Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/118 E. 2022/470 K. 20.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/118 Esas
KARAR NO : 2022/470
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/02/2015
KARAR TARİHİ : 20/06/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davalı şirket arasında davalının yapımını üstlendiği Expo 2016 inşaat alanına müvekkilinin malzeme tedarik etmesini konu alan 22/10/2014 tarihli sözleşme gereğince müvekkilinin edimini yerine getirmesine rağmen davalının hizmet bedelini ödemediğini, tahsili için girişilen takibe de itiraz ettiğini, müvekki- linin davalıya verdiği hizmeti dava dilekçesi ekinde fotokopisini sunduğu taşıma irsaliyeleri ile ispatladığını, davalının ise bu irsaliyelerde malı teslim aldığı iddia edilen kişinin kendi çalışanları olmadığını iddia ettiği, bu taşıma irsaliyelerinde belirtilen tüm malzemenin Expo 2016 fuar alanında kullanıldığını belirterek; temin edilen malzeme bedelinin tahsili için girişilen takibe yapılan itirazın iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle: Davacının gerçekte dava dışı … 2 Ltd. Şti ile sözleşme imzaladığını, dava konusu işlerin müvekkili ile ilgisinin olmadığını, iddia edilenin aksine davacı ile müvekkili arasında takip konusu alacağa dayanak herhangi bir sözleşme bulunmadığını, müvekkili şirketi yetkililerini Metin Demir ve Haluk …’in temsil edebileceği müvekkile atfedilen davacının dayanağı sözleşmedeki imzaların da müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, davacının dayanağı 30/06/2014 tarihli … nolu 7.692,51 .-TL bedelli fatura ve 30/09/2014 tarihli … sıra nolu 5.601,07.-TL bedelli fatura dışında davacının müvekkiline kestiği başka fatura olmadığını, bunun dışında herhangi bir mal veya malzemenin davacıdan satın alınmadığını belirterek davanın reddine ve tazminata hükmedil- mesini talep etmiştir.
Davacı cevaba cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin alacağına dayanak olarak düzenlenen ve sunulan tüm irsaliye, sözleşme, çek, mutabakat ve belgelerin davalı şirket adı- na düzenlenen belgeler olduğunu, bu belgelerin davalının davanın ihbarını talep ettiği … şirketi ile alakasının olmadığını, 22/10/2014 tarihinde davalı ile imzalanan malzeme temini sözleşmesinin davalı şirket yetkililerince imzalanmadığı iddia edilse bile itiraz dilekçesinde belirtildiği üzere şirketi temsil ve imzaya yetkili olmayan bir şirket çalışanı tarafından imza- landığı anlaşılarak şeklindeki beyan ile imzaya ve temsile yetkili olmayan şirket çalışanı tarafından malların teslim alındığının kabul edildiğini, borçlu şirketin yetkisiz olan çalışanın malları teslim almış olması karşısında, davalının da buna icazet vermiş sayılacağını belirt- miştir.
Davalı ikinci cevap dilekçesinde özetle:Davacının elinde gerçekte müvekkili şirket için kesilmiş bir tane bile fatura olmadığını, müvekkilinin davacıdan herhangi bir mal teslim almadığını, davacının dayandığı irsaliyelerde imzası olan … isimli kişinin müvek- kili şirket çalışanı olmadığını, bu kişinin davanın ihbarını istedikleri … LTD. ŞTİ nin sigortalı çalışanı olduğunu, davacının da takip ve dava konusu ettiği alacağın tamamını …-2 LTD. ŞTİ adına fatura ettiğini, bunu davacı ve …-2 şirketinin defter ve kayıtlarının da doğruladığını, dava dışı …-2 den alacağını alamayan davacının bu alacağı müvekki- linden tahsile kalkıştığını belirtmiştir.
Davacının dayandığı sözleşme incelendiğinde: İşverenin davalı şirket, taşeronun davacı şirket olarak gösterildiği; işin Expo 2016 şantiye alanına enerji temini için gerekli olan tuvenan malzeme temini olduğu, 25 mm tuvenan malzeme nakliye dahil 10,50 TL/TON olduğu, 30 günde işin bitirilmesi, 90 günün sonunda bedelinin ödenmesinin kararlaştırıldığı, davacının 29/11/2014 tarihi itibarıyla 80.861,08 TL alacaklı olduğuna dönük mutabakat belgesi sunulduğu, belgenin … tarafından imzalandığı, yine 7.692,51 TL bedelli 30/09/2014 keşide tarihli davalı tarafından davacı emrine keşide edilen bir çek ile 30/12/2014 keşide tarihli 5.601,00 TL bedelli davalı tarafından davacı emrine keşide edilen çek olduğu ve davacının taşıma irsaliyeleri ve kantar fişleri sunduğu davalı adına düzenlenen bir kısım taşıma irsaliyesini …’ın imzaladığı, dava dışı …-2 şirketine düzenlenen kantar fişlerinin bir kısmını ise …-2 inşaat şirketi adına yine …’ın imzaladığı görül- müştür.
Davalı taraf ise, davacının keşide ettiği 30/06/2014 keşide tarihli … nolu 7.692,51 TL bedelli ve 30/09/2014 keşide tarihli … nolu 5.601,07 TL bedelli iki adet fatura sunmuştur.
…’ın 2010 ve sonrası dönemde hangi şirketlerde çalıştığının tespiti için SGK ya müzekkere yazılmış, müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Davacı tarafından …-2 ile aralarında yapılan sözleşme sunulmuş, sözleşme incelen- diğinde konusunun Lara’daki elektrik kazı çalışması asfalt kesilmesi, sebebiyle ihtiyaç olacak kum temini hususunda olduğu, metretül üzerinden hizmet bedeli belirlendiği ve işin süresinin 20 gün olarak gösterildiği, sözleşmenin 10/10/2014 tarihinde imzalandığı görülmüştür.
Davalı şirket yetkilisi Metin … tarafından 31/10/2014 tarihinde davacının dayandığı 22/10/2014 tarihli sözleşmeden sonra …’nun malzeme teslim almasına yetki veren vekaletname çıkarıldığı, yine davalı adına davacı tarafından keşide edilen 142.579,53.-TL bedelli 01/02/2015 keşide tarihli 0,25 mm tuvenan malzeme temin ve nakliyesi için hazırlanan faturanın sunulduğu görülmüştür.
Davalı vekilinin, davacının …’nun davalı temsilcisi olduğunu gösteren vekaletnameye karşı verdiği yazılı beyanda özetle: 22/10/2014 tarihli davacı dayanağı sözleşmedeki imzanın daha sonra düzenlenen vekaletname ile müvekkili şirketi bağlamış sayılamayacağı, kaldı ki bu vekaletnamenin resmi kurumlarda yapılacak abonelik işlemleri ve rutin işlemler için geçerli olduğunu, müvekkilini borçlandıracak sözleşme imzalama yetkisi verilmediğini, davacının dayandığı 142.579,53 TL bedelli faturayı kabul etmediklerini bu faturanın takip tarihinden 4 gün önce düzenlendiğini, dava tarihinin de fatura tarihinden 15 gün sonra olduğunu belirtmiştir.
Antalya 12. İcra Müd.nün 2015/236 esas sayılı dosyasında: Davacısı alacaklı tarafından dava dışı borçlu …-2 İnş. Taah. … Ltd. Şti. hakkında 24.12.2014 tarihli muta- bakat mektubu ve cari hesap dökümüne dayalı 173.424,34.-TL asıl alacak ve fer’ileri topla- mının tahsili için 13.01.2015 tarihinde genel haciz yolu ile girişilen takipte borçluya ödeme emrinin tebliğ edilemediği, mahkemenin … D.iş sayılı ihtiyati haciz kararının uygulan- dığı, üçüncü kişilere İİK’nun 89. maddesi uyarınca haciz ihbarnamelerinin gönderildiği, dosyada borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ile takibin durduğu, Antalya 4. İcra Hukuk Mah.nin … esas 2015/624 karar sayılı kararı ile yetki itirazı kaldırılarak takibin 173.424,34.TL asıl alacak, 77,40.TL ihtiyati haciz masrafı, 300,00TL vekalet ücreti yönünden itirazın kaldırılmasına ve % 20 oranında tazminata hükmedildiği görülmüştür.
Antalya … İcra Müd.nün … esas sayılı dosyasında: Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında 05.02.2015 tarihli taşıma irsaliyeleri, malzeme temini sözleşmesi ve mutabakat mektubuna dayalı 142.579,73.-TL asıl alacak, ihtiyati haciz masraf ve vekalet ücreti toplamı için 05.02.2015 tarihinde başlatılan takipte borçlunun Aksu Expo 2016 şantiyesinde ihtiyati haczin uygulandığı, borçlunun şirket merkezinin Ankara’da olması nedeniyle icra dairesinin yetkisine ve taraflar arasında ticari ilişkiyi inkar ile borca itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın alacaklı vekiline tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
Sözleşme; Davacı tarafça aslı mahkememize ibraz edilen 22.10.2014 tarihli Malzeme Temini Sözleşmesinin davacı ve davalı şirket kaşeleri üzerinde imzaları içerdiği, sözleşmenin 7. maddesinde Ankara Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı anlaşılmıştır.
İlk bozmadan önce mahkememizce verilen; “Davalı borçlu vekili tarafından şirket merkezinin Ankara olduğu ileri sürülerek İcra Dairesinin ve Mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olup, ödeme emri şirketin Ankara’daki adresinde tebliğ edilmiştir. Davalı tarafın şirket temsilcisinin imzasını içermediğini ileri sürerek kabul etmediği, davacının ise şirket adına imzaya yetkili … tarafından imzalanması nedeniyle varlığını iddia ettiği 22.10.2014 tarihli sözleşmenin 7. maddesinde Ankara Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı anlaşılmaktadır. İİK’nun 50. maddesinin yollaması ile HMK’nun yetkiye ilişkin hükümlerine göre takibin şirket merkezinin bulunduğu Ankara İcra Dairelerinde, taraflar arasında varlığı henüz kanıtlanmamış, ancak davacı dayanağı sözleşmede Ankara İcra Daireleri yetkili kılınmış olduğu” gerekçesi ile davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine ilişkin kararın temyizi üzerine;
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi; “Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklı taşıma ücreti- nin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosyada mevcut 22.10.2014 tarihli Malzeme Temini Sözleşmesi başlıklı belgeye göre, taraflar arasında uyuş- mazlık çıkması halinde Ankara İcra Daireleri ve Ankara Mahkemeleri yetkili kılınmıştır. Ancak davalı vekili, söz konusu sözleşmeyi kabul etmediklerini, müvekkilinin adresinin Anka- ra olduğunu ileri sürerek yetki itirazında bulunmuş, bunun üzerine mahkemece yetki itirazı değerlendirilerek davalının ikamet adresinin Ankara olduğu, aynı zamanda sözleşmenin geçerli olması halinde yetki şartı gereğince de Ankara Mahkemelerinin yetkili olacağı gerek- çesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, mahkemece yetki itirazı değerlendirilirken, öncelikle taraflar arasındaki sözleşmenin geçerli ve taraflar için bağlayıcı olup olmadığının incelenmesi, buna göre sözleşmedeki yetki şartının dikkate alınması, eğer sözleşme geçersiz ve bağlayıcı değil ise bu takdirde yetkili mahkemenin 6102 sayılı TTK’nın 890. maddesine göre belirlenmesi gerekirken, HMK’nın genel yetki kuralları dayanak alınarak yazılı şekilde yetkisizlik karar verilmesi” nin doğru olmadığı gerekçesi ile bozmuştur.
Mahkememizce taraflar arasındaki ilişkinin tespiti için davalı şirket defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından yapılan incelemede; …’ın 09/03/2014 ile 11/05/2014 tarihleri arasında …-2 şirketinde çalıştığı, ekim ve kasım aylarında imzalanan taşıma irsaliyelerinde …’ın imzasının bulunduğu, bu tarihte …’ın …-19-01 sicil numaralı iş yerinde çalışıyor gözüktüğü, davalı defterlerinin 2014 yılına ilişkin kayıtların usulüne uygun tutulduğu, kayıtlarda davacı tarafından düzenlenmiş 2 adet fatura ve davalı tarafından düzenlenmiş 2 adet çek olduğu, davacının dayanağı olan 22/10/2014 tarihli sözleşme konusu 0,25 mm tuve- nan malzeme alımına ilişkin davalı defterlerinde herhangi bir kayda rastlanmadığı, davalının ticari defter kayıtlarına göre 22/10/2014 tarihli sözleşme gereğince aralarında bir ticari iliş- kinin olmadığı, 2015 yılında ise yine taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkinin olmadığı, davacının düzenlediği 01/02/2015 tarihli … nolu 142.579,53 TL bedelli faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce …’ın taşıma irsaliyelerinde geçen tarihte hangi şirkette çalıştığının tespiti için yapılan araştırmada bu şirketin dava dışı … Enerji A.Ş olduğu anla- şılmıştır.
Davacı defterleri üzerinde mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmış; Davacı defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalının bahse konu 01/02/2015 tarihli faturaya da- yalı 142.579,53 TL davalıdan alacaklı gözüktüğü, bu faturanın davalıya teslim edildiğine iliş- kin tevsik edici belge bulunmadığı, teslimi ispat için davacının dayandığı taşıma irsaliyele- rinin davalı şirket adına … tarafından imzalandığı 22/10/2014 tarihli sözleşmeye uygun olarak bu taşıma irsaliyelerinin faturalandırıldığının tespit edildiği, taşıma irsaliyele- rinin düzenlendiği 16/10/2014 ile 10/11/2014 tarihleri arasında …’ın dava dışı …-2 LTD. ŞTİ de de çalışmadığı, bu tarihte … nolu iş yerinde çalıştığı belirlen- miştir.
Davacının talebi doğrultusunda Expo 2016 Antalya ajansına müzekkere yazılıp tuvenan malzeme işinin davalı … A.Ş tarafından yapılıp yapılmadığı 0,25 mm tuvenan malzeme için davalı adına hak ediş düzenlenip düzenlenmediği sorulmuş Tarım ve Orman Bakanlığı Destek Hizmetleri Daire Başkanlığı cevabında tuvenan malzeme temininin verilen ihale ile ilgili olduğunu, işin … A.Ş ye yaptırıldığını, davacı … LTD. ŞTİ ile ajans arasında sözleşme olmadığı, kantar fişlerinin ise müşavirlik ve kontrönörlük hizmeti veren … ve … Ortak Girişimi tarafından temin edilebileceği bildirilmiştir. Konu … ve …’ya sorulduğunda tuvenan malzeme teslimine dair ellerinde herhangi bir irsaliye ya da tutanak olmadığı bildirilmiştir.Bundan sonra mahkememizce yeniden Tarım ve Orman Bakanlığına müzekkere yazılıp Expo 2016 fuar alanına ilişkin projeye göre temini gereken tuvenan malzemenin yaklaşık miktarının bildirilmesi istenmiş, tespit edilemediği, İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce mahkememize bildirilmiştir. Bunun üzerine mahkememizce dosya tekrar bilirkişiye tevdi edilip davacının dava dışı …-2 şirketi ile olan ilişkisinin değerlen- dirilmesi, aynı alacak için …-2 isimli şirket ile ilişkisine ilişkin defter kayıtlarında bir kayıt olup olmadığı yönünden rapor düzenlenmesi istenmiş, bilirkişi tarafından verilen raporda “dava dışı şirket adına düzenlenen diğer toplam 142.579,54 TL tutarındaki faturanın ise 0-25 tuvanen (bypass) malzeme temini ve nakli bedeli karşılığında düzenlenen faturalar olduğu tespit edilmiştir. Dava konusu olan alacağın dayanağı olan 01/02/2015 tarihli … sıra nolu 142.579,53 TL bedelli fatura muhteviyatında ve dava dosyasına dayanak olarak sunulan taşıma irsaliyelerinde yapılan işin 0,25 tuvanen (bypass) malzeme temini ve nakli bedeli olduğunun belirtildiği görülmüştür. Davacı şirketin hem davalı şirket adına hem de dava dışı …-2 şirketi adına aynı alacak olan 142.579,53 TL tutarında 0-25 tuvanen (bypass) malze- me temini ve nakli bedel faturası düzenlendiği” nin anlaşıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce son bozma kararından önce yapılan değerlendirmede; Davacı ile davalı arasında takibe dayanak bir ticari ilişkinin olup olmadığının uyuşmazlık konusu ilk husus olduğu, …
Davacının dayandığı sözleşmenin davalı şirket yetkilileri tarafından imzalanmadığının açık olduğu, … en son alınan bilirkişi raporuna göre davacının aynı alacağı hem davalıdan hem de dava dışı üçüncü kişiden talep ettiğinin anlaşıldığı, … Bu durumda davalı ile aralarında bir hukuki ilişkinin olmadığı ya da olduğunun davacı tarafça ispatlanamadığının kabulü gerektiği, bu halde de davalının yetki itirazının yerinde olduğu gerekçesi ile dava şartı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz kararının temyizi üzerine Yargıtay 11. H.D. Si: “6102 sayılı TTK’nın 890. maddesine göre, taşımadan doğan hukuki uyuşmazlıklarda, malın teslim alındığı veya teslim için öngörülen yer mahkemesi yetkilidir. Mahkemece davacının delil olarak dayandığı sözleşme geçersiz kabul edilmişse de, taşıyıcının adresi Antalya olup, davacı taşıyıcı malı Antalya’dan alıp, yine Antalya’da bulunan Expo 2016 inşaatına teslim ettiğini iddia ederek, irsaliyeler ibraz etmektedir. Davacı alacaklının, davanın dayanağı takibi Antalya’da başlattığı gözetilerek davalının yetki itirazının reddi ile işin esasına girilmesi” gerektiği gerekçesi ile bozmuştur.
Mahkememizce bozma kararına uyularak işin esasına girilmiş, bozmadan önce yapı- lan araştırmanın hüküm vermeye yeterli olması sebebi ile ayrıca bir araştırma yoluna gidil- memiştir.
Buna göre mahkememizce yapılan değerlendirmede: Davacının dayandığı sözleş- menin davalı şirket yetkilileri tarafından imzalanmadığının açık olması, son alınan bilirkişi raporuna göre davacının aynı alacağı hem davalıdan hem de dava dışı üçüncü kişiden talep ettiğinin anlaşılması, davacının davalı ile aralarında takip konusu borcun doğumuna esas bir ticari ilişkinin olduğunun davacı tarafça ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
Davacının itirazın iptaline ilişkin davasının REDDİNE,
Davacının dava açmakta ve takibe girişmekte kötü niyetli olduğuna dair delil olmadığından ve kanaat edilmediğinden aleyhine tazminat talebinin REDDİNE,
Alınması gerekli 80,70.-TL harçtan, peşin olarak alınan 1.720,13.-TL harcın mahsubu ile kalan 1.639,43.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama masraflarının kendisi üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafça yatırılan masraf avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 17.495,05.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce
anlatıldı. 20/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır