümlülük altına giren kefillerden her biri, borcun tamamından sorumlu olur. Ancak, bir kefil, kendisiyle birlikte daha önce veya aynı zamanda müteselsilen yükümlü bulunan ve Türkiye’de takip edilebilen bütün kefillere karşı takibe girişilmiş olmadıkça, kendi payından fazlasını ödemekten kaçınabilir. Bir kefil, bu hakkı, diğer kefillerin kendi paylarını ödemiş veya ayni güvence sağlamış olmaları durumunda da kullanabilir. Aksine anlaşmalar saklı kalmak kaydıyla, borcu ödeyen kefil, kendi paylarını daha önce ödememiş olmaları ölçüsünde, diğer kefillere karşı rücu hakkına sahiptir. Bu hak, borçluya rücudan önce de kullanılabilir” şeklinde ifade olunmuştur Türk Borçlar Kanununun 587/2.maddesindeki (Mülga BK 488/2.) bu hüküm, aynı Kanunun 167.maddesinde (Mülga BK146.) maddesinde düzenlenen, müteselsil borçlular arasındaki rücu ilişkisinin özel bir uygulamasıdır. Maddeye göre, kefiller gerek asıl borçlu ile beraber ve gerek kendi aralarında müteselsil olmaklığı kabul etmişlerse her biri borcun tamamından sorumlu olup, ancak diğerlerinin hisseleri için onlara rücu hakkına sahiptirler.
Öte yandan Türk Borçlar Kanununun 587.maddesinde (Mülga BK 488.), müteselsil birlikte kefalette rücu ilişkisi açıkça düzenlendiği halde, adi birlikte kefillerin rücu durumu açıklanmamıştır Ancak, adı birlikte kefillerin rücu ilişkisini yine kefalet hükümlerinden çıkarmak mümkündür. Payından fazla ödemede bulunan birlikte kefilin, diğerlerine rücuunu halefiyet prensiplerine tabi kılmak gerekir. Borçlar Kanununun 496 maddesi uyarınca kefil eda ettiği şey nisbetinde alacaklının haklarına halef olur. Bu haklar arasında alacaklının, diğer birlikte kefillere müracaat hakkı da mevcuttur. Eğer aksi kararlaştırılmamış ise, Türk Borçlar Kanununun 167.maddesi (Mülga BK146.) kıyas yolu ile uygulanacak, her kefil alacaklıya yapılan ödemeden aynı payı üzerine alacak ve kendi payından fazla olan ödeme oranında diğer birlikte kefillere rücu edecektir. Şu hususta açıklanmalıdır ki, müteselsil birlikte kefalette de kefillerin herbirine iç ilişkide düşen sorumluluk payı başka türlü kararlaştırılmış olmadıkça, bunların eşit paylarla sorumlu tutulmaları gerekir.
Yukarıdaki bilgiler doğrultusunda varılacak sonuç şudur: Sözleşmede gerek borçlu ve gerekse kefiller müşterek borçlu ve müteselsil kefil durumunda olduklarından davacının hissesinden fazla ödediği ve davalı hissesine isabet eden borç miktarına rücu hakkı sebebiyle tahsili isteğinde bulunması mümkündür. Taraflar adi birlikte kefil olsalar bile yukarıda açıklandığı üzere kendi payından fazla ödeyen kefilin, diğer birlikte kefile, halefiyet yolu ile rücu hakkı mevcuttur.
Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olaya gelince; Davacı ve Davalının yukarıda açıklanan ve …Ltd.Şti.nin 17.03.2008 tarihinde kullandığı 300.000,00-TL limitli “Kredi Genel Sözleşmesi”ni borçlu ve müteselsil sıfatıyla imzaladıkları ve kefil olunan miktarın 300.000.00-TL olduğu, yine yukarıda açıklanan ve dava dışı asıl kredi borçlusu …Ltd.Şti. arasında imzalanan Kredi Genel sözleşmesine davacı ve davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefiller olarak imzaladıkları ve kefil olunan miktarın (oranın) yazılmadığı, davanın taraflarının dava dışı …Ltd.Şti. nin kullanmış olduğu taksitli kredi ödemesi için 12.01.2018 tarihinde 83.371,72-TL, dava dışı …Ltd.Şti. Nin kullanmış olduğu taksitli kredi için 12.01.2018 tarihinde 48.363,78-TL olmak üzere toplamda ödeme yaptığı anlaşılmaktadır.
Buna göre; Davacı …ile davalı …’ın dava dışı asıl borçlu şirketlerin kredi borçlarına müşterek borçlu ve müteselsil kefil oldukları, kefil olunan miktarın (oranın) belirtilmediğinden sorumluluklarının eşit olduğu kabul ve takdir edilmiştir. Bilirkişi raporuna göre; davacının, dava dışı …Ltd.Şti.’i adına 48.363,78-TL , yine dava dışı …Ltd.Şti. adına 83.371,72-TL olmak üzere kefil olarak ödemiş olduğu toplam 131.735,50.-TL’nin yarısı olan 65.867,75.-TL’nin davalının sorumluluğunda olduğu kabul edilmiştir.
Davacı davasını kısmi dava olarak 6.500,00.-TL üzerinden açmış, 02/08/2021 tarihinde harcını yatırarak davasını ıslah etmiş, talep sonucunu 65.867,75.-TL’ye çıkartmıştır. Davacı her ne kadar avans faizi istemiş ise de taraflar arasında ticari bir ilişki yoktur. Tek ortak noktaları aynı kredi borcuna kefil olmalarıdır. Bu nedenle davacının ticari faiz isteyemeyeceği, yasal faiz isteyebileceği kabul edilmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
Kefaletten kaynaklanan 65.867,75.-TL alacağın rücuen davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Bu miktarın 6.500,00.-TL lik kısmına ödeme tarihi olan 12/01/2018 tarihinden, kalan 59.367,75.- TL lik kısmına ıslah tarihi olan 02/08/2021 tarihinden itibaren yasal faiz UYGULANMASINA,
Alınması gerekli 4.499,42.-TL harçtan, peşin olarak alınan 111,01.-TL ve ıslah harcı olarak alınan 1.013,86.-TL harcın mahsubu ile kalan 3.374,55.-TL harcın DAVALIDAN ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 62,20.-TL, tebligat gideri 252,15.-TL, müzekkere gideri 78,60.-TL, bilirkişi ücreti 400,00.-TL olmak üzere toplam 792,95.-TL yargılama giderlerinin ve mahkememizde peşin ve ıslah harcı olarak alınan harç gideri 1.124,87.-TL olmak üzere toplam ‭1.917,82‬.-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, fazlasının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde DAVACIYA İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 9.362,81.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.15/06/2022

KATİP…
E-imzalıdır

HAKİM…
E-imzalıdır