Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/716 E. 2022/541 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/716 Esas
KARAR NO : 2022/541
DAVA : Tasarrufun İptali
DAVA TARİHİ : 28/04/2006
KARAR TARİHİ : 05/07/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tasarrufun İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin Antalya … Noterliğinin 05/04/2001 tarihli sözleşmesine istinaden davalı kooperatifin inşaat işlerini yaptığını, inşaat devam ederken kooperatifin sözleşmeyi feshetmeksizin işi bir başaka müteahhide verdiğini, olayı öğrenen müvekkilinin derhal 01/06/2004 tarihinde yeni müteahhit imalata başlamadan Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesine başvurarak bu tarihe kadar yapılan imalatların değerinin tespitini istediğini, bu talepten bir gün sonra davalı yanın sözde işlerin durduğundan bahisle işe başlaması için müvekkiline ihtarname gönderdiğini, akabinde müvekkiline tekrar 11/07/2004 tarihinde ulaşan yazıda kooperatifin haksız ve usulsüz olarak sözleşmeyi feshettiğinin anlaşıldığını, bu yazıların keşide edilmesinden dahi çok önce davalı kooperatifin … İnş. İsmail … adındaki müteahhitle sözleşme imzalamak üzere karar aldıkları ve 20/05/2004 tarihli sözleşmenin imzalandığının öğrenildiğini, Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesinde … D. İş sayılı dosyada alınan raporda tespit tarihine kadar müvekkilin ….-TL değerinde iş yaptığının belirlendiğini, tespit raporuna davalının itiraz etmediğini, alacağın tahsili için kooperatifin aleyhine Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … ve … Esas sayılı dosyalarında dava açıldığını, bu dosyaların birleştirilerek … Esas sayılı dosyada yargılama yapılmaya başlandığını, alacak davası devam ederken ihtiyati tedbir talebi sonuçsuz kalınca yaptıkları araştırma neticesinde davalı kooperatif yönetiminin müvekkili şirketle olan sözleşmesini feshettikten hemen sonra bir genel kurul tertip ederek yetki alıp aleyhlerine açılacak alacak davalarını sonuçsuz bırakmak ve mal kaçırmak maksadı ile kooperatif arsalarını bağımsız bölüm olarak tahsis etme yetkisi alıp, muhtelif kişilere tahsis ettiğinin öğrenildiğini, bunun üzerine suç duyurusunda bulunulduğunu, müvekkili ile davalı arasındaki ilişkinin kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi olup, kooperatifin payına düşen bağımsız bölüm imalatları bittiğinde kendi payına düşen bölümlerin tahsisini alacağını, diğer davalı gerçek kişinin kooperatif başkanı olduğunu, müvekkili şirketin eski taşeronu olan…’ün bu davalının ortağı olup inşaatında hali hazırdaki yüklenicisi olduğunu, bu kişilerin sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini bildiklerini, müvekkilinin sözleşmesi feshedildikten sonra, yapılan genel kurulda mevcut yüklenici lehine tahsisi kurulu kararı alındığını, bağımsız bölümleri yapan yani tahsisi hak edenin müvekkili olduğunun davalılarca bilindiğini, davalı kooperatif ve kooperatif başkanı olan diğer davalının müvekkil şirketi zarara uğratmak maksadı ile muvazaalı tasarrufu tesis ettiğini, sözleşmenin yedinci maddesine göre, yüklenici lehine tahsis yapılabilmesi için arsa sahiplerinin payına düşen kısımların inşaatının tamamen bitirilip arsa tesliminin yapılmış olması ve müvekkilin yaptığı işlerin imalat bedelinin ödenmesinin gerektiğini, Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasında yaptırılan tespitte 13/05/2005 tarihinde dahi arsa sahiplerine düşen kısımda inşaatın tamamlanmamış olduğunun belirlendiğini, mevcut müteahhidin keşifte bunu ikrar ettiğini, müvekkilinin davalıdan olan alacağını, noter ihtarı ile 24/08/2004 tarihinde talep ettiğini, dava konusu … parsel ve … parseldeki bağımsız bölümlerin 03/09/2004 ve 03/11/2004 tarihinde davalı gerçek şahsa tahsis edildiğini, bir kısım gayrimenkullerin bu gerçek kişi tarafından fiktiv olarak satıldığını, alacaklarını talep etmeleri akabinde yapılan bu muvazaalı işlemlerin müvekkilinin alacağını sonuçsuz bırakmak maksadı ile yapıldığının açık olduğunu, tahsis tarihlerinde inşaatın tamamlanmamış olduğunu, alacak davasından alınan ihtiyati haciz kararının Antalya 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile infaz edildiğinde ihtiyati haczin sonuçsuz kaldığını, bununda geçici haciz vesikası hükmende olduğunu, davalılar hakkında daha evvel açılan … Esas sayılı dosyanın bakiye harcın ikmal edilememesi sebebiyle açılmamış sayıldığından bu davayı açtıklarını belirterek … nolu bağımsız bölümlerin davalılardan … adına olan tahsis işleminin iptali ile davalı kooperatif adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalılar vekili ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin yıllarca dişinden tırnağından arttırarak aidatlarını ödeyen hak sahibi üyesine kendi dairesini tahsis etmesinin hukukun gereği olduğunu, muvazaa olmadığını, mal kaçırma maksadı ve herhangi bir bağışın bulunmadığını, muvazaa iddiasının hukuksal temelden yoksun olduğunu, taraflar arasındaki sözleşme hükmüne göre davacının söz konusu inşaatı 05/04/2003 tarihinde tamamlaması gerekirken 2004 yılı sonunda dahi bu edimini yerine getirmediğini inşaatın seviyesinin %40 ın dahi altında kaldığından müvekkili kooperatifin geriye dönük feshini tamamen yasal hakkı olduğunu belirterek haksız hukuksuz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılama sırasında davalı kooperatif kendisini başka bir vekil ile temsil ettirmiş olup, davalı vekili tarafından sunulan 17/09/2010 havale tarihli beyan dilekçesinde; müvekkili kooperatifin eski yönetim kurulu üyeleri tarafından genel kurulun bilgisi ve onayı olmaksızın mal kaçırma amacına dayalı olarak diğer davalı … sadece bir konut tahsisli ortak iken yetkili müdür oluşundan da yararlanılarak kendisine 9 adet bağımsız bölümün tahsisinin yapıldığını, …’ın zimmet suçunu işlediğini bu nedenle sorumlular hakkında şikayette bulunduklarını, soruşturma dosyası açıldığını, zaten mevcut bir ceza davasının bulunduğunu, bu nedenle huzurdaki davayı kabul ettiklerini belirtmiştir.
Davalı … vekili tarafından yargılama sırasında sunulan dilekçelerde; davacı ile davalı kooperatifin anlaşmaya vardıklarını, alacak davasının anlaşma ile sonuçlandığını, davacının kooperatiften olan alacağını tahsil ettiğini, İİK 281/3 maddesine göre davalılardan birinin alacağı ödemesi halinde davanın reddolunacağını lbu nedenle alacak ödendiğinden eldeki davanın konusunun kalmadığını, muvazanın ispatlanamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiş, davacı ve diğer davalı kooperatif alacağın takibinin yapıldığını 15. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosya borcunun ödenmediğini ifade etmişlerdir.
Mahkememizce cebren satış ve haciz yetkisi istenen … parsel G blok 8 nolu bağımsız bölüm malikinin dava dışı … adına kayıtlı olduğu görülmekle, davacı vekiline bu taşınmaz yönünden malike karşı dava açması yönünde süre verilmiş, davacı vekilince Antalya 1. Asliye Ticaret mahkemesinin 2018/72 esas sayılı dosyasında bu malike dava açılmış, açılan dava mahkememizin iş bu dosyası ile birleştirilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; mahkememizin … esas sayılı dosyada alınan ihtiyati haciz kararının dava konusu … parsel G blok 8 nolu bağımsız bölüm üzerinde uygulandığını, haciz şerhi işlendikten sonra davalı …’ün bu taşınmazı iktisap ettiğini belirterek taşınmazın davalı …’e yapılan devrine ilişkin yapılan tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesi birleşen davalıya usulünce tebliğ edilmesine rağmen, süresi içerisinde herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamış, ancak birleşen davalı vekili süresinden sonra sunduğu beyan dilekçesinde; müvekkilinin dava konusu parsellerin elektrik taahhüt işlerini yaptığını ve bu iş karşılığı bu yerlerin müteahhidi…’den dava konusu taşınmazı devraldığını, tapu devralınırken üzerindeki şerhin site aidatı olduğunun söylendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dahili davalı … cevap dilekçesinde özetle; kooperatifin o dönemdeki müdürü olan … ile arkadaş olduklarını, kooperatif ile davacı mütahit arasında sorunlar çıkınca …’ın kendisine daireler verileceğini, herhangi bir zararının olmayacağını, mütahit Koçerler’in haciz yapmaması için kayıt yapmaları gerektiğini söylediğini, bunun üzerine 30-40 tane dairenin kendi adına tescil edildiğini, herhangi bir para ödemediğini, haklarında şikayet olunca daireleri geri almaları konusunda …’a teklifte bulunduğunu, …’ın sonraki mütahit olan… ile anlaştığını, diğer daireleri de kaçırmak için onun istediği kişilere verdiğini, kendi üzerine olan daireleri de … adına satış olarak tapuda gösterdiğini, dava ile ilgisinin olmadığını belirtmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucu 01/06/2018 tarih … Esas … Karar sayılı ilam ile; asıl dava yönünden; … parselde kayıtlı A Blok 11 nolu bağımsız bölüme açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, 479 ada 26 parselde kayıtlı F Blok 5 ve 7 nolu bağımsız bölümler yönünden davacıya cebri haciz ve satış yetkisi tanınmasına, devredilen taşınmazlar yönünden toplam 123.000,00-TL tazminatın takip konusu alacakla sınırlı olmak üzere davalı …’dan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen dava yönünden davanın kabulü ile; … parselde kayıtlı G Blok 8 nolu bağımsız bölüm yönünden davacıya cebri haciz ve satış yetkisi tanınmasına karar verilmiş, kararın davacı vekili, davalı … vekili ve davalı … tarafından istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 05/10/2020 tarih … Karar sayılı ilamı ile; “Dava edilen … numaralı bağımsız bölümlerin evvela kooperatif tarafından … adına tahsis edildiği bu kimseninde mezkur bağımsız bölümleri 11/04/2005 tarihlinde davalı …’a satış yaptığı görülmesine karşın … davaya dahil edilmeden yargılamaya devam olup hüküm kurulması doğru olmamıştır. . Buna göre anılan kimsenin davaya dahil edilmesi zımnında usulünce adına tebligat yapılması,savunmasının beklenmesi, bildirdiği taktirde tüm delillerin eksiksiz toplanmasıyla oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde hüküm oluşturulması usulü aykırı olmuştur. Yine tasarrufun iptali davalarında taşınmaz tekrar borçlu adına kaydedilirse dava konusuz kalır. Buna göre dava edilen … parsel I Blok 2 numaralı bağımsız bölümün dava dışı Bahri Zengin tarafından 31/10/2013 tarihinde borçlu davalı kooperatife devredilmiş olmasına karşılık bu bağımsız bölüm yönünden tasarrufun iptaline karar verilmesi maddi ve hukuki olgulara ters düşmektedir. Yine dava özel şartlarına ilişkin olarak, mahkemece dava İİK 277 ve takip eden maddelerindeki tasarrufun iptali olarak nitelendirildiğine göre tüm dosya kapsamı, icra dosyası nazara alındığında davacı alacaklının bir kısım inşaat işlerini yaptığı anda, en geç karşılıklı feshin yapıldığı tarihte borcun doğmuş olduğunu, davaya konu tasarruflardan ilkinin bundan sonra 03/09/2004 tarihinde yapılmış olduğu, icra takibinin kesinleşmiş olduğu ve takip dosyasının incelenmesinde henüz borcun ödenmediği görülmekle bu yönlerden davanın dinlenebilirlik şartları mevcuttur. Ancak tüm dosya kapsamından Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … – … sayılı kararıyla aynı davacı tarafından borçlu kooperatif ve … aleyhine tasarrufun iptali davası açıldığı, davalıların davayı kabul ettiği ve üçüncü kişi davalı … adına kayıtlı … parseldeki 31 adet bağımsız bölüme ilişkin tasarrufun iptaline karar verildiği görülmekle bu dosyanın celp edilerek incelenmesi, şayet bu karar takibe konulmuş ve müddabih bağımsız bölümler üzerine icrai haciz konulmuş ise bu kez asıl icra dosyasıyla birlikte bu husus da birlikte değerlendirilerek cebr-i icraya elverişli mal varlığının alacağa karşılamaya yetip yetmeyeceği tespiti ile nihayetinde aciz halinin bulunup bulunmadığı belirlenmelidir. Bunun yapılmamış olması dava şartlarının eksik değerlendirdiğini göstermektedir. ” gerekçeleriyle mahkememiz kararı kaldırılarak dosyanın mahkememize iade edildiği, dosya iade edildikten sonra … esas üzerinden yargılamaya devam edilip, istinaf ilamı doğrultusunda 479 Ada F Blok 5 ve 7 numaralı bağımsız bölümler yönünden …’nin davaya dahil edildiği, mahkememizin … Esas sayılı dosyasının dosya arasına alındığı, keşif yapıldığı, bu dosyada cebren satış yetkisi tanınan taşınmazların değerlerinin tespit edildiği, yapılan yargılama sonucu 10/11/2020 tarih, … Esas – … karar sayılı ilam ile; “Asıl dava yönünden 1-Dava konusu … parselde kayıtlı A Blok 11 nolu bağımsız bölüm yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, 2-Dava konusu … parselde kayıtlı I blok 2 nolu bağımsız bölüm yönünden açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, 3-Dava konusu diğer taşınmazlar yönünden açılan davanın özel dava şartı yokluğundan reddine, Birleşen dava yönünden -Davanın özel dava şartı yokluğundan reddine, ” karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 10/11/2021 tarih, … Esas – … Karar sayılı ilamı ile; “1-Dairemizce Ankara 15.İcra Dairesine … Esaslı dosya yönüyle yazılan müzekkereye verilen 21/10/2021 tarihli cevapta; Antalya 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas – … Karar sayılı dosyasına konu taşınmazlar yönüyle tasarrufların iptaline ve takip alacaklısının cebri icra yetkisi verildiği, 03/11/2010 tarihinde alacaklı vekilinin anılan taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, talebin kabul edilerek hacizlerin kaldırıldığı, yine alacaklı vekilinin 13/10/2021 tarihli beyanı ile 16/11/2018 tarihli beyanlarında bildirilen 560.000,00 TL’nin Antalya 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyadan tesis edilen … Karar sayılı ilamına konu taşınmazların alacaklıya tapudan, müdürlükleri aracı kılınmaksızın devredilmesi nedeniyle tahsil olarak bildirildiği, bakiye borcun … TL olduğu bildirilmiştir. 2-Bilindiği üzere tasarrufun iptali davalarının esastan incelenebilmesi için İİK’nun 277 maddesi uyarınca alacaklı davacı tarafından aynı yasanın 143.maddesinde gösterilen aciz vesikası sunması ya da Kanunun 105.maddesinde açıklandığı üzere aciz belgesi niteliğinde haciz tutanağı sunulması gerekir. İcra takip dosyasında yapılmış ve semeresiz kalmış fiili hacizler bulunmaktadır. Dairemizin 02/07/2019 tarihli kaldırma kararının 6.bendinin (c) fıkrasında özellikle aynı taraflara ilişkin iptal kararı temin edilen … Esas sayılı dosyanın irdelenmesi ve ona göre aciz durumunun tayin edilmesi düşüncesiyle hüküm kaldırılmıştır. Mahkemece bu davaya konu taşınmazlara ilişkin keşif yapılmış, değerlerine ilişkin rapor alınmış ve buna göre hem devir hem de keşif tarihi itibariyle taşinmazlar değerlerinin borcu karşıladığı dolayısıyla aciz halinin bulunmadığı belirtilerek dava usulden reddedilmiş ise de yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemiştir. Şöyle ki takip dosyasının incelenmesinde yine icra müdürlüğünce Dairemize verilen 21/10/2021 tarihli cevaptan o tasarrufun iptaline konu dosyadaki taşınmazlar üzerinde cebri icra yapılmadığı, karardan hemen sonra adedi 20.000,00 TL sayılarak alacaklıya devredildiği ve alacaklı vekilince de karardan 01/11/2010 tarihinde karardan hemen sonra icra dosyasının 560.000,00 TL harici tahsilat olarak beyan edildiği görülmektedir. Bu durumda takip dosyası kapsamı, alacağın güncel olarak … TL olarak devam ediyor oluşuna göre fiili haciz tutanakları 2004 sayılı İİK’nun 105.maddesine göre aciz belgesi vasfındadır. Bu sebeplerle davacının istinaf başvurusunun kabulü gerekir. 3-HMK 353/1-a,6 maddesine göre, Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış veya değerlendirilmemiş olması ya da talebin önemli bir kısmı hakkında karar verilmemiş olması durumunda, bölge adliye mahkemesi, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir. (Değişik 28.07.2020T.7251 Sy.Kanun-35.madde) 4-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın kaldırılmasına, dava özel şartları bulunduğu kabul edilerek tüm dosya kapsamı ve taraf delilleri değerlendirilerek, asıl dosyada iki taşınmaza ilişkin pasif husumetten ve hukuki yarar yokluğundan verilen ret kararlarında usulsüzlük olmadığı da gözetilerek, sair taşınmazlar yönüyle işin esasının incelenmesi, delillerin değerlendirilmesi ile gereken kararın verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine” gerekçeleriyle mahkememiz kararı kaldırılarak dosyanın mahkememize iade edildiği anlaşılmıştır.
Dosya iade edildikten sonra yukarıda yazılı esas üzerinden yargılamaya devam edilmiştir.
Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali davasıdır.
Davaya esas alacağın konu olduğu Ankara 15. İcra Müdürlüğünün … (… yeni esas) esas sayılı takip dosyasının incelenmesinden; davacı şirket tarafından davalı … aleyhine mahkememizin … ve yine birleşen mahkememizin … esas sayılı dosyalarında verilen … karar sayılı ilamına dayalı olarak toplam ….-TL alacak için girişilmiş ilamsız icra takibi olduğu, dosyadan yazılan talimat gereği Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … talimat sayılı dosyasında 07.01.2016 tarihinde yapılan haciz sırasında borçlu kooperatife ait herhangi bir haczi kabil mal bulunamadığı, dosyanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır.
Yine davaya konu taşınmazlara ilişkin tapu kayıtlarının incelenmesinden … bağımsız bölümün 03.11.2004 tarihinde davalı kooperatif tarafından davalı … adına tahsis edildiği, eldeki davada alınan ihtiyati haciz kararının 03.05.2006 tarihinde tapu kaydına şerh edildiği, sonrasında taşınmazın Alim tarafından…’a ondan da 04.05.2011 tarihinde birleşen davalı … adına satış ve devrinin yapıldığı, … parselde kayıtlı E blok 1 ve I blok 2 nolu bağımsız bölümlerin de 03.11.2004 tarihinde davalı kooperatif tarafından davalı … adına tahsis edildiği, sonrasında 3. Kişilere satış ve devredildikleri, … parselde kayıtlı A blok 10 nolu bağımsız bölümün aynı tarihte, B blok 2 nolu bağımsız bölümün de 03.09.2004 tarihinde aynı şekilde aynı taraflar arasında tahsis işleminin yapıldığı, A blok 11 nolu bağımsız bölümün aynı tarihte ve fakat davalı …’e değil, dava dışı … adına tahsis edildiği, bu bağımsız bölümlerin de sonrasında 3. Kişlere satış ve devirlerinin yapıldığı, dava konusu edilen ve fakat dava dilekçesinde parseli yazılmayan … parselde kayıtlı F blok 5 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin 27.09.2004 tarihinde önce …’ye tahsis edildiği, bundan da davalı …’a 11.04.2005 tarihinde satış ve devrinin yapıldığı anlaşılmıştır. İkinci kaldırma kararı sonrası davacı vekilinin dava konusu taşınmazların … tarafından üçüncü kişilere satıldığı beyanı üzerine mahkememizce F Blok 5 ve 7 nolu bağımsız bölümlere ait güncel tapu kayıtları getirtilmiş, yapılan incelemede; taşınmazların halen … adına kayıtlı olduğu, satış yapılmadığı görülmüştür.
Mahkememizin … esas sayılı dosyasının incelenmesinden; davacı Koçerler İnş. San. Tic. AŞ tarafından davalı Antalya … İş Konut Yapı Kooperatifi aleyhine açılmış alacak davası olduğu, dosyanın ilk esas numarasının … olduğu, bu dosya ile mahkememizin … esas, … ve … esas sayılı dosyalarının birleştirilerek yargılamaya devam olunduğu, dava tarihlerinin 31.01.2005, 28.04.2005, 03.05.2006 ve 25.02.2008 olduğu, yapılan yargılama sonunda ilk olarak 22.05.2008 tarihli karar ile davanın kısmen kabulüne karar veirldiği, temyiz incelemesi sonucu kararın bozularak dosyanın yerel mahkemeye iade edildiği, bozma üzerine … esasın alındığı, yapılan yargılamada davalı kooperatifin önceki hüküm gibi davanın kabul edilmesine yönelik kabul beyanı doğrultusunda 02.12.2015 tarih … esas … karar sayılı ilamla … esas sayılı dosya yönünden 11.000,00.-TL, … esas sayılı dosya yönünden 395.000,00.-TL, … esas sayılı dosya yönünden 500.000,00.-TL ve … esas sayılı dosya yönünden 105.171,77.-TL imalat bedeli ve 31.181,05.-TL ihrazat bedeli alacaklarına hükmedildiği, kararın 21.12.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce ilk yargılamada dava konusu taşınmazlar ile ilgili keşif yapılmış ve bilirkişi heyet raporu alınmıştır. Davacı vekili rapordan sonra 23/02/2017 havale tarihli beyan dilekçesinde; dava değerini 282.000 TL ‘ye çıkardıklarını, eksik harcın ikmal edildiğini belirterek dava konusu taşınmazların davalı …’e devrine ilişkin tasarrufların iptaline, … nolu daire bedeline karşılık 32.000 TL, I Blok 2 nolu daire bedeline karşılık 35.000 TL, … parselde bulunan A blok 10 nolu daire bedeline karşılık 30.000 TL, 11 nolu daire bedeline karşılık 32.000 TL, B blok 2 nolu daire bedeline karşılık 32.000 TL olmak üzere toplam 161.000 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak kendilerine ödenmesine, … parsel, F blok 5 ve 7 nolu daireler ile … parsel G blok 8 nolu bağımsız bölümler hakkında davacı alacaklıya Ankara 15. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden cebren haciz, satış yetkisi tanınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Yerleşik Yargıtay kararlarında da vurgulandığı üzere İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da “iyiniyet kurallarına aykırılık” nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. İİK.nun 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Bu madde hükmüne göre iptal kararı verilebilmesi için işlemin gerçekleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde borçlu aleyhine haciz veya iflas yoluyla takipte bulunulmuş olması gerekmektedir.
Asıl davada tazminata konu edilen dava konusu Antalya ili Aksu ilçesi, Altıntaş mah. 485 ada, 13 parselde kayıtlı A blok 11 nolu bağımsız bölümün davalı … adına tahsis edilmediği, malikinin dava dışı üçüncü kişi olduğu görülmekle bu taşınmaz yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, dava konusu … parsel … numaralı bağımsız bölümün dava dışı Bahri Zengin tarafından 31/10/2013 tarihinde tekrar borçlu davalı kooperatife devredilmesi sebebiyle bu taşınmaz yönünden açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Birleşen dava yönünden davacı vekilinin ikinci yargılamada 14/10/2020 tarihli beyan dilekçesinde davayı takip etmedikleri yönündeki açıklaması üzerine 22/03/2022 tarihli duruşmada birleşen davanın yenileninceye kadar HMK’nın 150/1 maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, dava yasal 3 aylık süresi içerisinde yenilenmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Somut olayda davalı kooperatif ile davacı arasında 05.04.2001 tarihinde Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi imzalanmış, inşaata davacı şirket tarafından başlanıp, belli bir seviyeye getirildikten sonra sözleşme feshedilmeksizin başka bir müteahhide iş verilmiş, davacı tarafça yapılan iş Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı tespit dosyasında tespit edilmiş ve bu tespite dayalı olarak davacı tarafça davalı kooperatif aleyhine mahkememizin … ve … esas sayılı dosyalarında alacak davası açılmış, mahkememizin … esas sayılı dosyasında verilen karara dayalı olarak Ankara 15. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatılmış, yapılan takip sırasında alacak tahsil edilmeksizin geçici aciz belgesi alınmış, mahkememizin … esas sayılı dosyası Yargıtay tarafından bozularak iade edildikten sonra mahkememizin … yeni esasına kaydedilerek yapılan yargılama sırasında taraflarca dava konusu üzerinde sulh olunarak davanın ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Davalı kooperatif tarafından davacı tarafça yaptırılan tespit ve alacağın talep edilmesinden sonra kooperatife ait bağımsız bölümlerden bazıları o dönem kooperatif yetkilisi olan diğer davalı …’a tahsis edilmiş, tahsis edilen taşınmazlardan bazıları bu davalı tarafından 3. Kişilere tapuda satılarak devredilmiş, bazıları da kendi üzerinde bırakılmıştır. Tahsis ve devir işlemlerinin tamamının davacının alacağının doğumundan sonra yapıldığı açıktır. Kooperatif kayıtlarından davalının kooperatifte iki üyeliğinin bulunduğu anlaşılmakla birlikte tahsis tarihinde inşaatlar henüz tamamlanmadığından ve bu nedenle üyelere tahsis işlemi yapılamayacağından davalı …’ın bu tahsisler karşılığı herhangi bir bedel ödemediği açıktır. Davalı …’ın kooperatif yetkilisi olması nedeniyle, kooperatifle kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalayarak inşaata başlayan müteahhidin asliye hukuk mahkemesi tespit dosyasıyla ve mahkeme dosyaları ile kısmen yapıldığı sabit olan imalatlar nedeniyle davacı yükleniciye borçlu olunduğunu bizzat bilmekte olup tahsis işlemini de gerçekleştiren bizzat kendisidir. Bu yönlerden davanın dinlenebilirlik şartlarının mevcut olduğu görülmüş, istinaf mahkemesi de gerekçesinde davacı alacaklının bir kısım inşaat işlerini yaptığı anda, en geç karşılıklı feshin yapıldığı tarihte borcun doğmuş olduğunu, davaya konu tasarruflardan ilkinin bundan sonra 03/09/2004 tarihinde yapılmış olduğunu, icra takibinin kesinleşmiş olduğunu ve takip dosyasının incelenmesinde henüz borcun ödenmediğini belirterek bu yönlerden davanın dinlenebilirlik şartlarının mevcut olduğunu ifade etmiştir.
Tasarrufun iptaline karar verilebilmesi için borçlunun mal kaçırma kastının bulunması ve bu durumun işlemin muhatabı olan karşı tarafça bilinmesi gibi maddi şartların yanında borçlunun aciz halinin devam etmesi, dosya borcunu karşılayacak bir malvarlığının bulunmaması da gerekmektedir. Somut olayda davacının aynı takip dosyasına konu alacak ile ilgili davaya konu taşınmazlar dışında başka taşınmazlarla ilgili daha evvel mahkememizin … Esas sayılı dosyasında açtığı tasarrufun iptali davasında dava kabul edilerek toplam 31 adet taşınmaz yönünden Ankara 15. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki alacağın tahsili için davacıya satış yetkisi verilmiş ve karar kesinleşmiştir.
Mahkememizce bir önceki yargılamada bu dosyaya konu taşınmazlar için cebri haciz ve satış tasarrufunda bulunulmaması sebebiyle keşif yapılarak taşınmazların rayiç değerlerinin tespitine gidilmiş, rayiç değeri takip borcunu fazlasıyla karşıladığı gerekçesiyle aciz halinin devam etmediği kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş ise de, istinaf mahkemesinin son kaldırma kararında davacının mahkeme kararından sonra taşınmazların adedini 20.000,00.-TL’den devralmak suretiyle toplam 560.000,00.-TL haricen tahsilat yapıldığı yönünde icra dosyasına bildirimde bulunduğu, bu durumda takip dosyasında alacağın güncel olarak … TL olarak devam ediyor oluşuna göre fiili haciz tutanaklarının 2004 sayılı İİK’nun 105.maddesine göre aciz belgesi vasfında olup, davanın özel şartlarının bulunduğunun kabul edilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
İstinaf mahkemesinin davanın özel şartlarının bulunduğu kanaatinden hareketle mahkememizce yeniden yapılan değerlendirmede ilk yargılamada olduğu gibi tasarrufun iptali şartlarının oluştuğu sonucuna varılarak ve davacı vekilinin 23/02/2017 havale tarihli bedel arttırım dilekçesi dikkate alınarak asıl davada dava konusu … nolu davalı … adına kayıtlı bağımsız bölümlerin davalı adına yapılan tahsis ve devir işlemlerinin Ankara 15. İcra Müdürlüğünün …(yeni esas …) esas sayılı takip dosyasına konu alacak ve eklentileri ile sınırlı olarak İPTALİNE, davacı alacaklıya söz konusu takip dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere bu taşınmazlarla ilgili cebri haciz ve satış yetkisi tanınmasına, İcra dosyasına varsa yapılan kısmi ödemelerin infaz aşamasında dikkate alınmasına, davalı … tarafından devredilen dava konusu … parselde bulunan A blok 10 nolu ve B blok 2 nolu bağımsız bölümler yönünden İİK’nun 283/2 maddesi uyarınca tazminata dönüştürülen davanın kısmen kabulü ile; bu taşınmazların dosyada mevcut 23/01/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda belirtilen 29/05/2005 satış tarihindeki değerlerine göre (sırasıyla 30.000,00.-TL, 28.000,00.-TL ve 30.000,00.-TL) toplam 88.000,00.-TL tazminatın Ankara 15. İcra Müdürlüğünün … (yeni esas …) esas sayılı dosyasındaki alacakla sınırlı olmak üzere davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
A) Asıl dava yönünden;
1-Dava konusu … parselde kayıtlı A Blok 11 nolu bağımsız bölüm yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine,
2-Dava konusu … parselde kayıtlı I blok 2 nolu bağımsız bölüm yönünden açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine,
3-Dava konusu … parselde bulunan F Blok 5 ve 7 nolu davalı … adına kayıtlı bağımsız bölümlerin davalı adına yapılan tahsis ve devir işlemlerinin Ankara 15. İcra Müdürlüğünün …(yeni esas …) esas sayılı takip dosyasına konu alacak ve eklentileri ile sınırlı olarak İPTALİNE,
Davacı alacaklıya söz konusu takip dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere bu taşınmazlarla ilgili cebri haciz ve satış yetkisi tanınmasına,
İcra dosyasına varsa yapılan kısmi ödemelerin infaz aşamasında dikkate alınmasına,
4-Devredilen taşınmazlar yönünden İİK’nun 283/2 maddesi uyarınca tazminata dönüştürülen davanın kısmen kabulü ile; dava konusu … parselde bulunan A blok 10 nolu ve B blok 2 nolu bağımsız bölümler davalı … tarafından devredilmiş olup, dava İİK’nun 283/2 maddesi uyarınaa tazminata dönüşmüş olmakla 88.000,00.-TL tazminatın Ankara 15. İcra Müdürlüğünün … (yeni esas …) esas sayılı dosyasındaki alacakla sınırlı olmak üzere davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5- Dava değeri takip konusu alacaktan daha düşük olduğundan kabul edilen dava değeri 172.000,00.-TL ( F Blok 5 ve 7 nolu taşınmazların değeri 84.000,00 + tazminat değeri 88.000,00.-TL ) üzerinden alınması gerekli 11.749,32 .-TL harçtan, peşin olarak alınan 3.375,00.-TL harç ile tamamlama harcı olarak alınan 510,48 TL harç toplamı 3.885,48 TL nin mahsubu ile kalan 7.863,84.-TL harcın davalılardan ALINMASINA,
6-Davacı tarafça bozmadan önce yapılan dava ilk masrafı 14,30.-TL, tebligat gideri 221,00.-TL, müzekkere gideri 114,10.-TL, bilirkişi ücreti 2.490,00.-TL, keşif gideri 481,30.-TL ile bozmadan sonra yapılan 42,50.-TL tebligat gideri, 1,50.-TL müzekkere gideri olmak üzere toplam 3.424,40.-TL’nin davada kabul ve reddedilen orana göre hesaplanan 2.403,93.-TL’si ile mahkememizde peşin ve tamamlama harcı olarak alınan 3.885,48 TL olmak üzere toplam 6.289,41.-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı … tarafından yapılan 280,00.-TL yargılama giderinin davada kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 83,44.-TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine, fazlasının bu davalı üzerine bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul ve reddedilen tutara göre kabul ve reddedilen tutara göre hesap edilen 20.290,00.-TL vekâlet ücretinin davalılardan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
9-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 9.390,00.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya VERİLMESİNE,
10-Davalı … İş Konut Yapı Kooperatifinin davayı kabul beyanı dikkate alınarak reddedilen tutar yönünden lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
B)Birleşen dava yönünden;
1-HMK’nun 150/5 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına,
2-Alınması gerekli 80,70.-TL harçtan, peşin alınan 68,31.-TL harcın mahsubu ile bakiye 12,39.-TL harcın davacıdan alınmasına,
3-Davalı … kendini vekille temsil ettirdiğinden arar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
4-Zorunlu dava arkadaşı olan davalı … İş Konut Yapı Kooperatifi’nin davayı kabul beyanı dikkate olanarak lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın talep halinde ve karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davalı … vekilinin yüzüne karşı, davacının ve diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 05/07/2022

Katip …
(E-imzalıdır)

Hakim …
(E-imzalıdır)