Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/727 E. 2021/895 K. 25.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2021/727
KARAR NO : 2021/895
DAVA : TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/12/2021
KARAR TARİHİ: 25/12/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16/02/2017 tarihinde davalı …Sigorta A.Ş tarafından ZMMS poliçesi bulunan … plakalı aracın tek taraflı olarak meydana getirdiği trafik kazasın da araçta ücret karşılığında yolcu olarak bulunan müvekkil …’ın iş bu kaza neticesinde %24 oranında malül kalacak şekilde yaralandığını, davalı …sigortaya yaptıkları başvurularının, aracın ticari şekilde kullanıyor olması ve mağdurun kaza anında sigortalıları araçta yolcu (servis) taşımacılığı nedeniyle araçta bulunduğu, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B.8 maddesi (Meydana gelen zarar öncelikle bu sigortadan karşılanır. Sigorta sözleşmesinin hiç yapılmamış olması, yapılmış fakat geçersiz hale gelmiş olması, süresinin bitmiş olması veya meydana gelen zararın bu sigorta teminatlarının üzerinde bulunması halinde teminatların üzerinde kalan kısım için; sırasıyla 13/10/1983 tarih ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre yapılması zorunlu olan mali sorumluluk sigortasına ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortasına başvurulur) gereğince reddedildiğini, bu kez Güvence hesabına başvuru yaptıklarını, bu başvurularının da Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortasını düzenleyen 4925 sayılı karayolu taşıma kanununun 17 ve 18 maddelerinin 26/04/2016 tarih 6704 sayılı Torba Kanunu ile yürürlükten kaldırıldığı, bunun yerine Hazine Müsteşarlığının 22/05/2016 tarihli ve 25719 sayılı resmi gazetede yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası tarife uygulama esasları hakkında ki yönetmeliğe değişiklik yapılmasına dair yönetmelik ile Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk sigortasın da Tarife uygulama esasları hakkında yönetmeliğe ”4925 sayılı karayolu taşıma kanunu kapsamında şehirler şehirlerarası ve uluslararası taşımacılık yapan araçlar için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk sigortası poliçelerinin teminat limitleri bu yönetmeliğin ekinde yer alan ilgili teminat limitlerinin iki katı olacak şekilde uygulanır ” Şeklinde madde eklenerek düzenleme yapıldığı, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortasının yürürlükten kaldırılması nedeniyle reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı kalmak kaydıyla, davacının kaza neticesinde malül kalması sebebiyle sürekli sakatlığı için 500,00.-TL, geçici sakatlığı için 500,00.-TL olmak üzere şimdilik Toplam 1.000,00.-TL maddi tazminat bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olan davalıdan tahsili ile davacı asile ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; tek taraflı trafik kazasından kaynaklanan maddi zararların giderilmesi talebine ilişkin tazminat davasıdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 1/1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması zorunludur.
Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunundan doğan hukuk davalar ticari dava sayılmıştır. Aynı yasanın 5.maddesi ise nispi ticari davaları açıklamaktadır,
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesi, tüketici işleminin kapsamını esaslı biçimde değiştirmiş, aynı Kanunun 83/2. maddesi ise “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile diğer kanunlarda düzenleme yapılması bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” diyerek kanunun uygulama alanını daha da genişletmiştir.
6502 sayılı Kanunun 3. maddesinde “Tüketici işlemi; eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere kurulan her türlü sözleşme ve işlemi kapsar.” şeklinde yeniden tanımlanmıştır. Bu hüküm mülga 4077 sayılı Kanunun 3/h bendindeki tüketici işlemi tanımından daha kapsamlıdır. Bundan böyle 6502 sayılı Kanunun tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamaların tüketici mahkemelerinde çözümünü öngören 73. maddesi hükmü ile içeriği az yukarda yer alan 83/2. maddesinin açık hükmü nedeniyle yukarda sayılan sözleşme ve işlemler tüketici mahkemesinin görev alanına girmiştir.
Yukarıdaki açıklamalardan sonra somut olaya gelince; dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade edeceği, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı Kanunun 73/1 maddesinde, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmaya tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hüküm altına alınmış, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa’nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceğine değinilmiştir. Buna göre tüketici konumundaki davacı tarafından açılan bu davaya bakmaya Tüketici mahkemelerinin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı vermek gerekmiştir (Emsal; Antalya BAM 4.HD.nin 11/10/2021 tarih ve 2021/1950 E. 2021/1590 K., yine aynı dairenin 12/10/2021 tarih ve 2021/1971 E. 2021/1600 K. Vb).
Bu nedenlerle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Açılan davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava dilekçesinin usulden REDDİNE,
6100 sayılı HMK.nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ANTALYA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
İki haftalık süre içinde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARINA,
6100 sayılı HMK.nun 331.maddesi gereğince harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerin görevli mahkemece, davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise yargılama giderlerinin davanın açıldığı mahkemenin dava dosyası üzerinden KARARA BAĞLANMASINA,
Varsa artan gider avansının dosyasına AKTARILMASINA,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK.nun 345.maddesi gereğince, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/12/2021

KATİP …
(E-imzalıdır)

HAKİM …
(E-imzalıdır)